7. Bolüm "17.46''

206 130 90
                                    

Selamlarrr  ;)

Bu bölümü biraz zor yazdım, bu yüzden emeklerime karşılık bol bol yorum yaparsanız sevinirim.

 İyi okumalar.. 

Yavaş yavaş gözlerimi araladım

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

Yavaş yavaş gözlerimi araladım. Önümde beyaz önlüklü bir doktor,  gözlerime ışık tutuyordu.

-"Su,kızım beni duyuyor musun?"

Titreyen bir ses ile,

-" E..Evet"

En son yaşadıklarım geliyordu yavaş yavaş aklıma. Hastaneden çıkmamız, yağmurun şiddetlenmesi, babama annem ile birlikte arabayı bir kenara  çekmesini söylememiz. Ve bir anda çığlıklar yükselmesi. Bacağımdaki acı.

-"Ne! Annem, Babam. Neredeler, ne oldu!"

Diyerek kendime gelmeye çalışıyordum..

-" Annem, Babam neredeler?!"

Ağlıyordum. Onları çok merak ediyordum. Doktora bilgi öğrenmek için yalvarıyordum. Ve sonra hemşirenin bacağıma bir sakinleştirici saplaması.Yavaş yavaş bilincimi kaybediyordum, ses tellerim zayıflıyordu . Sadece sessiz bir şekilde

-" Anne!"

-" Baba!"

Dediğimi hatırlıyorum.

*
*
*
            ( yazarın anlatımıyla)

Mithat frene defalarca basıyordu,ama fayda yoktu. Su'nun ve Yeşim' in çığlıkları yankılanıyordu, arabanın içerisinde.

Ve yolun sonuydu burası. Bir petrol duvarına çarpmıştı bütün hayatları, bütün anıları.

Kazayı gören herkes başına toplanmıştı, bir kadın avazı çıktığı kadar,

-" Ambulans çağırın"

Diye haykırıyordu. Aradan  2 dakikalık aşkın süre sonunda 3 ambulans geldi.

Mithat, Su ve Yeşim  ambulansa alındı hemen.

Kısa bir sürede hastaneye getirildiler.

(Mithat)

-"Hocam nabız 89!"

-" Hocam nabız 100!"

Hemşireler ameliyat hanede  bağırıyorlardı. Mitahat'ın sırtından , dalağına kadar uzanan demir parçasını çıkarmaya çalışıyorlardı. Fakat ameliyat hiç iyi gitmiyordu.

-" Hocam nabız 180, hastayı kaybediyoruz!"

Ve o son sözler.

"Ölüm saati 17.46"

*
*
*
(Yeşim)

Yeşim'in bacağının yarısına kadar saplanan bir demir parçasını çıkarıyorlardı.

-" Kızım kan grubuna bakılsın, 2 tüp kan getirilsin!"

Korkar adımlarla elinde bir kağıt parçası ile, hemşire geldi.

-" Hocam kadın hamile!"

Bütün doktorlar birbirine ölüm haberi almış edası ile bakıyorlardı. Fakat asıl sorun bu değildi. Normalde bacağından olacak olan Yeşim hem kendi canından hem 2 aylık bebeğinin canından olacaktı.

-" Hocam! Bir çözüm yolu olması lazım. Bir şey yapalım,kurtaralım."

-" Hocam nabız 95!"

-'' Hocam nabız 120''

-" Hocam bir şey yapmamız lazım!"

*

(Günümüz, Su)

Yavaş yavaş gözlerimi açtım. Yine karşımda bacağıma iğne saplayan hemşire ve  beyaz önlüklü doktor duruyordu. Bilincim yeni yeni yerine gelirken gözlerimi bacağıma çevirdim. Alçıya alınmış bacağıma baktım boş boş. Ve aniden yaşadıklarımız geldi. Anne ve babam neredeydi? Bacağına ne olmuştu? Ağzımdan dökülen kelimeler sadece şunlardı:

-'' Annem ve babam neredeler? Bacağıma ne oldu? Annemgil iyiler mi?''

Şu an kendimden çok önemsediğim kişiler annem ve babam dı.

Doktor üzgün bir ifade ile, konuşmaya başladı. Neden üzgündü kötü bir şey mi olmuştu?

-'' Kızım böyle bir şeyin söylenmesi çok zor. Sen çok güçlü bir kızsın her şeyin üstesinden gelebililirsin. Annen bacağının yarısını geçen bir demir parçasının girmesi ile karşıladı bizi. Normalde sadece bacağından olabilirdi, fakat bizim kan takviyesi yapmamız için gereken bazı prosedürler var.''

Ne oluyor ya? Ne prosedürden bahsediyor bu adam ya? Ve ne bacak kesmesi? Sakin olup doktoru dinlemeye devam etmelisin Su. Senin annen çok güçlü bir kadın, ona hiçbir şey olmaz.

-'' A..Annem iyi değil mi? Bacağı da yerinde ve kendisi iyi.''

-'' Su annenin hamile olduğunu biliyor muydun?

-''Ne? H..Hamile mi?''

Hamile miydi annem? Şaka mı? P..Peki bebek bebek iyi mi? 

Doktor bütün havayı içine çekerek, derin bir nefes aldı ve titreyen sesi ile konuşmaya başladı.

-'' Su. Annenin bacağını kesmemiz için kan takviyesine gerek vardı fakat, hamile kadınlara kan takviyesi yapamıyoruz. B..Bu yüzden,''

Dedi ve durdu. Korkak bir soru döküldü dudaklarımdan.

-'' Ve..Ve sizde bu yüzden bebeği aldınız, ve annemi bana vereceksiniz değil mi?''

Doktor sağına soluna baktı ve, beni yıkan o cümleyi söyledi.

-''Tüm çabalara rağmen annenizi...Annenizi kaybettik.''


Selamlarrrrr;)

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

Selamlarrrrr;)

Yeni bölümü nasıl buldunuz?

Su'nun tepkisi sizce ne olacak?

Su bunun üstesinden nasıl gelecek?

Yeni bölümde görüşmek üzre hoşça kalın;)

VE HİÇ UNUTMAYIN Kİ HER ZAMAN BİR YOL VARDIR, BÜTÜN KAPILAR KAPANDIĞINDA BİLE...

Kapı Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon