A.T.▪ 11 : Kırılmaz Duvarlar

15.4K 592 60
                                    

    BÖLÜM 11 - Kırılmaz Duvarlar

Kimse mükemmel değildir.

Kimse bir bakireden doğmamış veya güneşi eliyle ikiye bölmemiştir. Hiç kimseden yalanlardan uzak durmasını veya iyi niyetli olmasını bekleyemezsiniz.

İnsanlar yalancıdır, hırslı, kötü niyetli ve aç gözlü yaratıklardır. Bunu asla değiştiremezsiniz çünkü Tanrı, insanları böyle yaratmıştır.

Çünkü Tanrı, insanların böyle olmasını buyurmuştur.

İnsanlar fanidir.

Fanidir ve hayatları her gün değişen elbiselerden farksızdır. Hayatlarımızı bir elbiseymiş gibi giyer ve çıkarırız. Her bir elbisenin kirli sepetine gitmesi zorunludur. Bunun olacağını bilmemiz için kahin olmamıza gerek yoktur.

Her insan bir gün ölecektir ve nasıl öleceğini yalnızca Tanrı bilir. İnsanlar, öldürülür. İnsanlar, öldürür. İnsanlar yargılanır, insanlar cezalandırılır fakat bazı insanlar, asla yaptıkları suçların cezasını çekmezler.

Çünkü onlar önemlidirler. Onların kuvvetli dostları vardır ya da onlar doğuştan kuvvetlidir.

Onlar dokunulmazdır. Onlara asla dokunamazsınız, yerinizde tepinir saçlarınızı yolarsınız fakat onlara dokunamazsınız.

İşte hayat bu kadar adildir. Hayat, insanların adetleti var edebildiği kadar adildir. Onlar acımaz, onlar üzülmez, onlar düşünmez.

Onlar sadece isterler. Onlar sadece her şeyi isterler. Tıpkı benim istediğim gibi. Tıpkı o anda en olmayacak şeyi istemem gibi.

Tıpkı o anda sadece birazcık adelet istemem gibi, insanlar sürekli isterler.

Sürekli.Sürekli.Sürekli.Sürekli.

İleri geri sallanırken sürekli istiyordum. Sürekli adelet istiyordum, tek istediğim buydu. Bacaklarımı kendime çekip duvara yaslandım ve zamana bıraktım yorgun bedenimi.

Tek düşündüğüm otopsi raporuyla aynı anda çıkan mahkeme kararıydı. Mağluptuk. Evet, bu olanaksızdı, bunun bilincindeydim fakat işte, mağluptuk. O katil, asla içimizdeki bu ateşe su serpecek cezaya çarptırılmayacaktı.

Aklımdaki yalnızca bu ve o rapordu.

O lanet olası otopsi raporuydu. Tek umudum olan otopsi raporu...

Çağan'ın elinden çıkan barut izinin kanıtı olan otopsi raporu. Çağan'ın suçlandığı o rapor. O polisin, her şeyden önce katilin suçsuz bulunduğu o otopsi raporu. Her şeyi çöpe atıyorlardı, hem de her şeyi! Onca kaydı, onca kanıtı...

Titrediğimi hissediyordum.

Çağan'ın katili, elini kolunu sallayarak dışarıda gezinmeye devam ederken... Burada böylece oturmam doğru muydu?

Çağan.Çağan.Çağan.

Çağan'ın katili.

Gençler kaynıyordu. Kanları kaynıyor, öfkeleri kaynıyor, kalabalıklarda kaynıyorlardı. Akın akın çıkıyorlardı sokaklara, bağırıyorlardı, Çağan için. Ailece yıkılmış durumdaydık. Arda, zaten benimle o geceden beridir konuşmuyordu. Yaptığı çocukluktu, ya da belki benim yaptığım çocukluktu bilmiyordum fakat bana epey darılmış ve kırılmıştı. Sanırım içerisinde benim payım olan biraz da öfke besliyordu.

Site bahçesine onlarca muhabir doluşmuştu. Yemeğe üşüşen sinekler gibi üşüşmüşlerdi başımıza. Tanrı'ya şükrediyordum ki, sokağa çıkma yasağı nedeniyle bir süre de olsa soluk alabiliyorduk. Annem ve babam hala bir röportaj vermeme konusunda kararlılardı. Bizi de çok sıkı tembihlemişlerdi.

Aşka TapanlarWhere stories live. Discover now