Selam Kadınım! Gökyüzün De Bir Beste /Texting/

Özel Bölümm💜

Gökyüzün De Bir Beste 💙🎶

Kolumu öfkeyle sıkarak beni duvara vuran adamın gözlerine bakmıştım.

"Beyefendi, bu yaptığınız etik değil ve cezası çok büyük. Derhal beni bırakın." diyerek kolumu kendime çekmek istediğimde kabul etmeyerek boğazımı sıkmaya başlamış "Beni iyi dinle! Eğer kardeşimi kurtaramazsan seni parçalarım, seni de onun arkasından gönderirim! Anladın mı beni?" dediğinde boğazımdaki elini çekmeye çalışmış nefeslerim kesikleşmeye başlayarak etrafımı buğulu gördüğümde boğazımı bırakmıştı.

"Bana cevap ver doktor!" kesik nefeslerimin arasından sızlayan boğazımı tuttuğumda adama bakmıştım.

"B-ben-" gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldığımda "Beyefendi kardeşinize kalp nakli yapılması gerekiyor, tamam ama kalbi iflasın eşiğinde değil ve kalp nakli listesinde birinci sırada değil. Üzgünüm, ne yapmam gerekiyorsa yapıyorum ancak ondan daha kritik yoğun bakımda olan hastalarım var." diyerek açıklama yapmış ağrıyan boğazıma çare bulamamıştım.

Kollarımdan tutarak sırtımı duvara vurmasıyla acıyla inlemiş onu itmeye çalışmıştım.

"Bana bak lan, kardeşim iyileşecek yoksa seni öldürürüm! Öldürmek yetmez aileni parçalarım. Anladın mı beni?"

Sabırla soluduğumda "Beyefendi ben size söyleyeceğim her şeyi söyledim. Eğer biraz daha bana böyle yaklaşmaya devam ederseniz polisi çağıracağım." demiş öfkeyle bacaklarıma tekme atacağı sırada yana kaymıştım.

"Herhangi bir polise, avukata gidip bana dava açmayacaksın! Tamam mı?" dediğinde kapı açılmış içeri giren Arzu'yu görmüştüm.

Kaşlarını çattığında "Ne avukatı?" diyerek konuşmuş beni süzdüğünde adama kinle bakarak "Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?! Doktora şiddet uygulamayı bırakın tehdidin bile bir suç olduğunu ve karşınızdaki cerrah sizi şikayet ederse hapse gireceğinizi bilmiyor musunuz?!" öfkeyle bağırdığında adam göz devirerek "Biz onunla konuştuk." demiş Arzu da alayla gülerek "Öyle mi? Eşinin savcı olduğunu da biliyorsunuzdur o halde? İnanın bana o cüppeyi giymeden önce sizi çok güzel bir şekilde adam edebilir. Onun dışında ailesinde bir asker, bir de polis var. Bu kadın şikayet etmese bile siz kurtulamazsınız. Derhal çıkın yoksa güvenliği arayacağım!" diyerek benim yanıma gelmiş boynumu incelemeye başlamıştı.

"İyi misin?" dediğinde adama kısa bir bakış atmış korktuğunu fark etmiştim. "İ-iyiyim, sen neden gelmiştin?" dediğimde ona bakmış o da gülerek "Erim geldi de. Odada hasta var diyerek onu beklettim, iyi ki de bekletmişim." diyerek öfkeyle konuştuğunda gülümseyerek "Teşekkür ederim, çağırır mısın?" beni başıyla onayladığında odadan çıkmış ben de odanın penceresini açarak topladığım saçlarımı açmıştım.

Açık kapıma vurulduğunda omzumun üzerinden elinde kar küresiyle bekleyen Erim'i görmüş gülerek "Savcıları almıyoruz." demiştim.

O da alınmış gibi dudağını büzerek "Ama ben hastayım, doktoruma gözükmek istiyorum." güldüğümde gülümseyerek yanıma gelmiş arkadan belime sarılarak çenesini omzuma yerleştirmişti.

"Bak yolda ne buldum, aslında hediye paketi yaptırmayı çok isterdim ancak en güzel hediye senken bunu paketletmek sana hakaret olurdu."

"Teşekkür ederim, uzun zamandır istiyordum." diyerek kar küresini elinden aldığımda ışığına basmış içindeki gezegenler hareket etmeye ve yanmaya başlamıştı.

"Ama hiç söylemedin? İsteseydin önceden alırdım ya da sen alsaydın ya güzelim." dediğinde başımı ona çevirerek sakallarını öpmüş "Fırsat bulamadım, hem bu istediğimden daha güzel." diyerek ondan ayrılacağım sırada "Boynuna bakabilir miyim?" demişti.