🌕 KAFEDEKİ GERGİN SOHBET | BÖLÜM▪︎3▪︎🍂

1M 43.1K 5.6K
                                    

Hellö 💦

Genç kadın ellerinin arasında olan adamın kendisini öpüyor olmasına odaklanmıştı. Kan beynine sıçramış sanki bütün hücrelerinden amansız bir çığlık yükselecekmiş gibi hissediyordu. Onu çok istiyordu. O kadar çok istiyordu ki dudaklarının kendisine sunduğu dünyanın fazlası için bütün hâkimiyeti ellerine vermeye hazırdı. Vücudunun daha önce böyle bir tepkisi ile karşı karşıya kalmaması şöyle dursun, ruhları o an sanki birbirleriyle anlaşma yapmış gibi sevişiyorlardı.

Bir an nefes almak için geri çekildiğimizde bulunduğumuz duruma karşı sekteye düşen bedenimi sanki uyandırmak için dudaklarıma yeniden uzandı ama bu sefer daha şiddetliydi. Kolları bedenimi sarmış, beni kendisine doğru yükseltirken parmak uçlarımda herhangi bir yük barındırmıyordum. Sanki o, her şeyi üstlenmek için burada bulunuyormuşçasına beni tutuyordu ve bu beni daha da şevke getirmeye yeterliydi.

Sarhoştum. Aklımın başımda olmaması durumunu iki gündür ayık kafada aldığım kararlardan daha fazla sevmiştim.

Beni kucağına aldı ve bacaklarımı iki yanından arkasında kilitlerken sırtımı duvara yasladı ama bu sefer zorla değildi. Bu sefer onun bu yaptığı hareket, vücudumda amansız bir titreşimin yayılmasına sebebiyet vermişti.

Nefes almak için yeniden soluklandığımızda gözlerimi aralayarak ona bakmıştım. Mavi gözlerinin gözlerimle buluşuyor olmasının verdiği etki, iliklerime kadar ürpermeme sebep olmuştu.

"Tanrım! Bunu yapmamalıyız." dedikten hemen sonra dudaklarımın üzerine kapanan dudaklarının verdiği ateşlenme ile sarmalanırken ona daha da büyük bir tutkuyla sarılmıştım. Tam da o sırada beni iteklemesi ile bedenimin temasını bir an kesti ama hâlâ kucağındaydım. Ne olduğunu anlamak için ona baktığımda ise başını iki yana salladı.

"Yapmamalıyız. Sen..." demesine kalmadan ona uzandım ve dudaklarının üzerine dudaklarımı bu sefer ben bastırdım ve susmasına neden oldum. Sanki o da bunu bekliyormuş gibi ilk başta tereddüt etse de alt dudağını dişlememe karşı ellerini bedenim üzerinde hoyratça dolandırması bir olmuştu.

Beni duvardan çekti ve kucağında götürmeye devam ederken artık kendimi ona tamamen hazır hissedebiliyordum. Tanrım! Daha önce kimse için bu kadar hazır olduğumu hatırlamıyordum.

Beni hâlâ filmin devam ettiği salonuma getirdi. Loş ışıklar etrafı aydınlatırken yumuşak koltuğuma sırtımın yaslanmasına karşı bir an ondan uzaklaşmak zorunda kalmıştım ve yukarıdan bana bakarken kendisini zorladığını fark edebiliyordum. Yapmaması gerektiğinin farkındaydı. İkimiz de farkındaydık ama burada bitmesini istemiyordum. Bunu istiyordum ve bu akşam olacaktı. Belki de haklıydı. Ben istediklerimi almaya alışmış, şımarık bir kız çocuğuydum.

"Bu son." dedim onu ikna etmek istercesine.

Söylediklerim bir umut bana bakmasına neden olurken uzandım ve onu kendime çekip yeniden dudaklarına, dudaklarımı bastırdım.

"Bu son." dedi kısa bir ara verip benden uzaklaşırken.

Başımı onaylar anlamda salladım ve daha fazla konuşmamak için yeniden onu öptüm.

Sonrasında ne mi olmuştu? Son olacak diye birbirimizi tembihlediğimiz o seks, bütün gece boyunca evimin neredeyse her köşesinde gerçekleşmişti. Bilmediğim pozisyonlarda, tahmin edemediğim bir şekilde onunla sevişirken son söylediklerimizi hatırlamamak için her defasında yeniden başlamak için birbirimize yönelmeye devam etmiştik.

Kendimize gelememiştik. Tek hatırladığım, yorgunluktan yatağıma kıvrıldığımızda kollarımı yine onun bedenine dolayıp elimi yanağına yerleştiriyor olmamdı.

Karanlık Esaret KİTAP OLUYORWhere stories live. Discover now