GÜCÜM YOKTU

50.5K 1.7K 75
                                    

-------------DEFNE----------

Gözlerimi açtığımda adını bilmediğim Kuzgun'un arkadaşlarından biri yanımdaki koltukta gözleri dalmış bir şekilde oturuyordu.O? Ağlıyor muydu? Şaşırmıştım..Ondan korkuyordum ama sorma gereksinimi hissetmiştim.Her ne kadar bana zarar verecekte olsalar sonuç olarak onlarda insandı..Hem belki ona sıcak bir şekilde konuşursam bana zarar vermekten vazgeçebilirlerdi..Bir ihtimal...Vicdanlarına yenik düşerlerdi belki? Olamaz mıydı? Sesimin düzgün çıkmasına özen göstererek konuştum

''Ağlıyor musun sen?'' dedim.Benimkide soru yani..Ağladığını görüyorum ama yinede soruyorum...

Gülümsemişti.Fakat..Mutlulukla değildi gülümsemesi.Nasıl diyim? Buruk bir gülümsemeydi sanki..

''Evet küçük hanım.. O kadar uykum geldi ki..Senin uyanmanı bekliyorum kaç saattir..Bir uyanamadın gitti..Eh saatte hayliyle geç oldu..Uykum geldii.Uyku gözyaşları onlar'' dedi..Sesi sıcak ama titrek çıkmıştı.      Uyku gözyaşlarıymış..Uyku gözyaşları o kadar seri akıyorya...Acaba neden ağlamıştı? Neyse ben sorumu sordum doğru cevabımı alamadım ama üstelemeyecektim.Adamı kızdırmanın manası yoktu..

Biraz daha bir şeyler konuştuktan sonra doktor gelmişti.Astronomici doktoru dışarı çekip,dışarda bir şeyler konuşmuştu.Sonra içeri girdi.''Tahmin ettiğim gibi..Soğuk sana biraz fazla kaçmış..Ve sinirlerin yıpranmış..Kendini fazla hayal dünyana kaptırman sonucu yani burcunun özelliğinin devreye girmesi sonucu ateşin çıkmış.Sapasağlamsın iki güne bir şeyin kalmazmış.''  dedi ve yanıma gelip sırtıma vurdu.''Turp gibisin turp'' dedi gülümseyerek.O anda hafif bir çığlık atmıştım.

  Çünkü abimin kemerle vurduğu yere denk gelmişti eli.Bu da yanma etkisi yaratmıştı..Canım çok acımıştı ve gözlerim dolmuştu.Gözümde kocaman bir yaş birikmişti ve onun düşmemesi için kendimi zorladım.Çünkü eğer düşerse devamı gelecek ve ağlayarak hıçkırıklara boğulacaktım.Daha sonra da yanımdaki astronomiciye açıklama yapmak zorunda kalacaktım..O yüzden kendimi engellemeye çalışmıştım..Astronomici şaşırmıştı..Ne oldu gibisinden bana baktı ben gözlerimi yere çevirince cevap alabilmek için''Defne iyi misin? Ne oldu?'' dedi.''Biraz yavaş olmayı deneyebilirsin'' dedim kıvırmak amacıyla..Ama bu sefer gözü kolumdaki morluklara kaymıştı.Allah'ım ne dikkatli biriydi bu..Astronomici tam konuşacakken odaya Kuzgunlar girmişti.Ohh be!! İkinci kez kurtarıyolardı beni..Büyük bir teşekkür etmem gerekecekti onlara...Bizim astronomicinin lafları ağzına tıkılmıştı.İnşallah beni sorguya çekmezdi...Astronomici beni kucağına aldı ve arabaya gittik..Arabaya yürürken bir şey soracak diye o kadar korkmuştum ki...Ama sormamıştı.Derin bir oh çekmiştim...

  Eve gelince adının Gamze olduğunu öğrendiğim kızla beraber odasına çıkmıştık.Odası o kadar güzeldi ki..Cam kenarında çift kişilik bir yatak vardı.Yatağının yanında karşılıklı duran iki güzel puf vardı.Perdesi ''PARİS'' yazılarıyla kaplıydı.Yerde gazete baskılı bir halı vardı.Halı o kadar hoştuki..Perdesi ve halısı bir bütünü tamamlıyormuşcasına duruyordu.Yatağın tam karşısındaki duvarda büyük ekran bir televizyon vardı..Televizyonun yanında kitaplık  ve bir sürü kitaplar..Herhangi birini alıp okumamak için zor durmuştum..Karşı tarafta da bir duvarı kaplayan aynalı bir dolap vardı..Odasına resmen aşık olmuştum..İnsan bu odada tüm dertlerini unutabilirdi..Gamzede çok iyi ve güzel bir kızdı..Saçları omzunun biraz daha aşağısındaydı.Gözleri deniz mavisiydi..Hem güzel hemde şanslı biriydi..

 ''Üzerini değiştirmemiz gerekiyor'' dedi ve dolabına yöneldi.Şuan üstümdeki kıyafetlerde onundu..Utanmıştım..

''Çantamda kıyafetlerim var'' dedim ve bu sefer yerde köşede duran çantama yöneldi.İçinden kıyafetlerimi çıkardı ve bana uzattı.Gülümsedim ve kıyafetleri aldım.Yatağın yanına gittim ve kıyafetleri yatağa koydum..Ellerimi tişörtün alt kısmına getirdim çıkarmak için ama bir dakika...O bakarken üzerimi nasıl değiştirecektim??Vücudumda bir sürü morarıklıklar falan vardı.Nasıl açıklama yapacaktım? Babam ve abimin sonucu demek istemiyordum..Odadan çıkar mısın yada arkanı döner misin de diyemezdim ki...Ayıp olurdu..Allah kahretsin ne yapacaktım ben? Gamze soran gözlerle bana bakıyordu..''Benden utanmana gerek yok sende olan bendede var'' diyip gülümsedi.

PAPATYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin