*22

14.7K 682 153
                                    

Ömer, odanın içinde ağır adımlarla yürüyerek, Neriman'ın yatağının yanındaki koltuğa oturur. Dirseklerini, dizlerinin üzerine koyar ve parmaklarıyla oynamaya başlar. Neriman, Ömer'in konuya giremediğini fark etmiştir. En derin, en içten bakışlarıyla konuşmaya başlar...

Neriman: Ömüş'üm...

Ömer, hissiz bakışlarını yengesiyle buluşturur, sesi oldukça sakindir.

Ömer: Değdi mi yenge? Değdi mi? Ben çok merak ediyorum...

Neriman: Değmedi oğlum. Hiçbir şeye değmedi.

Ömer: Sindiremiyorum. Yutamıyorum. Kabul edemiyorum. Düşündükçe aklımı kaçıracakmış gibi oluyorum ve bu his peşimi beş senedir bırakmıyor. Canım yanıyor yenge. Canımın yanması geçmiyor.

Neriman: Özür dilerim Ömüş'üm. Ben böyle olacağını hiç tahmin etmedim, gerçekten.

Ömer, "gerçekten mi? bırak ya." dercesine yengesine bakmaktadır.

Neriman: Çok üzüldüm, perişan oldum. Ben mutluyum mu sanıyorsun? Sana yaşattığım acıyı düşündükçe, senin varlığından bihaber olduğun oğluna sarıldım. Senin başını okşamak istercesine onun başını okşadım. Ömer... Ben çok pişman oldum.

Ömer: Ne yapayım peki ben yenge, senin pişmanlığın bana ne kazandıracak?

Neriman: Hiçbir şey. Senin yüzüne nasıl bakacağımı bilemezken, en büyük ihaneti Emine ile Ahmet'e yaptım ben.

Ömer'in gözleri dolar, Neriman ise çoktan ağlamaya başlamıştır.

Ömer: Onlar beni sana emanet etmişti.

Neriman: Evet. Gaflete düştüm. Hulusi Baba'm tepemde "köşkü satarım" dedikçe... Benim de zaafım-

Ömer: Bırak yenge. Bırak! Para söz konusu olduğunda büründüğün sevgisizliğin benim midemi bulandırıyor. Ve ben bilemiyorum yani... Yarın... Para söz konusu olduğunda acaba oğluma neler-

Neriman: Asla Ömer asla! Rüzgar çok ama çok başka.

Ömer: Dün ben de "çok başka"ydım yenge senin için.

Neriman: Ne desen haklısın. Kız, bağır, çağır ama artık kendini benden mahrum etme.

Ömer: Yooook yenge yok. Öyle bir şey yok. Ben kendimi kendimden mahrum ettim, sana nasıl istisna göstereyim ki? Yenge ben dört buçuk yaşında bir çocuğun babası oldum bir günde! Bu his var ya bu his... Bi yumru gibi oturdu boğazıma; yutkunamıyorum!

Neriman: Anlıyorum ama-

Ömer: Anlıyorsun? Sanmıyorum yenge. Anlayamazsın çünkü. "Aile" olmak ne demek bilmiyorum ki ben! Defne'ye aşık olacaktım... Defne bana aşık olmayacaktı... Düğünden sonra terk edecekti beni... Ben dağılacaktım. Eğer senin senaryon gerçek olsaydı, bana n'olacaktı yenge? Hiç düşündün mü sen bunu?

Neriman: Ömer... Ama öyle olmadı.

Ömer: Çünkü daha beteri oldu. Hayır diyorum ki keşke böyle olsaydı. Defne de ben de dağılacağımıza, ben çekseydim o kadar acıyı... O senin yüzünden bu hale-

Kiralık Aşk -Rüzgarlı GünlerWhere stories live. Discover now