*13

16K 845 145
                                    

Defne, usul usul Rüzgar'ın yanından kalkar. Bahçeye inip inmemekte kısa bir tereddüt yaşar. En sonunda, gidip "İyi geceler" dilemeye karar verir. En doğru olanın Sinan ve Ömer'i yalnız bırakmak olduğunu düşünür. Merdivenlerden indiğinde, mutfakta kahve yapan Ömer'le karşılaşır. Ömer oldukça keyiflidir.

Defne: Yardıma ihtiyacın var mı?

Ömer: Sana da yapıyorum.

Defne: Yok. Ben yatıcam. İyi geceler dilemeye inmiştim.

Ömer: Erken değil mi daha?

Defne çekingen davranır;

Defne: Öyle... Yatmadan biraz kitap okurum...

Ömer bakışlarını Defne'nin gözlerinde sabitler. Defne bir açıklama yapması gerektiğine kanaat getirip devam eder;

Defne: Sinan'la yalnız kalmanız daha iyi diye düşündüm.

Ömer: Sen çık bahçeye geliyorum ben de kahvelerle.

Defne, "tamam" anlamında kafa sallar. Ömer'in kendisiyle vakit geçirmek istemesinden mutlu olmuştur. Bahçeye çıkar...

---

Ömer elinde kahvelerle bahçeye gelir. Defne, beş sene sonra tekrar Sinan ve Ömer'le aynı ortamda olmanın gerginliğini tüm hücrelerinde hisseder. Bu durumu fark eden Sinan, Defne'yi rahatlatmaya çalışmaktadır.

Sinan: Eee Defne Hanım, bakıyorum da işi serdiniz.

Defne: Aaa Sinan. Alt tarafı iki güncük gelmedim. Hem ben tasarımcıyım, evden de çalışabiliyorum.

Sinan: Ömer, var ya görmen lazım. Defne acaip ilerledi bu konuda. Bizden transfer etmek isteyenler bile oldu. Ulan kızın kocasının şirketi, başka şirkette çalışır mı?

Defne ve Ömer, Sinan'ın bu cümlesi üzerine kısa bir an için göz göze gelirler;

Defne: Abartma Sinan. Yapıyorum işte kendi çapımda bir şeyler. Hem o kadar iyi olsaydım Passionis'in verimliliği artardı. Biz Ömer İplikçi'nin bıraktığı yerin gerisindeyiz.

Ömer: Yoo bence hiç değil. Kendine haksızlık ediyorsun. Gördüm ben tasarladığın ayakkabıları bir kaç kez.

Defne, Ömer'in kendisi için böyle düşünmesine oldukça sevinmiştir; gülümser.

Sinan: Sen, şirkete geri döneceksin değil mi Ömer?

Ömer: Hayır.

Sinan: Ne demek 'hayır' ?

Ömer: Hayır Sinan... Yani... Benim için o sayfa kapandı.

Sinan: Diyorsun ki 'ben ne büyük markalarla çalıştım, Passionis de neymiş?'

Ömer: Hayır tabii ki. Öyle değil... Defne...

Defne, gözlerini Ömer'in gözlerine sabitler;

Ömer: Defne Passionis'in baş tasarımcısı artık. Onu yerinden edemem.

Defne oldukça muzip bir ifadeyle;

Defne: Aaa biz Signor İplikçi'nin olduğu yerde haddimizi biliriz.

Ömer de aynı muzip ifadeyle;

Ömer: Estağfurullah Defne Hanım. Asıl biz başarınızın karşısında şapka çıkarırız.

Sinan, Defne ve Ömer'in kur yaptığını fark eder ve klasik şımarık halleriyle kahkaha atarak;

Sinan: Neler neler neler...

Kiralık Aşk -Rüzgarlı GünlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin