Final~

15.2K 552 85
                                    

Sırtımı deri koltuğa birazda yaslayıp bize doğru gelen sürtüğe bakmaya devam etim. Yüzündeki makyaj mı yoksa fill boyamı anlamaya çalışırken boya kutusu çoktan gelip masamıza oturmuştu.

Doğru duydunuz masamıza.

Masaya.

Bacak bacak üstüne atarak.

Boranın önüne.

Hmm

Çok güzel canım.

Ne tarafa kırayım bacaklarını?

Derin bir nefes alıp sinirden kızaran yüzümü sürtük cansunun bacaklarından ayırıp boraya baktım.

Gülümseyerek bana bakıyordu. Gülümseyerek?

Mazoşistmisin bora?

Cansu sürtüğünün bacaklarını çok mu sevdin, he cansı?

Tek kaşımı kaldırıp boraya bakınca dişlerini gösterecek şekilde gülümsedi. Boranın gülümsediğini gören Cansu sürtüğü ona güldüğünü sanıp kahka atı. Bora cansuya dönüp yüzüne tiksinici bir şekilde baktı. Ya canım barim kızdan tiksiniyorsun neden favlıyorsun? Neden yani. Güzel bir şeyde değilki. Ay tiviti neydi kızın. Ay ben harbi salağım. Kızın profiline bakacağıma hangi tiviti favladığına baksaydım ya. Ama işte kızı görür görmez kendimi kaybettiğim için hemen profiline baktım.

Ama bu sürttüğün twittirdaki durumu benden kat kat daha kötü. Ben sadece tanıdıklarımı takip ettiğim halde 20.bin takipçim vardı ama bu sürtük önüne gele tüm yakışıklıları takip etiği halde kimse geri takip etmemişti.

Ne demişti atalarımız ezik her yerde eziktir. Aslında bunu ben söylemiştim ama olsun böylesi daha cool. Neyse ya şu yılışığa bakarmısınız? Nasıl yapışıyor boraya. Bora ondan rahatsız olduğunu her şekilde beli ederken bu sürtük neden hala burda?

ayy insanda gurur olur be.

istenmediğim yerde hiç şikayetçi olmadan nasıl duru sürtük. Bende kızı iyice imansız etim be. Aslında şöyle bir bakınca imansız gibi duruyor ama dış görünüşü önemsememek lazım. Belkim kız eve gidip beş vakit namazını kılıyordur? Belkim kuran okuyordur? Kıza şöyle tekrar bi bakınca bu dediklerimin çok saçma olduğunu anladım. Tamam dış görünüşe göre konuşmam ama bu kız uçmuş ya.

Şuna bakarmısınız boranın kucağına oturuyor. Şimdi bu kızmı kuran okuyacak? Bu kızmı beş vakit namaz kılacak.

Dur lan.

Daha demincek ne dedim ben?

Boranın kucağında mı oturuyor?

Yüzüm ister istemez buruşurken başımı selinin tarafına çevirdiğimde sırıtmadan edemedim.

Selin , canın Cansu sürtüğünün bacaklarına bakmasın diye bin bir şekillere girmiş.

Can bunu anlamış olacak ki ikide bir Cansu'ya bakıp selini sinirlendiriyordu.

Bu masada tek somurtan ve boş boş oturan ben olduğumu anladığımda masadan kalktım.

Masadan kalktığım gibi masadaki tüm gözler beni bulmuştu.

"nereye" diye kaşları çatık bir şekilde sordu bora.

Boraya baktım sonra tekrar dans pistine bakıp sinir bozucu bir tebessümle "dans pistine" dedim ve piste doğru yürümeye başladım.

Piste gelince biraz dağıtmak için yandan geçen garsonun elindeki vodkalardan birini alıp tek dikişte bitirdim.

Dans pistine çıkıp kendimce dans etmeye başladım. Hikayelerdeki gibi kimse durup beni izlemedi veya alkışlamadı. Zaten buradaki herkesin kafası güzel olduğu için yarın beni hatırlamayacakları için saç baş dağıtarak dans etmeye devam etim.

Artık dans etmekten bacaklarım ağırmaya başladığı için locaya doğru yürümeye başladım.

Bir dakika

Vanminit.

Şu Cansu sürtüğü benim yerime mi oturmuş?

Benim.

Yerim

Boranın

Yanı

Olan

Dalarım.

Sakin adımlarla masaya gidip işaret parmağımla cansuyu gösterip "yerimden cansı" dedim gıcık bir sesle.

Cansu kaşlarını kaldırıp "canların yanına geç" dedi.

Tek kaşımı kaldırıp "sen kimi,kimin yerinden kovuyorsun, sürtük?" Diye çıkıştım.

"sen kime sürtük diyorsun be" diye çırlayınca yüzümü buruşturup

"sen mi kalkıyorsun yoksa ben mi kaldırayım?" Diye sordum tek kaşım havada.

"sen kimsin ki boranın yanına oturacaksın? Ben kaç yıllık tanıdığıyım. Onun için ben değerliyim. Peki ya sen? Sen kimsin?" Dediğinde diyecek bir şey bulamadım.

Boraya bakınca sanki bir şey dememi bekliyormuş gibi gözlerimin içine bakıyordu.

Sevgilisi miydim? Hayır.

Arkadaşı? Bilemiyorum.

Dostu? Hayır.

Kız kardeşi? Hayır.

Akrabası? Hayır.

Hayır hiç bir şeyi değildim. Diyecek bir şey bulamadığım için arkamı döndüm ve tam adım atacakken kolumdan biri tutup beni çevirdi.

Kolumu tutan boraydı.

Bora gözlerimin içine bakıp derin bir nefes alıp gözelerini benden çekip Cansu sürtüğüne çevirdi.

"Dilara benim herşeyim. Sen nasıl değersiz sıradan bir tanıdıksan senin tam tersi Dilara herşeyim. Sen varsında ne oldu? Bi boya kutusu ve kullanılmış eşya var yanımda. Gerçekten Dilara varken senin ne gibi değerin olabilir ki gözümde ? Nedir bu kendini beğenmiş tavırlar? Hadi bi kere masaya geldin oturdun sesimi çıkartmayınca kendini değerlimi sandın? Sen gereksiz insan taneciğinden başka bir şey değilsin ama yanımdaki kız, Dilara. Hayatım. Hayatımın merkezi. Şimdi götün yiyorsa değersiz dersin" deyip birden bana dönüp konuşmama izin vermeyin dudaklarını dudaklarıma kapadı. Ben heyecandan yarım yamalak karşılık verirken bir elimi saçlarında geçirirken diğer elimle Cansu sürtüğüne orta parmak gösterdim.

Canla selin gördüğü için sesli gülümserken borada sanki hissetmiş gibi dudaklarımın üstündeyken gülümsedi.

Havada olan elimi saçına daldırıp borayı daha çok kendime çektim ve öpüşüne daha derin karşılık verdim.

Bora geri çekildiğinde ben nefes nefeseyken bora derin bir nefes alıp gözlerimin içine bakarak "sen benimsin.. Ben senin. Benden başkası sana yoksa senden başkası bendede yok." Deyip tekrar öptü.

Saçlarındaki elimi çekip iki kolumu boynuna dolamak için ayak parmaklarımın üstüne yükseldim. Borada kollarını belime dolayıp işimi kolaylaştırırken kollarımı boynuna iyice sarıp kendime çektim.


~~~~~


Veee mutlu son. Aslında burada bitirmek hiç istemiyordum ama okul yüzünden bitirmek zorundayım. Bu saaten sonra wp giremeyeceğim ve yeni bolum yazamayacağım için bitirmek zorunda kaldım.

Kendinize iyi bakın ve final bölüm olduğu için vote ve yorumlarınızı daha çok bekliyorum.

Hepinizden tek tek özür dilerim böyle bir son bende istemiyordum ama hayırlısı böyleymiş. Kendinize iyi bakın Allaha emanet olun 😘


SERSERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin