Make Love With Pain

Bu Gece Benimle Ol

Bir önceki bölümü okuduğunuzdan emin olun çünkü bazılarına bildirim gitmiyor.

....

Kaybetmenin ne demek olduğunu çocuk yaşta öğrenen Jungkook bir kez daha kaybetmişti hayatta. Taehyung polis arabasının içinde götürülürken onu bir daha göremeyeceğini onu sonsuza dek kaybettiğini düşünüp, kahroluyordu...

Polisler Taehyung'u ifadesini almak için emniyete götürüyordu. Jungkook da kendi arabasıyla arkalarından geliyordu. Sevdiği adamın yanında olmak istiyordu. Kısacık zamanda doktora fazlasıyla bağlanmıştı. Taehyung'un kötü bir adam olması umrunda dahi değildi ama kendi yaptığı bir hata sevdiği adamın hapise girmesine sebep olacaktı. Tek suçluyu kendisi görüyordu o an da.

Çok geçmeden polis arabası karakolun önünde durdu. Jungkook arabasını park ettiği sırada Taehyung iki yanında polisle beraber arabadan inmişti. Jungkook'u gördüğü an da o soğukkanlı ifadesi sadece bir anlığına sekteye uğradı çünkü oğlunun kızarmış gözlerinde korku ve hüzün vardı. Polislerin arasından sıyrılıp ona sarılmak istesede yapamadı. Sessizce polislerin kendisini götürmesine izin verdi.

Doktor ifadesi alınmak üzere bir odaya sokulmuştu. Jungkook ise o odanın önündeki soğuk sandalyelerden birinde otururken geçmişi anımsadı. Tıpkı Taehyung gibi  ifadesi alınmak üzere girdiği oda, orada yaşadıkları ve sonrasında hapise girdiği o anlar bir bir aklına doluştu.

Yaşlı bir adam tarafından tacize uğramıştı.

Çalıştığı mekanın sahibiydi ve Jungkook o adamın kendisine olan ilgisini bir baba şefkatine benzetmişti ama yanılmıştı. Bu yüzden kendisini odasına çağırdığında ve daha iyi hissedeceğini söylediği için eline uzatılan hapı içtiğinde hiç şüphelenmemişti. O zamanlar daha toydu, cahildi. Yaşadığı tüm kötü olaylara rağmen hala hayatta iyi insanların olabileceğine inanıyordu.

İlk kez kullandığı hap sonucu aklı bulanıklaşmasına, başı dönmesine rağmen vücudu fazlasıyla dirençliydi Jungkook'un. Patronu ona yardım eder gibi yanaşıp koltuğa uzanmasını sağlamış ardından pantalonunu çıkarmıştı. Kafası giderek daha da karışmaya başlayan Jungkook için o an olana emgel olmak zor gibiydi ama yavaşça algılıyordu birşeyleri. Yaşlı adam üzerine çıkıp onu öpmeye başladığında ise onu durdurmak için büyük savaş vermiş ve en sonunda onu üzerinden atarak yerdeki pantalonuna uzanıp içindeki bıçağı çıkarmış ve adamın karnına saplamıştı hiç düşünmeden.

En kötüsü ise hapiste yaşadıklarıydı. İbne diyordu insanlar ona. Hakaret ediliyor, dövülüyor ve orada da taciz peşini bırakmıyordu. Orada kaldığı bir yıl onun için on yıla bedeldi. Geçmişindeki kötü anılar hafızasından silinmiyordu. Şimdi ise sevdiği adamın hapise girdiğini düşünmek midesini bulandırıyordu.

Kendini iyi hissetmediği için oturduğu sandalyeden kalkıp lavaboya girdi ve yüzünü soğuk suyla yıkadı. Taehyung'un ifadesi biter diye aceleyle lavabodan çıkmıştı ki koridorda Hyunjin'le karşılaştı.

Hyunjin ise onu orada görmeyi hiç beklemiyordu. İfadesini vermişti polislere ve darp raporunu getirmişti. Jungkook onu oradan kurtarmasa asla çıkamayacağını biliyordu o odadan ama Jungkook'un hala Taehyung için orada olması onun için şaşırtıcıydı. Yoksa o da Taehyung'un aleyhine tanıklık etmeye mi geldi, diye geçirdi içinden.

"Ne anlattın polislere?" diye sordu Jungkook dişlerini sıkarak. Etrafta polisler olduğu için rahatça davranamıyordu yoksa çoktan çocuğun suratına yumruğunu indirmişti. Tamam Hyunjin mağdur olan taraftı ama kendisine yalanlar söylemişti. Taehyung'un ona zorla sahip olduğuna inandırmıştı. Tüm bunlar için onun yüzünü dağıtmak istiyordu.