Öfke çok saftı.
Aşkın ise iki gözü kördü.
İhtiras boynuna darağacındaki ipek urganı geçirdi ve şehvetin erotizm kokulu nefesinde can verdi. Çakmak çakmak bakan mavi gözlerimi orman yeşili gözlerine diktim. Buz tutan kalbim, onun taş kalbiyle yarış...
Lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayınız. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.
Bölüm şarkısı- Mert Demir-Ateşe Düştüm.
Oylarınızı lütfen eksik etmeyin.
Keyifli Okumalar Dilerim.
HEVES ALACA.
"Bir ateş ki etrafında gezinenleri şeytan eder, bir oyun ki etrafında dolananları oyunbaz eder.."
'Gidecek bir yer vardı. Herkesin gidecek başka bir yolu vardı. Keşke şartlarda,başka zamanda dilediğimi dileiğim gibi yaşayabilseydim'
*Behlül Haznedar*
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Burada saatler geçmek bilmezken kafamı duvara vurdum. Ensemde ki her bir tüy diken diken olmuş çoktan yerinden oynamaya müsaitti. Gözlerimi kapattığım anda Timuçin gözümün hizasına geliyordu. Onun dayak yemesi, ölmemesi için kendimi öne atan davranışım yüzünden belki de şu an yaşıyordu. Sırf bu yüzden bile canımı verecek kısma gelmiştim. Başımı duvara vura vura kanatma seviyesine geldiğime yemin edebilirdim. Sırtım tutulmuş, ellerim acıdan nasır tutmuştu.
"Sen nasıl geldin buraya?"
"Kocam getirdi"
"Kutay ile evlendiniz. Nasıl böyle bir şey meydana gelmiş olabilir?"
"Sahte düğün, sahte evlilik, sahte nikah memuru ve sahte nikah... Baksana beni ne hallere düşürdü?" Gözlerini sildi, boğazını sıkıyor,birazdan kendini boğacaktı. Haliyle ben sadece ona bakıyordum. Gözlerimin önünde eriyip bitme evresine çoktan girmişti. "Heves buradan çıkmak istiyorum" demesine rağmen ona cevap vermek istemedim. Haşır neşir olacağımız bir an bile yoktu. Timuçin ile olan kavgasından sonra aramızdaki kadın dayanışması bile son bulmuştu.
"Nasıl çıkmayı düşünüyorsun?"
"Abime ulaşmam lazım"
"Merak etme abin bir saate kadar buraya gelecek ve ona bir seçim sunulacak. Ya seni seçecek ya da beni seçecek"
Asya kendi kendine dalga geçer gibi güldü. Gülüşünün her tarafında alay dolu tınılar yatıyordu. Delirdiğini düşündüm. "Abim seni seçecek" dediğinde deliliğini dışa vurdu. "Nasıl bu kadar eminsin? Sen gerçekten de delirdin burada kalmaktan"
"Ya ben dün akşamdan beri buradayım! İki gündür buradayım! Kuru ekmek veriyorlar! Bir damla su bile vermiyorlar!"
