❄️Arzulamanın Ötesi Barçalı

699 16 25
                                    

Desteklerinizi bekliyorum. Okuyorsanız lütfen oy vermeden ve yorum yapmadan geçmeyiniz.

Keyifli Okumalar Dilerim.

Bölüm şarkısı-Sancak/Bu Kez Kimin Yüzünden.

HEVES ALACA.

Sarsıldım.

Ellerimi zemine koydum. Sırtımdaki kamburluk gitmezken gözlerimi etrafımda gezdirdim. Burnum tıkanmış, vücudum alt üst olmuştu. Her bir zerrem kırık zamanda hareket ediyordu. Gözlerim kamaştı, göz perdelerim görüş hareketlerimi kısıtlıyordu. Başımda bekleyen Caner'e baktım. Kalkamıyordum. Sanki yatağa yapışmış vücudum zamk yapışkanlığından halliceydi.

Tutunduğum zemin, yumuşaktı...

Titrek vücudum ağrıdan ve acıdan kıvranıyordu. "Heves, nasıl hissediyorsun?"

"Can...er... Çok..." Konuşamadım. Gözlerimin dolduğunu biliyordum. Ağlamama sadece Caner'in vakıf olacağını bilsem de neler olduğunu, çektiğim eziyetleri bilmek istiyordum. "Tamam sen konuşma ben sana her şeyi anlatacağım" olanaksız derecede yorgundum. Bu yorgunluk hissi kalbimin parçalarına ruhsat şartı sunuyordu. Ruhsatsız bir kimliğe benziyordum. Benim bir kimliğim bile yoktu. Benim bir benliğim bile yoktu. "Sol kaburgan ezilmiş ve avuç içlerin inanılmaz derecede hasar almış. Sinirlerin uyuşuk ayrıca ellerini şu an kullanamazsın"

"Sakat... Sakat mı oldum?" Yutkunarak, histerik gülüş dudaklarım üstünde yayıldı. Bunun bir açıklaması yoktu. Hiçbir uzvumu hareket ettiremiyordum. Gül tenimden, ayak uçlarıma doğru bir gül kokusu rüzgarı geçti gitti. Esen rüzgar kasırganın bağrında açan çiçeğe benziyordu. Bu yaprak çoktan kurumuş, küflenmiş birer güle nüksediyordu kendini. "Merak etme, iyi olacaksın"

"Caner... Caner, Barçalı'ya ne yalan söylediniz?"

"Söylemedik Heves. Barçalı'nın şu an hiçbir şeyden haberi yok"

"Caner benim Barçalı'nın evine gitmem gerekiyor"

"Üzgünüm Heves hareket bile edemezsin" kafamı sağıma bir de soluma çevirdim. Ellerimi oynatmaya çalıştım. Kafamın üstünde öten makinenin tilt sesi karşısında nefesim daralıyordu. Timuçin'in hiçbir şeyden haberi yoktu ve ben kaç saattir burada, böyle yatıyorum hiç bilmezken omuzlarıma aldığım ağırlık beni daha da uyuşturuyordu. Kalbimin kırılması umrumda bile değildi. Barçalı beni bulamayacaktı. Babür beni mahvetmişti. Bu durumu kimseye açıklayamazdım.

Hele Timuçin Barçalı'ya asla...

Bilmemeliydi...

"Ayrıca sana kötü bir haberim daha var" devam etmesi için başımı salladım. Caner bulunduğu yerden kalktı. Ellerini cebine sokup başını öne eğdi. "Barçalı buraya geliyor" gözlerimi kapadım, bir daha da açma gereği duymadım. Beni tamamen karanlık kuyulara atmıştı an itibariyle. Bu kuyunun hapishanesinde ölmeye yakındım. Kuyunun duvarlarına tırmanıp bir kez daha düşüyordum sürekli.

"Caner... Ben yoruldum" dediğimde Caner'in beni anladığını sanmazken Caner sadece odanın diğer ucuna ulaştı. Bana yeniden bir şeyler söylemek ister gibiydi. Lakin dilinin dönmediğini varsaydım. "Heves, Babür'ün yapabileceklerinin sınırını bilmiyordum. Eğer bilseydim böyle bir durumla karşılaşmazdın"

"Babür'e hiçbiriniz engel olamazsınız"

"Evet ama engel olacak birini tanıyorum"

"Kimmiş?"

K.U.R.T(+18)Where stories live. Discover now