13. BÖLÜM: "HASTANE"

161 31 17
                                    

Herkese merhabaa ❤❤

Alesta'yı büyük bir düzenlemeye aldığım için bir süredir bölüm yükleyemiyordum ancak bundan sonra seri bir şekilde bölüm gelecek. Her pazar saat 20.00'da burada buluşalım. ❤

Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyinnn 😍😍 


Skillet – What I Believe

Tommee Profitt – Hurricane


İnsanın sebepleri olurdu. Mutluluğa, acılara, nefrete, öfkeye, umuda... Hepsi için mutlaka sebepleri vardı. Bazense bütün bunları tek bir sebep yüzünden yaşardı. Bir sebep... Ya da bir kişi.


13.Bölüm: "HASTANE"


"Kanında yüksek oranda uyuşturucu tespit ettik."

Etrafımdaki buğulu sesler zihnimde yankılanırken daldığım zifiri karanlıktan kurtulmaya çalışıyordum. Zihnim ağır güllelerle doluydu, ağırlığı kaldıramayacağım kadar fazlaydı. Başımdaki şiddetli ağrı ise her geçen saniye artıyordu. Bedenimi hareket ettirmeye çalışırken bir yandan da açılmaları için göz kapaklarımı zorluyordum.

Nihayet göz kapaklarım yavaş yavaş açılırken odadaki loş ışık gözlerimi yakınca gözlerimi yeniden sımsıkı yumdum.

"Yarın sabaha kadar müşahede altında kalması iyi olur. Elindeki kesik de çok derin değil, tam zamanında müdahale edilmiş."

Kulağıma dolan yabancı sesle birlikte tekrardan gözlerimi açmayı denedim. Yavaş yavaş açılan algılarım eşliğinde huzursuzca yattığım yerde kıpırdanırken etrafımdaki eşyaların, yattığım yatağın ve odadaki atmosferin yabancılığı içimi daha da huzursuzlaştırmıştı. Nedenini anlayamadığım bir şekilde zihnim korku ve acı doluydu lakin hiçbir şey hatırlayamıyordum.

Hareketimden dolayı elimde hissettiğim keskin acı bakışlarımı elime doğru çevirmeme sebep olmuştu; elimde beyaz bir sargı bezi sarılıydı. Diğer kolumda ise serum takılıydı.

"Baba..."

Dudaklarımdan kaçan güçsüz bir kelime aynı saniyede gözlerimden bir damla gözyaşının akmasına sebep olmuştu.

"Baba," diye yeniden tekrarladığım sırada babamın hüzün yüklü bakışları ile buluştu ansızın bakışlarım.

Eli saçlarıma giderken "Kızım," deyip bana doğru eğildi. "Buradayım. Nasıl hissediyorsun kendini?"

Belli belirsiz kafamı salladım 'iyiyim' dercesine. "Ne oldu? Neden hastanedeyim?"

"Hatırlamıyor musun hiçbir şey?"

Hafızamı zorlayıp hatırlamaya çalıştım ancak başımdaki ağrı o kadar yoğundu ki düşünmek canımı yakıyordu. Yine de kendimi zorlayıp düşündüm. "Festivaldeydik, bir şeyler içmek için..." Konuşmak yorucuydu. "...bir mekana oturmuştuk. Sonra.. Sonra Uzay ile birlikteydik. Arkadaşları gelince onlarla gitti. Sonra... Sonrasını hatırlamıyorum. Ne oldu sonra?"

Babam dudaklarını alnıma bastırırken "Geçti," dedi. "Önemi yok, sen dinlenmene bak. Başka da bir şey düşünüp kendini yorma."

Bakışlarımı babamdan çekip odadakilere göz gezdirdim. İpek ve Eliz diğer ucumda dikkatli gözlerle bana bakıyorlardı. Aynı yüz ifadesi ayak ucumda duran Barış'ta da vardı.

ALESTAWhere stories live. Discover now