12. BÖLÜM: "FESTİVAL"

219 37 33
                                    

Herkese merhabaaa ❤ Yepyeni bir bölümle daha karşınızdayım. Yavaş yavaş büyüyoruz ve bu beni çok mutlu ediyor.

Lütfen vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin ❤❤

Keyifli okumalar dilerim :))


Ege Can Sal – Başa Sar

Anna Blue – Silent Scream 


Fiziksek acı mı daha çok yakar insanın canını, yoksa kalp acısı mı?


12.Bölüm: "FESTİVAL"


Bakışlarım kapının hemen yanındaki saatle buluşurken artık evden çıkmamız gerektiğinin farkındaydım. Portmantodan aldığım siyah kalın montumu üzerime geçirdikten sonra hardal rengindeki şapkamı da başıma takıp botlarımı giymek için eğildim. O sırada Barış ve İpek de tartışmakla meşguldü.

"Her ne kadar genelleme yapmak istemesem de," diye başladı sözüne İpek. "Genelde kızların hazırlanması erkeklere göre daha uzun sürer. Lakin bizim Barış Bey evdeki bütün kızların toplamından bile daha uzun sürede hazırlanıyor ve beni delirtiyor."

Barış koşarak merdivenlerden inip yanımıza geldi ve İpek'in yanağından bir makas aldı. "Mızmızlanma güzelim, mızmızlanma. Bu da benim serseri serbest stilim işte."

"Hadi çık şu evden artık."

Gülerek botlarımın bağcıklarını bağladıktan sonra çantamı da alarak evden çıktım. Hava kararmaya başlamıştı ve kar yağıyordu. Bir haftadır aralıksız yağan kar bütün çirkinlikleri saklarcasına şehri beyaza boyamıştı.

Çok kısa bir araba yolculuğundan sonra Uzay, Feza ve Eliz ile buluşmak için sözleştiğimiz yere gelince bizimkilere "Birbirinizi ısırmadan uslu uslu eğlenin," diyerek arabadan indim.

"Bir şey olursa-" derken İpek'in sözünü kestim.

"Eğlenmenize bakın, beni düşünmeyin."

Onlarla vedalaşıp kalabalığın arasında Eliz'i aramaya başladım. Çok geçmeden onları sokağın başındaki dükkânın önünde sohbet ederken görünce yanlarına doğru ilerledim.

"Selam."

"Hoş geldin," dedi Feza gülümseyerek. "Biz de seni bekliyorduk."

"Meydana doğru yürüyelim hadi," dedim tekrardan yürümeye başlarken. Bir süre sessizce yürüdükten sonra Uzay'ın ilgiyle etrafı izleyen bakışları bana döndü.

"Nedir bu festivalin hikâyesi? Önemli olduğu çok açık, her yer ışıl ışıl."

Gülümseyerek "Çok eskiden," diye açıklamaya başladım. Annemin ben küçükken sürekli anlattığı bu hikâyeyi hatırlamak yüzümde ufak bir tebessüme sebep olmuştu. "Pulsar daha çok küçük bir yerken yerliler Zemheri vakitlerinde soğuktan korunmak ve ısınma ihtiyaçlarını daha kolay karşılayabilmek için o dönemin en büyük evine sahip kişinin evinde toplanırlarmış ve şiddetli soğuklar geçene kadar orada yaşarlarmış. Aralarındaki bağları güçlendirmek için de sürekli şarkılar söyler, birlikte oyunlar oynarlarmış ve bu güzel anların onları dondurucu soğuktan ve karanlıktan koruduğuna inanırlarmış."

Feza dikkatle anlattıklarımı dinlerken Uzay da içeceğinden bir yudum aldı. İkisi de oldukça ilgili duruyordu. Onların bu ilgisi beni de memnun etmişti.

"Nüfusları arttıkça evde toplanma alışkanlıkları yavaş yavaş bitmiş ancak geleneklerini kaybetmemek için eğlencelerine evlerin dışında devam etme kararı almışlar. Zaman geçtikçe bu eğlenceler -maddi imkânlar da el verdiği müddetçe- büyümeye başlamış ve yüzyıllar içerisinde şimdiki halini almış."

ALESTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin