40. Bölüm

3.2K 149 18
                                    

40 bolum...


Kendimi o kadar yorgun hissediyordum ki ayağa kalkıcak halim yoktu.Bir şeyler yemem lazımdı,yoksa kalkmazdım zaten.Hafiften ağrılar hissediyordumda.Bebeğime bir şey olma düşüncesi beni dahada kötü etkiliyordu..Bu güne kadar yaşadıklarım beni çok yormuştu.O kadar yorgun,üzgün hissediyordum ki kendimi.Artık dayanamıyordum.Pes etmek üzereydim.Ama yapamazdım.Bebeğim için yapamazdım.Onu sağ salim dünyaya getirmek istiyordum,ondan sonrası pek önemli değildi benim için.Zaten bende biliyordum,durumum hiç iyi değildi…

Doktorumda söylemişti bebek yaşasa bile benim şansım yoktu.Eğer bebeği biran önce almazlarsa ölecektim.Bunu çok iyi biliyordum.Ama bilmedikleri bir şey vadı ki oda ben bebeğim olmadan zaten yaşayamam.Onun için yaşıyorum.Onu yaşaması için kendi hayatımdan vaz geçiyordum zaten.Bebeğim daha 7 aylıktı ve onun yaşama şansı azdı.Ne kadar yaşayacak deselerde ben inanmıyordum.Son ana kadar dayanacaktım.Oğlum için bunu yapacaktım.

Yağmur oturduğu yerden kalktı.Eline kağıt kalem aldı.Aklındakileri kağıda dökdükden sonara rahat nefes aldı.Hem o kağıt bebeğinin hayatını belirleyecekti.Bebeğimin benden sonara ortada kalmasını istemiyordum.Zaten Serkan'ın büyütmesine imkan yoktu.Onlar üçü mutlu olurken benim bebeğim onların ailelerine ihaneti hatırlatırdı.Lale buna müsade etmezdi.Bende Naz'a güveniyordum,biliyorum benim son isteğimi yapmamazlık etmezdi…

Yağmur karnını doyurdukdan sonara yatağına döndü.Bu aralar ayakta fazla duramıyordu.Kendini huzursuz uykuya teslim etti.Sanki uyursa iyileşecekmiş gibi.Günden güne kötü olduğunu kabullenmek istemiyordu.Bebeğini sağ salim doğuracağına inanıyordu.....


****


Günler geçtikce adam tükeniyordu.Her an her dakika bir şeyler bulma ümidiyle dolaşıyordu. Tuttuğu adamlar hiç bir ilerleme elde edememişlerdi.Serkan öfkesini,sinirini onlardan çıkartıyordu.Adamlar ne yapacaklarını şaşırmıştılar. Serkan ne yapacağını bilmiyordu artık,bir yandan annesi her fırsatta azarlıyor,sinirini çıkartıyordu.Bir yandan Lale,rahat vermiyordu.Bir an önce kızıyla görüşmek istediğini söylüyordu.En önemli ve asıl büyük deret kızıydı.Melek önceki gibi susmak yerine bu sefer susmuyordu.Kızının telefonlarına cevap vermekten kızına laf yetiştirmekten bıkmıştı..

Melek günde sayamadığı kadar arıyordu,Yağmur'u soruyordu.Olumsuz cevap aldığında deliriyordu küçük kız.Eve gittiğinde de resmen işkenceydi.Kızı bir an bile peşini bırakmıyor,yine susmuyordu.Adam eve gitmek bile istemiyordu.Hem Yağmur olmayan eve gitmek işkenceydi.Serkan kızının bu değişimine şaşırsada belli etmiyordu.Onunda üzüldüğünü acı çektiğini biliyordu.En azından bu defa susmuyor diye düşündü Serkan.Serkan düşüncelerinden telefonun sesiyle sıyrıldı.


”Efendim.”Dedi telefonu kulağına götürerek.

“Serkan beylemi görüşüyorum.”

”Evet.Siz kimsiniz.”Sordu merakla Serkan.

“Ben …………hastaneden Yağmur hanımın doktoru”diye kendini tanıttı Doktor.

”Sizi dinliyorum.”

“Serkan bey Yağmur hanıma ulaşamıyorum,rica etsem benimle iletişime geçmesini sağlarmısınız.”

Serkan duyduklarıyla endişelenerek”Neden ki..Kötü bir şeymi var.”sordu.

”Tahmin ettiğim gibi beni kandırdı.Size bahs etmemiş.”dedi doktor üzgünce.

”Neden,anlayamadım ne oldu ki.”Sordu Serkan,gitgide endişeside artıyordu.

”En iyisi siz bana uğrayın önce,sizinle konuştukdan sonra,bir şeyler yaparız.”dedi doktor..




++++

Yağmur hissettiği acıyla uykusundan uyandı.Karnında dayanamayacağı bir acı vardı.Aniden gelen sancıyla çığlık attı.Canı yansada yalnız olduğu,kimsenin yardım etmeyeceğini bildiğinden ayağa kalkmaya çalıştı..Telefonuna ulaştığında sevindi.Hemen ambulans çağırdı.Sonra acı içinde bir önce gelmesini bekledi.Hem sancı hemde üstüne birde midesi,Yağmur ayağa kalkamadığı için banyoya gidemedi ve olduğu yere öğürmeğe başladı…


****

”İçimde bir sıkıntı var Mert.Neden bilmiyorum ama sanki kötü bir şey olmuş gibi hissediyorum.Zaten günlerdir Yağmur'la konuşamadım.”Diye içindeki sıkıntını kocasına anlattı Naz.

”Yağmur'la ne alaka canım.Bence sen çok hassas dönemindesin hala,yoksa bir şey yok.”Mert karısının endişesini yok etmek için cevap Verdi.

”Bilmiyorum Mert,içimde kötü bir hiss var,sahi Mert Yağmur neden hiç uğramadı bize.Aramadıda.”Naz bu sefer hem endişe hemde merak dolu sesle konuştu.

”Hamileliğinin sonlarına yaklıaştığı için dışarı çıkmadığını söyledim yaaa Naz.”

”Tamam kocacığım tamam.Sinirlenme sen,arkadaşım ne yapıyım.Sertan'da teyzesini merak ediyordu..”

”Merak etmesin benim oğlum,teyzeside onu özlüyordur.”dedi Mert..


***
Serkan hastaneden çıktığında biraz önce duydukları kulaklarında uğulduğordu.Duyduklarına inanamıyordu.Bu nasıl olurdu.Yağmur böyle bir şeyi nasıl saklardı,en önemliside hayatını riske atardı.Bu kadarmı gözü dönmüştü,bu kadarmı ölmek istiyordu.Bir insan hayatından bu kadarmı vaz geçerdi,hem bebeklerinin yaşama ihtimali yüksekti.Yağmur bu kadar bencil davrandığı için onada kızdı…

Serkan haftalar önce olan şeyleri hatırladı.O gün o eve bunun için gelmişti demek ki,o halinin sebebi buydu.Hayatının tehlikede olduğunu öğrenmiş,bebeğini kaybetme ihtimali varken birde üstüne kendisini Lale'yle öyle görmüştü.Bunlar yetmezmiş gibi üstüne Melek'in başına gelenler,Yağmur'u suçlaması.Kim bilir ne hale gelmişti.Yalnız başına neler yaşamıştı.Şu an onun ne halde olduğunu bile bilmiyordu.

Serkan bu gerkeçle gözlerini yumdu.Ellerini yumruk yaptı,arabasının yanında yere çöktü.Koskoca adam hüngür hüngür ağlamaya başladı.Sevdiği kadını,bebeğini kaybetme korkusu nefesini kesti.Sanki biri boğazını sıkmıştı.Nefes alamıyordu.Onlara bir şey olma ihtimali…bu dayanılır gibi değildi.Serkan telefonun sesiyle oturduğu yerden kalktı.

”Ne var.Yine olumsuz bir şey söyleyeceksen mahv ederim seni.Hepinizi mahv edeerim,anladınmı beni.Allahın cezaları dayanamıyorum artık.Bulun onu.Bulun.”diye bağırdı Serkan..

”Serkan bey Yağmur hanımı bulduk,size yerini söylemek için aramıştım.”Dedi adam korku dolu sesiyle.

Serkan duyduklarıyla hemen ayağa kalktl”Buldunuzmu…..Hemen söyle nerde.”dedi.

”Serkan bey Yağmur hanım biraz önce******* hastanesine getirilmiş.Bize ordan bilgi geldi.”

Serkan hastane lafını duyduğunda kalbi sıkıştı”Neeeee….hastanemi.Durumu nasıl,iyimi onu söyle.”diye sordu ümitle.

”Bilmiyorum efendim.Durumu hakkında bilgi vermediler.”

Ondan sonrası Serkan için bilinmiyordu.Ordan nasıl ayrıldığı,arabayı nasıl kullandığı,nasıl gittiğini bilmiyordu.Beyni durmuştu sanki.Hastaneye vardığında içeri nasıl girdiğini bilmiyordu.Şu anda kapının önünde yere çökmüş ağlıyordu.İçeriden gelecek bir habere muhtacdı.

”Lütfen Yağmur.Beni bırakma,gitme yalvarırım.Beni,bizi bırakmayın,size ihtiyacımız var bizim.Bak kızında iyi değil.Siz olmazsanız bizde olmayız.Lütfen sevgilim oğlumuzuda kendinide bırakma.”Diye yalvarırcasına konuştu Serkan.

Serkan sanki karşısında Yağmur varmış gibi konuşurken çalan telefonuyla irkildi.Şu anda kimin aradığı umrunda bile değildi.Açmak gibi bir isteği yoktu.Ama lanet telefon susmak bilmiyordu.En sonunda susmayan telefonunu eline alarak atrayanın kim olduğuna baktı.Ekranda Mert yazısını gördüğünde hiç düşünmeden açtı,ve yılkılmış yorgun sesiyle konuştu..

”Bulduk onu Mert.Yağmur şu anda hastanede ölüm kalım savaşı veriyor.Hayatı tehlikedeymiş Mert.Benim bunların hiç birinden haberim olmadı.Her zamanki gibi yine geç kaldım.Onu kaybediyorum Mert.Sevdiğim kadını,oğlumu kaybediyorum.Ölüyorum Mert.Gel lüt……”

”Sen neler söylüyorsun Serkan.”Bu ses Mert'e değilde Naz'a aitti.

O anda arayanın Mert değilde Naz olduğunu anladı.Mert'in telefonunda NAZ aramıştı.Serkan Naz'ın Yağmur'un gittiğinden haberi olmadığını biliyordu.Şimdi ona ne söyleeyeceğini bilmiyordu…

Bu Yolculuk Benim KaranlığımadırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin