*** Aşk, önce insandan aklını alır. Ardından benliğini. Benliği, aşkının gölgesinde rüzgarlarca sürüklenip durur. Acı çekmek, aşka dahil mi? Yoksa aşk, başlı başına acı çekmek mi? "Başımdan akl ise gidti dil ile cân revân oldu. Ten-i bî-i'tibar adlı kuru virânem kaldı." Âşıkta akıl kaldıysa, iş baştan perişandır. Çünkü aşkta feda edilmesi gereken ilk şey akıldır. Akıldan geçmeyince gönülle yürünemez. Gönlün yürüyüşüne akıl daima engeldir. Aklınla hareket ediyorsan, gönül işinden bahsetmeyecekdin. Çünkü gönül işinde akıl değil duygular devrededir. Akıl işinde sevgi vardır ama gönül işinde aşk vardır. Murad ve Turhan'ın bu zorlu, acılı yolda; güçleriyle ve aşklarıyla beraber nasıl teker teker basamakları çıktığına beraber şahit olalım. "Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla, Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla. Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince... Gözler ki birer parçasıdır sende İlâh'ın, Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın, Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin; Sen vururken de, öldürüyorken de güzelsin." *** Hikayem tamamen kurgudur. Geçmişle hiçbir alakası yoktur. Kurgu, Sultan Murad ve Turhan Sultan üzerinedir. Kurgu olduğunu göz önüne alarak okumanızı rica ediyorum. Keyifli okumalar. ♡♡♡ 20.11.2023
16 parts