2 yıl önce
"Cefa!" Beynimin içinde uğuldayan sesle top ayağımdan kayıp giderken duraksadım. Rakip takım bunu fırsat bilip topu ayağımdan çaldığında umursamayıp tribünlere baktım.
Yaren, Meray ve Yaren'in bir arkadaşı vardı. Yaren sırıtarak bana el sallayınca içimin huzurla dolduğunu hissettim. Ölene dek, bir tablo gibi odama asıp gülümsemesini istemek geldi içimden. Tabii ki yapamazdım.
Ben de ona hafifçe gülümseyip önüme döndüm.
Sitedeki çocuklarla anlaşıp sitedeki halısahaya inmiştik. Aramızda kolasına bir maç yapıyorduk.
"Ali, ayağını sikeyim senin!" Sefa bağırarak gol atamayan takım arkadaşına söverken ben gülerek bizim takımın kalecisine elimle onay işareti yaptım.
Maç biter bitmez kaybeden Sefa'nın omzunu sıktım gülerek.
"Bir bardak soğuk kola vereceğim sana, söz." Diyerek dalga geçtiğimde Sefa burnunu kıvırdı ve orta parmak gösterdi.
"Get the fuck out of here."
Feda boğazını temizledi. "Küçük kardeşim, ağzımızı bozmayalım lütfen."
"Bir dakikanın da lafını yapmazsın be!" Sefa homurdanarak tribünlere çıkıp Meray'ın yanına oturdu. Meray eliyle burnunu tuttu ve Sefa'ya baktı.
Sefa onu umursamadan yarım litrelik suyu kana kana içerken Meray elini ablasının çantasına atıp deadorantını çıkardı ve Sefa'ya bol bol sıktı.
Şu an durumdan en çok memnun olan ben miydim, yoksa Meray mıydı, emin değildim. Ben sevdiğim kızın kokusunu doya doya içime çekmiştim, onun burnuysa kendine gelmişti.
"O kadar mı kötü kokuyorum lan?" Sefa tişörtünü koklayınca burnunu kırıştırdı yine.
"Ben eve gidiyorum." ve ayağa kalktı.
"Siz de gidin bir duş alın." Meray Feda'ya kaçamak bir bakış attı. "Hava sıcak ama çok terlemişsiniz, üşütürsünüz."
Feda başını salladı. "Tamam anne." Diye dalga geçti. Meray gözlerini devirip telefonuna baktı. "Ne bok yiyorsan ye, Feda."
Feda ona bir süre ters ters baktıktan sonra bana döndü. "Hadi gidelim."
"Duş alıp tekrar inin. Burger'a gidelim, canım hamburger çekti." Dedi Yaren. Feda başını iki yana salladı.
"Çok yoruldum. Evde oturup ölene kadar CS atmak istiyorum. Siz gidin."
"Benim de işim var." Bunu söyleyen ise Meray'dı. Feda gelmediği için gelmediğine yemin edebilirdim ama kanıtlayamazdım. Israr etsem de, kardeşime aşık olduğunu itiraf edemiyordu. Salak kız, itiraf etse Feda onun götünde dönecekti haberi yoktu.
"Cefa?" Yaren son çare bana baktığında başımı salladım gülümseyerek. "Ben gelirim. On dakikaya aşağıdayım." Yaren sevinçle güldü. "Oley be!"
Bir daha benimle bir yere gitmek istemeyeceğini nereden bilebilirdim ki? Ya da... Gelmeyi reddettiğimde bunu umursamayacağını?
Yaren'i bekletmemek için hızlı bir duş alıp aşağı indim. Dış kapının önünde beni bekliyordu. Elliyle sürekli kolunu sıvazlamasından ve dudaklarını büzerek etrafı izlemesinden beklerken sıkıldığını anlamıştım.
"Geldim, geldim." diyerek yanına ulaştığımda elini kolundan çekti. "Sonunda! Ağaç oldum oğlum!"
Birlikte Maslak otobüsüne bindik ve İstinye Park'ta inip içine girdik. Hava inanılmaz sıcaktı ve birden AVM'nin soğuk kliması yüzüme çarpınca gözlerimi kapattım.
"Yemin ediyorum alışveriş merkezine gelmemin tek nedeni soğuk olması." Dediğimde Yaren'in güzel kıkırtısı ulaştı kulaklarıma.
"Hadi yemek katına çıkalım." Dedi. Birlikte yemek bölümüne girdik ve direkt Burger King'e gittik. Fazla kalabalık olmadığı için kısa sürede yemeklerimizi alıp terasa çıktık. Yaren daha hamburgerini açarken ben hemen hayvan gibi dalmıştım patates kızartmasına. Sporcu olmasam üç öğün patates kızartması yiyebilirdim. Sıfır şaka.
"Sana bir şey anlatacağım." Dediğinde başımı kızartmadan kaldırıp salladım onaylar biçimde.
"Geçen gün bir turla kampa gitmiştim arkadaşlarla, biliyorsun değil mi?"
"Evet. Harbi, konuşamadık o konuyu. Neler yaptın kampta?"
"Şey..." Gülümsedi. Bu gülümseme hiç hoşuma gitmemişti. Heyecanlı ve utangaçtı. Genelde aşk meşk mevzularunda bu garip yüz ifadesini takınırdı. Mavi gözleri ışıl ışıldı.
Hassiktir. Hassiktir. Hassiktir.
"Bir çocukla tanıştım."
Hassiktir.
"Kampımızın lideriydi ve ilk görüşte aşk gibi bir şey oldu bende. O kadar yakışıklıydı ki!" Hülyalı hülyalı iç geçirince zorla gülümsedim.
Gözleri ben hariç herkesi görüyordu. Beni hiç mi yakışıklı ya da bakılnaya değer bulmuyordu?
Bana bakmamasının sebebinin bu olmadığını biliyordum, ama yine de...
"O sana karşı ne hissediyor?"
"Bana çadır kurmayı öğretti. Birlikte gölün kenarında sabahladık ve bilmiyorum... Sanırım flörtüz şu an. Kamptan ayrılmadan önce numaramı verdim ve bugün sabah da beni Instagram'dan takibe almış. Bence o da benden hoşlandı."
Evet, hoşlandı.
"Nasıl bir tip? Güvenilir mi? Hemen güvenme."
Yaren gülerek gözlerime baktı. "Bayılıyorum şu abi triplerine."
Abi tripleri değil bunlar. Ama sen öyle bilsen de olur.
"İyi birisi. Ondan hoşlandım." Diye mırıldandığında boğazıma oturan yumrunun gitmesi için derin bir nefes almaya çalıştım. Yapamadım. Derin bir nefes bile alamadım.
Her seferinde oluyordu bu. Karşıma geçip milyonlarca kez konuştuğu çocuklardan bahsetmişti. Ama bu sefer hissediyordum. Bu sefer farklıydı. Ben onun ciğerini bilirdim. Beyninin nasıl çalıştığını bilirdim. Yüz mimiklerinin anlamını ezbere bilirdim.
ve bu yüz ifadesi hiç hoşuma gitmemişti.
Günümüz
"Lan, aramıza dön."
Önümdeki hiç yenmemiş patates kızartmasına, bir de karşımda oturan Meray'a baktım. İstinye'deydik. Aynı masadaydık. Yaren'in bana hayatının aşkından ilk bahsedişine şahit olan masa...
Boğazımda aynen o şekil bir yumru oluşurken, yine derin bir nefes almaya çalıştım ama alamadım.
"Sor bakalım, ne soracaksan." Dedi Meray, hamburgerini ağzına götürürken.
"Eleysa mevzusu. Ne ayak?"
"Niye bu kadar uzun sürdü bu soruyu sorman?" Diye mantıklı bir soru sorduğunda omuz silktim.
"Çünkü onu hiç merak etmedim. Ondan fotoğrafını falan da istemedim, bu konuda ısrar etmedim. Sana sormamamın nedeni de merak etmiyor oluşumdu."
"Artık merak ediyor musun?"
"Daha çok ikiniz arasındaki mevzuyu merak ediyorum. Onun kim olduğu hala umrumda değil açıkçası. Bunu ona sakın söyleme."
Meray bana hüzünlü bir bakış attı. "Anlıyorum."
"Beni Yaren'den vazgeçirmek istediği tarzı şeyler anlattı ve ben de vazgeçmek istiyorum zaten artık. Kendimde o gücü buluyorum. Hayatım tekrar düzene girmeye başladı. Bu düzeni hayatımda ilk kez, Yaren'siz oluşturmak zorundayım ve Eleysa bana yardım etmek istiyor. Amacı sevgilim olmak değil, sadece artık mutlu olmam gerektiğini söylüyor. Bana böylesine değer veren kızı üzdüğümü biliyorum ve bu boktan bir his. En azından merak ediyor gibi yapıp içimi rahatlatmak istiyorum." Dediklerime karşın Meray iç geçirdi ve başını salladı.
"Onu ilk Burak Abi'nin mekanında sahne aldığımız gecelerden birinde fark ettim. Saçları çok ilgimi çekmişti. İtiraf etmem gerekirse saçları çok güzel ve kız da aşırı tatlı, kanka." Güldü ve devam etti. "Saçları güzelmiş deyip geçtim. Sonra, dikkatimi çektiği için, seninle gittiğimiz her mekanda görmeye başladım. Sahilde, kafede, bazen bizim sitenin çıkışında gizlenmiş olarak. Yine bir kafede onu gördüğümde, artık ne ayak olduğunu sormaya karar verdim. Sürekli sana bakmasından anlamıştım, bir şeyler hissettiğini. Çünkü bilirsin, aynı şeyleri ben de yaşadığım için anlamam zor olmuyor o mimikleri falan. Kızın yanına gidip onu köşeye çektim ve konuşturdum. O da anlattı. Hatta sonraki gün buluştuk ve saatlerce konuştuk. Çok kafa kız, tanısan seversin."
"Ona anonim oyununu sen yaptırdın, değil mi?"
Şirince sırıttı. "Belki..."
Kaşlarımı çatıp kızgın bir bakış attığımda ofladı. "Ne yapsaydık lan? Karşına çıksa kızı dinlemezdin bile. Ben de bunu önerdim. Kabul etti."
Ona ters ters bakmaya devam edince omuz silkti. "O en yakın arkadaşlarımdan biri artık. Pişman değilim."
"Çevremizden biri mi? Ben tanıyor muyum?"
"Evet."
"Aynı kampüsteyiz, senle tanışıyor, saç rengi garip..." aklıma gelen kişiyle gözlerim kocaman açıldı. "Balın?"
"Cefa, sence kızla yakın arkadaş olduğumu bilmene rağmen gözünün önünde senin okulundan biriyle samimi olur muyum? Kızı niye tehlikeye atayım?Onu bilmeni istemiyor sonuçta." Dediğinde gözlerimi devirdim. Balın değildi yani. Birkaç saniyelik yanlış anlamada bile şok olmuştum. Balın o tip şeylerle uğraşacak bir kız değildi. Üşenirdi o.
"Mantıklı. Her neyse."
"Onun hakkında diyebileceğim tek şey var. Dışardan çok ortamı olan, herkesle kolay anlaşabilrcek biri gibi görünüyor. Ama tam aksi. Çok yalnız. Her anlamda. Lütfen ona değer ver. Bunu hak ediyor." Kolumu dostça sıvazlayarak söylediği bu sözlere karşın başımı salladım.
"Tamam." Meray içi rahatlamış bir şekilde yemeğine geri dönerken gözlerimi kısıp ona baktım.
"Bu konuşmanın her detayını ona anlatacaksın, değil mi?"
"Senden ayrılır ayrılmaz ilk işim bu olacak."
Gülerek kollarımı çaprazladım. "Ona benim hakkımda ne anlattın?"
"Bir düşüneyim... Kırmızı biber yeyince dudaklarının arı sokmuş gibi şiştiğini ve Deniz Abla'nın sırf bu görüntü için arada yemeğe kırmızı biber karıştırdığını sonra da bunu videoya çektiğini, denize girmekten nefret ettiğini..." Her maddede yumruk yaptığı elinden bir parmak kaldırırken şok içinde ona bakıyordum.
"...Karanlıkta herhangi bir böceğin üzerine basmaktan korktuğun için gece lambası takmadan uyuyamadığını, ayrıca geceleri başucunda en az bir bardak su olmadan uyuyamadığını anlattım. Bir de..." Şirince güldüğünde ellerimle yüzümü sıvazladım, sinirimin geçmesini dileyerek.
"Osman deme."
"Tamam, demem." Dedi. Ona kaşlarımı çattım yine. "Onun hakkında ne dedin? Odasında hala kocaman bir oyuncak ayı var ve biri ona dokunduğunda evde ohal ilan ediyor, ayrıca ismini de Osman koydu mu?"
"Aslında... Tam olarak öyle söyledim." Meray kahkaha atarken kendimi boğazlamamak için çok zor duruyordum.
"Meray! Ulan Meray! Öldün kızım sen!"
"Duuur! Ona dokunma, beni öldür!" Feda gereğinden fazla bağırarak kendini Meray'ın önünde siper ettiğinde herkesin bize baktığını fark etmiştim. Ben bir tepki veremeden Meray Feda'nın boynuna kollarını dolayıp yanağından öptü.
"Yaaaaa Fedaaaa..."
"Sizin ilişkinizi sikeyim." Diye mırıldandığımda Feda bana orta patmak gösterip Meray'ı öptü ve boş sandalyeye oturdu.
"Olay ne? Yine ne bok yedin manitam?" Meray'ın patatesinden ağzına bir tane attığında Meray omuz silkti. "Onu seven kıza Osman'dan bahsettim."
"Hassiktir. Eskiden seven kız diyecektin herhalde?" Bir bana bir Meray'a baktığında istemsizce güldüm.
"Sizin muhabbetinize doyum olmaz. Ben kaçıyorum."
"Nereye?" Dedi Feda.
"Dolaşacağım biraz. Yemeğe dokunmadım, al sen ye. Hadi görüşürüz." Cevap vermelerine fırsat bırakmadan ayrıldım yanlarından. Arabaya girer girmez ilk işim Eleysa'ya mesaj atmak olmuştu.
Cefa: Osman mevzusunu öğrendim
Cefa: Hakkında tek bir kelime bile konuşmak istemiyorum, teşekkürler
Eleysa: Ama, Cefa...
Eleysa: Onunla bir tane fotoğrafını atarsan asla konuşmam
Cefa: Lan Meray...
Cefa: Bekle bakayım
Cefa: Bebekken çekilmiş bir tane buldum
Cefa:
Eleysa: LAN AHSJCLKFLVJDLFJ
Eleysa: Yiyeceğim, tipe bak lan ahdjclvjfövjcövjdldj
Cefa: Çirkin bir bebekmişim
Eleysa: Hayır
Eleysa: Tombik bir bebekmişsin ckgşgkdlvjck
Cefa: Sorma ya, obezitenin kıyısından dönmüşüm resmen
Eleysa: çok tatlısın amk shsdhjdfjxkcjckxjxjxkx
Eleysa: Bu fotoğrafı ölene kadar saklayacağım
Cefa: Sakla bakalım
Cefa: Meray'la senin hakkında konuştuk bugün
Cefa: Biraz sonra arar seni, ruh hastası manyak
Cefa: Hayır benim anlamadığım o benim susuz uyuyamadığımı falan nereden biliyor amk?
Eleysa: Kırmızı biber alerjini ve gece lambasız uyuyamadığın da dahil mi?
Cefa: Hay sikeyim
(Cefa çevrimdışı)
Eleysa: Ölene kadar dalga geçeceğim ajsjxkcjlf
Eleysa: Aa gitti
Eleysa: Neyse ben de gideyim
Eleysa: Hadi bebeyim, çok öpt
(Eleysa çevrimdışı)
☁️☁️☁️
SEELLLAAAAAMM
Ben geldim
Bölüm nasıldı? FEDAYLA MERAYI YEMEK İSTEYENLER SAĞ BAŞTAN...
İnstagram bölümü pazar gelecek inş skdljfkdsjhg
Artık instagram hesaplarını ezberlediğiniz için yazmıyorum ama takip etmeyenlerin saçını başını yolarım he tşk tşk (İnstagram üzerinden among us grubu bile kurduk, ayrıca ara ara gelecek bölümlerden alıntı paylaşıyorum. Bugün yine paylaşırım belki çok istek olursa) (yaremwattpad) dayanamadım yazdım yine ehehe
Sınavlarınız nasıl geçiyor?
Ben de kaçayım artık.
Seviyom sizi, hadi eyw<3 (pc deyim kırık kalp atamıyorum tşk bb)