Tae gittikden bir kaç saat sonra üstümü giyinip daha fazla bu boğucu ortamda durmak istemediğim için biraz da temiz hava alabilmek adına odadan çıkıp bahçeye inmiştim.
yarım saatlik ilişkiye girmiş
olsam da kasıklarımdaki acı yüzünden kıvranıyordum. aşağıya iner inmez bahçede dikilen kihyun'un korumaları görüş açıma girdiği an yüzümde alaylı gülümseme oluşmuştu. Ben olmadığım için muhtemelen bütün müşteriler geldiği gibi geri gitmişti.
"Yoongi!"
Kihyun karşımda dikilirken küçük çaplı şaşkınlık yaşadım. Onun burada ne işi vardı?
"Müşteriler kuyruk oldu senin için. Ben batmadan çabuk arabaya bin, zaten yeterince beklettin misafirlerini."
Şimdi belli oldu. İğrenç parasından olmamak için yüzsüzce yanıma kadar gelmeye tenezzül etmişti.
"Tamam efendim."
Yine başlıyorduk işte. Pavyon da en çok talep gören erkek ben olduğum için neredeyse bütün herkes benimle yatmak isyordu. İnsanların beni arzulayıp, hakkımda iğrenç düşünceler kurmasından nefret ediyordum.
"Bugün bay cehenneol'la olacaksın. belliki seni sevmiş."
Gevşekçe sırıtarak göz kırpttı. Bu adamın yüzüne kusmamak için kendimi zor tutuyordum.
ఌ︎
Kısa süre içinde pavyona gelmiştik. Her ne kadar gelmek istemesemde kolumdan sertçe tutulup çekiştirilerek arabadan zorla indirilmem ve pavyonun girişinde bekleyen o lanet yüzü görmem bir oldu.
"Hoş geldiniz bay cehen. Benim de size sürprizim vardı."
Kihyun ukalaca konuşarak bakışlarıyla beni gösterip tekrardan rahatsız edici bir şekilde gözünü kırpmıştı.
"Yoongi güzelim, kaç gündür görüşemiyoruz. Kihyun biz odamıza geçip hasret giderelim artık."
Adamın bu dediğine Kihyun olumluca baş sallarken pislik herif ellerimi tutarak odaya doğru çekiştirmeye başladı. Salak benim ondan hoşlandığımı sanıyordu.
"Çok özlettin kendini bebeğim."
Fısıltılı sesiyle kulağımın arkasına yerleştirmiş olduğu dudaklarını çekip, boynuma yönelterek sertçe sömürmeye başladı.
"Tenini.. Çok özlettin bana."
Boynumdaki kanatmış olduğu yerleri diliyle yalamaya başladı. Öylesine canım yanıyordu ki, beni beceremesinden zerre zevk almıyordum.
Geriye çekilerek kilolu bedeni ile üstüme çıkıp bacaklarıma oturmuştu.
"Tanrım, hâlâ melek gibi tenin."
Vücudumu aptal bakışlarıyla süzerken hızla bedenimi sırt üstü çevirdi. Hareketleri ilişki yaşadığım diğer kişiler gibi kabaydı.
"Hazır ol bebeğim, sert olacağım."
Dediğine karşı yutkunamadan edemedim. Bacaklarımı iki yana açıp alnımı yastığa bastırarak gözlerimi sıkıca yumdum. Ben içime girmesini bekliyorken kapının gürültü bir sesle açılmasıyla sevişmemiz yarıda kalırken ikimizde o dakika irkilmiştik.