Homofobik

By galaxyland_

21.2K 731 406

Ve o'nun elleri, ne zaman yakasında olsa daha fazla canını yakması için yalvarabilirdi. More

Bir
İki
Üç
Dört
Beş
Altı
Yedi(M)
Sekiz
Dokuz(M)
On
On Bir
On iki
On Üç(M)
On Dört
On Altı
On Yedi(M)
On Sekiz(M)
On Dokuz
Yirmi
Yirmi Bir(M)
~M~
Ben biraz ölüyüm.
Yirmi Üç
Yirmi Dört
Yirmi Beş
Yirmi Altı
Yirmi Yedi
FİNAL.
veda

On Beş(M)

848 24 2
By galaxyland_

Smutumsu bir şey :3

***

"Geldik. İşte burası."

İndiğimde ilerledim. Kartımı çıkarıp danışmaya gittim, jihoon'un geldiğini söylemişlerdi. Demekki istesek de odaya onu almama gibi şansımız olmayacaktı. Eh, benim için fena değildi.

Asansöre binip odaya çıktık. Kapıyı kartla açıp araladım.

Aralıktan kafamı uzatıp baktığımda Jihoon'la göz göze geldim. Telefonu bırakıp ayaklandı.

"Gelebildiniz sonunda."

"Ah, evet..."

Çok tuhaf hissediyordum. Daha önce grup olarak sadece bir kere denemiştim ve şu an Kris'le beraber yapacaktık.

Jihoon yaklaşıp dudaklarımdan öpünce karşılık verdim. Popomu okşayıp geri çekildi.

"Chen bana bir şeylerden bahsetti amaa..."

Kris'e baktım bir an. Geri dönüp başımı salladım.

"Evet, yaptırdım."

"Evet ama poposu genellikle bana ait. Pasif olmayı kabul ettin."

"Okulun popüler Kris Wu becermek için beni seçmiş, garip geldiği için kabul ettim. Onca kız varken."

"Onlarınki çok geniş. Tao'nunki ise harika.. Seni de merak ettim. Dünden hevesli çıktın."

Tek kaşımı kaldırdım ve  ceketimi kenara attım.

Saçlarımı karıştırdım. Ortam sanki gergin gibi değil miydi? Of... En baştan kabul etmeyecektim işte, aptal kafam. Birbirlerini becerip dursalardı!

Üstümdeki sweati çıkarıp kenara attım ve pantolonumu çözmeye başladım. Kim ağzıma ve deliğime ne sokarsa susup kabullenecektim işte.

"O zaman, hadi."

Jihoon'u soydum, ardından kendim de soyunup bedenini yatağa ittim. Merak ediyordum, Tao gibi miydi?

"Yavaş ol, alışık değilim ben!"

"Umrumda mı? Alışırsın?"

Yatağa yerleşip köpek pozisyonu aldı. Belini indirip kalçasını iyice havada bıraktım. Tao'yu kendime çekip öptüm, jihoon'un içine ağır ağır girdim.

Dudaklarına karşılık verdim hemen. Bu gerçekten garipti. Jihoon'a sokarken bir yandan öpüşüyorduk resmen!

Jihoon'un acı inlemeleri kulağıma ilişirken istemsizce güldüm. Biraz daha aşağılara inip boynuna öpücükler bırakıp emdim.

Başımı sağ tarafa yatırıp Tao'ya daha fazla yer açtım. Tamam, jihoon da gerçekten dardı. Poposuna sert bir tokat atıp çığlık atacak derecede inlemesini sağladım.

İnlemeleri zevke dönüşünce geri çekilip nefeslendim ve onları izledim.

Jihoon'u pasif olarak görmek beni şaşırtırken, Kris'in altında görmek de canımı yakıyordu. Kalbimde bir sızı hissedince başka yöne çevirdim bakışlarımı. Başka kızlarla seks yapması beni üzerken şimdi gözümün önünde beceriyordu başkasını.

Şüphe çekmemek için boxerımı indirip parmaklarımı ıslattım ve deliğime götürüp ovalayarak içime gönderdim iki parmağımı. Beklemeden hareket ettirdim.

Hızlanıp bedenini sarstım, son kez derinliklerine girip içinden çıktım.

Taoya yaklaşıp bacaklarını havaya kaldırdım. Parmaklarını çekip deliğini emmeye ve yalamaya başladım.

İnleyerek saçlarını çekiştirdim.

"Mm.. Çok güzel."

Diğer elimle göğüs ucuma baskı uygulayıp parmaklarım arasında sıkıştırdım.

Jihoon eğilip göğüs uçlarını emmeye başladı. Tao'ya başkasının dokunması garipti.

Göğüslerini ben de yalardım, ne gerek vardı şimdi..

Dilimi deliğine soktum. Duvarlarına dil darbeleri vurup ıslaklığı emdim.

Elimi ondan çekip Jihoon'un başını tutup biraz daha bastırdım. Kris'in diline sürtünürken gözlerimi kapattım.

Tanrım, aynı anda iki kişi aslında fena değildi! Jihoon'un başını kaldırıp dudaklarını iştahla öptüm ve inlemelerim bıraktım.

Kaşlarımı çatıp doğruldum. Öpüşmek sekse dahil miydi?

Erkekliğimi deliğine konumlandırıp içine girdim. Alışmasını beklemeden gelgite başladım.

Dudaklarından ayrılarak acı dolu bir çığlık attım.

"K-kris! Yavaş ol-"

Cümlemi tamamlayamadan ağzıma sokulan penisle susmak zorunda kaldım. Elimi Jihoon'un bacağına götürüp sıktım hafifçe. Boğalacaktım...

İleri geri hareket ettirip emdim.

Kasıklarını okşadım ve hafif hafif hızlandım. Bacağını omuzuma atıp başımı yan çevirdim, bacaklarına öpücükler bıraktım.

Ağzımdan çıkarıp elimle çekiştirirken diğer elimi kendi edkekliğime götürüp çekiştirdim. Jihoon aşağıya kayıp erkekliğimi ağzına alınca belimi kıvırdım zevkle.

"Oh... Harikasınız."

Jihoon'u bu yönden çok seviyordum.  Karşı tarafı memnun etmek onun için çok önemliydi ve, biz seksten çok sevişiyor gibiydik.

Zevk alamıyordum, elimde değildi. Daha çok her harekete bu ne, neden diye düşünüp duruyordum. Sanırım grup işi kesinlikle bana göre değildi..

İçinden çıkıp üzerimi giyindim.

"Ben yapamıyorum, siz devam edin. Odanın parasını ödemiştim."

Doğruldum ve şaşkınca baktım.

"Neden? Ne oldu?"

Jihoon da geri çekilip Kris'e baktı.

"Sürekli genelde bana ait dediğin popoyu bana teslim ediyorsun yani?"

Boxerıma yetişmeye çalıştım.

"Kris..."

Gitmesini istememiştim. Jihoon beni geri ittirip arkama döndürünce iç çektim.
İçime girdi yavaşça. Ama ben Kris'i istemiştim...

"Sanki hayır desem çok fark edecekmiş gibi.. Poponun sahibi kendini sakınmadıktan sonra kaç yazar?"

Kendi kendime mırıldandım ve ceketimi alıp odadan çıktım. Yavaş yavaş merdivenleri indim. Güzel olur sanmıştım ama tahmin ettiğim gibi olmamıştı.. Sanırım bu erkeklerle seks işine artık son vermeliydim.

Endişeyle baktım. Bir hata mı etmiştim?

"Jihoon... B-bekle."

Kendimi geri çekip kıyafetlerimi aldım ve giyinmeye başladım. Bir yandan konuştum.

"Buraya gelme amacımız grup seksiydi.
Şimdi, Kris gittiğine göre... Bitti. Başka bir zaman, tamam mı? Lütfen."

Cevabını beklemeden aceleyle peşinden çıktım. Merdivenlerde olduğunu görünce yetişmeye çalıştım hemen.

"Kris! Bekle."

Arkamdan gelen sesle kaşlarımı çattım. Arkamı dönüp bana doğru koşan bedene baktım. Neden geliyordu ki?
Ceplerimi kontrol ettim hemen.

"Bir şey mi unuttum?"

"Oh? Hayır... Hayır. Ben farkında olmadan bir şey mi yaptım? Neden gidiyorsun?"

"Hayır. Bir şey yapmadın, ben fazla iyi olur sandım ama seks dışında her şeyi düşündüm. Beklediğim gibi olmadı. Üstelik sen neden çıktın? Jihoon seni çok iyi becerirmiş, öyle demiştin?"

"Evet... Ama, canım istemedi."

Biraz daha yaklaşarak ilerledim.

"Seks dışında her şey derken?"

"Boşver. Her şeyden farklı sonuçlar çıkardım. Zevk falan alamadım, elimde değil. Jihoon'u istiyorsan odaya dön, ben gelmeyeceğim. Eve dönerim."

Garip halini görünce endişe etmiştim.

"Seni istiyorum ben."

Yanağından öptüm ve dolan gözlerimi kırpıştırdım.

"Beni bırakma. Benden nefret etme... En azından, fiziksel olarak kullan beni. Dokun. Bırakma. Uzaklaşma..."

İrkilip elimi yanağıma koydum.

"Bana karşı neden bu kadar hassassın? Yani ne bileyim, jihoon daha eski.. Üstelik sana zevk veriyormuş.."

Elimi indirip ona baktım.

"İyi, tamam. Uzaklaşmam. Ama 3. Bir kişi istemiyorum sanırım, eskisi daha iyiydi."

Gözlerimi sildim ve başımı salladım.
Elimde olmadan hislerimi belli ediyordum, fakat Kris'in anlamayacak kadar aptal olması da benim için avantajdı.

"Bilmiyorum. Sen daha çok zevk veriyorsun."

"Tamam. O zaman.. Arabaya binelim. Jihoon burda kalsın, en azından para boşuna gitmemiş olur."

"Tamam. Mesaj atarım. Bugün bana doğru düzgün dokunmadın bile. Oysa artık popomda sevdiğin dövme bile var... Hakkını kaybettin. Hıh!"

"Bana gidelim mi? Belkii, bu geceyi telafi etmiş oluruz."

Continue Reading

You'll Also Like

58.5K 2.6K 15
Yabani dizisinden tanıdığımız Asi ve Alaz'ın muhtemelen hiç yazılmayacak anlarına dair tek veya birkaç bölümden oluşacak hikayelerdir.
65.8K 2.9K 26
Yabani evrenindeki çiftimiz Asi ve Alaz'ın hayatları farklı bir şekilde kesişeydi, mesela Asi, Soysalan Üniversitesi'ne bomba gibi düşseydi, nasıl ol...
19.4K 2.7K 18
O hep "kırılmadım sorun yok" diyordu, fakat ruhu yavaş yavaş ölüyordu. Texting&düzyazı
24.5K 1.3K 8
güneşi ararken peşini bırakmaz ay * Eğer kaçırılan Alaz olsaydı ve Asi sokakta büyümeseydi. *Aslaz role reversal*