Yb geldiiiooo
Kimler yolumu gözlüyordu kejrjrjrjekw
Karar verdim arkadaşlar 50. bölümde final yapacağım yani rahat on bölümümüz var. Finalin nasıl olacağını falan da ayarladım. Tek yazmak kaldı.
39. Bölümü okumayanlar olabilir. Sakın bölüm atlamayın.
Neyse buyurun okuyabilirsiniz.
İyi Okumalar 😘
Yetimhaneye gitmek için tamamen hazırdım. Telefonumu almış biraz youtubeda takılırken kapının açılma sesini duydum. Ama kimin gelmediğine bakmamıştım.
"Pişt Rüya ! Nasıl olmuşum baksana bi."
Vatan'a bakmadan "Bok gibi olmuşsun." dedim.
"Lan ibne ! Adam gibi bir şey soruyoruz, düzgün cevap versene." Umursamaz bakışlarımı ona çevirip gözlerimi üstünde gezdirdim.
"Nereye ?"
Boğazını temizleyip yakasını düzeltti. "Tamam tamam, anladım. İrem ile buluşacaksın."
Soran bakışları hala daha bana bakarken istemesem de cevap verdim. "Yani, fena değil. Beğendim gibi."
Beklediği cevabı almış olacak ki odadan ayrıldı. Sıkıntıdan büyük bir of çektim.
KALORİFER BÖCEKLERİ
rüya: Nerede kaldınız aq
bay sapık: Yoldayız şu an
bay sapık: Kırk saat Ozan'ı bekledik
bay sapık: Geri zekalı farklı çorap giymiş. Birisini siyah giymiş birisini pembe
rüya: Bu körlüğün kaçıncı seviyesi aw
rüya: Geri zekalı
küçük danam: Birisi bana mı seslendi ?
küçük danam: Rüya zırlayıp durma, ağzına çakacağım bir tane
rüya: Ne diyon olum ?
küçük danam: Bugün hava çok güzel diyorum
rüya: Of Ozan zaten içimde bir sıkıntı var kendimi kötü hissediyorum. Valla bütün hıncımı senden çıkarırım.
esmer bombam: Ozan ve mal mal hareketleri işte
esmer bombam: Bu arada biz tam şu anda evin önündeyiz
rüya: Geldim
Hızla çantamı omzuma attım ve odamdan çıktım. "Anne ben gidiyorum."
"Git aman git. İyice sokakçı oldun zaten. Her gün dışarıda geziniyorsun. Akşam geç kalma."
Annem ve abartmaları...
"Tamam sultanım, erken gelirim merak etme." Ayakkabıları giyip evden çıktım. Kaan'ın arabasını görmemle onlara doğru yürüdüm. Ön kapıyı açarak Kaan'ın yanına oturdum.
"Günaydın."
Herkes ayrı ayrı bana günaydın demişti. Kaan diğerleri fark etmeden elimi avucunun içine aldı.
"Bak bak hareketlere bak. Sanki görmedik, tamam hadi görmemiş gibi davranıyoruz." Ozan her şeyi görmese olmazdı zaten.
Bir yerden konu açılıp, yolculuk boyunca koyu bir sohbet içerisindeydik. Geldiğimizi bile fark etmemiştik.
(Arkadaşlar, yetimhaneler hakkında bir fikrim yok. O yüzden yazdığım şeylerin doğru olup olmadığını bilmiyorum. Mantık hataları olabilir,tamamen benim kafamda kurduğum olaylar...)
Kaan ben inmeden arabadan dolaşıp kapımı açtı. Anılarımız aklıma gelmişti. Önceden tam bir öküzdü ama zamanla değişmişti. Gerçi hala daha insan dışı davranışları var ama olsun.
"Teşekkürler."
Ozan bize sırıtarak bakıyordu. "Bak bak, hareketlere bak. Aptal aşıklar." Kaan daha fazla dayanamayıp Ozan'ın yakasından tutup havaya kaldırdı.
Nesin sen lan ?
Anaskm Hulk.
"Abi niyi biyle yapiyirsin bana. Özür dilerim abi." Ozan koca bir r çizerken Kaan sakinleşip onu yere bıraktı.
"Bir gün elimde kalacaksın Ozan."
Ozan kaçarak Kaan'a el hareketi çekti. "Bu çocuk özürlü diyorum, bana inanmıyorsunuz."
Gülerek kolumu Kaan'ın koluna geçirdim. Ve hep birlikte yetimhaneye giriş yaptık. Maalesef yanımızda Rüzgar ve Aleyna yoktu. Onlar kafa dinlemek için bir iki günlüğüne tatile çıkmışlardı. Kaan'ın da bizim ile ilgili fikirleri var ama ne zaman gerçekleştirir bilemiyorum. Ne zamanı bırakın, ne yapacağımızı da bilmiyorum.
Klimanın güzel havası yüzüme vururken girişin önündeki danışmana gittik. Sarı saçlı kahverengi gözlü kız bize bakarak gülümsedi. "Buyurun nasıl yardımcı olabilirim ?" Kaan konuşmak için kendini belli etti.
"Biz buraya bağışta bulunmuştuk bunun yanında çocuklarla da ilgilenecektik." Kız bilgisayarından bir kaç şey baktıktan sonra bakışlarını biz çevirdi."Aaa evet doğru. Az sonra müdürüm gelir, sizi o gezdirecek."
"Tamam biz şurada bekliyoruz o zaman."
"Tabi,şurada kantinimiz var, bir şey almak isterseniz oradan ricada bulunabilirsiniz."
Toplu olarak danışmanın karşısındaki koltuğa yığıldık. "Yetimhaneden sonra ne yapıyoruz ?" Ozan'ın sorduğu soruyu Kaan kendi adına cevap verdi. "Sizi bilmiyorum ama biz Rüya ile yalnız takılmak istiyoruz. Bayadır yalnız kalamıyorduk."
Utanç içinde Kaan'ı cimcirdim. "Pislik, niye öyle diyorsun ?" onun duyacağı şekilde fısıldamıştım. Cevabı gecikmedi. "Tanışalı dokuz ay oldu amk. Bir zahmet utanma artık."
Harbi tanışalı tam dokuz ay olmuştu neredeyse bir yıl olacaktı. Zaman nasıl da hızlı akıyordu, bir hafta sonra okul kapanacak ve tatil olacaktı. On ikinci sınıfa geçiş yapacaktık ve önümüzde kocaman bir sınav olacaktı. İşimiz gerçekten zordu.
"Çok sıkıldım ya, bu kadın nerede kaldı ?" Kader'in isyanını o kadar haklı buluyordum ki, telefonumdan saate baktığımda tam yirmi dakikanın geçtiğini gördüm. Hepimiz sıcaktan kavrulurken kulaklarımı yumuşak bir kadın sesi doldurdu.
"Hoş geldiniz, biraz geciktim özür dilerim."
Karşımızda siyah takım elbiseli,ensesinden topuz yapmış olan bir kadın vardı. Tam da hayalimdeki yetimhane müdürüydü.
"Yok sorun değil, beklerken sıkılmadık sohbet ettik zaten." Kader'in gülümseyerek söylediği kelimelere gülmemek için kendimi zor tuttum.
Tabi canım, az önce sıkıntıdan altına sıçan da bendim zaten.
"Buyurun, ilk önce hangi yaş grubundan başlamak istersiniz."
"İlk önce küçüklerden başlayalım."dedim cıvıltılı bir şekilde. Çocuk mıncırmak istiyordum.
"Tabi, küçük yaşta olan çocuklarımız üç yaşından başlıyor. Çok şükür ki, bebeklerimiz yok." Kadın bizim önümüzden yürürken Kaan'ın sesini duymasıyla durdu.
"Benim arabada bazı eşyalarım vardı, onu getirebilme şansımız var mı ?"
Kadın yüzündeki gülümsemesinden hiçbir şey eksiltmeyerek onu onayladı. "Tabi danışmana söyleyin, size yardım edecek kişiler mutlaka gönderir."
Kaan yanağıma öpücük kondurdu. Tam ne getireceğini sormaya yeltenirken "Küçük bir işim var." dedi.
Söylesen ne olacak sanki...
"Tamam, çabuk gel." Onun arkasından bakarken bizimkilerin uzaklaştığın fark ettim, arkada kalmamak için koşturarak onlara yetiştim.
Geniş bir koridora adım atmıştık. Duvarlar toz pembe renginde ve insanın huzur bulacağı bir sakinlikteydi. Kadın köşedeki kapıya doğru yürüdü. "Üç altı yaş grubumuz şu an oyun odasında, buyurun içeriye girebilirsiniz. Sizi seveceklerine eminim."
Ozan kapıyı açtığında devasa büyüklükte bir oda çıktı karşımıza. Dışarıdan küçük gözükse de gerçekten büyük bir oyun odasıydı. İçeriye tamamen girdiğimde bir sürü kız erkek çocuğu gördüm. Gülerek birbirleriyle oynuyorlardı.
Bizim geldiğimizi fark ettiklerinde hepsi de tatlı bakışlarını bizim üzerimizde gezdirdiler. İçlerinden kestane rengi,kıvırcık saçlı, kahverengi gözlü bir erkek çocuğu konuştu. Muhtemelen dört yaşındaydı.
"Aaa yeni alkadaşlay mı geydi ?
Çocuğun tatlılığına dayanmak gerçekten imkansızdı. Tombiş tombiş yanakları tam ısırmalıktı. Onun önünde eğilerek küçük ellerini ellerimin arasına aldım. "Evet, sizinle oynamaya geldik."
Avucumun içinde olan ellerine küçük bir buse kondurdum. "Adın ne senin ?" Ben onunla ilgilenirken herkes dağılıp farklı çocuklarla teker teker ilgilenmeye başladı.
"Keyem.Şenin ?" Galiba Kerem demek istiyordu.
"Çok güzel bir adın varmış.Benim de Rüya, memnun oldum." Yüzündeki gülümse daha da arttı.
Elimi sımsıkı tutup beni arkasından sürükledi. Odanın köşesindeki oyuncaklara gelmiştik."Bak, bunlay benim oyuncaklayım." O oturup oyuncaklarını göstermeye başladığında ben de onun yanına oturmuştum.
Çocuklar gerçekten birer çiçekti. Saf kalpleri, gülümsemeleri her şeyleri çok güzeldi.
Ben Kerem ile araba oynarken oyuncak odasının kapısı açıldı, Kaan ve yanında bulunan üç adam ellerinde taşıdıkları poşetlerle içeri girdiler.
"Ben hemen geleceğim, bekle tamam mı ?" Kerem başını uysal bir şekilde salladı.
Kaan'ın yanına merak içinde gittim. Adamlar poşetleri bırakıp odadan çıkmışlardı. "Bunlar ne ?"
Kaan poşetlerden aldığı şeyleri çıkarırken sorumu cevapladı. "Oyuncak, kuru kuruya gelsek olmazdı. Ben de çocukları mutlu etmek için bir sürü oyuncak aldım."
Gözlerimin parlaklığıyla Kaan'a bakıyordum. Her davranışında ona daha da aşık oluyor ve gerçekten doğru kişiyle olduğumun farkına varıyordum.Onun oyuncakları çıkarmasına yardım ederek hızlı bir şekilde poşetleri boşaltmıştık. Arabalar,bebekler,yemek takımları,dinozorlar,ayıcıklar her türden oyuncak vardı.
"Çocuklar, buraya gelin ! İstediğiniz oyuncakları alabilirsiniz."
Hepsi de oynadıkları oyunu bırakıp gülücükler saçarak bize doğru koşturdular. Oyuncaklara yönelmeden Kaan ve bana sarılmışlardı. Biz ayakta şaşkın şaşkın duruyorduk. Onların seviyesine inip eğildik ve biz de onlara sarıldık.
Hatta aynı anda sarıldıkları için neredeyse devrilecektim. "Hadi bakalım, istediğiniz oyuncağı alıp oynayın. Artık bunlar sizin."
Kaan'a sarılmaya yeltenirken yanımıza bir kız geldi ve onu elinden tutarak götürdü. Kaan arkasına dönmüş elimi tutması için elini uzatmıştı. Ama küçük kız bizi böyle görünce kaşlarını çatmış Kaan'ı daha da hızlı sürüklemeye başlamıştı.
Şimdiden minik hayranları oldu bile...
Ben de Kerem'in yanına geri döndüm. Yanına iki arkadaşını daha almış yeni arabaları oynuyorlardı.
"Beğendiniz mi oyuncakları ?" Onların oturduğu gibi bağdaş kurdum. "Evet, çok güjelley." Kerem oturduğu yerden kalkıp benim kucağıma oturmuştu.Diğer çocuklar araba yarışı yapmak için yanımızdan ayrıldığında Kerem ile yalnız kalmıştık.Ben de elime bir araba alıp onun üzerinde sürdüm.
"Biliyor muşun, annemde benimle ayaba oynaydı."
Onun güzel gözlerine baktığımda içimi değişik bir duygu kapladı. Şu an bu durumda ona ne diyebilirdim ki ? Dilim tamamen tutulmuş, ne diyeceğimi bilmiyordum.
"Ama o melek oydu. Ve beni şu an izliyoy."
İstemeden gözlerim doldu. Belki de annemizle tartışıyorduk, babamızla kavga ediyorduk. Fakat halimize şükretmemiz lazımdı.Annesi babası olmayan çocuklar neler çekiyor bilmiyorduk. Belki sinir anında 'Keşke ölsen.' gibi tabirlerde bulunabiliyorduk. Ama bu gerçekte başımıza gelse, herkes neler hissedeceğini biliyor olmalıydı.
Gözümden akan yaşı hemen sildim.Beni böyle görse üzülürdü. Konuyu değiştirme amaçlı açılmayan bir paketi elime aldım."Aaaa bak, burada açılmayan bir kamyon var. Güzele benziyor,açsana."
O paketi açmakla uğraşırken diğerlerine baktım. Ozan'ın etrafında bir sürü kız toplanmıştı. Bir anlık bana döndüğünde bunu beklemediğimden kahkaha attım.
Kızlar Ozan'ın ağzına emzik sokmuşlardı. O da rolüne iyice bürünmüştü. Şu anda bakışırken ağzındaki emziği 'şap şup' emiyordu. Gözlerimi ondan alarak Ceren'e diktim. O da etrafındaki kızlı erkekli çocuklarla evcilik oynuyordu. Kader'e baktığımda da ağzımdan bir kıkırtı kaçtı. Kendini kuaför sanan bir kız Kader'in saçını arap saçına çevirmişti. Kader dışına bunu yansıtmasa da içinden ağladığını biliyordum. Kaan'a baktığımda sırtına binen iki yaramaz erkekle uğraşıyordu. Çocukların beklemediği bir anda, ikisini de yavaşça yere indirip gıdıklamaya başladı.Şöyle bir düşündüğümde, ondan gerçekten iyi bir baba olurdu. Çocuklarla arası gayet iyiydi ve onların ne istediğini bilebiliyordu.
Gözlerimi Kerem'e çevirdiğimde kamyonu çoktan paketinden çıkarmış,oynamaya başladığını gördüm. Bende ona katıldığımda ikimizde zamanın nasıl geçtiğini anlayamadan hunharca gülüp oynadık.
"Geldiğiniz için,yaptığınız bağışlar ve çocuklara olan ilginize teşekkür ederiz. Ama artık odalarına çıkmaları lazım."
Kadının sesini duymamla Kerem ile olan oyunuma ara verdim. Bana sarılması için kollarımı açtığımda beni şaşırtarak sarılmadı.
"Şen de herkeş gibi gidiyoyşun."
Küçücük bir çocuk olmasına rağmen bu kadar olgun konuşması açıkçası beni şaşırtıyordu.
"Ama seni ziyaret etmeye her zaman gelebilirim."
Asılan yüzünde mimik oynamamıştı. Oyuncaklarını toplayıp önümden geçip gitti. Yüzüme bile bakmadan...
Çocuklar yavaş yavaş toplanırken biz de oyun odasından çıkmıştık. Başımı Kaan'ın omzuna koymuştum,artık şunu gerçekten fark etmiştim.
Kaan benim huzurumdu.
Dertlerimi çeken bir mıknatıs gibiydi. Şu an da bile Kerem'i düşünürken onun yanımda olma hissi bana düşüncelerimi unutturuyordu.
"Yardım ettiğiniz için tekrar teşekkürler."
"Ne demek, yardıma ihtiyacınız olursa bizi arayabilirsiniz." Kaan'ı kafamla onayladım.
Biraz kadınla sohbet ettikten sonra bütün grup çıkışa doğru yürümeye başladık. Duyduğum sesle duraksadım ve arkamı döndüm.
"Rüya abla !"
Bu...Kerem'in sesiydi.
Ona gülümseyerek bakıyordum. "Gitme...Şende beni bıyakma."
Ağzından çıkan cümlelerle kaskatı kesildim.Ona bir şey demeye kalmadan yetkili bir kadın zorla onu kucağına aldı.
"Bırak beni ! Rüya abla, bıyakma beni ! Gitme !" Ellerini bana uzatıp kadının kucağından kurtulmaya çalışıyordu. Kendimi tutamayıp ağlarken Kaan kollarıyla beni sarmaladı. Ağlama demedi, sadece saçımı okşadı.
"Kaan,inan.Alabilseydim onu sahiplenirdim."
"Biliyorum,biliyorum güzelim."
Konuşmak istesem de konuşamadım.
"Hadi gel gidelim artık." Kaan yavaşça beni kendinden uzaklaştırıp ellerini ellerime kenetledi ve yetimhaneden çıktık. Arabaya binmeden önce son kez yetimhaneye bakış attım.
Bir gün geri geleceğim Kerem...
------
Arabada sadece Kaan ve ben kalmıştık. Ben cama bakıp bazı şeyleri düşünürken beni gerçek hayata döndüren Kaan'ın sesi oldu. "Nereye gitmemizi istersin ?"
Bilmiyorum dercesine omzumu silktim. Keyfim kaçmıştı ve hiçbir şey yapmak istemiyordum.
"Benim ayıcığımın morali mi bozulmuş ?"
Benimle dalga geçmesine rağmen çocuk gibi dudağımı büküp kollarımı göğsümde birleştirdim."Kıyamam ben ayıcığıma."
Arabayı kenara çektikten sonra bana döndü. "Markete gidiyorum istediğin bir şey var mı ?"
"Mümkünse bir porsiyon sen istiyorum."
Kaan söylediklerimden sonra kalbini tuttu. "Galiba sen krizi geçiriyorum."
Gülerek kollarımı boynuna sardım ve derin derin kokusunu içime çektim. "Seni çok seviyorum Kaan. Bunu hiç unutma tamam mı ?"
O da kollarını belime sarıp kafasını saçıma gömdü."Ben de seni çok seviyorum Rüya, hayal edemeyeceğin kadar çok..."
Ona sarılmayı bırakıp "Hıyar istiyorum." dedim.
"Ne ?"
"Marketten hıyar istiyorum."
"Ne hıyarı amk ?"
Sinsice gülümsedim."Doğru, yanımda sen varken hıyara ne gerek var ? Hıyarın kralı yanımda zaten."
O bana boş gözlerle bakarken zafer edasıyla kahkaha attım.
"Bende kaşar almayı düşünüyordum ama yanımda senin olduğunu unutmuşum." Ağzım kocaman açılırken bacağımı kaldırıp Kaan'ın yüzünün ortasına ayağımı geçirmeyi planlıyordum ama son anda ayak bileğimi tutmuştu.
"Korkma korkma tabanı temiz, en son boka basmıştım. Yani sana pouhohuhoohuho." İğrenç esprilerime devam ederken Kaan yüzüne ayak yememek için çırpınıyordu.
Camdan dışarı baktığımda bir teyzenin ağzı açık bize baktığını gördüm. Olduğumuz durumun çok iğrenç olduğunu fark ettim. Hemen ayağımı indirip yere koydum. Teyzeye de gülümseyerek başımla selam verdim.
Kaan arabadan inerken konuştum."Kaan ben çok ciddiyim. Hıyar aşerdim, git bana hıyar bul."
"Muz da alayım mı ? Sen seversin muzu."
"Lan !"diye bağırdığımda çoktan markete kaçmıştı.
Bir şeylerle oyalanmak için Kaan'ın telefonunu aldım ve kameraya girdim. Selfie modunu açarak mal mal fotoğraflarımı çekip geri koydum.
Nihayet marketten çıkıp arabaya ulaşmıştı.
"Aldın mı hıyarımı ?"
"Aldım hıyarını." diyip güldü. Hıyarı poşetten çıkardı bana vermesi için elimi uzattığımda "Aç ağzını." dedi.
Bir anlık dalgınlığıma gelip 'O' şeklinde açmıştım. Kaan bunu beklemiyor olmalıydı ki anırarak gülmeye başladı. Neden güldüğünü anlamam uzun sürmedi. "Ya iğrenç pisliğin tekisin biliyor musun ?"
Kaan hala daha elinde tuttuğu hıyarı bana uzatarak salladı. "Hıyar geliyyooor, aç ağzını !" Yumruğumu omzuna geçirdim. "Sus artık Allah'ın cezası !"
"Tamam, sakin ol."
Gülmeye devam ederken arabayı çalıştırdı. "Kaan beni eve bırak."
"Neden ? Azıcık takılsaydık."
"Başım gerçekten çok ağrıyor. Bir an önce uyumak istiyorum."
"Peki,sen bilirsin."
Kafamı cama dayayıp gözlerimi kapattım. Fark etmeden uyuya kalmışım...
-------
"Rüya, kalk geldik."
Gözlerimi yavaşça araladım. "Nereye geldik ?"
"Eve geldik."
"Niye geldik ?"
"Sen istedin."
"Ben neyi istedim ?"
"Eve gelmeyi istedin."
"Hangi eve gelmeyi istedim ?"
"Kendi evine gelmeyi istedin."
"Kendi evim hangisi ?"
"SİKTİR GİT LAN ARABADAN !"
"Bağırma bana !"
Arabadan sinirle inip tüm gücümle kapıyı çarptım. Kaan'ın bağıran sesini duyabiliyordum. "Kapıyı gırdın aminagoyyim."
Ona dönüp orta parmak çektikten sonra anahtarımı kullanarak eve girdim. Annem ve babama selam vermeden merdivenlere yöneldim. Gerçekten başım fena ağrıyordu, bir an önce yatıp uyumak istiyordum.
Odama adımımı atmamla üstümdekileri çıkararak banyoya yöneldim. Duş almak beni kendime getirebilirdi.
Bir saat sonra...
"Oh be rahatladım amk."
Tam bir saattir banyodaydım ve aldığım duş iyi gelmişti. Saçımı havluyla kuruladıktan sonra telefonumu elime aldım. Bizim gruptan bir sürü mesaj vardı.
KALORİFER BÖCEKLERİ
küçük danam:
yenge: Ozaaaaan çok sıkılıyoruum
serko: Ozaaaan ben de sıkılıyorum
küçük danam: Yani siz diyorsunuz ki, Ozan bize espri yap
bay sapık: H A Y I R
serko: Bunu bize yapmağğ ozaan
küçük danam: Sizi mi kıracağım be
küçük danam: Tabi ki yaparım
küçük danam:
küçük danam: ÇokiyiamksdhFWIQUKBGKJNLK
rüya: Iyyyyy bu kadar kötü beklemiyordum
esmer bombam: Balkondan atlamaya gidiyorum amk
küçük danam: Sus Kader
küçük danam: Bir kere
küçük danam: SENİN KOCANIN EVİ YOK !
esmer bombam: EE BANA VAR DENDİĞĞĞĞ
rüya: GEL VATANDAŞ GEL, HAKİKİ ÇİN MALI BİR ALANA BİR BEDAVA !!
rüya: BİR OZAN ALANA BİR KADER HEDİYE EDİYORUZ
Gülümseyerek ekrana bakıyordum ki, bu seferde Kaan'dan mesaj gelmişti.
bay sapık:
ayıcık: Bana bilmediğim bir şey söyle
bay sapık: Aaaa bak yine unutuyordum
bay sapık: Bana nude atacaktın ;)
ayıcık: Tabi atarım
bay sapık: Bekliyorum
ayıcık:
bay sapık: Sikerm böyle işi ha
bay sapık: Niye iddiaya girdin o zaman kızım
bay sapık: Hyr bir de dokuz ay tanışıyoruz aq
ayıcık: Hay dokuz ayını siğym
ayıcık: Kaan sen böyle şeylere alışıksın, anlamıyorsun
bay sapık: Tabi çok alışığım
bay sapık: Her gün insanlara nude atarım, atmadan duramam
ayıcık: Boş yapma
ayıcık: Atsam kudurmadan duramazsın
bay sapık: Tabi kesin duramam aq
bay sapık: Tamam atma, umurumda olmaz
bay sapık:
bay sapık: Şu yakışıklıya bak
bay sapık: Şu duruşa bak
bay sapık: Sende ne arar bunlar
bay sapık: Doğruyu söyle, göbeğin var dimi vöngöngjdlkgjnlk
ayıcık: AL LAN AL !
ayıcık:
(Arkadaşlar ilk okuyanlar bilir bunun biraz açık versiyonunu paylaşmıştım ona da nude denemezdi. Bence bu daha iyi çünkü Rüya karakterinin gerçek fotoğrafı...Gelip de burada öyle pis şeyler paylaşamam üzgünüm, bunu nude sayın artık jbfjkjk. Bir de herkes nude atsın demiş. Sizi azgınlar falan dermişim jkbfkjebjk.)
ayıcık: Bak bakayım göbek var mı ?
bay sapık: AOAOOOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOOAAOOAOOAOAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAOAOOAOAOAOAOAAOAOOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOOAAOOAOAOAOAOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOAOOAAOOAOAAOOAOAOAOAOAOAOOAAOAOAOOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOAOAOOAOAOAOAOAOAOOO
bay sapık: HASKTR
bay sapık: SENİNLE ACİLEN EVLENMEMİZ LAZIM
bay sapık: Bana bir şeyler oluyor amk
bay sapık: Küçük uçuş moduna geçti ben söyliyim
bay sapık: Anlık ben amınagym
Bölüm Nasıldı ?
Rüya'nın nudesi hakkındaki düşünceleriniz kskdkdkdjfkr
(Kızanlardan sorry bu arada,menim bir suçum yoktir)
Lan o değilde annem bu fotoğrafı silemeden gördü lan. Arkadaşıma birisi atmış falan dedim skskdkdk. Ne deseydim ?
Anne ben kitap yazıyorum oradaki erkek kızdan nude istiyordu onun için almıştım.
Sonra annem gelsin beni siksin iwjejdjd
♡NEYSE OY VE YORUM ATMAYI UNUTMAYIN ♡
Görüşmek Üzere...