BÖLÜM EKSİK OLMUŞ ÖZÜR DİLERİM Bİ OKUYUN TEKRAR. LÜTFEN YENİDEN OY VE YORUM İSTİYORUM.
-
Selam canlar nasılsınız ? Ben çok kötüyüm ama yinede bölüm yazdım. Bu bölümü 5 kişiye ithaf edeceğim.
@Duman-
@KozaOtmar
@blackstarh
@eymaKl1
@Umursamazprenses
Sizleri seviyorum manyaklar <3 <3
İYİ OKUMALAR..
-CEYHUN'UN AĞZINDAN-
Erkek hormonları her kime aşık olursa olsun karşısında ki afeti es geçemez kusura bakmayın şimdi. Yani bu bacaklara bakmadan edemem. Etek hiç yok denecek kadar kısa ve altında sütun gibi bacaklar gözlerimin önüne serilmiş. Ayrıca o dolgun göğüsler yok muuuuu. Of anam Offfff.
"Merhaba Ceyhun Bey, ben yeni sekreterinizim." Sesine kurban.. Ama bi dakika bu ses, bu bacaklar.. Tabi yaa..
Başımı jet hızıyla kaldırıp, bakışlarımı bacaklarından yüzüne çevirdim. Ve yine o tapılası yüz. Nasılda tanımadım. Öküzsün Ceyhun!
"Mi-Miraaa!" diye kekeleyince kıkırdadı. Oha yerim lan.
"Buyrun, Ceyhun Bey." O bey diyen ağzını yerim kızım senin. Bide elbiseye bak azdım lan. Aa doğru elbise!
"Mira o elbise ne hiç giymeyeydin. Hem bana Bey demene gerek yok. Ayrıca destekli mi taktın sen ? Senin göğüsler en fazla 75, ama şuan 85 gözüküyor." birden elleriyle göğüslerini kapattı. Kızım seni daha dün çıplak gördüm lan ben. Heheheytt.
"Size ne benim göğüslerimden." sizli bizli konuşuyor yaa. Bu nasıl bir fantazidir. O değilde bak yine çıktı karşıma. Yok yok kesin bir bokluk var bu işte.
"Neyse o konuyu geçelim şimdi. Benim aklıma takılan bir soru var. Apartmanda sen, ajansta sen, şirkette sen.. Amacın ne Mira ?" bakışları aynı soğukluğunu koruyordu. Elleri ile önüne gelen saçları geriye attı ve dibimi düşürecek seksilikle konuştu.
"Ajans tamamen şans işiydi Ceyhun. Buraya başvurmamın sebebide Egeydi. Ama malesef patron Ege değil senmişsin. Apartman olayında da tanıdık biri ile aynı apartmanda oturmak istedim. Baktım yan dairen boş, yoldaş olursun diye tuttum. Yani sonuçta, belki sevgili olamadık ama dost olabiliriz." sevgili olamadık... DOST OLABİLİRİZ !! Ağağağağağ.
"Haklısın. Peki!" dedim. Dişlerimin arasından konuşuyordum ve istemsizce kaşlarım çatıktı. Ama bende Ceyhun'sam seni bu lafına pişman ederim.
"Ama burada patron - sekreter ilişkisi yaşamalıyız. Ceyhun bey." patron - sekreter ilişkisi hee. Nihahahaha.
"Doğru." diye mırıldandım. "Biraz patronun ile ilgilensen iyi olur." söylediğim kelime karşısında kaşları yukarı doğru kalktı.
"Nasıl yani ?" sorusu karşısında yarım ağız gülümsedim ve iki elimi masaya koyup ayağı kalktım. Ona doğru yürümeye başladım. Gittikçe yaklaştıkça, onun gerildiğini hissettim. Biraz eğlenmekten zarar gelmez.
"N-ne yapıyorsunuz Ceyhun bey ?" bir adım daha atıp tam önünde durdum. Ellerimi bel kıvrımına yerleştirip onu kendime doğru çektim. Dudaklarımı dudaklarına doğru yaklaştırdım. Fazlasıyla gerilmişti. Hissedebiliyordum. Dudaklarımız arasında neredeyse hiç mesafe kalmamıştı. Eminim oda öpmemi istiyordu. Ama öpmeyecektim. Yaşasın kötülük. Nihahahaha!
"Genelde şöyle birşey vardır," söylediğim her bir kelimede, dudaklarımız birbirine değiyordu ve duraksadığım her saniyede nefesim, yüzünü okşuyordu. "Çapkın patron, seksi sekreteri ile yakınlaşır," duraksadım ve bu sefer konuşmadan dudaklarımı, dudaklarına sürttüm. Nefes almayı unutmuşa benziyordu. "Ama biz artık birer dost olduğumuz için öpüşemey-" sözümü sıcak dudakları bölmüştü. Minik bir öpücük kondurup geri çekilmişti ve bu onu öpme arzumu körüklemişti.
"Mira..." diyecek birşey bulamıyordum ve şuan onu deli gibi öpmek istiyordum. Sanırım dudaklarını dudaklarımda hissetmemden kaynaklanan birşeydi bu. Aramızdaki mesafeyi kapatıp ensesinden tuttum ve tekrar dudaklarına yaklaştım. Onu tam öpecekken dudaklarını kulağıma yöneltti ve öpmeme engel oldu. Kulağımda nefesini hissettiğim an tüm tüylerim diken diken oldu.
"Ava giderken avlanmamaya dikkat edin Ceyhun bey. Oyun oynarken oyuncak oluyorsunuz." böylede göt ettiler seni Ceyhun. Ellerimi aniden ensesinden çekip, daha fazla etkisi altına girmemek için iki adım geriledim. "Ben gideyim artık Ceyhun Bey." dediğinde başım ile onayladım ve yerime gidip, tekrar dönen sandalyeme oturdum.
"Pazartesi 8'de burada ol. Zaten haftasonları ajansta olacaksın. Yarın ajansta görüşürüz. Hoşçakal. Şimdi gidebilirsin." dedim yüzüne bile bakmadan. Aslında apartmandada görüşüyorduk ki. Saçma bir cümle oldu. Neyse off aman bee. Kapının sesini duymamla derin bir oh çekip iyice yayıldım ve kravatımı gevşettim. Ne aksiyonlu bir gündü bee. En iyisi eve gidip biraz kafa dinlemek.
***
"Ezgi ne işin var burada ve neden pijamalarınlasın ?" dedim. Tam eve girecekken Ezgi'yi pijamaları ile karşımda gördüm. Acaba ablamlar rahat sevişemedikleri için Ezgi'yi evden attılarda oda bana mı geldi. Olabilir.
"Abiciğim; Mira, Lara, Ben ve Lara'nın kuzeni Zehra (adı İlaydaydı ama değiştim, artık Zehra :D) ile pijama partisi yapacağız." ulan şimdi orada olmak vardı yaa.
"Hmm tamam. Size iyi eğlenceler." deyip kapımın kilidini açıp içeri girdim. Pijama partisi demek haa. Aslında şimdi bizde malesef dost olduk, acaba benide alırlar mı ki yanlarına ?
Şayn bırayn layk e daymınt..
"Alo." arayana bakma gereği bile duymamıştım.
"Kapıdayım kapıyı aç." oğlum zil diye birşey yok mu lan ?!
"Zile basmadan açmayacağım Ege."
Zıııırrrttt.. Ama bu otomatın sesi. Kim açtı lan kapıyı.
"OHAAAAAAA!" hayvan yine kulağımın dibinde bağırdı.
"Ege s*ktir git lan." biranda telefon yüzüme kapandı. Ulan açmayacağım sana kapıyı!
10 dakikadır merdivenleri çıkamıyor sanırım gerizekalı. Nerede kaldı bu yaa. Birini mi gördü acaba ? Yoksa merdivenlerden mi yuvarlandı ? Neredee o günleeer.
Kapının adeta tekmelenmesiyle merdivenlerden yuvarlanma olasılığını aklımdan def ettim. Çünkü kapıyı tekmeleyebilecek tek bir gerizekalı tanıyorum. Oda Ege.
"Yavaş bee yavaş!" deyip kapıyı açtım. Kapıyı açmamla Ege ve salyaları ile karşılaştım.
"Gel lan içeri." dediğimde direk olarak içeri daldı. Koşarak salona girdi ve kendini koltuklara attı.
"Abiiiiiiğ.. Karşı daireye pijamalı bir melek girdiiiiiiğ.. Ama çok tatlıydı.. Yok böyle birşey lağnnnnn.. O mavi gözler.. Sarı saçlar.. Seksi bir kıç.. Dolgun memeler.. Uzun bacaklar.. Abiiiiiiğ çoooğkk iyiiğ yaaağ!" kimden bahsediyor lan bu ? Lara denen Cenk'in sevgiliside değil. Ezgi desen, onun gözler kahverengi. Ee Mira'da olamaz, gerizekalı ama benim olana göz dikecek kadarda vahim değil durumu. Lan acaba şu kuzen muzen bişey demişti Ezgi. Zehra mıydı Zeynep miydi neydi adı. Acaba o mu ki ? Aa bir dakika, Ege ile iş birliği yapabiliriz.
"Lan Ege bak ne diyorum-" sözümü bölen kapı sesi oldu. Oflayarak kapıyı açtım. Karşımda Çağlar dikiliyordu.
"Ceyhun gelebilir miyim ?" dedi. Niye geldi ki bu şimdi ?
"Ee gel madem." deyip geçmesi için geri çekildim. Hemen salona geçip Ege ile selamlaştılar. Sonra bir anda gelip bana sarıldı. Noluyoz lan ?
"Ceyhun.. Kardeşim.. Ezgi'ler bir bok karıştırcaklar.. Sakın geleyim deme falan dedi.. Eve erkek bile atabilirler.. Karşı daireye sok beni bir şekilde nolursun!" EVE ERKEK Mİ ATACAKLAR!! E-R-K-E-K !!!!
"Yürü eve bodoslama dalıyoruz !" deyip kapıya doğru ilerledim. Biranda kapıyı sertçe açıp ileri doğru adım atmamla, Cenk ile burun buruna geldim. Abi ahır mı burası yaa. Önüne gelen geliyor. Gelen geçen hanı oldu iyice.
"Ne işin var lan burada ?" dememle elini saçlarının arasına daldırıp karıştırdı.
"Iııı şey.. Ceyhun.. Lara Mira'nın evine gelmiş ve bana bu notu bırakmış. Yardımınıza ihtiyacım var." bana doğru uzattığı notu elinden alıp seslice okumaya başladım.
"Cenk, beni merak etme, ben Mira'nın evindeyim. Kızlarla toplanıp pijama partisi yapacağız ve biraz eğleneceğiz. Sakın geleyim deme bak, SAKIN! Benide merak etme yemek yapmayı beceremediğim için birşey yapamadım. Pizza sipariş et. Gecede gelmeyeceğim. Sana şimdiden iyi geceler. 'Lara' abi bir dakika lan burada çok fazla ima var. Sakın gelme, Gece gelmeyeceğim, sana şimdiden iyi geceler falan. Oğlum bunlar kesin bir bok yiyecekler. Ağağağağağ!" biranda arkadan Çağlar koşarak karşı daireye doğru gidecekti ki tişörtün yakasından tutup kendime doğru çektim.
"Oğlum mal mısın ? Bir plan kuralım önce. Sonra hep beraber gireriz eve. Şimdi geçin içeriye." hepsi başıyla onaylayınca içeriye geçtik. Hadi bakalım Ceyhun çalıştır saksıyı.
***
"Ege ilk sen içeri dalacaksın. Sonra ise Cenk. Cenk'ten sonra Çağlar ve en son ben devreye giriyorum. Söylediklerimin hiçbirini unutmayın. Ege planın başı sensin iyi oyna koçum. Hadi gidiyoruz." hepsi birden ayağı kalkıp kapıya yöneldi. Yemin ediyorum şuan kendimi komutan gibi hissediyorum. Hazırol, rahat falan diyebilirim heran.
"Hadi Ege gitsene." dedi Çağlar. Elimle sırtına destek verircesine vurdum. Hep destek, tam destek.
"Ege hadi koçum yüzümüzü kara çıkartma. Sen oraya elindeki pizzaları götürmek için gideceksin. Tamam mı ilk görev senin sakin ol. Biz seni kapının deliğinden izleyeceğiz. Relaks tamam mı koçum. Hadi bakamm.." Ege başı ile onaylayıp, pizza kutusunuda alıp evden çıktı. Ardından kapıyı kapatıp kapının deliğinden bakmaya başladım.
"Ben bu gerizekalıya hiç güvenmiyorum ama belki yapabilir. Hakkını yemeyelim yani, bir gramda olsa beyni var." söylediğim kelime karşısında ikiside gülmeye başladı. Komik miydi abi şimdi ? Ben doğruları söyledim.
Ege zile bastığında bir süre kapı açılmadı. Bir süre.. Biraz bir süre.. Bayağı bir süre.. Orta uzunlukta bir süre.. Uzun bir süre. Lann! Tahmin ettiğim şey.. Aman Allah'ım! Ağağağağağ.
Ege kulağını kapıya dayayıp kapıya yaslandı. Acaba şuan içeriden inleme seslerimi geliyor. Yok yok iyi düşün Ceyhun! Acaba kimi fuck'ıyolar. Menede fahh mii !! Off tövbest. Ne diyom ben yaa. Tüm düşüncelerimden ayrıldım. Buna sebep olan kapının açılmasıydı. Fakat gözümün önündeki manzara hiç hoş değildi.
Sarı kız ani bir hareket ile kapıyı açtığı ve Ege kapıya kuala gibi yapıştığı için, açılan kapı ile bizim hakiki gerizekalı, sarı kızın üstüne düşer. Şuan üst üste duran iki ayrı aygıt, çok seksi bir durum içerisine girmek üzereler. Ege sağolsun. Sarıkızın memesinden, çocukların kemiğine diyerekten olaya girmiş bulunmakta. O değilde pizza kutusu sağlam. Tamam kalan sahalar bizimdir.
"Çağlar plan değişti devreye sen giriyorsun. Ege'ye sapık diyerekten yumrukların ile dal. Sonra onlar Ege'ye pansuman yaparlarken sende içeriye sıvışırsın." der demez Çağlar kapıyı açıp çıktı. Abi bu ne acele yaaa.
Tekrardan kapının deliğinden bakmaya başladım. Çağlar Ege'nin yakasından tutup ayağı kaldırdı ve birşeyler söyleyip üzerine atladı. Bunlar resmen koridorda smack dowm yaparken, Kapıda esmer kız belirdi. Hee bu kız Benekli Ebe. Neydi adı ? Hah Lara.
"Lan piç. Senin ki kapıda." dediğim anda kafama kapıyı yemem bir oldu. Abi kapıyı açıp gidecen haber ver. Bir dakika lan planın içine sıçıldı şuan. Of offfff! Kapının deliğinden tekrar kontrol etmeye başladım.
Cenk endişe içinde Lara'ya sarılıp içeriye girdi. Ezgi Çağlar'ı kolundan tutup kendisi içeriye sokmuştu. Zavallı Ege'yi, Mira ve sarı kız tutup içeri sokmuşlardı. Ehh plan tamamdır. Ama sanki birşey unuttum gibi geliyor. Evet ben kesinlikle birşey unuttum. Lan ben kendimi unuttum. Herkes girdi eve bir ben kaldım. Hasiktir lan!
Kapıyı hızla açıp karşı dairenin kapısını çaldım. Kapıyı Mira açtı. Otuz iki diş sırıtarak yüzüne bakmıştım ki gözlerini devirip, kapıyı yüzüme çarptı. Lağnnnnn !!
"Bu ne biçim dostluk anlayışı. Nerede demokrasi, nerede hukuk, nerede dostluk ve kardeşlik, nerede bu devlet ? Heheheytt!" diye bağırdım. Aniden kapı açıldı. Mira 'mal mısın ?' dermişcesine yüzüme baktı. 'Evet malım ve bununla gurur duyuyorum.' bakışımı attıktan sonra konuştu.
"Dost olmamız seni eve sokacağımı göstermez Ceyhun. Şimdi tak anahtarını kapına, herkes kendi yoluna." tam kapıyı kapatacakken 'Eyvah boku yedim.' bakışımı atmam karşısında durup bana baktı. Anahtar sözünü duyunca ceplerimi kontrol ettim ama anahtar yoktu. Ağağağağağ evde mi unutmuştum. Bir dakika niye üzülüyorum ki ? Sevinmem lazım bee! Nihahahaha.
"Anahtar.. Yoook!" diye bağırdım. 'Banane' bakışını attıktan sonra diğer planımı devreye soktum.
"Funda evde midir acaba ? Dur ben bir bakayım. Her neyse görüşürüz Mir-" sözümü kesip koluma yapıştı.
"Ee düşündümde Ege burada şimdi.. Gel sen gel." hemen içeriye sıvıştım. Ah be Funda kırk yılın başında işe yaradın. Hemen düşüncelerimden ayrılıp salona geçtim. Bizim mallar yanyana dizilmiş ikili koltukta oturuyorlardı. Karşısında ki ikili koltuktada kızlar oturuyorlardı. Mira tekli koltuklardan birine otururken bende onun biraz ötesinde ki tekli koltuğa geçtim. Odada sessizlik hakimdi ilk konuşmayı ben açtım.
"Pijama partisi mi ?" sorum karşısında tüm gözler üzerime çevrildi. Tamam çok saçma bir soruydu kabul ediyorum.
"Evet." dedi Ezgi. Sonra Çağlar araya girdi.
"Aşkım pijamların ile ne kadarda tatlısın." Yavşak! Yemin ediyorum yavşak!
"Sus Çağlar.. Ben sana gelme demiştim! Kızlarla eğlenecektik. Yine geldin yaa." helal kız sana!
"Ben öyle bir napıyosunuz diye göz atmaya gelmiştim. Ama baktım Ege şuan yanında duran kızın üzerinde.. Valla artık başınızdan ayrılmam." dedi. İyi bahane valla.
"Sapık sanırım Ege midir nedir adı. Resmen üzerime çıktı ve odalardan birine geçelim mi dedi. Hay Allah'ım yaa!" sarı kız konuşmuştu bu defa. Yuh Ege yaa. Ne piç bu çocuk.
"Hayır ben pizza getirmiştim size. Ceyhun ile aldık pizzaları artıncada ben dedim kızlar yerler götüreyim. Işte siz kapıyı açmayınca ben kapıyı dinledim. Sonra sen aniden kapıyı açtın ve ben dengemi kaybedip üzerine düştüm. Ayrıca o oda şeysini şakasına dedim ben." oooooo bizim gerizekalıda kurnazlıkta varmış.
"Sen niye geldin ki sanki Cenk. Sana o kadar not bıraktım. Offff bir rahat vermiyorsun amaaa." bu sefer araya benekli ebe girmişti. Türkçeyi iyi sökmüş anlaşılan.
"Ama Lara sen hamilesin ve ben sevgilimi ve çocuğumu korumak istiyorum. Sana ve çocuğuma birşey olmasına katlanamam. O yüzden gözüm hep üzerinde olacak kusura bakma." Cenk'in sözlerinden Lara'nın hamile olduğunu çıkartmıştım. Aklıma Azra geldi. Harbi ne oldu kıza yaa. Daha ortalarda gözükmüyor. Aman off banane.
"Herkesi geçtim. Abimin ne işi var burada ?" dedi Ezgi. Ulan ağzını yırtarım senin!
"Sanane lan. Anahtarı evde unutmuşum. Hem baktım burada ortam var, geleyim dedim sanane. Bak yeminle tutar saçlarından eve sürüklerim yeminle. Sus ve otur oturduğun yerde!"
"Ay of tamam. Çenenizi kapatın şimdi. Madem buradasınız bizi eğlendireceksiniz. Gerek dans, olmadı oyunlar.. Hatta bizimle birlikte sabahlayacaksınız. Yanlız Ege ve Ceyhun'un sevgilisi olmadığı için sırnaşma istemiyorum. Ama Cenk ve Çağlar keyfinize bakın beyler." Mira şuan beni acayip göt etti yanlız. Resmen boş gezenin boş kafası demeye getirdi bee! Ama dur ben bilirim şimdi ne diyeceğimi.
"Nereden biliyorsun olmadığını ? Eğer rahat takılmamız için sevgilimi çağırmam gerekiyorsa, arayabilirim." deyip cebime uzandım. Ulan Ceyhun telefonuda mı evde bıraktın. "Telefon evde kalmış. Neyse.." Mira yinede acayip sinirlenmişti. Çok net belli ediyordu. Ehehehe!
***
"Recep ivedik."
"Recep ivedik."
"Lan ilk ben dedim!" diye bağırdım. Aslında ikimizde aynı anda demiştik Cenk ile. Ama olsun iki saattir oynuyoruz şu oyunu hiç bulamadım. Ayrıca bu filmi bilmezsem ayıp olur. Hatta bunu Mira anlattığı için benim bilmem lazım yani.
"İlk Cenk dedi Ceyhun kusura bakma." Bak bak bak Cenk demiş miş miş !! Ulan varyaaa!!
"Oynamıyorum bee. Cenk demişte, kusura bakmada. Oynamıyorum! Hah birde kusura bakma diyor. Haksızlık var burada. Nerede demokrasi!" diye bağırıp mutfağa gittim. Mutfaktan salon gözüküyordu. Tribimi atar yinede izlerim teallam.
"Yaa ex yenge bak ben hiç anlatmadım. Ceyhun'un gidişi şerefine ben anlatsam." Vayy Ege öyle olsun. Hemen sattı beni piç!
"Benim bir adım var Ege. Tamam kalk anlat." Mira konuşmasını bitirir bitirmez, Ege ayağı kalktı. Eli ile yukarıyı gösterince, Ezgi hemen atladı.
"Film." Ege bu defa eli ile bir rakamını gösterdi. "Bir kelime." bu defa Mira yanıtlamıştı. Ege biranda Zehra denen kızın kolundan tutup, kendine doğru çekti. Kız neye uğradığını şaşırsada, birşey demesine izin vermeden Ege arkasına geçmişti. Biranda kızın iki elinide tutup iki yana doğru açtı ve Cenk "Hani şu Jack ile Rose işte.." sözünü bitiremeden araya girdim. "Titanik lan bu. Alın ışte oyununuzuda bozarım. Ehehehe." Mira ölümcül bakışlarını üzerimde gezdirirken zafer sırıtışımı takındım.
***
"Hadi gerizekalı Ege'cim yarın görüşürüz, Çağlar hadi git sonra belki görüşürüz, Cenk mümkünse hiç görüşmeyelim. Hadi bakalım görüşürüz." deyip tekrar salona sıvıştım. Sessiz sinemadan sonra şişe çevirmece oynamıştık. Fakat bu benim pek işime yaramamıştı. Anca Ege'nin işine yaramıştı. Zehra ile resmen 2 dakika boyunca öpüşmüşlerdi. Şimdi ise Mira'yı ikna edip burada kalacaktım. Başka çarem yoktu çünkü. Anahtarım yooook ağağağağağ!
"Ne diyeceğini biliyorum, ısrar edeceğinide biliyorum, beni bir şekilde ikna edeceğinide biliyorum. Bu yüzden uzatmadan bu gece burada kalmana izin veriyorum." dedi ve kapının önünden uzaklaşıp, sanırım odasına doğru gitti. Işte malını tanıyor yaa.
Şimdi bu beni kesin koltukta yatıracaktı ve benim uykum çok gelmişti. En iyisi biraz sonra gidip çarşaf ve yastık isteyeyim. Hem kızı uğraştırmamış olurum.
On dakika sonra odasına doğru ilerledim. Kapısını tıklattığımda ,"Gel." dedi ve bende hemen içeriye daldım. Yatağında öylece uzanıyordu.
"Ee şey.. Yastık ve çarşaf almaya geldim." dediğimde eli ile koltuğun üzerindeki çarşaf ve yastığı gösterdi. Uzanıp alacaklarımı aldım ve tam kapıdan çıkacakken konuştu.
"Ceyhun.." hemen ona doğru döndüm. Yatakta oturur pozisyona gelip gözlerimin içine baktı.
"Bu geceliğine.. Yanımda uyur musun ?" duyduğum söz karşısında afallamıştım. Ne demeliyim ki bu durumda ? Bir dakika o bana dost olalım dememiş miydi ? Hah benimle dalga mı geçiyor bu kız!
"Ben salonda yatsam iyi olur-" daha cümlemi tamamlamadan araya girdi.
"Al işte! Yine o saçma sapan gururların! Lanet olsun Ceyhun! Senin gururun ve benim inadım yüzünden düştüğümüz hale bir bak. Önceden her gece birlikte uyurken şimdi resmen sana yanımda yat diyorum." elimde ki yastığı ve çarşafı yere atıp ona doğru yaklaştım.
"Gurur mu ? Ben gurur denen şeyin varlığını, ayaklarına kapanıp gitme diye yalvarırken unuttum Mira. Bu tavırlarım gururumdan değil, sana olan inançlarımı kaybedişimden." elmacık kemiğinden bir damla yaş süzüldü. Çok mu ağır konuşmuştum yoksa ?
"Ben sadece.. Sadece.. Ceyhun.. Git!" kelimeleri biraraya getirmekte zorluk çekiyordu. Yatakta yanına oturdum. Yaşlı gözleri ile ne yapacağımı anlamaya çalışıyordu.
"Sen benim oyuncağım değilsin.. Kalbimsin! Ama haklısın.. Ben aptalın teki-" sözcüklerini dudaklarım ile böldüm. O kadar özlemiştim ki bu sıcaklığı, hiçbir şeye değişmezdim. Fakat şuan kesinlikle dudaklarımızda hiçbir kıpırdama yoktu, sadece temas ediyorlardı. Bu bile içimdeki yangını körüklüyordu. Biranda ellerimi ensesine koyup dudaklarımı harekete geçirdim. Oda bana karşılık veriyordu. Neredeyse nefessiz kalana kadar hiç durmadan öpüşmüştük. Fakat bir süre sonra Mira geri çekilmişti. Bana kalsa ohooooo..
"Hata yapıyoruz Ceyhun.. Arkadaşlar öpüşmezler!" söylediği kelime sinirlerimi kızıştırmaya yetmişti. Ama sakin olmalıydım. Mira'yı daha fazla üzmemeliydim.
"Biz farklıyız o zaman.. Her neyse beraber uyuyacaktık en son." biranda somurttu. Neden sonurttu ki şimdi bu ?
"Salonda yatman daha iyi olur." bu kız cidden çok dengesiz yaa. Bir dediği bir dediğini tutmuyor.
"Peki." dedim ve hızla kapıya doğru ilerledim. Yere attığım çarşaf ve yastığı alıp, salona geçtim. Of Offfff! Bu ne biçim bir hayat yaa..
***
"15632 kuzu.. 15633 kuzu.. 15634 kuzu.. 15635 kuzu.. Eeh ama yeter yaa. Uykum gelmiyor işte. Kafaya taktım; MİRA İLE UYUMALIYIM!
Al yastığını koluna, yürü Mira'nın odasına Ceyhun!
Biranda kendimi Mira'nın odasında buldum. Artık ne kadar hızlı daldıysam odaya. Neyse ki yatağa baktığımda onu görebildin. Yan dönmüştü ve yatağında ayaklarını kendine doğru çekmiş uyuyordu. Yanında ki boş yere boylu boyunca uzandım ve kollarımı beline sarıp, onu kendime daha çok çektim. Işte ait olduğum yerdeydim. Yarın belkide ağzıma sıçacaktı ama umrumda bile değildi. Eminim yarın yine saçma sapan uzaklaşacaktık birbirimizden. Yalnız şuan bunları hesaplayacak vakit değildi. Kendimi bu büyüleyici kokuya teslim edip tüm kıyılarımdan ç çekiliyordum. Işte şuan tam anlamıyla anı yaşıyordum.
-
OY VE YORUM İSTİYORUMMM..
SINIR KOYUYORUM 200 VOTE.
Ben sizi çok seviyorum lağnnnnn <3