Sonsuzluğum

By queenwtr

16.3K 1K 368

Gerçekten şu dört ay içinde onun o mavi gözleri sonsuzluğum olmuştu.O gözlere bakınca kayboluyordum. Sen Deni... More

Bölüm 1:Son seneye geçiş
Bölüm 2:Neden?
Bölüm 3: Benim kızım
Bölüm 4:Aşığım Bu Adama
Bölüm5: Aşığım sana
Bölüm6:Biz çıkıyoruz
Bölüm 7:Parti
Bölüm 8:Beni Bırakma
Bölüm 9:Gerçekler
Bölüm 10:İlk Öpücük
Bölüm 11:Gizli numara
Bölüm 12:Mafyalar aşık olmaz!
Bölüm 13:Seni Asla Bırakmayacağım
Bölüm 14:Sana yemin ederim
Bölüm 15:Sensiz Uyuyamıyorum
Bölüm 16: İzmir
Bölüm 18: Üniversite
Bölüm 19:Romantik öküz
Bölüm 20 : Haftasonu partisi
Bölüm 21
Bölüm 22

Bölüm 17: İyi ki doğmuşsun

535 41 11
By queenwtr

Multi: ulaş 😍

Ulaş sesi duyar duymaz benim yanıma geldi ve sesin geldiği yöne baktı. Baktığı an zaten rahat bir nefes vermiştik ikimizde. Bora ve zehra bize gülerek bakıyorlardı. Seslerini kalınlaştırarak bağırmış olmalılardı. Yoksa salak değildik,anlardık.

"Ulam piç, öldürecem seni"

Ulaş boraya doğru koşarken o da kaçmaya başlamıştı. Onların haline gülerken zehrada gelip yanıma oturdu.

"Hiç söylemiyosunuz he. İnsan bi bize de söyler"

"Valla Ulaşı zor ikna ettim. Aklıma gelmedi"

"Şu gerizekalıya dedim yapma, ulaş döver diye ama dinlemedi. Ne hali varsa görsün şimdi"

"Ya kızım siz niye anlaşamıyosunuz ben anlamıyorum ki"

"Amam ne anlaşıcam o amip beyinliyle"

Gülerek önüme döndüm ve çantadan Ulaş'ın ne ara aldığını bilmediğim sandviçleri çıkardım. Bu sırada da zehra üstündeki deniz elbisesini çıkarıyordu.

"Hele bidaha öyle bişey yap,seni si-"

"Ulaaşş yaa. Sen ne terbiyesiz bi şey oldun böyle" diye cırladım.

Zehra yanımdan kalkıp karşı şezlonga geçince Ulaş'ta yanıma oturdu.

"O bidaha şaka yapsında bem göstercem terbiyesizliği"

"Tamam abi ya yeter. Koşmaktan bacaklarım ağrıyo"

"Bacağın kopsun" diye söylendi zehra.

"Sen sussana kızım"

"Ya tamam ikinizde susun" diye noktayı koyunca ikiside önüne döndü.

Ulaş elimdeki sandviçi açtı. Kendi yiyecek diye beklerken benim ağzıma tıktı.

"Sen niye yemiyosun?"

"Önce seni doyurmam lazım." dedi ve aşık olduğum gülüşlerinden birini gönderdi.

Bende gülerek yemeye devam ettim. Allah'tan fazla sandviç vardı. Bora ile zehra da birer tane alıp yemeye başladılar .

Ulaş'ın bana yedirmeye çalıştığı sandviçi aşağı indirip elime başka bir sandviç aldım ve ona yedirmeye başladım. Bir ısırıkta yarısını yemişti nerdeyse.

Sandviçten son ısırığı parmağımşa birlikte alınca omzuna vurdum.

"Yaa, acıdı."

Parmağımı öptü ve sandviç kağıdını poşete koydu.

10-15 dakika muhabbet ettikten sonra Zehranın denize girme isteği üzerine denizde biraz yüzüp tekrar çıktık ve toparlanıp arabaya bindik. Bora ve zehra boranın arabasıyla gelmişlerdi. O yüzden onlar birlikte gideceklerdi. Hazır borayla Ulaş bir şey konuşurlarken zehrayı tutup biraz uzaklaştım.

"Noldu kız?"

"Şş, sessiz ol. Ulaşın doğum günü yaklaşıyor."

"Ne zaman ki?"

"3 Ağustos"

" 1 hafta var "

"Eveeet onun için yarın dekorasyon için bir şeyler almaya gidicez,pasta siparişi vericez. Vee en önemlisii hediye alıcam. Zaten biz dördümüz kutlarız diye düşünüyorum."

"Aa evet olur ben yolda borayla konuşurum. Yarın o ulaşla birlikte kalır. Bizde alışverişe gideriz"

"Tamam tamam"

"Deniz, hadi güzelim!"

Ulaşın sesiyle hemen onların yanına döndük. Zehrayla ve borayla vedalaşıp arabaya bindik. Oğuz Ulaştan sürmesi için komut beklerken Ulaş kafasıyla onaylayınca sürmeye başladı.

"Yanmışsın" dedi kollarımı göstererek.

"Evet yanmışım"

"Acıyor mu?"

"Hayır acımıyo"

"Pembe sultanı arayayımda yemekleri yapmaya gelsin"

"Hayır hayır arama. Ben yapmak istiyorum."

"Yine becerikli sevgilimin ellerinden yemek yiyeceğim desene" dedi ve elimin üstüne öpücük kondurdu.

"Evet becerikli sevgilin çok güzel yemekler yapıcak"

"Göreceğiz"

Eve geldiğimizde ikimizde duş almak için odalarımıza geçtik. Duşumu alıp iç çamaşırlarımı ve pantolon,tişörtümü giydim.Saçlarımı kurutup aşağı indim.

Ulaş elinde kumanda televizyon izliyordu. Altına gri bir eşofman giymişti ve üstünde hiçbir şey yoktu. Ben kaslarına ve baklavalarına dalmışken iç sesim 'git yemem yap ' diye uyarınca kendime geldim.Arkadan dolaşıp yanağına bir öpücük kondurdum.

"Ben yemek yapayım o zaman"

"Olmaz,yetmedi"

"Ne yetmedi?"

Beni yanına çekip koltuğa oturttu.

"Öpücük yetmedi"

Gözlerimi devirip dudağına bir öpücük kondurdum ve geri çekildim.

"Oldu mu şimdi?" dedim ve yanaklarını mıncırdım.

"Eh işte"

Yanağına tekrar bir öpücük kondurup mutfağa girdim.

Fırında patatesli tavuk ve pilav yapacaktım. Hemen işe koyuldum.

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Yaklaşık 2-3 saat sonra yemeklerimizi yemiş salonda televizyon izliyorduk.

Tabii yaptığım yemeklere 3 dakikada bir Ulaştan iltifat bekliyordum.

"Ulaş biz yarın zehrayla alışverişe gidicez"

"Bana sordun mu da gidiyosun?"

"Sordum ya işte"

"Gidemezsin"

"Yaa Niyeymiş"

"Gidemezsin çünkü seni özlerim"

Gülümseyip dudaklarına bir öpücük komdurup geri çekildim.

"Sevgilim alt tarafı 2 saat gidip gelicez"

"Tamam güzelim, şaka yapıyorum zaten. Gidin istediğiniz yere."

"Ha yani beni özlemezsin şaka yaptın?"

"Yavrum sen lafı nerenle anlıyosun"

Arkamdaki yastığı aldım ve kafasına attım.

"Tamam bişey demedim" dedi ve elimden tutarak ayağa kaldırdı.

"Artık uyuyalım"

Saat epey geç olmuştu ve zaten benim de uykum gelmişti.

Odamın kapısına gelince beni içeri ittirdi.

"5 dakika içinde hazır ol. Üzerimi değiştirip geliyorum" dedi ve kapıyı kapatıp çıktı.

Ulaşın kollarında uyumak kadar huzur veren bir şey yoktu sanki. O kadar huzur doluyodum ki onun kokusuyla.

Üstüme pudra pembesi bir askılı, Altıma da onun takımı olan bir eşofman giyip yatağa girdim. Aynı anda Ulaş 'ta geldi ve ışığı kapatıp yanıma yattı. Beni kucağına çekip burnunu saçlarıma gömdü.
Bende onun kaslı göğsünde huzurla gözlerimi kapattım.

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Uyandığımda Ulaş neredeyse üstüme çıkmıştı ve bu yüzden kıpırdayamıyordum.

"Ulaaaş"

Uyanmadı.

"Ulaaaaş"

Yine uyanmadı.

"Of Ulaşş nefes alamıyorum, kalk artık" diye cırlayınca sıçrayarak uyandı ve gözlerini kırpıştırıp yüzüme baktı.

"Ya sen beni niye öperek uyandırmıyosun?"

"Üstüme çıkmasaydın öyle uyandırırdım."

"O zaman artık çıkmam" dedi ve yandan bir sırıtış gönderdi.

"Fırsatçı" dedim ve saçlarını karıştırdım.

"Hadi kalk daha kahvaltı hazırlıycamdaa, üstümü giycemdee, alışverişe gidicemdee"

"Gitme,ben sana git diyor muyum?"

"Hadi Ulaş kalk artık"

  Oflayarak kalktı ve alnıma bir öpücük kondurup banyoya girdi.

Bende kalktım ve yatağı düzelttim. Bu sırada ulaşta banyodam çıkmış ve üstünü giyinmek için kendi odasına geçmişti.

Banyoya girip rutin işlerimi hallettim ve üstüme rahat bir şeyler giydim.

Deniz'in kombini 👆👆👆(çantayı sırt çantası olarak da düşünebilirsiniz)

Aşağı indiğimde Ulaş kendi için hazırlanan çalışma odasına girmişti. İçeriden işittiğim sese bakılırsa Oğuz da oradaydı ve pek iyi işler konuşmuyorlardı.

  Boşverip kahvaltı hazırlamak için mutfağa girdim. Yumurtaları haşlanması için ocağa koydum. Onlar haşlanırken patates kızarttım. Yumurtalar olunca onları alıp dilimledim. Kahvaltılıkları çıkardım. İki bardağa da portakal suyu koyup masayı tamamladım.

  Son anda unuttuğum ekmekleri de masaya yerleştirirken Oğuz ve Ulaş çalışma odasından çıkıyorlardı.

" Abi ben onların işini halledicem sen merak etme"

"Tamam bitince haber ver"

Oğuz kafasını sallayıp çıkarken Ulaş  bana doğru geldi. Masayı görünce bir ıslık çalıp ağzına bir salatalık attı.

"Çok açım"

"Tamam hadi oturalım"

Oturduk ve kahvaltımızı etmeye başladık.

"Böyle giyinince çok güzel oluyosun. Bence artık hep pantolon giy."

"Çok beklersin canım."dedim yüzümü buruşturarak.

O da benim gibi yüzünü buruşturarak güldü ve önüne döndü.

"Ulaş?"

"Efendim güzelim"

"Kimin işini halledicek oğuz?"

"Sen her şeye karışma küçük hanım"

"Hah! Sanki sen çok büyüksün"

Aslında Ulaş benden bir yaş büyüktü.

10. Sınıfta kalmış mı  ne.

"Yanımda  küçücük kalıyosun ama miniğim"

Miniğim dediği için söyleyeceğim tüm sözler geri kaçmıştı.

Ay ama çok sevdim  ben bu sözü.!

"O-olabilir. Beğenmiyosan git başka kızları sev!"

"O kızlar umrumda bile değil.  Ben benim miniğimi seviyorum" dedi ve burnuma bir öpücük kondurdu.

Güldüm ve bende onun yanağını öptüm.

Kahvaltımız bitince biraz oturduk ve o arada bora geldi.

"Naber yenge"

"Yenge sensin bora"

"Yenge diyecek tabi ne diyecek" dedi Ulaş beni kolunun altına alırken"

"Iı.. Neyse ben zehrayı bekletmeyeyim"

Ulaş elimi tutup arabanın yanına kadar götürdü. Biz borayla onu ikna etmeseydik o da kesinlikle benimle gelecekti. Ama o zaman doğum günü için alışveriş yapamazdık.

"Korumaların yanından ayrılmıyosun. En ufak bi terslik sezersen bana haber veriyosun. Ve kıvırta kıvırta yürümüyosun"

"Ben zaten kıvırta kıvırta yürümüyorum Ulaş!"

"Evet güzelim yürümüyosun zaten, Oğuz sende eğer birinin gözü kaysa bile depoya getiriyosun duydun mu?"

Oğuz başıyla onayladı. Ay manyak bunlar.

"Ulaş saçmalama."

"Saçmalamıyorum güzelim. Hadi dikkat edin tamam mı"

"Tamam" dedim ve dudaklarına bir öpücük kondurup geri çekildim.

Arabaya binip hareket etmeye başladığımızda zehraya geliyoruz diye bir mesaj attım.

  15 dakika içinde gelmemiz gereken avm'ye geldik. Korumalar kapımı açınca indim ve Avm ye adımladım. Zehra bir banka oturmuş beni bekliyordu. Beni  görünce hemen ayağa kalktı ve yanıma geldi.

"Hoşgeldin"

"Hoşbuldum. Hadi hemen başlayalım."

"Tamam"

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Yaklaşık 5 saat sonra pastayı süsleri kıyafetlerimizi ve ulaşın kıyafetini -evet ulaşın kıyafetini de ben ayarlanmıştım- almış ve eve doğru gidiyorduk. Ulaş bu süre zarfında 10 kere aramış, iyi olup olmadığımı sormuştu.

  Eve gelince paketleri indirmeden eve geçtik. Sadece bir kaç kıyafet dolu poşeti Ulaş şüphelenmesin diye eve getirdik. Diğer paketleri Ulaş evde yokken eve getireceklerdi.

Eve girdiğimizde Ulaş boranın kafasına yastık atıyordu. Bora direk arkama saklanınca yastık ayağımın dibine düştü.

"Ulan piç temizle lan orayı"

"Ya abi napiym ya. Yanlışlıkla döküldü. Hem ben temizlemeyi bilmiyorum"

"Ya Ulaş noluyo"

"Piç meyve suyunu döktü."

"Bu kadar mı yani?"

"Evet!"

"Tamam bora ben Temizlerim"

"Saol yen-"

"Hayır! O piç temizleyecek burayı"

"Ulaaaş!" diye uyarıda bulundum.

"Ya bide kumandayı kırdı. Koca götüyle üstüne oturmuş şerefsiz"

Bu söylediğiyle zehra kahkahayı koyuverince bora da ona kötü kötü baktı.  Ulaşın kumandanın derdinde olduğunu düşünmüyordum.
Çünkü istese binlerce kumanda alabilirdi. Sadece boraya kızmak için kızıyordu. Yani...

"Tamam bi sakin olun. Şimdi ben burayı temizliyorum, sizde oturuyosunuz anlaşıldı mı?"

"Canım ben artık gideyim. Yoruldum."  diyen zehrayı başımla onayladım ve geçirdim.

Salona dönüp meyve suyu dökülen yeri temizledikten,ve ulaşım birinin bakıp bakmadığıyla ilgili sorulara cevap verdikten sonra bora da gidince yalnız kalmıştık.

Koltukta mayışmaya başlayınca daha fazla direnemedim ve gözlerimi kapattım

..................

Birden havalanmamla irkilip yanımdaki şeye tutundum. Anında ulaşın huzur  veren sesi kulağımı doldurdu.

"Şşş uyu güzelim"

Ve ardından gözlerimi kapattım.

💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙

1 hafta sonra Ulaş'tan

Sabah göğsümde kedi gibi uyuyan denizin saçlarına bir öpücük kondurdum. Anında gözlerini kırpıştırıp açtı ve gülümseyerek yüzüme baktı.

"Günaydın"

"Günaydın mavim"

"Doğum günün kutlu olsun aşkım"

"Hep seninle olsun mavim"

Gülümseyip dudaklarıma bir öpücük kondurup geri çekildi ve ayağa kalktı.

  "Hadi kalk bugüm Borayla maça gideceksiniz"

Ever, bora şerefsizi maç diye tutturmuştu ve maça gidiyorduk. Neymiş efendim, doğum günü hediyesi. Benim hediyem zaten yanımdaydı.  Ama işin içine denizin ikna yöntemleri girince kabul etmek zorunda kaldım.

"Hala gitmek istemiyorum"

"Çocuğu kırma Ulaş. Gidin işte"

"Kırılsın piç umrumda mı?"

"Ulaaş!"

"Tamam tamam."  dedim ve dudaklarını öpüp odadan çıktım. Kendi odama geçip bir duş aldım ve üstüme rahat  bir şeyler giyip aşağı indim.

  Deniz kahvaltıyı hazırlayana kadar sabah haberi seyredip, kahvaltı hazır olunca onu  seyrederek kahvaltımı ettim.

  Ardından boranın gelmesiyle Korumaların çok dikkatli olmalarını söyleyerek evden çıktık.

  "Abi görüyo musun adam nasıl çalım atıyo"

"Hee görüyorum."

"Sen somurt zaten. Ay haspam"

"Oğlum karı gibi konuşma, benim canımı sıkma."

"Tamam tamam. Bir şey demedim."

💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙 💙

Maç 1 buçuk 2 saat sonra bittiğinde eve gitmek için arabaya bindik.

"Ulaş lan, şurda bi çay filan içelim"

"Tamam ulan  tamam. Beni önümüzdeki  bi ömür rahatsız etmeyeceksin ama"

"Bende seni seviyorum canım"

Sırıtarak önüme döndüm. Bi kafeye oturup iki çay söyledik. Garson çayları getirdiğinde bora malı almak için ayağa kalkınca eli takıldı ve çaylar üstüme döküldü.

Ve sonuç, yandım.

"Allahın belası. Ulan piç bi daha senle bi yere gelirsem iki olsun"

"Pardon Ulaş ya. Valla istemeden oldu. Sen dur bekle. Geliyorum."

Bi dakika ve elinde bir takım elbise kılıfıyla geri geldi.

"Al bunu giy"

"Bırak eve gidicez zaten"

"Olmaz olmaz hadi giy bunu"

"Lan Sikecem  seni şimdi" desemde kılıfı elime aldım ve garsonum giyinebilmem için gösterdiği odaya gittim.

Kılıfı açtığımda gayet şık bir takım elbise olduğunu gördüm. Ama boşvererek giyindim.

Dışarı çıkınca bi kaç kızın bakışları buraua dönsede umursamadan arabaya yürüdüm.

Bora da gelince sürmeye başladım.

"Abi çok yakı-"

"Sus bora"

Susarak önüne döndü. Bende eve geldiğimde direk oğuzun yanına gittim ve bir sorun olup olmadığını sordum. O da olmadığını söylediğinde amahtar ile içeri girdim. Ama görmeyi beklediğim manzara tabi ki beyazlar içinde bir peri kızı gibi pastanın yanında duran  Deniz değildi.

Yanıma gelip dudaklarıma uzun bir öpücük bahşetti.

"İyi ki doğmuşsun sevgilim"

İşte benim peri kızım yine yapacağını yapmıştı...

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Heyoo. Merhabaa. Bu bölüm ulaşın doğum günüsü xd üzerine kurulu oldu biraz. Umarım beğenirsiniz.

Ama ben çok üzgünün. Çünkü oylar çok çok düşük görenlerin çeyreği oy veriyor neredeyse. Eğer böyle devam ederse bölümler daha da geç gelebilir. Biraz zaman verirsem belki daha çok kişi okuyabilir.

Bu arada kapak yapabilen olursa bana dm den ulaşsın lütfen.

İnstagram : bhr.erdms

Bana 3 tane kapak yapan tatlış okurum @CansuNeon A buradan çooook teşekkür ediyorum.

Ha bide kullanıcı adımı değiştirdim. Eskisi: Scarygirl1

Yenisi: baharx1


 

Continue Reading

You'll Also Like

2.4M 77.6K 59
İtalyan bir mafya... Başka açıklamaya gerek var mı? Ters köşelere doyamayacağınız. Her an şaşırarak sürükleneceğiniz bir kitap hayal edin.. Sonra oku...
1M 66.7K 51
Çilek Alança Yıldırım mı demeliyim yoksa sen mi gerçek ismini açıklamak istersin Çilek Alança Saruhan? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek...
25.4M 904K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...
273K 16K 36
17 yıl önce annesi tarafından ölü olarak bildirilen Neva... Yıllardır onun hasretiyle yanıp tutuşan Akay ailesi... Ama... Ortada bir sorun vardı.Neva...