Sonsuzluğum

By queenwtr

16.3K 1K 368

Gerçekten şu dört ay içinde onun o mavi gözleri sonsuzluğum olmuştu.O gözlere bakınca kayboluyordum. Sen Deni... More

Bölüm 1:Son seneye geçiş
Bölüm 2:Neden?
Bölüm 3: Benim kızım
Bölüm 4:Aşığım Bu Adama
Bölüm5: Aşığım sana
Bölüm6:Biz çıkıyoruz
Bölüm 7:Parti
Bölüm 8:Beni Bırakma
Bölüm 9:Gerçekler
Bölüm 10:İlk Öpücük
Bölüm 12:Mafyalar aşık olmaz!
Bölüm 13:Seni Asla Bırakmayacağım
Bölüm 14:Sana yemin ederim
Bölüm 15:Sensiz Uyuyamıyorum
Bölüm 16: İzmir
Bölüm 17: İyi ki doğmuşsun
Bölüm 18: Üniversite
Bölüm 19:Romantik öküz
Bölüm 20 : Haftasonu partisi
Bölüm 21
Bölüm 22

Bölüm 11:Gizli numara

709 45 22
By queenwtr

   "Yaa çok sıkıcıı" diyerek kalemi bıraktı Selin.
" Kızım zaten bütün sene boyunca benim sana sorduğum zeka sorularından başka soru çözmedin. Üniversite sınavı. Ygs falan. Anlamıyonmu" diyerek bıkkınlığını dile getirdi cemre.

  Okulların kapanmasına birkaç hafta vardı. Ve üniversiteye geçeceğimiz için hepimiz çok heyecanlıydık. Tabi farklı Üniversitesilere gideceğimiz içinde üzgün. Ulaş 'ben seni itlerin arasında tek bırakamam. Aynı üniversiteye gidicez. Sen hangisini kazanırsan bende oraya kaydımı aldırıcam'demişti. Ulaş Sözeri 'ydi bu. Hani şu Türkiye'nin en büyük mafyalarından olan.Ve ulaşla aynı üniversiteye gideceğimden emindim. Annem her ne kadar benden ayrılacağı için üzülsede onu bana bir ev tutma konusunda ikna edebilmiştim. Tabi babamıda. Ulaş her ne kadar 'aynı evde kalacağız'desede bu fikri babam dıyduğu için bişey diyememişti ve evimin bitişiğinde bir ev tutacağını söylemişti. Ardanın ne halt yediği umrumda değildi. Sadece abilik görevini yerine getirerek 'Dışarı çıkarken düzgün giyin,biri yavşarsa ulaşa söyle dövsün'gibi şeyler söylemişti. Kızlardan biriyle aynı üniversiteye gitmek için hergün kızlarla dua ediyorduk. Selimle borada parasıyla konuştukları için 'babama söyleyeceğim ve bizi istediğimiz üniversiteye alacak' demişlerdi. Ulaşta öyleydi zaten 😒

  Bana gelince ben bütün sene çalışmıştım. Ve izmire gitmek istiyordum. İlk tercihime onu yazmıştım. Umarım puanım yeterdi. Ulaşla izmir geceleri. Vay Bee.
(Fesat düşünmeyelim lütfen kskfşglg)

"Tamam ya çok çalıştık zaten" diyerek zehra ve kızlar masadan kalkarak yatağımın üstüne oturdular. Bende yanlarına gidip oturdum.

"Kızlar ben size bişey söyliycem. Aslında daha önce söyliycektim ama..." diye bişeyler geveledi cemre.

"Çabuk söyle" dedi selin. Bizde onaylarcasına başımızı salladık.

"Hani deniz bizi 'kızlar gecesi' yaparız diye çağırmıştıda ben gelmemiştim ya."

"Evet."

"İşte ben o gece.."

"Sen o geceee..."

"Selimle buluştum"

"Nee"

"Nasıl"

"Niyeki"

"Ya işte... Biz bunla bayadır konuşuyoduk" dedi elleriyle oynayarak.

"Ve sen bize söylemedin" dedim çemkirerek.

"Yazıklar olsun"

"Kankalık anayasasının 3. Maddesi neydi cemre ha neydi" dedi Selin selinliğini yaparak

"Kankalar birbirine herşeyi anında söyler"  dedi Cemre gözlerini devirerek.

"Neyse şuan merakımdan kızamıyorum. Bu işi sonraya erteleyelim, devam et hadi"

"Ya işte o gece bu bana..."

"Evet hadii"

"Çıkma teklif etti"

Hepimiz bağrışınca annem odaya daldı tabi.

"Ya esra erol izliyorum bi susun be"

"Yazıklar olsun anne. Bende canım kızım iyimisin bişeymi oldu demeni bekliyodum ama nerdee"

"Terlik görüş alanımda deniz." dediğinde anında önüme döndüm. Kızlar korkudan ses çıkaramıyolardı tabi.

"Susun tamammı artık, canerle berke bişey açıklıycaklardı onu bile duyamadım." diye homurdanarak kapıyı kapattı ve gitti.

"Denizz"

"He"

"Ben aysel teyzeden çok korkuyorum" demesiyle hepimiz sessiz bi şekilde güldük. Sonra annem canerle berkenin açıklayacağı çok önemli kararı nasıl duyacaktı.

Telefonum çalınca masanın üstünden telefonu aldım. Gizli numaraydı.

"Gizli numaradan arıyolar"

" Aysel teyze susmamız için arıyodur" dediğinde gülerek açtım telefonu.

"Efendim"

Ses gelmeyince tekrar denedim.

"Alo"

Her kimse sesimi dinliyordu.

"Kimsiniz"

Birden telefon kapanınca bana meraklı gözlerle bakan kızlara döndüm.

"Sesimi dinledi. Cevap vermeden kapattı"

"Telefon sapığıdır ya"

"Öyledir heralde"

"Biz artık kalkalım Bence" diye ayaklanan cemreye selin ve zehrada katılınca onları yolcu ettim ve odama geçtim.

Telefonum tekrar çalınca yine o gizli numaranın aradığını gördüm. Artık bi yeter diyerek telefonu açtım

"Bak, kimsin bilmiyorum ama arama beni pis sapık" diye çemkirdikten sonra telefonu tam kapatacakken bir gülme sesi duyduğumda telefonu tekrar kulağıma tuttum. Ses robot sesi gibiydi ve kalındı. Şu ses değiştirmek için kullanılan cihazlardan kullandığı açıkça belliydi. Peki ya kimdi bu?

" Ulaş Sözeri nin kızı ha?" dedi o robot ses alaycı bir gülümsemeyle.

"S-sen kimsin"

"Aa onu söylersem sürpriz kaçar ama dimi."

"Sapık mısın be"

"Ulaş sözerinin mavisine kim sapıklık yapmaya cüret edebilir,lütfen" dedi yine alaycı bir ses tonuyla.

"Bak kimsin bilmiyor-"

"Kes."  demesiyle sustum.

"Ulaş'ın elinden herşeyini alıcam. O herşeyin sen olduğunu anlamışsındır heralde güzelim. Sen onun gözünün önünde olucaksın ama yanında olamıycaksın. Ulaş'tan nefret ediceksin. Ulaş sana gerçekleri anlattığında o senden nefret edicek. Sonra sen onun yanında değildinde gözünün önündeydinya hani. Artık gözünün önünde bile olamayacaksın."

Dedi ve kapattı.

Ben şok olmuş yatakta otururken beni kendime getiren gelen mesaj sesiydi.
Yine o numaraydı ve şöyle diyordu:

Senin yerinde olsam ulaşa zarar gelmemesi için ulaşa benim aradığımı söylemezdim 'siyahın mavisi'

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Sabah gözümü açtığımda ilk dört dersin beden olduğunı hatırladım. Bu yüzden okula formayla değil eşofmanlarımla gidecektim. Dün beni birinim aradığını ulaşa söylesem mi söylemesem mi o mesajdan sonra kararsızdım. Beni koruyabilecek tek kişi ulaştı. Ama herzaman öyle olur muydu bilemezdim. Hem beni sevdiğim adama zarar vermekle tehdit etmişti. Ben onun için kendi canımdan vazgeçerdim. O yüzden ölsem bile onu tehlikeye  atacak bişey yapmayacaktım. Ölürdüm onun için ben.

  Banyoya girip duş Vs aldıktan sonra eşofmanlarımı giydim. Saçlarımı düzleştirip açık bıraktım.

DDeniz'in eşofmanları👆👆

Zaten beden derslerimize hoca girniyordu genelde. Erkekler futbol oynuyordu,bizde kızlarla oturuyorduk. Aradada erkekleri izliyorduk.
İnşallah Ulaş kızmazdııı bu eşofmanlara.

Evden çıkıp kapının önünde bekleyen arabama bindim. Arkadan da korumalar geliyordu.

Okula vardığımda Ulaş arabasına yaslanmış beni bekliyordu. Arkası dönük olduğu için ona arkadan sarıldım. Oda yaslandığı arabadan doğrulup belimi sardı. Ama belimin çıplak olması onu geriletti. Ben dudağımı ısırarak ona bakarken o üstümü inceliyordu.

"Deniz"

"Efendim aşkım"

"Giyecek bişeyin kalmadıysa alışverişe gidebiliriz. Çul çaput giyiyosun çünkü güzelim."

"Ulaşçım" dedim ve kollarımı boynuna doladım. Oda ellerini belime koydu. Çıplak belime dokunduğunda dokunduğu yer yansada aldırmamaya çalışarak devam ettim

"Abartıyosun sevgilim. Hem bak yaz geldi. Güneş açtı. Kazak mı giyseydim."

"Kısa kollu bişey giyebilirdin en azından"

"Ulaş yaa"

"Bak güzelim,mavim. Sen böyle giyiniyosun..." dedi ve beni arabasıyla arasına sıkıştırdı.

"Sonra çok güzel oluyosun..." dedi ve beni kendine daha çok bastırarak üstüne daha çok geldi.

"Ve itler sana bakıyo..."  dedi ve dudaklarıma yaklaştı.

"Bende onların ağızlarına ediyorum"
Bunu söyledikten sonra dudakları dudaklarıma kapanmıştı. Ellerimi saçlarına atarken bende onun öpüşüne karşılık veriyordum.

"Beni deli ediyosun" dedi dudaklarımın üstünde konuşarak. Dudaklarımdan ayrılmadığı için konuşurken dudakları dudaklarıma değiyordu ve ımm şey bu biraz... Tahrik ediciydi.

" Sende" dedim ve dudaklarına küçük bir öpücük kondurup  geri çekildim.

"Hadi evlenelim"
Bu dediğiyle kahkahalara boğuldum.

"Deniz artık milletin içinde gülmemen gerektiğini anlaman lazım."

"Seninde artık milletin içinde böyle havalı havalı yürümeyi kesmen lazım."

Ben reşit olalı çok olmuştu.Ulaş hastaneden çıktığında kıtlamıştıık. O yüzden gidip ulaşla evlenme fikri çok cazipti.

Okula girdiğimizde çoktan zil çalmıştı.  Erkekler futbol oynayacaklardı. Bende ulaşımı destekleyecektim tabiki.

"Kaleci yok Ulaş"dedi selim

"Ben geçmem abi"

"Kızlar!"

Bora bize seslenmişti.

"Efendim"

"Kaleci olmak isteyen varmı"
Dediğinde anında kalkıp

"Ben olurum"  dedim. Ulaş gülerek bana baksada ben kaleye geçtim.

"Ne var alla alla ben kaleci olamaz mıyım"

"Evet kaleci olamaz mı"  diye kızlar bana destek çıktı.

"Yok canım tabi olur" dedi ve karşı takıma-sınıf arkadaşlarımızdan bazıları- döndü.

"Bana bakın Deniz'e gol atanın ecdadını sikerim"

İşte böylede açık sözlü bi sevgilim vardı.

"Evet hadi hava atışıyla mı başlıyosnuz,başlayın bakalım"

Erkekler anıra anıra gülerken Ulaş bana açıklama yapıyordu.

"Güzelim sanki o basketboldaydı"

Salaklığımın farkına vardığımda hemen kendimi savunmaya geçtim tabi.

"Ama zaten futbolu oldum olası saçma buldum. Enayi gibi topun peşinden koşulup duruyo."

"Ayıp oluyo ama yenge" dedi Bora diğerleride kafa salladılar. Ulaşsa gülerek bizi -dahadoğrusubeni- izliyordu.

Maç başladığında karşı takımdan biri top ayağında bizim kaleye doğru geliyordu. Şimdi boku yedik. Diye düşünürken Ulaş çocuğun önüne geçti ve topu ayağından aldı
Karşı takımın kalesine gidip hiç zorlanmadan gol attı ve bağırdı.

"Deniz! Senin için"

Kızlar alkışlarken bende koşarak ulaşa gittim ve boynuna atladım. O beni etrafımda döndürürken ben bağırıyordum.
"İşte benim sevgilim Bee. Kimin sevgilisi. Aşkım benim"  diye yanaklarını mıncırdığımda beni kucağından indirdi. Erkekler gülüyordu.

"Beni rezil ettiğin için şimdi sana ne yapmalıyım"  diye üstüme doğru geliyordu.

"Bence ben gidip biraz gol yiyim" Dedikten sonra kaçtım ve kalenin yanına geldim. Ulaş el hareketleriyle 'sonra hesaplaşacağız- demişti.

Maç tekrar başladı. Kapışmalı geçen bi on dakikanın ardından karşı takımdan bi çocuk buraya doğru geliyordu. Bu sefer topu alan bi Ulaş olmayınca topun kaleye gelne kaçınılmaz olmuştu. Ama gol diye sevinen sesler gelmemişti.

Ohaa. Ben topu tutmuştum.

"Vallahi tuttum.  Ay gerçekten tuttum."

"İşte benim kankam beee"

"Aferim deniz devamm"

Kızlar bağırınca topu gerçekten tuttuğumu anladım. Topu biyere atıp ke di kendime söylenmeye başladım.

"Yani bi insan da bu kadar becerikli olamaz yani. Allahım mükemmelim yaa. Çok süperi-" derken birden belimden tutulup çekildiğimde bedenim yine doğru adrestedydi. Ulaşın kollarında.

"Mükemmelsin ama sadece bana mükemmelsin ve ben bunu başkalarının görmesini istemiyorum" "Ulaş yaa"  dedim gülerek

"Seni seviyorum. Sadece benim mükemmelim ol. Sadece bana gül. Sadece beni öp. Sadece beni sev..."

"Seni seviyorum... Sadece seni."

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙
Sizi çok bekletmek istemedim ve hemen yazdım. Biraz kısa oldu ama hemem yazdım yani  mazur görüverin. Oylarsanız çok sevinirim.. Çokkkk sevinirim. Okuduysanız lütfen oylayın.. 3 saniyenizi alır. Oylayın.
  Yani kısacası lütfen Oylayın. Adhshdhs
Seviyorum sizi bb 💜💜💜💜

Continue Reading

You'll Also Like

447K 34K 11
Boş kalan son sayfa dolmadan, kibritler yere saçılmadan, yanan son mum sönmeden, bu yabancı duman her yanımızı sarmadan ve onlar beni bulmadan bul be...
2.4M 78.1K 59
İtalyan bir mafya... Başka açıklamaya gerek var mı? Ters köşelere doyamayacağınız. Her an şaşırarak sürükleneceğiniz bir kitap hayal edin.. Sonra oku...
1.2M 85.3K 64
Klişe ama orjinal karışan bebekler klasiği... İlk yayımlanma tarihi: 19.11.2022 Final yayımlanma tarihi: 29.07.2023
142K 9.6K 90
Öğretmen ama AŞKA ÖĞRENCİ (Texting) • Anaokulu öğretmeni olan Beyza yoğun bir sene geçirdiği için yeni dönemde dinlenmek için görev değişikliği yapmı...