Tam anlamıyla bir çılgın, insanüstü bir isyankar. Tüm gün o durak senin bu durak benim savrulup durmanının acısını akşam saat 10-11 gibi çıkarmaya başlıyor. Altındaki yıpranmış uzun vitesli yolcu otobüsü adeta bir RX8 oluyor; yol, Kabataş-Ayazağa hattı değil bildiğin Paris-Dakar rallisine dönüşüyor. Öylesine sert, öylesine acımasız ve öylesine öfkeli. İçerdeki az sayıdaki yolcunun "lan noluyoruz laağğn" tipi serzenişlerini "Bastır Muhittin Abi, sen alacaksın bu yarışı bastır!!!" olarak anlıyor. Yüklendikçe yükleniyor gaza yüklendikçe yükleniyor. Yolcu inmek istiyormuş, efendime söyleyeyim duracak butonuna basmış falan hiç umrunda değil. Zaten o kırmızı sinyali de "benzin bitiyor" uyarısı zannediyor mal. Öyle öyle geliyor Ayazağa'ya kadar. Arkada birbirinin üstüne kusan yolcular mı dersin 911'i arayan mı, tam bir kaos ortamı. Tam bir vahşi hayatta kalma mücadelesi. Tam bir survivor! Geçmiş olsun geldik neyse ki.
Bir sonraki durak kavşak.
Önemli bilgi;
911 arayınca otomatikman 112'i arıyor.
Monteyn iftihar ve istifra ile sundu.