Gizli Yaşam

By ElifMaddy

12.3K 923 744

İki farklı insanın iki farklı hayatın birleşmesi,dunya onları kötü bilse de hiç bıkmadan korkmadan doğru bild... More

Tanıtım
Kaderin değişeceği nokta!
Bize katıl
Yağızoğlan abayı yaktı
Körle yatan şaşı kalkar
Memo kaaaç
Esmer güzeli
Görüşmemek üzere!
Yıldız
Doktor şov
Kızı istiyorsan uslu dur
Çok korktum...
Sana söz onu kurtarıcam!
Ya hala anlamadın mı?
Babamın hayalini ilerlettim
Türkmen köyü
Savaş'tan eve yolculuk
İade-i ziyaret
Lunapark
ARAKAN KAN AĞLIYOR
Saklı cennet
Arkana Bakmadan...
Efe'ler
Aile

SOKAK ÇOCUKLARI

481 45 26
By ElifMaddy



                                                 Şahin'den:

Son operasyondan tam iki hafta geçmişti ve güvenlik sistemini en yüksek seviyede tutuyordum. Yıldıza yaptığımız darbeden sonra ortalık hiç olmaması gerektiği kadar sessizdi tabi tırlardan kurtardığımız mültecilerin haberlerdeki yankısını saymazsak. Havasızlıktan ölenler, cesetlerin kokusundan ve çürük tenlerden psikolojik hasar gören çocuklar, açlıktan ve susuzluktan bitkin hale gelen insanlar Türkiye üzerinde çok buyuk yankı uyandırdı ve bu sayede yıldız üyeleri derinlere indi belli bir süre hareket edemeyecekler ama bu kadar sessiz kalmaları pek normal değil. Ne olur ne olmaz diye Aslının ailesininde güvenlığını arttırdım. Cihan ağa ve İso dayı  kendi mekanlarını ve tanıdıklarının güvenlığını arttırdılar, bizim ev en güvenli yerdi içindeki gizli tüneller, odalar ve geçişler ailemin hayat sigortasıdır.  Arda ve Canla salonda oturup  yeni çocuk yurdunun kurulacağı yeri daha doğrusu il'i belirliyoruz. Daha önce İstanbul, İzmir ve Mersinde yurt kurduk dördüncü yurdu hangi il'de olacağını konuşuyorduk ki Aslı elinde kahve tepsisiyle salona geldi, o an saçma bir hayale kapıldım sanki... sanki... ahh neyse saçma işte. Kahveleri dağıtıp tam karşıma geçip oturdu.

 Arda: sağol kardeşim

Can: sağol kanka

Şahin: sağol Aslı

Aslı: önemli değil. Eee karar verdiniz mi?

Can: yok daha Antalya ve Diyarbakır arasında kaldık

Şahin: sen düşünüyorsun hangisi olsun?

Aslı: ben mi?

Şahin: evet! Sence hangi il olsun?

Aslı: ıığğğ şey Diyarbakır olsun 

Arda: neden peki?

Aslı: terör olayları orda çok fazla ve sokak çocukları ateş altında kaldılar, hayat onlar için zordu ama terör nedeniyle zaten zor olan hayat mücadeleleri daha da zorlaştı  ve lanet olası dağ fareleri bu çocukları kendi menfaatleri  için kullanmaktan çekinmiyorlar. Savaşın ve terörün elinden kurtarıp yarınları için güvenli bir ortamda yetişmeleri sağlanmaları lazım bu çocukların. Yurdu siz kurduğunuza göre dünyanın en güvenli evidir ve Diyarbakırlı çocuklar kendilerini bu hayatta az da olsa bir yuvaya ait his ederler ve en önemlisi çocuk istismarcıları bu melekleri kendi kirli işlerinde kullanamayacaklar.

Arda: helal sana Aslı valla ne yalan söyleyelim bu kadar derin düşünmemiştik.

Can: aynen biz sadece çocukları sokaklardan kurtarmayı hedef etmiştik ama böyle yaparak hem çocukları  kurtarıcaz hem teröre darbe indiricez.

Şahin: iyi düşündün Aslı.             Arda işlemleri başlat inşaat malzemelerini araçları falan hepsi bugün Diyarbakır'da hazır olsunlar yarın inşaat başlasın.

Arda: tamam kardeşim oldu bil.      


Bu kız beni her konuştuğunda kendine hayran bırakmayı nasıl beceriyor hala anlamış değilim.  Arda kahvesini bitirip ayaklandı tam gideceği sırada Ece ve Yağmur geldi.


Ece: hayırdır hayatım nereye?

Arda: şu yurt işini hal edip gelicem canım

Yağmur: aa karar verdiniz mi il'e?

Can: evet Diyarbakır'da olacak

Yağmur: harika düşünmüşsünüz, çocukları o ortamdan kurtarmış oluruz

Şahin: aynen ve bu fikirde Aslıya ait

Ece:  aferin Aslı valla iyi düşündün

Aslı: estağfurullah ben sadece düşüncemi dile getirdim

Şahin: hade Arda bitir işi

Arda: tamam kardeşim gittim ben 

Ece: dur bekle bende şirkete gidicem 

Şahin: Ece dikkatli ol

Ece: tamam abicim

Şahin: Arda

Arda: biliyorum ben ölmeden hiç kimse Ece'min saçının teline bile dokunamaz

Şahin: ondan emin olmasam kardeşimi vermezdim sana. Demek istediğim bu değil, nasıl ki Ece benim kardeşimse sende öylesin bu yüzden hem kendine hem Eceye dikkat ediyorsun

Arda: eyvAllah kardeşim

Ece: ay abi sanki küçük çocuğum ha

Şahin: Eceee

Ece: tamam tamam




                                  Arda'dan:

Eceyle beraber şirkete doğru yola çıktık, Şahin son operasyondan sonra güvenlik konusunda daha da dikkatli oldu. Şimdilik yıldız sessiz ama bu rahatlamamıza neden değil, savaş ortamında olsak biliriz ki hedefte biz varız ama şu an biz değil sevdiklerimiz namlunun ucunda. Eceyle arabada hiç konuşmadık zaten konuşulacak her şey konuşuldu. Şirkete gelince Ece odasına geçti bende kendi odama geçtim, Diyarbakır'daki adamlarımızı aradım gereken komutları verdim. Sekreteri yanıma çağırdım ona Fatih, Gökhan, Selma ve Ceydayı bulmasını odama göndermesini söyledim. Yaklaşık 15 dakika sonra odamın kapısı tıklandı ve beklediğim dörtlü karşımda sıraya dizildiler onlara oturmalarını işaret edip koltuğumda doğruldum.

Arda: hoşgelginiz arkadaşlar

Fatih: hoşbulduk abi

Arda: zamanımız az bu yüzden direk konuya giriyorum

Ceyda: bir sorun mu var abi

Arda: sorun yok görev var arkadaşlar

Selma: ne görevi abi?

Arda: yeni bir çocuk yurdu kurucaz biliyorsunuzdur 

Gökhan: biliyoruz abi de biz inşaat işinden anlamayız  valla, olsa olsa anca kavga gürültü bizim ki

Arda: Gökhan sululuğu bırak evde yeteri kadar Doktordan çekiyorum az ciddi ol 

Gökhan: pardon abi

Fatih: abi konuya gelsek 

Arda: dağıtmazsanız konu dışına çıkmayız zaten 

Ceyda: görevimiz ne abi?

Arda: yeni kuracağımız yurd Diyarbakır'da olacak ve malum olay  yüzünden yurdun kurulması sıkıntılı olacak, hem bölgedeki terör olayları hem rakiplerimiz buna elinden geldiği kadar engel olmaya çalışacaklardır.

Selma: peki bizim ne yapmamızı istiyorsun abi

Fatih: inşaat süresince Diyarbakır'da kalıp güvenliği sağlamamızı ve gerekirse bölgedeki terör olaylarına gizlice müdahale etmemizi istiyorsun dimi abi

Arda: aynen Fatih, bütün ülke çapında evsiz çocukları sokaklardan kurtararak Vatana laik evlatlar olarak yetişmelerini, Türkiye'nin yarınki nesli bu toprakların değerini bilerek büyümeleri ve gönülden bayrağa bağlı Vatansever olmalarını istiyoruz. Bu yurtlarda onlar çocukluklarını yaşayacaklar, sıcak yatakları, güvenli yaşamları olacak ve bu yüzden gerekirse canlarımızı feda edicez. Bakın sizinle açık konuşacam tehlikeli bir görev bu ve eğer tek bir an bile korku sardıysa içinizi şimdi şu kapıdan çıkıp gitdin.

Gökhan: abi ne sen bu son cümleyi söyledin nede biz duyduk. Tamam bu grubun en neşeli en konuşkan tipi ben olabilirim ama ben başta olmak üzere karşında duran insanlar bu Vatan uğruna gözünü kırpmadan can vermeye hazır. 

Selma: hele bu görevi bize sen veriyorsun. Sen ve Şahin abi bizi ölümden kurtardınız hepimizi en iğrenç bataklardan kurtardınız bize yeni hayat verdiniz.

Ceyda: hem söz konusu çocuklarsa akan sular durur abi, emin ol biz sağ oldukça o yurdun kurulmasına hiç kimse engel olamaz 

Fatih: ayrıca abi sen bizi bizden daha iyi tanıyorsun ucunda ölüm bile olsa asla vazgeçmeyiz 

Arda: işte bu yüzden özellikle sizi bu göreve uygun gördüm hepiniz gözü karasınız. Bu gece yola çıkın yarın Diyarbakır'da olmalısınız, orda kalacağınız ev hazır evde gereken bütün her şey var, Fatih emir komuta sende.  Allah yardımcınız olsun, size güveniyorum

Fatih: güvenini boşa çıkarmıycaz, biz çıkalım artık görüşürüz abi

Arda: görüşüceğiz zaten yolunuz açık olsun



 Eskiden bu kadar önlem almak zorunda kalmıyorduk ama bu kez işler çok daha tehlikeli oldu. İnşaat'ta hem işçilerin hem bölge halkının güvenliğini sağlamaları için en iyi elemanlarımızdan dördünü Diyarbakır'a göndermeye karar verdik. Çocuklarla vedalaşıp Ecenin odasına gittim, tam kapıyı çalacaktım ki boğuşma sesleri geldi, o an her şey aklımdan uçtu odaya bir hışımla daldım. Ece bir adama tekme attı sonra suratına yumruğu indirdi, hemen Eceye saldıran pici  ensesinden yakalayıp  kafayı gömdüm, yere serilince üzerine çıkıp ard-arda yumrukları indirdim. Öfkeden gözüm dönmüştü pic bayılsa da takmadan dövmeye devam ediyordum bir yandan'da ite saydırıyorum

Arda: ULAN PİC KURUSU LAN SEN BENİM HATUNA NASIL SALDIRIRSIN LAN ! BENİM BAKMAYA KIYAMADIĞIM MELEĞİME EL KALDIRMAYA NASIL CÜR'ET EDERSİN  LAANNN ! SENİDE SENİ BURAYA  GÖNDERENLERİ DE TEKER TEKER BULUP İNLETMEZ MİYİM ŞEREFSİZ !

Ece: ARDA TAMAM SAKİN OL HAL ETTİM ZATEN YETER BU KADAR ARDAAAA

Arda: YETMEZ BU PUŞTA BU KADAR DAYAK YETMEZ !!!!

Ece: Arda dur artık benim için

Ece'nin son dediğiyle yumruğum havada kaldı, herifin üzerinden kalkarak Eceme sarıldım sonra gözlerine bakarak

Arda: ah meleğim ah sen iste ölürüm be ömrüm, söz konusu sen olunca değil şu anki gibi yumruğum havada kalsın kalbimi söker ayaklarının altına sererim 

Ece: o kalbi çoktan yerinden söküp aldım ama yerine benim kalbimi koydum kalbimin sahibi 

Arda: sevdam iyi misin?

Ece: iyim sevdam iyim de elin kanıyor

Arda: önemli değil, hade gel eve gidelim.                  Furkan buraya gel hemen

Furkan: buyurun efendim

Arda: al şu pici depoya götür kim gönderdi öğren gerçi belli ama sen bana bu itten isim çıkar, bide şirketin güvenliği artmıştı elini kolunu sallayıp giremezdi demek içerde köstebek var, bana o haini de bul anlaşıldı mı

Furkan: anladım efendim 

Arda: hade hayatım gidelim

Ece: tamam 



                            Aslı'dan:


Hayatımda hiç bu kadar huzurlu olmamıştım, evet etrafım düşman kaynıyor ama öz ailemden daha yakın insanlarla beraber haksızlığa karşı  duruyoruz. Ailemin açtığı yaraları hiç tanımadığım ama canıma can olan insanlar iyileştirdi.  Şu son iki haftadır Şahin'den yakın dövüş tekniklerini öğreniyorum, işine odaklı disiplinli biri  aynı anda çok düşünceli ve beni antrenmanlarda fazla zorlamıyor ama her gösterdiği hareketleri tekrarlıyorum ve Şahinin dediğine göre çok başarılıymışım. Tabi ona eskiden sokak dövüşlerine gittiğimi söyleyince baya şaşırdı, benden bu kadarını beklemiyordu gerçi sonra da "Barda neden dans eder gibi adam dövdüğünü şimdi daha iyi anlıyorum"  demesiyle sırıttım sonra da dövüşmeye devam ettik. Antrenmanlardan sonra Yağmurla onun moda evine gidiyoruz ama orda fazla zaman geçirmiyorum en fazla 1 saat sonra eve dönüyorum. Hatice anne ve Zelal ablayla zaman geçirmeyi seviyorum, Memo da okuldan gelince peşimden ayrılmıyor, kardeşime olan hasretimi Memoyla gideriyorum. Her ne kadar  beni yerle bir etseler de aileme zarar gelmesini istemem, bu yüzden kardeşimin okuluna bile gitmiyorum onları riske atmamak için. Şimdi de bahçede oturuyorum ayaklarımı yine havuza soktum hava soğuk olsada böyle yapmak beni rahatlatıyordu. Şahin Arda ve Yağmur çıktıktan sonra aceleyle arabasına atlayıp gitti, neredeyse 2 saat oldu gideli ve onu çok merak ediyorum, arayıp aramamak arasında kaldım ama sonra aramaya cesaretim yetmedi beklemek en iyisi şimdilik diye düşündüm. Ben düşüncelerimle savaşırken yanıma biri oturdu, başımı çevirdiğimde Doktorun geldiğini gördüm, acaba bu adamın enerjisi hiç mi bitmez ya yine yüzünde kocaman gülümseme var ve her durumda seni neşelendiren insanlardandır.



Doktor: naber  Bıdık? Nerelere daldın? Kimleri düşünüyorsun sen bakim 

Asli: iyim Doktor olanları düşünüyorum

Doktor: olanları mı?

Aslı: son olaylar işte

Doktor: ha o mu yaaw Bıdık boşver bu daha ne ki ohoo daha neler neler olacak bunlar bebe işi be yaw sen relax ol bir hem Yağızoğlan kimseye bir şey olmasına izin vermez sen kendini ona bırak yeter

Aslı: bırak?

Doktor: şey yani güven he ya güven ona sen gerisini koy ver gitsin

Aslı: ben ona güveneli çok oldu Doktor endişem bu değil 

Doktor: he o zaman neden bu kadar endişelisin ki

Aslı: Şahin için endişeleniyorum Doktor, o bizleri korumak için her şey yapıyor ama düşmanların ilk hedefi Şahinin kendisi.Ona bir şey olacak diye ödüm kopuyor bak mesela bugün Ardalar'dan sonra aceleyle çıktı 2 saat oldu hala yok

Doktor: Bıdık sen baya baya bizim Yağızoğlana abayı yakmışsın haberin yok

Aslı: saçmalama Doktor yok öyle bir şey sadece bu olaylar yüzünden endişeleniyorum o kadar hem biliyorsun Şahinin benim için yaptıklarını ona olan borcumu ödeyemem bana yeni bir hayat yeni bir aile verdi. Onun bu yaptıkları karşısında onun için endişelenmem normal değil mi ha Doktor

Doktor: yaw he he kesin öyledir zaten. Yağızoğlanda sende amma inat çıktınız yaw

Aslı: Yağızoğlanda derken?

Doktor: noldu Bıdık Yağızoğlanı duyunca bir canlanma geldi sana hayırdır

Aslı: aman be Doktor söyleyeceksen söyle yoksa kafa bulma ya

Doktor: iyi söylemiyorum o zaman hade Doktor kaçar

Aslı: ya Dokt... ________________yuh gitti bile acaba Şahinde derken ne demek istedi aman Aslı ya ne diyecek saçmalıyor işte gerçi şu an kendi kendimle konuşarak saçmalığın zirvesindeyim. Off Doktor bütün ayarlarımı alt üst ettin be

Şahin: yine oflamaya başladın bakıyorum

Aslı: HIHH Şahin sen miydin ya bugün Aslıyı korkutma günü de benim haberim mi yok

Şahin: pardon korkutmak istememiştim

Aslı: önemli değil de sen ne zaman geldin

Şahin: az önce geldim de sen napıyorsun öyle

Aslı: ne napıyorum? 

Şahin: sen hasta olmak mı istiyorsun kızım ha bu havada buz gibi havuza ne diye ayaklarını sokuyorsun sen 

Aslı: bana kızım demesene be

Şahin: sende çocuk gibi davranma o zaman

Aslı: ben mı çocuk gibi davranıyorum

Şahin: evet sen 

Aslı: iyi davranıyorsam davranıyorum'dur sanane bundan ha hastalanırsam da ben hastalanıcam bundan sanane Allah Allah ya

Şahin: hastalanamazsın sen

Aslı: hasta olup olamayacağımı  sana mı sorucam be 

Şahin: Aslı havuzun kenarından uzaklaş ve el kol hareketlerine dikkat et 

Aslı: etmezsem  ne olacak ha döver misin beni 

Şahin: ya sabır bak önce bir uzaklaş sonra sabrımı zorlama

Aslı: ya bir git be


Tam  öne bir adım atacaktım ki ayağım kaydı ve havuzu boyladım, buz gibi olan suyun bütün bedenimi ıslatması kaskatı kesilmeme neden oldu. İlk şoku atlatınca yüzme bilmediğim aklıma geldi, havuzun içinde debelenmeye başladım, yüzeye çıkmaya çabalıyordum ama gittikçe dibi boyluyordum. Tam her şey bitti derken belime sarılan elin sıcaklığı  bütün vücudumu ısıtırken bir anda yüzeye çıktık, ama nefes alamıyordum nefes almayı unutmuş gibiydim ve o an dudaklarımda baskı his ettim sonra biri sıcacık nefes gönderdi, yeniden doğmuş gibi derin bir nefes aldım sonra gözlerimi yavaş yavaş açtım ve yine o kurtardı beni. Endişeli gözlerle bana bakıyordu sırılsıklam olmuş saçlarından damlalar yüzüne damlıyordu derin derin nefes alıyor iyi olup olmadığımı soruyordu. Ben ise hala öksürüyor nefes almaya devam ediyordum bir yandan da titremeye başladım. Şahin omuzlarımdan tutup az sarstı titremekten hiç bir şey diyemiyordum, sonra bir anda  kolları arasına aldı sımsıkı sarıldı bana. O da ıslak olsada şu an sıcaktan boğulacakmış gibiyim, bende tereddüt etsem'de çekinerek sarıldım ona. Neden bilmem ama bu an hiç bitmesin, hiç ayrılmayalım istedim, yanında olmak zaten güven veriyordu ama kollarının arasında olmak ona sarılmak sanki bütün dertlere deva, bütün kötülüklere karşı en güçlü kalkan gibi. Ona sımsıkı sarıldım gözlerim ağırlaştıkça ben daha da sıkı sarılıyor bırakmasından korkuyordum, kollarında uykuya dalarken belimde olan bir eli bacaklarımı alttan tuttu ve havalandım. Başka zaman olsa uyanır kafa atardım beni  kucaklayıp götürdüğü için ama şu an hem yorgundum hem bırakmasını istemiyordum, daha sonra ne oldu bilmem çünkü çoktan uykunun esiri olmuştum bile, dünyanın en güvenilir  kollarında.




                           SON


--------------------------------------------------------------------------



Uzun süredir bölüm paylaşamadım kusura bakmayın Türkiye'ye taşındım bide üniversite var tabi yetişemiyorum,  bu bölüm diğerlerinden daha uzun oldu  inşAllah beğenirsiniz :) 










































































































































Continue Reading

You'll Also Like

9.4K 1.5K 9
Gülümsemeyi unutan bir çocuk...
245K 13.8K 43
aile kurgusudur klasik bir şey yazıyorum umarım beğenirsiniz
148K 6.7K 47
Saplantılı bir aşkın yorgun bir kalbe uğramasıyla korkunun ve bağımlılığın iki kişilik deliliğe dönüşümü. +18 ‼‼‼‼🔞Ağır cinsellik, toxic ilişki, şid...
169K 7K 48
Urfa'nın dar sokakları üstüne, üstüne gelirken savaşmak hiç bu kadar zor olmamıştı... Liya Dağdeviren Hazar Harzemşah @! Tüm haklar şahsıma aittir...