Aşkın yaşanması kolay anlaşılması güçtür.
Bildiğimiz üzere herkes aşkı yaşadığını ifade ediyor.
Doğrudur aşkı herkes yaşar,lakin herkes hissedemez aşkın asıl tadını.
Bu duyguyu herkesin hissettiğini söylemek yanlış olur.
Öyle olsaydı eğer,aşkı herkes hissetseydi hüzün dolu ayrılıklar kurumaya yüz tütmüş gözyaşları ve ihanetler olmazdı dime.
...
Ne de güzel bir beklemdir bu değil mi? Acının olmadığı bir aşk yaşamak.
Var mıdır acaba böylesi.
Bilmem ki ...
Bildiğim şey:gerçekleşmeyecek beklemelerin üstünde hayal kurmak avuntudan ibarettir.
Ki.! Zaten aşk yaşanmaya başladıysa,
Hevese dönüşen aşklar...ve...
Gerçeğe dönüşen aşklar olarak ikiye ayrılıyor.
Aşk dünyada ki en tatlı zehirdir.
Çoğu insan için aşk; sevgi niyetli ama acı,gözyaşı ve ihanetlerle kurulu oluyor
Anlayacağınız; bu tür insanlar için aşk ekmeğin üstüne sürülen kezzap gibidir.
...
Kimi insanlar içinse sevgi tohumları bir aşk etmeyene dek açmaz.
Güven ve inanç kuramı oluştuktan sonra yavaş yavaş uçuşur kalpte aşk kelebekleri.
işte bu tür insanlar hak eder ekmeğe sürülen ballı ekmeği.
Aşkı yaşamakla anlamak arasındaki fark bu noktada ortaya çıkar.
Şimdi soruyorum sana...size...herkese...
Yaşıyorum dediğiniz aşk hangi kurama uyuyor.
Aşkınız sadece heveslik mi?
Birlikte alınan nefeslik mi?