Göz yaşlarım yanaklarımı yıkarken uzun zamandır eğik olan başımı kaldırdım ve bingo!! çok güzel...
tanımadığım bir arabada tanımadığım iki çam yarması bilmediğim bir yol ve bilinmezliğe doğru gitmeyi bekleyen uzun bir hayat.
Yarım saat sonra kocaman bahçesi olan taş duvarlı bir evin önündeydik. Öndeki zorba arabadan inerek benim olduğum taraftaki kapının önünde dikilerek ve inmemi sabırsızlıkla beklemeye başladılar. Belli ki emirlerini sağlam almışlardı bu noktadan sonra kesinlikle can acıtıcı bir hamle yapmayacaklardı. Ama ben sonumun ne olacağını hiçbir zaman kestiremediğim için tez canlılığıma yenik düşerek inmemeyi inada bindirmiştim. Tam ben bunları düşünürken arabanın kapısı sertçe açıldı ve zorba köle inmem gerektiğini bakışlarıyla belli ederek beni taciz etti . Tabi ben güya burnum düşse eğilip yerden almam ya bu durumun içinde bile gerizekalı bir emir kuklasıyla inatlaşma peşindeydim. Hanene bir aferin ekle yersiz Rosie. Bir ara şu kuklayla göz göze geldik. Hayır anlamıyorum neyin zorbalığı bu kolumdan tutup çekiştirerek indirmeler falan.
Yaşanan kısa arbededen sonra adamı iyice kafaya takmıştım gece gece bulucaktı belasını benden. Acıyan bileğimi ovuştururken kapıya doğru ilerlemeye başladım yerde gördüğüm yedi cüceden bozma heykel bana resmen göz kırpmıştı. Başladım " aaa!! yerde elmas bir kolye var gördünüz mü?" diyerek çılgın gibi el çırpmaya. Bunu dedikten hemen sonra tepinerek cücenin başına geldim. Beyinsiz de ya bana inandı ya da bu deli ne yapıyor diyerek dibimde bitti. Boşuna gerizekalı demiyorum ki yürüdüğüm yoldan onu nasıl göreyim ben!!!!! Artık kaçınılmaz son gelmişti yere eğildim ve cam cüceyi alıp arkama dönerek kazandığım ivmeyle adamın kafasında parçaladım. Diğer adamlar peşime düşmeden birkaç saniye önce yığılan adama doğru bakarak " beğendin mi yaptığını? bak gece gece icat çıkardın başıma" diyerek koşmaya başladım.