Serseri#SavNaz#

By KATRANzade

269K 14K 2K

Vücudumun her bir noktası sızlıyordu. Daha ne olduğunu anlamadan bir elini boğazıma dayadı. Az önceki eğlenen... More

1 |Yeni Hayatım|
2 |İlk Tanışma|
3 |Felaket Yakışıklı|
4 |Biraz Eğlence|
5 |Siz İkiniz|
6 |Demek Adı Savaş|
7 |Aynı Sınıf|
8 |İlk Okul Kuralı|
9 |Çok Eğlenicez Seninle|
10 |Uzak Dur Lan Ondan!|
11 |Sen Benim Kurtarıcımsın|
12 |Gitme|
13 |Çığlık|
14 |Sen Gerçek Bir Belasın|
15 |İyi Olmana Sevindim|
16 |Lütfen|
17 |Yalnız|
18 |Aynı Evde|
19 |İntikam|
20 |Kıskanç Savaş|
21 |Sadece Bana|
22 |Sevgilim mi?|
23 |Mrs. Küçük Ayı - Mr. Odun|
24 |Gidemezdim|
25 |Öpücük|
26 |Evet Aptal!|
27 |Yumruğumu Geçireceğim!|
28 |Rapunzel|
29 |Hoşlanmaya Başlıyorum|
30 |İspatladım Güzelim|
31 |Galiba Sana...|
32 |Kuzen|
33 |Huzur|
34 |Karşılık|
35 |Savaş'la? Sevgili?|
36 |Şaşkınlık|
38 |Katil Misin?|
39 |Biz Olamayız|
40 |Merak|
41 |Ritim|
42 |Öğrenmelisin|
43 |Arkadaşım|
44 |Küçük Yardım|
45 |Hep yanımda kal olur mu?|
46 |Peki, güzelim|
47 |Sen benim meleğimsin|
48|Lanet Olsun|
49|Öfke|
50|İşte Benim Kızım|
51|Hiç|
52|Mızmız|
53|Evlenirim Lan Bu Kızla|
54|Sevmek|
55|Aşkın Rengi|
56|Gerçekler|
57|Gözyaşları|
58|Havaalanı|
59|Sol Yanım|
60|Alışmak|
61|Tartışma|
62|En Büyük Ceza|
63|Kalbimin Bir Parçasısın|
64|Kötü Bir His|

37 |İntikam Oyunu Başlasın|

3.7K 228 41
By KATRANzade

---Nazlı---

Şaşkınca Mert'e bakarken o da bana sırıtarak bakmaya başlamıştı. Bir süre sonra başımda hissettiğim darbeyle gözlerim kararmaya başlamıştı.

Başıma vuran ağrıyla gözlerimi aralamaya başladım. Etrafı incelemeye başladığımda neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordum. Ben neden bir sandalyede bağlıyım? Ve burası neresi?

Bu düşüncelerle etrafı incelerken bulunduğum depo'nun kapası açıldı. İçeri giren kişiyle her şeyi hatırlamaya başlamıştım. En son Savaş'la buluşmak için parka gitmiştim. Ama onun yerine değişik bir sürprizle karşılaşmıştım. Mert. Beni burada tutmasının amacı ne ki?

''Ooo Savaş'ın biricik sevgilisi uyanmış'' dediğinde yüzümü buruşturdum. Tam cevap vermeye çalışacağım sırada ağzımın bir bezle bağlandığını fark ettim.

''Ahh pardon Nazlıcım'' dediğinde yanıma yaklaşmaya başlamıştı. Gelip ağzımdaki bezi açtığında konuşmaya başladım.

''Senin kafan iyi mi Mert?! Salak mısın sen?! Ne diye beni burada tutuyorsun?! Beni hemen çöz!'' dediğimde kahkaha atarak gülmeye başladı. Ahh deli olucam!

''Ne gülüyorsun gerizekalı!'' dediğimde gülmeye devam ediyordu. Gülmesi kesildiğinde konuşmaya başladı.

''Ah Nazlı... Seni bırakacağımı düşünüyor musun gerçekten?'' dediğinde öfkeyle baktım.

''Aslında seni bırakıcam'' dediğinde rahatladım.

''Seni Savaş'ın kollarına bırakıcam hem de''

''Sana baktığında ne yapacağını şimdiden merak ediyorum doğrusu''

''Sence ağlar mı?'' dediğinde sırıtarak bana bakıyordu.

''İlk olarak Savaş'la ne derdin var?''

''İkincisi Savaş niye ağlasın?'' dediğimde güldü.

''Savaş'tan senin sayende intikamımı alacam. Aslında sana teşekkür etmeliyim. Sonuçta bunun için canını feda etmiş olacaksın. Ve sen öldüğünde...'' diye devam ederken hızla konuştum.

''Sen ne diyorsun be?! Ne ölmesi? Ne intikamı?'' diye öfkeyle bağırdım.

''Tabi haklısın. Savaş sana bir katil olduğunu söyleyecek değildi'' dediğinde şaşkınca bakmaya başladım.

Bir katil...

''Saçmalama! O asla bir katil olmaz!'' dediğimde kendimden emin konuşmuştum. Sonuçta bu salağın laflarına inanacak değilim. Savaş bir katil olamaz! Tamam, sinirlendiğinde biraz saldırgan olabiliyor. Hatta bana sinirlendiğinde öldürecekmiş gibi baktığı da oluyor. Ama o kimsenin canına kıyacak biri değil.

''Demek katil değil! Demek ben saçmalıyorum! O zaman söyle lan benim kardeşim niye yanımda değil?!'' diye kükrediğinde korkuyla sıçradım.

''Kardeşin?'' diye kısık bir sesle sordum.

''Ya kardeşim. Savaş tarafından vurularak öldürülen kardeşim! O şu an nerede biliyor musun!? O toprağın altında!'' dediğinde gözlerindeki acıyı görebiliyordum.

''O mu yaptı?'' diye sessizce sorduğumda bağırarak konuştu.

''Evet! O lanet herif kardeşimi öldürdü!''

---Savaş---

Sabah kalktığımda aklıma gelen ilk şey küçük ayım olmuştu. Onunla bugün görüşebilecektim. Üzerime kot pantolonumu ve siyah tişörtümü geçirdikten sonra saçlarımı aynada elimle düzeltmeye başladım. Tabi bu sırada yüzümdeki kızarıklıklar ve morluklar gözümden kaçmıyordu.

Neredeyse bir saatten beri küçük ayımı arıyordum. Ama telefona cevap veren yoktu. Acaba Kuzey yanında mıydı? Belki o yüzden açmıyordur.

Saat üç'e gelirken halen telefonumun başında aramasını bekliyordum. Telefonumun çalmasıyla hızla elime aldım. Ekranda gördüğüm isimle duraksadım ve ardından aramayı yanıtladım.

''Ne var Selin?''

''Ayy ne kadar kabasın sen ya? Nazlı senin nereni seviyor acaba?'' dediğinde ofladım.

''Ne diyeceksen de?''

''Sanki seni aramaya meraklıyım da. Nazlı telefonunu açsa onunla konuşurdum. Neyse ya. Sen şimdi Nazlı'yı eve getir. Kuzey evde ve Nazlı'nın evde olmadığını öğrendi. Hemen gelin''

''Nazlı benim yanımda değil ki? Bugünden beri ona ulaşmaya çalışıyorum ama telefonuna cevap vermiyor''

''NE! Nasıl senin yanında değil? Bana not yazmış. Savaş'la buluşacağız diye''

''Nasıl not yazmış. Nerede bu kız?!'' diye bağırdım. Tabi bu sırada karşı tarafta hışırtılar gelmeye başladı. Ardından da arkadan Kuzey'in sesi geliyordu.

''Nazlı nasıl seninle değil!'' diye konuşan Kuzey'in sesi sinirliydi.

''Biz onunla bugün hiç buluşmadık. Nerede bilmiyorum!''

''Hemen buraya gel!'' dediğinde telefonu kapadım ve hızla evden çıktım.

═════════════════════════

''Bu kız nerede?!'' diyerek konuşmaya başladığımda Emir konuşmaya başladı.

''Bence sizden kaçtı. Özellikle Kuzey'den tabi. Engellemeye çalışırsan böyle olur'' diyerek Kuzey'e baktığında Kuzey masanın üzerinde olan süslerden birini Emir kafasına attı.

''Sus lan! Niye böyle bir şey için kaçsın'' dediğinde sinirle ayağa kalkıp volta atmaya başladı. Bense ayakta halen telefonla Nazlı'ya ulaşmaya çalışıyordum.

''Bu böyle olmicak! Hemen yardım almam lazım'' dediğimde sinirle Oğuz'u tuşladım. Onu aramaktan başka çarem yoktu.

''Yine başına ne dert açtın acaba Savaş?'' diye konuşmaya başlayan sevgili abime en iyi cevabı verirdim ama şu ana onun yardımına ihtiyacım vardı.

''Yardımına ihtiyacım var''

''Söyle''

''Senden birinin yerini tespit etmeni istiyorum''

Oğuz'la konuştuktan sonra evde sessizlik oldu.

''Ya başına bir şey geldiyse'' diyen Selin ağlamaktan kendini harap etmişti.

''O böyle saçma şeyler yapmaz. Niye evden kaçsın ki?'' diyen Azra düşünüyordu.

''Kaçırılmış olabilir mi?'' diyen Ali'ye yandan bir bakış attım. Saatlerdir düşündüğüm şeydi. Ama inşallah evden kaçmıştır ve bir süre sonra beni arar. Ve gidip onu saklandığı yerden alırım.

Cevap vermediğimde Kuzey'in bakışları bana döndü.

''Bizden bir şeyler saklamıyorsun değil mi?''

''Ne saklayabilirim!'' dediğinde üzüntüyle önüne döndü.

Telefonum çaldığında hızla açtım.

''Bulabildin mi?''

''Hayır. Her yolu denedim ama hiçbir açık verilmemiş. Bence Nazlı Yılmaz kaçırılmış. Bu işi yapan gerçekten iyi olmalı''

''Ne yapmalıyım?''

''Haber gelmesini bekle. Onu kaçıran kişinin bir amacı olmalı sonuçta''

''Nasıl beklememi söylüyorsun?!''

''O kızla amacın ne bilmiyorum ama elimden geleni yaptım. Kameralar, telefon, hatta birkaç polisle de irtibata geçtim ama hiçbir iz yok'' dediğine sinirle telefonu kapadım.

═════════════════════════

Sabah altı'ya gelirken halen telefonun başındaydım. Ona ne olduğu konusunda fikrim yoktu. Elimdeki telefon çaldığında yanımdakilere baktım. Ardından da hızla cevapladım.

''Alo?''

''Sa-savaş'' diyen küçük ayımın sesini duyduğumda oturduğum yerden hızla kalktım.

''Küçük ayım. Neredesin güzelim? Hadi bana söyle gelip seni alayım'' dediğimde telefonda beklemediğim bir ses duydum.

''Ah Savaş bu saate kadar benim bu güzelliği kaçırdığımı düşünemedin mi?'' dediğinde beynimden vurulmuşa döndüm. Mert!

''Ne yaptın lan ona?! Eğer ona zarar verdiysen seni yaşatmam!''

''Bence boşuna çeneni yorma. Buraya geldiğinde bu güzelin cansız bedeniyle karşılaşacaksın'' diyerek kahkaha attığında ne düşüneceğimi bilemedim.

''Ne diyorsun sen ******? Eğer ona bir şey yapacak olursan...'' dediğimde duraksadım.

''Ne yaparsın Mertoğlu!? Beni mi öldürürsün?! İstediğini yap bana!? Sence umurumda mı? Sen benim canımı aldın zaten!''

''Neredesin?''

''Sana adresi yarım saat sonra bildiricem. Ama tek geleceksin Mertoğlu? Yoksa karşında küçük bir gösteri daha yaparım'' dediğinde telefon kapanmıştı. Herkes bana merakla bakarken konuştum.

''Mert... kaçırmış'' dediğimde Kuzey öfkeyle bağırmaya başladı.

''Biliyordum! Senin yüzünden ona zarar geleceğini biliyordum. Kim bilir ne halde?!'' diye Kuzey konuştu.

''Haklıydın'' diyerek sessizce konuştum.

''Tamam. Başka ne dedi?'' diyen Emre'ye bakmadan konuştum.

''Yarım saat sonra yerini mesaj atacak''

''Tamam, biz şimdi Emir'le silah işlerini hallederiz'' diyerek harekete geçen Emre'yi durdurdum.

''Siz gelmiyorsunuz. Ben tek gidiyorum''

''Nasıl tek lan?! Kardeşimi nasıl yalnız bırakmamı söylüyorsun?!'' diyerek bağırdı Kuzey.

''Siz gelirseniz daha kötü şeyler yapacak?''

''Ta-tamam o zaman polise haber verelim'' diye Selin konuştu. Ne kadar saf biri ya!

''Saçma saçma konuşmayın! Ben tek gidip her şeyi halledicem. Onu kurtarıcam. Canımı ortaya koyarım ama ona zarar gelmesine asla izin vermem''

---Nazlı---

Savaş'ın sesini duyduğumda gözyaşlarıma engel olamadım. Sesini duyduğumda kalbimde bir şeylerin parçalandığını hissettim. Ama ne yazık ki elimden telefon hemen alınmıştı.

''Bence son zamanlarını ağlayarak geçirme'' diyerek konuşan Mert'e baktım.

''O buraya geldiğinde ona da zarar verecek misin?''

''Tabi ki de. Zaten senin burada oturmanın amacı o''

''Ne yapıyorsan bana yap tamam mı? Onu öldürmeye kalkma'' dediğimde aklıma Savaş'ın öldüğü geldi. O ölmemeliydi.

''Sen onun gözünün önünde benim ellerimde ölürken o da ölecek zaten''

''Ruhunu kaybedecek'' diyerek eklediğinde gözümden bir yaş daha aktı.

''Ona bir şey olmicak'' diyerek kendi kendime konuştuğumda şaşkınca bana baktı.

''Onun seni canını bile verecek derece de sevdiğini anlayabilirim. Ama seni?'' diye sorduğunda konuştum.

''Onun için her şeyi göze alabilirim''

''Yazık olacak sana'' dediğinde depoya iri cüsseli bir adam girdi.

''Her şey hazır Mert Bey'' dediğinde kafasıyla onayladı. Telefonunu eline alıp bir şeyler yaptıktan sonra bana döndü.

''İntikam oyunu başlasın''

Arkadaşlar yorumlarda düşüş görüyorum. Lütfen yorum yapın. Veto vermeyi de ihmal etmeyin.

Hepinizi seviyorum. ♥♥♥♥♥



Continue Reading

You'll Also Like

244K 21.7K 27
Son sınıf öğrencisi Jungkook part time olarak girdiği kafede patronu Kim Taehyung'u çıldırtmayı seviyordu. Omega Jungkook Alfa Taehyung Hayrankurgu#1...
765K 63.5K 13
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar taekook
197K 18.8K 27
010 ***: hamileyim jungkook: sen kimsin
77.6K 6.3K 24
Üniversitesinin serseri çocuğu jungkook, kız arkadaşını rahatlatmak için kayda aldığı inlemelerini yanlışlıkla yeni atanan rektörü Kim Taehyung'a ata...