●●●●●●
Cemre
●●●●●●
Demir yanıma gelip Selma nın ve Alev'in kaçırılmasında ailemin aşiretin alakasının olmadığını söyleyince derin bir nefes vermistim. Bugün bu olanlar, aşiret bitmek bilmeyen suçlanmaları...
Demir'in ailesini herşeyin üzerinde tutması ve benim bu ailede ardımda kimsenin olmadığı gerçeği...
Bir Tek Civan.. hiç tanımadığı birini kendi ailesine karşı koruması...Bunu daha kocam vasfindaki kişi göze alamazken O bunu yapmıştı...
Iceri gecerken daha fazla bu havayı almak istemiyordum Demir'in yüzüne baktım
"Arabaya geçiyorum burda bir dakika daha kalmak istemiyorum" dedim sert bir şekilde, başıyla onaylarak babasının yanına ilerlerken ben kapıyı açıp dışarı çıktım ve derin nefes alıp vermeye çalıştım...
Demir gelince arabaya bindim ve Yol boyunca sessizlik hakim olmuştu..Konağa gelirken endişe içinde olan Lale Anneyi, Demir salona götürürken ben odaya geçip duşa girmek icin suyu açmıştım soğuk su ile kendime gelmek istiyordum.. Olanları atlatmam uzun sürecekti bundan sonraki yolumu düşünmek bile istemiyordum.. Giyinip odaya geçtim saçlarımı tararken, Demir odaya girdi. koltukta oturup bana bakıyordu sadece..
"Cemre neden gitmek istedin" dedi sesindeki merak garipsemistim
"bugün olanlardan hiçbir şey çıkarmadın değil mi?"dedim yüzüne dönerek
"ne demek istiyorsun" diye gözlerime baktı açıklamamı istiyordu..
"sen farkında mısın ailen beni istemiyor...herkes hemen bir şey olsunda bitsin bu evlilik diye bekliyor.... Sen istenmediğin yerde durabiliyor musun ?" Dedim gözlerine sinirle bakarak
" Her gün laf söyleniyor ve sen sadece susuyorsun, çünkü sen bu ailede söz sahibi bile değilsin.. bi eve hapis durumdasın."dedim sinirle gozlerine bakarken o gozlerini kaçırmayı seçmişti
Hizla yanına ilerleyip cenesini bana cevirdim
"bakk.. bana bak banaaa... ne bekliyorsun ? yine gidemiyorum ben buraya ömür boyunca mahkum edildim anladın mı yalnızca mahkum edildim..." diyince yüzündeki o üzgün bakış zerre bir şey ifade etmiyordu bana..
"Şimdi izninle uyumak istiyorum" .dedim dolaptan nevresim takımlarını çıkarıp koltuğun olduğu tarafta kalkmasını bekledim
"Ben sadece.." diyince yüzüne baktım
"Senden bir açıklama beklemiyorum ben bugün göreceğimi gördüm, orda öylece durup kalman bi tarafa kalsın, kuzenin benim ailemi savundu beni savundu, sen peki ?" Diyince sessizce yerinden kalkarak odadan usulca dışarı çıktı
●●●●●●●
DEMİR
●●●●●●●●
Sabah Cemre ile salona indiğimiz kahvaltı sofrasındayken yerimizi aldık, destan halam gülen gözlerle Cemre'ye döndü
"kızım babanlar da müsait ise davetleri üzerine bu akşam sizin konağa gidelim diyoruz, haber ver sen istersen" dedi gülümseyen ve mutlu bir ifade ile.
"gerçekten mi çok sevinirim" dedi yüzü gülüyordu, çünkü bu evden uzaklaşmak yüzünün gulmesine yeterli bi sebepti.
Annem gülerek Cemre 'ye baktı,
"bu telaşta bir türlü biz çağıramadık kızım, onlar önce davrandılar" dedi mahçup bir halde.
"yok Lale Anne öyle düşünme hiç, olanlardan haberleri var zaten, müsadeniz olursa bende erkenden gidip annemlere yardım etmek isterim".dedi Anneme bakarken,
"tabi kızım olur" dedi, burcu sakince dinlerken ona döndü.
"burcu, emir sirkete geçer sende gelsene hem yasemin tanışmış olursun" dedi ve Emir ile göz göze geldiler "Gelebilir mi?" Diye sordu izin istercesine.
"tabi gelebilir yenge, dediğin gibi bizde şirkete geceriz siz kız kıza takılırsınız" dedi Burcu ya dönerek.
Burcu "iyi olur canım değişlik lazım herkese "dedi.Söze girmiştim,
"hazırlanın hanımlar, şirkete geçerken sizi bırakalim" dedim gülümseyerek.
müsade isteyip odaya çıktılar, Emir ile biz aşağıda beklerken Burcu ve Cemre gülerek geliyordu.arabaya geçip konağa doğru Ilerlerken, Yolda Cemre ailedekilerin ismini Burcuya söylüyordu, burcu da olmasa galiba cemre çıldıracaktı.
●●●●●●
CEMRE
●●●●●●
Annem kapıda bizi kapıda karşılarken Burcu, Babam ve annemle tanışıp kısa bir sohbetten sonra onların yanından ayrıldı, gülerek bana dönen burcu
"Yasemin nerde" dedi merakla.
"Yukarıda olmalı haber vermedik diye inmedi sanirim" dedim yaseminin odasına girip "yasocummmm biz geldik, yeni gelinler geldi" dedim bağırarak
"canım hoşgeldiniz"diyip sarılmıştık gülerek,
"hoş bulduk sana bahsettiğim Burcu" dedim elimle işaret ederek
" çok memnun oldum bende yasemin, siz onun yaso dediğine bakmayin çocukluktan beri hep öyle söyler"dedi elini uzatarak.
" bende çok memnun oldum"dedi burcu.
"hadi odama geçelim sohbete orda devam ederiz"
~~~~~~~~~~~
burcu yasemin ile konudan konuya dönerken, Istanbulda birçok ortak noktalarımız olmuştu. Aşağıda hazırlıklar sürerken, Annemin seslenmesiyle saatin nasıl geçtiğini anlamamıştık.
"Hadi aşağı Gelin Hanımlar, misafirlerimiz geldi" demesiyle , bizde Ayaklanıp aşağı salona inerken haznedar ailesi, abim ve babamlar yeni içeri geçiyordu.
"Burcu ben telefonu odada bırakmışım sen geç, bi koşu gideyim hemen "dedim odaya hızla ilerleyip telefonumu alip arkama döndüğümde kapının önündeki demiri görünce şaşkınlıkla bakmıştım.
" senin odan oldugu ne kadar belli, sade ve hoş " dedi eşyalara bakıp gülerek
"evet benim odam ve benim seçimlerimdi " dedim iç çekerek gözlerini ayırmadan bakmıştı.
"özlüyorsun galiba, evini, odanı eski düzenini " dedi merakla
"tabiî ki özlüyorum ama konaktaki de güzel ona da çok alıştım" dediğimde gülümsemişti.
" odaya alıştın demek ilginç" dedi kafasını öne doğru sallayıp gülümser halde kaldı bir süre. "ilginç olan ne" dedim sorgulayarak
" aileye değil de, odaya alışmayı seçmekte farklı bir tercih meselesi" dedi sesli gülerek bende gülümsemiştim
"Aslında öyle değil de" dedim toparlamaya çalışarak
"Hmm nasıl o zaman Cemre Hanım" dedi yatağa oturarak
"insanlardan sıkıldığımda sığınacağım tek yer olduğu içindir sanırım, odaya anlam yüklemiş oluyorum. bu da sizin eve geldikten sonra oldu tahmin edersin ki " dedim kaşımı kaldırıp bakarak. Kısa süren sessizlikten sonra demir elimi tutup yatağa oturmami sağladıktan sonra elini önünde birleştirip bana döndü.
"cemre" dedi sakin bir sesle.
"konuşmamız gerekiyor artık çünkü böyle olmasindan artık iyice huzursuz bir haldeyim " dedi derin bi nefes vererek.
" seni dinliyorum Demir " dedim gözlerine baktım
"Ben yaptıklarım ile seni fazlasıyla kırdım ve Seni haksız yere suçladım her konuda belki de" dedi elindeki yüzük ile oynarken aniden yüzüme döndü "ÖZÜR DİLERIM" dediğinde, şaşkınlıkla baktım yüzüne. pişman olduğu çok belliydi ama bende kırılmıştım hemde fazlasıyla. Derin bir nefes aldım ve ona doğru yüzümü döndüm
"demir bak, ikimizde zor zamanlar geçiriyoruz. özellikle ben bir yandan sana alışmaya çalışıyorum, diğer yandan aşiret, Bana yaptıklarıni atlatmaya çalışıyorum . inan hic kolay degil. bende kötü davranmış olabilirim sana karşı, bende ileri gitmiş olabilirim. gerçekten üzgünüm. bu olanlari unutmaktan başka birşey yapamayiz önümüzde uzun bir yol var. ailelerimiz var korumak zorunda olduğumuz bu evlilik var,hersey geçmişte kalması en iyisi " dedim ince ama zor çıkan sesimle. Karsimdaki adam gözlerimin içine gülerek bakması iyi hisetmemi sağlamıştı.
"hadi aşağı inelim annemlere ayıp olmasın" dedim adım atmıştım ki elimden tuttu. 'Ne oluyor'der gibi baktım
" bir şey daha var. işler için İstanbul'a gitmemiz gerek. 2 gün sonra seninde benimle gelmen lazım çünkü çeşitli davetler olacak evlendiğimizin bilinmesi gerek artık " dedi net bir şekilde.
"ne kadar kalacaz" dedim sorgulayarak,
"2 hafta kadar"
"tamam olur" diyip aşağı Salona geldiğimizde aileler sohbete dalmışlardı kendi aralarında
"Demir ve Cemre indiğine göre buyrun yemeğe geçelim " diyen annem hepimizi sofraya davet etmişti. Yemek faslı tatlı sohbetler derken Demir müsade isteyip söze girdi.
"baba ve hasan bey müsaadeniz olursa 2 gün sonra Cemre ile İstanbula gitmek isterim" dedi saygıyla.
" hayırdır oğlum bi sorun yok ya" diyen babama demirden cevap gecikmedi
"şirketteki işleri toparlamam gerek,ortaklık için gerekli durumları açıklamam gerek, istanbuldaki şirketi fazlasıyla ihmal ettim geçen süreyi telafi edip döneriz " dedi net bir halde
"gittiğiniz iyi olur oğlum, Cemre'de İstanbuldaki şirketin başına geçeceğinin haberini verme vakti gelmiştir" dediğin de şaşkınlıkla babama baktim
"baba şirketin başına geçecek kişi ben miyim " dedim şaşkınlıkla "Ama abim" dedim ona dönerek
"Yıllardır bunun için çaba sarf ediyorsun kızım,Hem Mehmet orada herşeyden haberdar, kendi şirketinden çok bizimki ile uğraştı çocuk yıllardır, sen ordayken yine idare ediyordunuz ama olmuyor artık, bi süredir Ali sürdürüyor bir-çok şeyi," diyince şaşırmıştım. Herşeyden habersiz aniden gitmeyi seçen Ali, Istanbulda soluğu almıştı demekki.
"Ali istanbulda mı ? Cemre gidince de orda mı olacak" diyen Demir"in sesi normalden biraz daha sert bir biçimdeydi.Abim sakinlikle araya girmisti.
"Bugün itibari ile yurt dışına çıktı. 1 aya ancak geri dönüş yapar. ben bu sorunlardan bahsedince sağolsun burda beraber ilerlediğimiz gibi, Istanbulda olan problemlere de çözüm bulduk ortak halde, Istanbuldaki herşey hazır yani Cemre için bir sorun gözükmüyor" dedi aciklama yaparcasina Abim.
"Demek gitmeyi secti abi" dedim bunun altinda bir is olduğu apaçık ortadaydı. gözlerini kapatıp kafasıyla onaylayan abim, daha fazla konuya girmeyeyim diye sustu.
"Hadi Ben buraya geri dönecem diyeyim o zaman nasıl ilerleme kaydedecez"demistim merakla..
"Siz buraya döndükten sonra ise Ali, dönmüş olur yurt dışından,ordaki isleri toparlamak için bir süre kalır. ortaklık da mevcut Mehmet de orda, Sen zaten kendi düzenini kurduktan sonra Ali de sana destek çıkar bir süre " diyen abim yemegine devam ederken
Babam " Bu kararı abinle ortak almıştık zaten kızım için rahat olsun herşey ayarlandı zaten. bunu her iki aile de bilsin diye bu masada konuşmayı seçtim, kusura bakmayın biraz uzadı" diyen Babam bana döndü.
"Sen yillardir uzerine düşeni fazlasıyla yaptın kızım, abin ile ortak verdiğimiz bir karar bu içimiz rahat ve hakkın olan seni yerinde bekliyor" dediğinde yerimden kalkip babama sarilinca herkes gülümsemisti ve emeklerimin karşılığını alıyordum ve herşeye rağmen ailemin ardımda olduğunu görmek beni daha hırslı bir hale getiriyordu...
●●●●●●●●●●
2 Gün sonra
●●●●●●●●●●●
Cemre
●●●●●●
Babamın beni İstanbuldaki şirketin başına geçmemi istemesinden sonra içim daha çok rahatlarken Geçen 2 günde ise demirle normal hayata daha çok adapte olup birlikte guzel vakit geçirmeyi başarıyorduk.
Sabah erkenden uyanıp balkonda sakinlikle otururken "günaydın " diyen Demir yanıma geldi."günaydın "dedim gülümseyerek. "Erkencisin yine uykuyu sevdiğini sanıyordum" dedi gülerek.
"Arada sevdiğimiz şeyleri de bırakıyoruz demek ki seçim bizim" dedim göz kırparak.
"Nasil rahat hissedersen öyle devam et tabiki, bu arada söylemeyi unuttum dün biletleri aldırdım uçak saat 12 de eşyalarını hazırlamak istersen eğer " dedi dolaba doğru ilerlerken. Bende yanına geçmiştim.
"Sorun değil, benim eşyalarım Istanbul'da ki evimde. sadece oraya uğramam gerekecek burdan götürecegim birsey yok.mardinde yöresel takildigima bakma severim farklı giyinmeyi ama Istanbul da sana yakışır bir eş olmalıyım değil mi"dedim ima eder bir hâlde.
"Ben her halinle seni kabul etmeye hazırım Cemre, yeter ki sen nasıl rahat hissediyorsan öyle davran" dedi gülümseyip banyoya ilerlerken ben odayı topladım ve Kahvaltı icin salona inip yerlerimizi aldık hepimiz. Adnan Bey lafa girdi.
"Uçağınız kaçta evlâdım"dedi çayından yudum alırken
"12 de baba kahvaltıdan sonra çıkarız" dedi Demir.
"Ev hazır halde Nurgül de herşeyi ayarlamış bizde kalırsınız bir dönem sonrası da Cemre ile sizin karariniz oğlum" dedi samimi bir şekilde.
"Bi gidelim de baba duruma göre bakarız. siz henüz buradasınız zaten bizde döneceğiz kısa zamanda" dedi bana bakarak.
Kahvaltı sonrası hızla hazırlanıp havaalanına geçerken ıstanbul yolculuğumuz başladı. Yalniz geldiğim bu şehir Evli olarak geri döndürmüştü Istanbul'a....
●●●●●●
DEMIR
●●●●●●
Istanbul Havaalanina inis yaptigimizda gönderilen arabaya geçerken, Cemre sakince yanımdaki yerini aldı
"demir ben kendi evime gitsem mi direkt eşyalarımı almam gerek " diyen cemreye gülümseyerek baktım.
"bize geçeriz benim evden almam gereken dosyalar var, şirkete geçerken seni de evine bırakırım veya istersen arabalardan birini alır sen tek geçersin"dedigimde kafasıyla onaylayarak " olur "dedi elini tuttuğumda şaşırsa bile karşılık vermesi kısa sürmüştü gözlerime bakınca biliyordum o bana bu hayatta gönderilmiş en büyük şansımdı...
***
Evin önünde durdugumuzda hayretle dışına bakıyordu
"açıkçası bu kadar büyük bir ev beklemiyordum gerçekten güzelmiş Istanbulda ailenle mı yaşıyordun sen " dedi bana bakarak
"evet, kendime ait bir evim var ama ailemle yaşamak benim tercihimdi tabi evlenmeden önce. sanırım ailecek döndüğümuzde benim eve geçeriz " dedim gülümseyerek
"Alismistim ailecek yaşamaya" dediğinde inanmayan gözlerle ona baktım. "peki burcularda burda mı kalıyordu Istanbuldayken " dedi merakla sorarak.
"evet destan halamda bizimle kalıyor " büyük ihtimale dönüşümüzde emirlerde taşınır ayrı bir eve , babamin onlara sürprizi olabilir herkes kendi duzenini kursun diye" dedim göz kırparak "ama bu şimdilik aramızda" dediğimde gülümseyip başıyla onaylamıştı.
●●●●●●
CEMRE
●●●●●●●
Demirin odasına geldiğimde oldukça büyük bir odaydı siyahla dizayn edilmis bir oda vardı
"odamın pek iç açıcı olduğunu söyleyemem ama siyah her zaman tercihimdir " dediğinde ben odayi inceliyordum hâlâ,
"Neyse ben evraklari alıp geliyorum sen evi dolaş istersen isim bitince seslenirim " diyip büyük kapılı odaya girdi.
Ben ise odadan çıkıp eve baktım saray gibi bu ev, Demirin odasının hemen yanında olan odaya girdiğim de aynı benim odam gibi dizayn edilmiş oldukça büyük, sade odada bir sürü resim vardı. Demir'in ailesinin uzun zamandır kullanılmıyor gibiydi tozluydu eşyalarla doluydu...Demir'in seslenmesiyle hızla odadan çıktım. Demir bana doğru ilerlerken
"HAzirsan çikalim" dedi kapıyı göstererek. Arabaya ilerledim ve navigasyon ile evin yerini gösterdim.
°°°°°°°°°
Yavaş ilerlerken yolda
"Ya sen evinin burda olduğuna emin misin" dedi şaşkınlıkla etrafına bakarken
"buralar sanki üniversite için fazla lüx" dediğinde sesli gülerken elimle işaret ettim
"Hah burası işte şurada durabilirsin" dedim. arabadan inerken kapıyı açıp Evime geldiğim zaman derin bir nefes aldım.. çok özlediğimi anladım 4 yılım bu evde geçmişti ve her şeye çok alışmıştım. şimdi kıymetini daha çok anlıyordum . Kapının önünde duran demir e baktım
"kapıda dikilmeyeceksin değil mi geçsene içeriye " dedim gülerek elimle buyur ettim
"açıkçası böyle bir evi beklemiyordum oldukça büyükmüş" dedi etrafa bakarak
"yaseminle üniversitede bu evde kaldık tabi abimde her detayina kadar eşinin rahatını düşündü " dedim sesli gülerek.
"yaseminle aynı üniversitede mi okumuştun" diye şaşkınlıkla sorunca
"evet, hem yengem hem enn yakın arkadaşım kısacası herşeyim" dedim gulerek.
"aynı bölüm mezunuyuz ve sözde ben onu Mardinde bırakıp burada yalnız yaşayacaktım " dedim bur süre sessizlik oluştu. "kısmet değilmiş bu evde öylesine kaldı" dedim yüzüm düşmüştü eskileri konuşunca.
"eŞyalarını toplamak uzun sürecektir, arabayı sana bırakayım istersen çünkü benim şirkete geçmem gerek " dedi dosyaları göstererek "toplantılar beni bekler"dediğinde anlamıştım işler karmaşık haldeydi...
"gerek yok demir arabayı bırakmana arabam garajda benim, sen çık geçikme istersen" dedim Yanıma geldi evin anahtarını elime bıraktı
"akşam geçikmeden gelmeye çalışırım evin adresini mesaj atarım.görüşürüz "dedi ve yanağımdan öpüp çıktı.
Ben ise kan yanaklarıma pompalandığını hisediyorum şuan hemen kendime gelip odama geçtim ve eşyaları toplamaya başladım.
Geçen zamanı düşününce hayatım çok farklı bir hal almıştı. Hiç tanımadigim demire gün gittikçe alışıyordum aslında Istanbula gelmemiz birbirimize alışmamiz Daha iyi tanımamiz için güzel bir zamandi
●●●●●●
DEMİR
●●●●●●
Cemreyle gün gittikçe daha iyi anlaşır olup sohbetlerimiz ile birbirimizi daha iyi tanır olmuştuk, verdiği savaş mücadele güçlü bir kadını yaratırken ondan etkilenmemek mümkün değildi.bir süredir kavgalarımızda son bulurken İstanbul ikimiz içinde güzel bir başlangıç olmasını dilemiştim ilk kez.
Şirketteki odama ilerlerken asistanima selimi çağırmasını söylerken ben odama aylar sonra giris yapıyordum.
Kısa bir yerleşme olaylarından sonra kapının çalıp iceri giren dostuma gülerek "selim" dedim yerimden kalkıp sarılırken "oooo demir kardeşim, hoş geldin hangi rüzgar attı seni buraya"dedi dalga geçercesine.
"mardinden uzaklaşmak gerekti dostum, şirketi bahane ederek kaçtım geldim " dedim gülerek ayrılırken
"iyi yaptın abi zaten bi evlenip kaldın orda gidiş o gidiş" dedi kahvesini eline alırken.
"Ee yalnız mı geldin Mardinden, Emir eşlik etmedi mi" dedi merakla.
"ha yok Cemre ile geldik.onu kendi evine bıraktım eşyalarını bize götürecek biliyorsun burası da artık bir uğraş alanımız olacak " dedim bıkkınlık ile.
"alışmış gibisin evlilige Cemre'ye " dedi ima ile
" artık alıştık mi zorunda mi kaldım bilmiyorum dostum, şükür her şey yolunda, İstanbul da daha iyi olacağına eminim" dedim kesin bir hâlde.
"Mardin sizi esir bırakmıştı abi özelliklede Cemre yi bırak kız bi nefes alsın burada"
"Ikimiz icinde farklı durumlar vardı Mardine giderken, o yollar birleşti şimdi. Tunalar şirketle mardinde ortak olma kararını onayladık şirkete bildirmek için burdayiz zaten" dedim kahvemi yudumlarken.Selim sevinçliydi bu habere "bu iyi haber işte, yükselişe geçtiğimiz şu günler de destek olarak bulunmaları büyük avantaj, Ancak bildiğim kadarıyla İstanbul da ki şirketleri de ayrıydı ona ne oldu" dedi merak halinde
"Işte birde o yanı var, bil bakalım yönetim kurulu başkanı olacak kişi kim ? " dedim canım sıkılmışti yine
"Damatlari olarak sen mi yoksa ?" dedi kahkaha ile gülerek.
"Yok abicim ben değil, sevgili Karım Istanbuldaki şirketin yönetim kurulunu resmen devralacak" dediğimde elindeki kahve fincanını tedirginlikle yerine bırakan Selim şaşkınlığını bende yaşamıştim daha gecen hafta olduğumuz yemekte.
"Demir" dedi tedirginlikle."abi bu doğru bir karar olmayabilir kabul ettin mi sen şimdi" dediginde kafamla onayladim
"engel olamazdım selim babasının kararıydı. kızını bunca yıl okutmasına müsaade etmiş. tabiî ki de bunu yapacaktı da sadece Cemrenin bu işi yapabilecek mi diye düşünüyorum, her şey değişecek gibi neyse çıkalım da yemekte detayları anlatırım, sıkıldım buradan öğleden sonra icin herseyi duzenlemis olurlar zaten bilgilendirmeyi o zaman yaparız"dedim
"peki patron " diyen selim onaylarken,ben asistanim ile görüşüp detayları bildirdikten sonra şirketten ayrılmıştık.
■■■■■■■■■■■
Üst-üste devam eden toplantılar sonrası şirketten saat 7 gibi çıkıp eve geçmiştim kapıdaki arabadan geldiğini anlarken kapıyı anahtara açıp girerken "cemre" diye seslendim. "hoş geldin demir"diye cevap verince farklı hissetmiştim, yıllardır bu eve bu saate girmiş miyimdir bilmem. Hele ki seslenerek gireceğimi söyleseler galiba gülerdim.Ancak şuan yaşadıklarım.
Salona ilerlerken merdivenlerden inen Cemre koltuğa çöktü.
"erken bitmiş işin ne o şirketi mi batırdın "dedim dalga geçercesine.
"Henüz değil Ama emin adımlarla batirma yolunda ilerleyişe devam" dedi sesli gülerek.
"Hadi hayırlısı," dedim ceketimi çıkarırken. "esyalarin tamam mı aldın mı eksik varsa tamamlayalım " dedim merakla.
"Esyaları aldım yerleştirdim bile ama bi sorun var ki Nurgül, ardına bakmadan kaçtı. kız ancak benim dağıtıklarımı toplayabilmiştir. kiza da hak veriyorum da yemek yapamadı. aç mısın birseyler hazırlayabilirim istersen " dedi cevap bekliyordu gözlerime bakarak.
"aç değilim ancak bi yorgunluk kahvesine hayır demem duştan sonra iyi olabilir "demistim merdivenlere ilerlerken
"Tamam dus alıp gel, kahveni yapayım sana " dedim gülerek.
●●●●●●●
CEMRE
●●●●●●●
Demir yukari çıkarken ben televizyonun karşısına geçip tv kanallarında dolaştım. Kısa bi süre sonra Demirde aşağı indiğinde mutfağa geçip kahve hazırlayıp içeri geçtim, kahvesini eline uzattım.
"Eline sağlık" dedi gülümseyerek.
"Afiyet olsun" dedim koltuğa otururken
" yönetim kuruluna geçişini ne zaman söylemeyi düşünüyorsun " dedi tedirginlikle.
"yarın genel kurul toplanacak ve açıklanacak diye konuştuk bugün " dedi kahvesinden yudum alırken
"cemre şirketin başına geçmekte kararlı mısın yani zor olmayacak mı"dedi yüzündeki ifade tedirginlikten çok istemediğini gösteriyordu.
" ben yıllardır bunun için uğraştım demir. her zorluğa katlandım bunu da yaparım. okurken bile sürekli şirket içindeydim düzeni biliyorum ve Mehmet de yardımcı olacaktır" dedi kendinden emin bir halde.
"Mehmet kim" dedim şaşkın bir ifadeyle.
"şuanki ortagimiz yani uzun süredir zaten şirket başında olan kişi " dedim düzeltecek.
"ona nasıl bu kadar güvenebiliyorsunuz hiç tanımadığınız biri sonuç olarak rekabet ve risk her zaman vardır" dedi meraklı bir şekilde.
"peki sen selime nasıl bu kadar güveniyorsun" dedim aynı şekilde karşılık vererek. sorduğum soruyla afallamıştı.
"yani şey selim en yakınımdır ondan dolayı ama sizin içinde Mehmet öyle olmasa zaten başında olmazdı haklısın" dedi konuyu kapatmak istercesine. Ben ise ona olanı anlatmak durumundaydım çünkü onlarda bize ortak olarak katılıyordu tanımak istemesi kadar dogal birsey olamazdi.
" şirketi bazı sebeplerden batmak üzereyken babam şirketlerini borçlarını ödeyerek kurtarmış ve ona şans vermis gibi sayılır. Mehmet ve ailesi bunun üzerinede yıllardır her iki şirketide en iyi şekilde yönetmiş hem bizim hem kendi şirketinin yükselişini yapmış o zamandandır babam ona hep güvenir ve hiçbir zamanda sorun çıkmadı şükürler olsun "dedim rahat bir tavırla.
"peki siz onunla ne kadar yakınsınız" dedi sorgular halde
"Iş ortamının gerektiği saygi kadar"dedim kendimden emin bir halde."anladım"dedi kafasıyla onaylayarak.
Bütün gece sohbetten sonra uyumak için odaya çıkarken kapının önünde durdu.
"eşyalarımi bu odaya yerleştirildi, Nurgül sabah burda olur açık vermeyelim diye buraya getirttim" dedim aciklama yaparcasına.
"Aileler zaten yok acıklama yapmak zorunda değiliz" dedi rahatlıkla.
"Sen bu odada kal, ben misafir odasına geçerim dedi" eşyalarını alırken kolundan tuttum.
"Bu oda yine senin ve benim gitmem gerekir sanki" dedim gülümseyerek.
"Nasıl rahat hissedersen" dedi eliyle kapıyı gösterdi.
"Eşyalarımı alayım hemen geliyorum" dedim giyinme odasına geçerken.
Yarınki kıyafet ve geceliklerimi alıp hızla onun yanına ilerledim.
Biraz ilerdeki kapıyı açtı, misafir odası diye hazırladıkları oda neydi, otel odasi gibiydi. Gülümseyerek ona döndüm.
"Teşekkür ederim" dedim
" bir ihtiyacın olursa odayı biliyorsun söylersin Iyi geceler" dedi odadan çıkarken, ben geceliklerimi giyinip yatağa geçtim.gozlerimi kapatıp uyumaya çalışırken yeni yer yeni oda iş stresi offff yarın ne yapacaktım ben...
▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎
bütün gece stresten uyuyamazken, sabahı zor etmiştim. Yıllardır uğraştığım hedefe saatler kalmışken ben evde daha fazla duramayıp erkenden yola düşüp şirkete geçerken,odaya girince Mehmet benden önce davranmıştı.
"Cemre hoş geldin"dedi samimi bir tavırla elini uzattı
"hoş bulduk Mehmet nasılsın" dedim elini sıkıp karşılık verirken.
"ben iyiym sen nasılsın heyecanlı gibisin" dedi gülümseyerek
"hemde nasıl" dedim heycanla.
"evlenmişsin, hayırlı olsun HAZNEDAR holding'in genel kurul başkanı ha zor ve çekişmeli olacak gibi "dedi ve güldü
"valla daha o kadarına gelmedim Mehmet, sen hala bu şirketin başındasın ben gelsemde gelmesem de öyle çünkü istanbulda olduğum kadar burada olacam, sende biliyorsun sadece ismim olacak burada olduğum zamanlarda da hep destek olacam ve bana yardımın gerek biliyorsun" dedim destek beklercesine
"okul döneminden farklı bir durum sadece imza yetkini olması.
Ve her zaman destek olacam biliyorsun hadi geçelim artık bizi bekliyorlardır" dedi odadan çıkıp toplantı salonuna girdik herkes bizi beklerken yerimizi almıştık,
Mehmet lafı uzatmadan konuşmaya devam etti
"evet artık açıklanması gereken durumlara açıklık getirelim, bu şirkette ortak olduğumda her zaman yanımda TUNALAR holding bugün yönetim kuruluna emekleri ile her daim yanımda olan şirketin asıl yöneticisi bundan sonrasında devam edecek yani TUNALAR HOLDİNGİN İstanbuldaki şirketin başına artık Cemre Tuna Haznedar geçecek. Yıllardır herkes nasıl çalıştığını görmüştür ve başarılarımızda katkısı daha okul yıllarında başlamıştır. herkese hayırlı uğurlu olsun" dedi tek seferde
Bütün herkesin tebriklerini kabul ettikten sonra Mehmet odamı gösterdi
" evet küçük hanım bu yeni odanız" dedi
"Herşey için teşekkür ederim Mehmet desteğin için, senin gibi basarili yerlerde kalmaya devam edecem bilesin "
"cemre daha okul yıllarında başladığın bu yere bu kadar çabuk alıştın. şimdide çok iyi olacak ben senin ve ailenin sonuna kadar yanında olacam. ilk günden yormayalım seni yarın ortaklarla öğlen yemeği düzenlenecek ve herkese duyurulmuş olan şirketin başına geçtiğini iş dünyasına bildirecez hatta eşin bile eşlik edebilir oda önde gelen isimlerden artik"dedi gülümseyerek odadan ayrıldı.
Şirketteki odama bakarken, Herşey değişecekti biliyordum ve ben evli olduğum için iş dünyasında daha rahat bir şekilde hareket edebilecektim. Demir en büyük katkıyı bana hiç şüphesiz burda sağlayacaktı....... ■■●●●●●■■■■■■