Ç.N/Günün bölümü geldi.Beğeniler ve yorumlar düştü.Üzücü.Yorum, beğeni hatta eleştirilerinizi bekliyorum ki ama ben.İyi okumalar^^
"Ahhh, çok yoruldum." Young ji salondaki koltuğa oturdu.Jackson'da aynısını yaptı.
"Ben de." Halsizdi.
***
Bir kaç dakika sonra, Young ji kaktı ve üst kata çıkmak istedi.
"Nereye gidiyorsun?" diye sordu Jackson.Young ji durdu.
"Uyumaya.İyi geceler." Young ji odasına doğru yürümeye devam etti.Jackson da üst kata çıktı ve o da Young Ji'nin odasına gitti.Young Ji ona baktı.
"Burda ne yapıyorsun?" Çoktan yatağına uzanan Jackson'a baktı.
"Uyuyorum." Basit cevap.
"Bu benim odam, burada uyuyamazsın."
"Neden?Sen benim karımsın.Hadi birlikte uyuyalım.Kuralları hatırla!" Jackson hala Young Ji'nin yatağından hareket etmemişti.Young ji surat astı.
"Hayır!Aman ya!Lütfen, Jackson!Şu an öyle yorgunum ki...Seninle tartışmak ya da şakalaşmak için enerjim yok." Young ji yatağına oturdu.Jackson yatağından hareket etti.Ama aniden Jackson sarılmak için onun elini çekti.Jackson ona sıkıca sarıldı.
"İnatlaşmıyorsun, değil mi?Sadece benimle uyu." dedi Jackson ve çenesini Young Ji'nin başına koydu.Young Ji iç çekti.
"Tamam." O sadece çok yorgundu.Gözlerini kapattı, uyudu.
"İyi geceler, iyi uykular ve tatlı rüyalar." Jackson onun başını öptü.
**Sabah**
"Jackson uyan." Young Ji ona sesleniyordu.Jackson yataktan zıpladı.
"Hımmm.Neden?"Jackson kollarını gerdi.
"Hadi alışveriş merkezine gidelim.Uzun zamandır birlikte takılmadık" Young Ji sırıttı.
"Ahh, tamam bebeğim, beni oturma odasında bekle tamam mı?" Jackson bir sapık gibi gözünü kırptı.
"Baş üstüne kaptan! Young Ji tekrar sırıttı.
Jackson ona seslendi, "Bekle!" onu durdurdu.Odadan gidecekti ama Jackson ona seslenmişti.
"N'oldu?" Young Ji kapının önündeyken sordu.Jackson ona gitti.Muckk!Jackson bunu yaptıktan sonra Young Ji gözlerini kırpıştırdı.
"Sabah öpücüğü." Jackson gülümsedi.Sonra havlusunu aldı ve banyoya gitti.
Young Ji'nin BA
Benimle dalga mı geçiyor?Henüz kurallarının hepsini onaylamadım ama hala ne yapmak istiyor?Şu sapık.Of.Bu sapığı oturma odasında beklemem daha iyi.Sapık, sapık, sapık.
Jackson'ın BA
Mutlu muyum?Tabiki, mutluyum!Onun yüzüne, güzel gülümsemesine, gözlerine, burnuna, dudaklarına baktığım her zaman mutlu hissediyorum.Ve az önce onu öptüm.Ah, kendimi kontrol edemiyorum!
**
"Tamam, hazırım.Hadi gidelim bebeğim!" Jackson heyecanlıydı.
"Gidelim!"Young Ji alkışladı (Elini birbirine sürttü) ve arabaya bindi.Jackson da aynısını yaptı ve motoru çalıştırdı. 'Alışveriş merkezi, biz geliyoruz!'
**
"Tamam, geldik.Gidelim!"Jackson arabadan indi.Young ji için arabanın kapısını açtı ve elinden tuttu.
"Hadi gidelim, oleyyy!" Young ji heyecanla zıpladı.Alışveriş merkezine girdiler ve bir kaç ilgi çekici mağazaya girdiler.
"Jackson, hadi şu dükkana da girelim." Young ji parmağı ile Pet Shop'u işaret etti.Gözleri yıldız gibi parlıyordu.
"Tamam!" Jackson kabul etti ve onu takip etti.Young Ji bir çok kedi türünün olduğu noktaya gitti.
"Jackson, bunu istiyorum.Lütfen." Young Ji parmağı ile Maine-Rakun kedisini işaret etti ve gözlerini köpek yavrusu gibi açtı.
"Hayır!Eğer bu kediyi senin için alırsam artık beni görmezden geleceksin." Jackson dükkandan çıkmayı düşündü ama Young ji onun elini yakaladı.
"Lütfen?Seni görmezden gelmeyeceğim söz veriyorum." Young ji sırıttı.
"Gerçekten mi?O zaman, beni burada öp!" Jackson kaşlarını kaldırdı ve parmağıyla dudaklarını gösterdi.Voahh!
"Ne?Sen benimle dalga mı geçiyorsun?Herkesin içinde?!" Young ji onun kulağına fısıldadı.Jackson başını salladı.
"Hayır!Hadi ama, Jackson! ~I love You, I love You (Seni seviyorum, seni seviyorum)~" Young Ji onu şarkı ile ikna etmeye başladı.
"Evet!Bende seni seviyorum, bebeğim! Ama...Kediyi HAYIR!" Jackson pişmiş kelle gibi sırıtmıştı.Böyle sırıtmayalı uzun zaman oluyordu.
"Lütfen?" Young Ji üzgün surat ifadesi yaptı.Jackson ona baktı sonra parmağıyla dudaklarını işaret etti tekrar, bir öpücük istiyordu.Young Ji şakındı.
"Offfff!Sonra, tamam mı?Şimdi, bu kedi!" Young Ji hala kedisiyleydi.
"Hayır!" Jackson hala kararlıydı.
"Tamam." Young ji dükkandan çıktı, onu orada yalnız bıraktı. 'Hahaha ben bu kediyi istiyorumm.' Young ji yürüdü ve Jackson'ı unutana kadar yürüdü.Sonra bir şeye çarptı.Otamatikman eğildi.
Yüzüne bakmadan "Üzgünüm." dedi.
"Young Ji?"