Aşk kimisini çok mutlu ederken kimisini de derin acılara sürüklerdi Ekim'de bunu yaşamıştı. Hayat ona sağlam bir tokat atmıştı ve bir kere daha aynı şeyleri yaşamıycaktı
Ekim :Benim gitmem lazım
Arabasına biniceği sırada Kanat kolundan tutup engellemişti
Kanat : Bu mu yani
Ekim : Ne bekliyordun
Kanat : Sana aşık oldum diyorum söylediğin şey bu mu gerçekten
Ekim :Sevme ya beni sevme. Boynuna mı atlıycaktım senin ne bekliyordun ya
Kanat : Kalbin yok mu senin ya neden bu kadar sert davranıyorsun
Ekim : Seni hiç ilgilendirmez çekil şimdi
Kanat : Ekim yapma lütfen aşık oldum ben sana
Ekim : Yanlış kişiye aşıksın o zaman. Ben seni sevmiyorum
''Ben seni sevmiyorum'' Resmen kulaklarında yankılanmıştı bu Ekim ise bunu fırsat bilerek arabasına atlayıp oradan uzaklaşmıştı. Kanat ise orada ne kadar süre beklemişti hiç bilmiyordu
- Mekan -
Herkes dağılmıştı ama Aziz ve Leyla hala orada oturmuş bu geceyi konuşuyorlardı Aziz ise sonunda aklındaki soruları sormaya karar vermişti
Aziz : Ekim neden geri döndü
Leyla : Orada bir hayatı var Aziz elbet geri dönücekti
Aziz : Sanki tek sebebi bu değil gibi
Leyla : Uzun hikaye daha sonra anlatırım belki
Aziz : Kanat Ekim'e aşık oldu
Leyla :NE
Demek'ki doğru anlamıştı ama o kadar zordu ki hele ki Ekim Fransa'ya dönmüştü nasıl olucaktı hiç anlamamıştı bile
- Havalanı -
Ekim öylece otururken göz yaşlarını hala tutamıyordu Kanat'ı hayatına dahil edemezdi çok üzücekti onu bu yüzden ama hayatına girerse daha da üzülücekti. Uçak sırası gelmişti ama ayakları gitmiyordu resmen
''SANA AŞIĞIM''
Yanlış zamanda yanlış kişiydi Kanat daha iyilerine layıktı. Piste kadar gelmiş ama uçağa girememişti o yüzden hemen arabasına binip eve gittiğinde üstünü değiştirip kardeşinin odasına gidip yanına uzanır
Yiğit : Abla
Ekim : Uyu bir tanem
Yiğit : Bir daha gitmiyceksin dimi
Ekim : Gitmiycem birtanem
Yiğit : Seni çok seviyorum abla
Ablasına daha da sokulup sıkı sarılmıştı anne babasına olan sevgisinden daha fazlaydı ablasına olan sevgisi bu yüzden hep yanında olmasını istiyordu
-Sahil -
Kanat saatlerce orada durduktan sonra sahile gelmiş orada içki içiyordu hiç böyle hayal etmemişti.Aşk denen duyguyu ilk defa tatmıştı ama sonuçu beklediğinden farklı olmuştu
X : Abi ne oldu sana
Kanat : Aşk
X : Çok mu canın yandı
Kanat : Adın ne senin
X : Yusuf
Kanat : Aşk can yaktığı kadar canda verir ama benim şuan canımı çok fazla yaktı
Yusuf : Pişman mısın peki
Kanat : Yok değilim şu dünyaya bir kere daha gelsem gene onu sevmek isterim
Yusuf : Neden red etti ki seni
Kanat : Bilmiyorum ki
Yusuf : Buraya gelen ablanın derdi daha kötü ama
Kanat : Neymiş derdi
Yusuf : Nişanlısı ölmüş sen şanslısın abi en azından sevdiğin hayatta o abla napsın
Hiç bu açıdan düşünmemişti Ekim'in ölmüş olma ihtimali bile onun için katlanılmazdı resmen. Oysa ne kayıplar vardı hayatta. Biraz daha sahilde oyalandıtan sonra zar zorda olsa ayağa kalkıp yürümeye başladığında bir kayalığın önünde durmuştu aklına gelenlerle kaşları çatılmıştı
- 4 Yıl Önce -
Okuldan çıktıktan sonra Aziz'le beraber arkaşlarının yanına gelmişler bir kafede otururken kayalıklarında orada bir kız görür dikkatle ona bakmaya başlamıştı. Gözleri ağlamaktan şimiş çok bitkin görünüyordu ama güzelliğinden birşey kaybetmemişti genede. Acaba ne sıkıntısı vardı
Aziz : Abi nereye bakıyorsun ya
Kanat : hiç
Tekrar aynı yere baktığında kızı görememişti çaktırmadna etrafa bakar ama yine görememişti
- Şimdiki zaman -
Şimdi hatırlamıştı o kız Ekim'di 4 yıl önce bu kayalıkların orada görmüştü onu demek o yüzden bu kadar tandık gelmişti ona
Kanat : Ekim
- Ertesi Sabah -
Neşe Yiğit'i uyandırmak için odasına girdiğinde Ekim'i gördüğünde mutlulukla gözleri dolmuştu. İkisinide öpüp içeri kahvaltı hazırlamaya gider. Çok geçmeden de Yiğit uyanmış ablasını yanında görünce rahat bir nefes almış ard arda öpüp uyandırır
Yiğit : Günaydın
Ekim : Günaydın birtanem
Yiğit : Uyanmaya çok korktum biliyormusun abla
Ekim : Neden
Yiğit : Uyanınca seni yanımda göremiycem diye korktum
Ekim : Gitmiycem merak etme
İki kardeş birbilerine sıkıca sarıldıktan sonra Ekim annesine yardım etmek için içeri gittiğinde. Yiğit'te telefonu alıp Kanat abisini aramıştı. O sırada Kanat korkunç bir baş ağrısının yanı sıra telefon sesiyle uyanmıştı
Kanat : Alo
Yiğit : Kanat abi
Kanat : Günaydın yakışıklı
Yiğit : Günaydın ben sana teşekkür etmek için aradım
Kanat : Neden
Yiğit : Ablama gitme dediğin için teşekkür ederim Kanat abi
Kanat : Abicim-
Ekim : Yiğit hadi ablacım kahvaltı hazır
Bu sesi duyduğu anda yüzünde kocaman bir tebessüm olmuştu Yiğit telefonu kapattıktan sonra kendine daha fazla engel olamaz bu sefer kahkahlarla gülmeye başlamıştı. Ufakta olsa bir umut doğmuştu içinde. Tekrar konuşmak için hemen duşunu alıp hazırlandıktan sonra mahalleye gitmişti. Ekim'de hazırlanmış evden çıkıyordu
Ekim : Ne istiyorsun yine
Kanat : Sanada günaydın
Ekim : Günaydın
Kanat : Gitmemişsin
Ekim : Kanat ne istiyorsun
Kanat : Ekim hiç şansım yok mu
Ekim : yok
Kanat : Fazla sabit fikirlisin hiç fırsat vermiyorsun bana
Ekim : Sen seversen sev ben sevmiyorum yetmez mi
Kanat : Bir gün fikrin değişicek
Ekim : Sadece kendini kandırıyorsun Kanat. Bizde birşey olmuycak sende kendi yoluna bak
Daha fazla konuşmasına izin vermeden arabasına binip hızla uzaklaşmıştı ikiside göz yaşlarını tutamıyordu