Gece yarısı kan ter içinde uyanmış kendini dışarı zor atmıştı. Son 4 senede fazla uyuyabildiği söylenemezdi zaten
Leyla : Uyuyamadın dimi
Ekim : Sen neden uyumadın
Leyla : Canının yandığını görüyorum Ekim keşke elimden birşey gelsede bunu senden söküp alsam ama maalesef sadece seyrediyorum
Ekim : Yarın ona gidicem
Leyla : Ekim
Ekim : Kemal'e gitmem lazım Leyla onun yanına
Leyla : Bunu yapınca ne olucak. Kendine eziyet ediyorsun sadece
Ekim : Eziyet ettiğimi biliyorum ama başka birşey gelmiyor ki elimden
Daha fazla dayanamayıp sıkıca sarılmıştı arkadaşına onu buraya çağırmakla iyi birşey yapmadığını biliyordu ama artık birşeylerin noktalaması gerektiğini fakat cesareti yoktu
- Günay'ların Evi -
Kanat eve geldiğinden beri Ekim'in o sert tavrının sebebini düşünüyordu ama bir şeyde bulamıyordu. Yanlış birşey de yapmamıştı
Aziz : Noldu baya dalgınsın
Kanat : Yiğit'e söz vermiştim ya basketbol çalıştırıcam diye
Aziz : Bu kolla çalıştırmaya gittin
Kanat : Evet Aziz
Aziz : Eee ne oldu sonra
Kanat : Ekim'de geldi sonra yanımıza ilk başta gayet güzel vakit geçirdik sonra sert davrandı biranda abar topar eve götürdü Yiğit'i
Aziz : Allah Allah sebepsiz yere yani
Kanat : Yok sanki sebebpsiz değil gibiydi
Aziz : Belki kafasına bir şey takıldı kafanı takmasana bu kadar ama geç artık
Kanat : Neye geç
Aziz : Ekim'i gördüğünde ne his ediyorsun seni hastaneye getirdiği için bir minnet duygusu değil bunu ikimizde biliyoruz
Kanat : Garip şeyler onu görünce heyecanlanıyorum hatta görmekte değil asında sesini duymak bile heyecanlandırıyor beni. Gözler bi başka bakıyor sanki o bakışların altına çok şey gizlemiş gibi. Daha görmedim ama eminim çok güzel gülüyordur
Aziz : Geçmiş olsun abi
Kanat : Neden
Aziz : Aşık olmuşsun sen hemde öyle böyle değil
Aşk dedikleri böyle mi his ettiriyordu gerçekten ilk defa tattığı bir duyguydu. Ama aşk hakkında tek bildiği can yakıcı olduğuydu
- Ertesi Sabah -
Ekim yine en erken saatte uyanmış kuş seslerini dinliyordu son yıllarda fazla uyumuyordu zaten hep en erken saatte uyanıyor işlerini hallediyordu. Kardeşinin odasına girmesi ile ufak bir tebessümle kollarını açar
Ekim : Gitmedim bir yere merak etme
Yiğit : Ama gidiceksin biliyorum
Ekim : Ablacım yapma böyle lütfen
Yiğit : Çocuk değilim abla ben dürüst ol bana
Ekim : Burası bana iyi gelmiyor Yiğit siz olmasanız Leyla ablan olmasa adımımı bile atmazdım buraya
Yiğit : Kemal abiden sonra böyle oldun abla sen
Ekim : Kadet
Yiğit üzgün bir şekilde ablasına sıkıca sarılırken Ekim'in gözü ileride ki fotoğrafa takılı kalmıştı kardeşiyle birbirlerine sıkıca sarıldıkları bir fotoğraftı değişen tek şey yüzdeki gülümsemeydi
- Restorant -
Akşam Ekim Leyla'nın ısarıryla diğer arkadaşları ile tanışmaya gelmişti ama şimdiden kaçma derdindeydi
Ekim : Leyla ben sana ne dedim
Leyla : Kemal'e gidiceğini söyledin ama bu gün gitmene gerek yok Ekim
Ekim : Leyla
Leyla : Lütfen benim hatırım için yarın söz bende seninle gelicem
Ekim : Hadi geldik
Beraber restorana gittiklerinde Kanat'ın gözü Ekim'e takılı kalmıştı resmen eğer Aziz'in dediği gibiyse gerçekten aşık olmuştu
Melisa : Hep Fransa'damıydın
Ekim : Yok bi ayağımda Belçika'da
Aziz : Bizim dayımızda Belçika'da
Ekim : Ben sadece iş için gidip geliyorum genelde
Kanat : Zor olmuyor mu böyle. Ailen burada sen oradasın
Ekim : Yoo alıştım ben artık
Ceyda : Fransa'da aşk güzel olur derler
Ekim : Muhakkak öyledir de benim için aşkın pek anlamı yok
Kanat : Hayatın gidişatı budur aşkta olmalı
Ekim : Aşk dediğin şey acı vermekten başka bir işe yaramaz ve ben acı vericek bir şeyi hayatımda istemiyorum
Ekim'in bu sert tavrı herkesin dikkatini çekmişti Leyla dışında ama kimse bir anlam yükleyememişti buna. Herkes dans ederken Ekim ve Kanat masada oturuyordu
Kanat : Bilmeden seni kızdırıcak bir şey mi yaotım
Ekim : Yooo
Kanat : Neden bu kadar ters dabranıyorsun peki
Ekim : Benim her zaman ki tavrım bu Kanat üstüne alınıcağın bir şey yok
Kanat : Ben dahil buradaki herkesi yeni tanıyorsun bu tavrın normal mi gerçekten
Ekim : Herkesin tavrı kendine hastır Kanat buda benim kimse için değişmeyede niyetim yok
Kanat : Değişmeni isteyende yok zaten
Bu tavır onu üzsede his ettikleri aynı devam ediyordu işte bunun önüne geçemiyor oluşu hem şaşırtmış hemde sinirlendirmişti
- Ertesi Sabah -
Ekim ve Leyla sabah erkenden gelmişlerdi fakat Ekim'in ayakları geri geri gidiyordu resmen yıllar sonra ilk defa geliyordu buraya ve hala hazır his etmiyordu
Leyla : Hadi birtanem
Ekim : Yapamıyorum
Leyla : Eğer şimdi yapmazsan bir daha cesaret edemezsin hadi ben yanındayım
Arkadaşının koluna destek vermek istercesine sıkıca tutmuş ve sonunda gelirler Ekim gözleri dolu
Ekim : Be-ben geldim
Kemal Arcan
D. 12.05.2000
Ö. 24.11.2019