"Tamam sakin ol. Hemen hastaneye götürelim" dedi
"Ben araba sürmüyorum baş dönemem falan oluyor diye"
"Ben sürerim senin arabanı." dedi
"Arabam babamlardan ama. Of! Sinan'ın evi buraya çok yakın. Onu arıyalım. Evdeyse eğer o götürür. Buralarda yakın taksi durağı falanda yok"
"Tamam sorun değil ben ararım." dedi
Sinan'ı acilen buraya çağırdı. Çocuk apar topar geldi evimize.
"Siz iyi misiniz? Ne oldu size?" dedi.
"Melek ateşlendi. Hemen hastaneye götürmemiz lazım" dedim.
Aslı, Melek'i kucağına alıp Sinan'a verdi.
Arabada gözlerini açtı. Birkaç birşey söyledi. Ağaç, araba falan dedi.
"Kız kim?" dedi Sinan
"Sinan uzun hikaye sür işte sen hastaneye" dedi Aslı.
"Şuan sürmek dışında başka birşey yapıyor gibi mi duruyorum?" dedi
Hastaneye vardığımızda Sinan Melek'i kucağına aldı. Acil servise gittik.
Doktor Melek'i muayene etti
"Annesi endişlencek birşey yok. İlk çocuğunuz galiba. Çocuklarda olur böyle şeyler." dedi doktor
"Ama ateşi vardı"
"Ciddi bir ateş değil. Bu Aralık bebekler için riskli değil" dedi
"Teşekkürler" diyip Melek'ime kocaman sarıldım.
"İlk günden hasta ettim zannettim seni.
" Ben hasta mı oldum? "dedi Melek
" Yok iyisin. "dedi Aslı.
" Teyze, süt! Süt içicem! "dedi Melek
" Ben gidip bi süt alıyım"dedi Aslı.
Aslı gidince Sinan, ben ve Melek kaldık.
"Bu bebek kimin bebeği? Elimi ayağıma doladınzı" dedi
"Ben panik yaptım. Özür dilerim"
"Yok önemli değil. İyiymşl ya prenses o yeterli ama hala kimin kızı öğrenemedik" dedi
"Bilmemek daha kafa rahatlatıcı"
"Ay tamam ya sormuyorum"
"Hadi parka gidelim" dedi Melek
"Güzelim zaten bütün gün parktaydık. Yarın inşallah"
"Senin adın ne?" dedi Sinan.
"Melek Deniz" dedi
Ben ilk sorduğumda cevap vermemişti.
"İsim bi tandık geldi." diyip düşünmeye başaldı. Birden bana baktı. Bakışlarından anladığını anlamış oldum.
"Bu İnci'nin kızına koymak istediği isim değil mi?" dedi
"Evet"
"İnci'nin kızı mı?!" dedi yüksek sesle
"Anne İnci" dedi Melek
"Baba?" dedi Sinan ona bakarak.
"Baba Ömer" dedi
"Ömer bilse söylerdi. Bilmiyor dime? Zaten Aslı neden sende olsun ki?! Ne karıştırıyorsunuz siz?" Sinan'ım sesi çok yükselince Melek ağlamaya başladı.
"Bir daha el kadar bebeğin yanında bağırma!" diyerek elinde sütle Aslı geldi.
"Aslı sen dime?! Sen biliyordun!" dedi Sinan.
"Evet! Biliyordum, en başından herşeyi biliyordum. Susmam gerekti sustum." dedi Aslı
"Hadi arabaya binelim. Melek kucak istemiyor. Hastanede her yeri eller. Mikrop kapmasın" dedim
"Tamam gidelim yolda konuşuruz." dedi Sinan.
"Ben sizle gelmiyorum. Siz gidin." dedi Aslı.
İkna etmeye çalışsakta gelemedi. Sinan'a bildiğim kadarını anlattım olayın.
"Melek bak bu amca. Sinan amca" diyerek öğretmeye çalışıyordum ama çok komik söyliyordu. Kendide söyliyemediği için gülüyordu.
"Zümra glr biraz bizim eve. Değişiklik olur. Akşam yemeğine kal. Kız kardeşim ve annem de evde" dedi
"Melek evde dinlenirdi"
"Bizim evde ded dinlenir. Sen alıştın mı Melek'e?" dedi
"Daha yeni tanıdım ama şöyle bir güzelliğe alışmak çok kolay. Sadece endişelerim var"
"Ne gibi?" dedi Sinan.
"Ben ona anne olmak istiyorum ama onun annesi değilim. Yani yanıma geleli 2 gün olmuş olabilir ama rabbimin hikmeti herhalde o da bana hiç yabancı olarak davranmadı. Benle uyuyor meslea. Beraber kitap okuyoruz. Arada istediğini anlamayınca bağıra bağıra ağlıyor. Ona yemek yedirmek için şekilden şekle giriyorum. Gözlerine baktığımda içimde çok garip duygu oluşuyor. Zeynep tekmelediğinde de öyle hissediyorum. "
" Sen onun üstüne nasıl titriyorsun hastanede gördük. "dedi Sinan
"Sinan ödüm kopuyor gerçekten. Of Ömer gelsin artık"
"Dayan az kaldı" dedi
"Annenler Melek'i sorarsa ne diyeceğiz?"
"Anlatırız. Annem Ömer'i çok sever. Nasıl biri bilir. Yargılamaz" dedi
"Gün geçtikçe herkesin haberi oluyor. Sence herkse söylemeli miyim?"
"Söyle bence. Yani ailelerinize ve bizim çocuklara. Sonuçta askerden gelince söyliyeceksin zaten. O zamana kadar laf çıkmaz ne ailelerinizden nede bizlerden" dedi
"Belki herkes bilirse daha rahat ederim."
"Demek İnci bu Dünya'dan gitmeden kendi kopyasını bırakmış" dedi
"Kaderi öyle olmuyacak. Melek huzurlu bir ailede anne-baba sevgisi ile büyüyecek. Kardeşi olucak, kocaman bir ailesi olucak."
" Aba, kardeş parkta" dedi Melek.
"Ablacım parka kardeşlerin yanına değil Sinan amcanın evine"
Ela gözleri ile bana bakıyordu. Melek ben çok korkuyorum. Senin gibi bir güzelliğe yetmezsem diye.
Sinan'ların evinde annesi ve kardeşi bizi çok iyi karşıladı. Melekle ilgilendiler. Akşam yemeği kurulurken evin kapısı çaldı. Biri girdi içeri.
"Hoşgeldin Caner." dedi Sinan'ın annesi Ayten Hanım.
"Misafir mi var?" dedi bana bakarak.
"Yok oğlum, Ömer'in eşi o. Misafir değil bizim evimizin gelini sayılır."dedi Ayten Hanım
Karşımdaydı o herif. Aslı'ya bunları yapan şerefsiz karşımda bana kuru bir" Hoşgeldin" diyip gitti.
Küçük bir masa taşıdı odaya laptop kurup başına oturdu. Yemekten sonrada laptop karşısındaydı.
"Abi ben biraz sigara içmeye çıkıcam gelicek misin?" dedi Sinan
"Olur, geliyorum" dedi
"Caner abi benim doktoruma bazı testleri atmam lazım. Laptopu kullanabilir miyim? Sadece Google kullanıcağım"
Biraz etraf a bakındı.
"Ne testi?" dedi
"Gebelikte yapılan testler işte"
"Tamam" dedi sıkıntı içinde ve Sinanla o dışarı çıktı. Sinan'n kardeşi, Melek'le ilgileniyordu. Ayten Hanım şu an odada değildi.
Laptopu baya karıştırdım. Birşeyler olmalıydı! Gelicekler diye ödüm kopuyor.
Korkarak tıkladım bir videoya. Bu Aslı'nın bahsettiği video. Hemen kablo ile telefonumu bağlayıp oraya attım. Sonra o dosyayı Caner'in laptopuda sildim.
Google bahsettiğim testler hakkında birşeyler arattımki şüphelenmesin. Laptop'un başından kalkıp Melek'in yanına oturdum. Bir süre sonra Sinanlar gelmişti.
"Caner abi teşekkürler işimi halletrim. Sinan benim eve gitmem lazım. Melek sütünü içip uyur artık"
"Tamam, ben sizi bırakıyım o zaman" dedi
O evden hiçbir şey anlaşılmadan çıktığım için şükrediyordum.
Evime geldiğim gibi rahat bir nefes aldım. Anneme hastaneye gidip boşuna evhamlandığımı anlattım
"Anne ben karar verdim. Ömer askerden gelen gelene kadar bilmiyecek ama ailelerlimize ve yakın arkadaşlarımıza anlatalım" dedim
"Sen öyle karar verdiysen öyle yaparız" dedi