New Assistant

By black_love_00

16.8K 691 1.7K

Her şey o telefonun çalması ile başladı -Merhaba yeni işiniz hayırlı olsun -Kabul edildim mi? -Evet. Biz siz... More

1. BÖLÜM
2.BÖLÜM
3. BÖLÜM
4.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
Teşekkür
10. BÖLÜM
11. BÖLÜM
12.BÖLÜM
13. BÖLÜM
14. BÖLÜM
15. BÖLÜM
16. BÖLÜM
17. Bölüm
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21. BÖLÜM
ÖNEMLİ DUYURU
İG BÖLÜMÜ
23.BÖLÜM
24. BÖLÜM
25.BÖLÜM
İG BÖLÜMÜ-2
26.Bölüm
27.Bölüm
28.BÖLÜM
IG BÖLÜMÜ-3
29. BÖLÜM
30.BÖLÜM
31. BÖLÜM
32. BÖLÜM
33. Bölüm

22.BÖLÜM

139 7 50
By black_love_00

Selam bebeklerim ben geldim hemde Furkan'a yazdığım doğum günü bölümü ile hadi madem yakın yıldızları sonra da bölüme geçelim 

 Sabah kalktığımda saat 10'a geliyordu. Meryem 12 de beni almaya geleceğini söylemişti. Yatağımdan ayaklarımı uzattım ve oturur pozisyona geldim. Tamamen uyanmayı bekliyordum. Ayrıca hızlı kalkarsam başımın döneceğini de biliyordum. Bir kaç dakika bekledim ve yatağımdan kalktım. Küçük video vlog kameramı şarja taktım ayrıca bataryaları da şarj etmek için prize bağladım. Bu gün Furkan'ın doğum günüydü hatıra kalsın diye bir YouTube videosu çekicektim . Ağzıma dolanan bir şarkı ile mutfağa gittim. Telefonum mutfaktaki prizde şarjda takılıydı.  Mutfak tezgahına oturup telefonumu elime aldım. ilk önce annemi aradım her sabah yaptığımız gibi bir sürü şey anlattıktan sonra telefonu kapattık. abim işte olmalıydı bu saatte o yüzden onu aramadım.Cedi'nin numarasına tıkladım ve telefonu açmasını bekledim. 2. çalışta açmıştı telefonu  

"Günaydın Sevgilim"

 sesini duyunca içime yine iş birliği için olan tedirginlik düşmüştü ama bu gün söylemeyecektim belki yarın söyleyecektim. 

"Günaydın Bir tanem ne yapıyorsun"

 yeni uyanmıştı galiba sesi uykulu geliyordu 

"Kahvaltı hazırlıyorum kendime sevgilim sen ne yapıyorsun"

 ne  mi yapıyorum içim içimi yiyor seni bu iş birliğinden nasıl kurtarabilirim diye 

"İyiyim bende yeni kalktım kameramın şarjlarını dolduruyorum vlog çekeceğim bu gün bak Furkan'a sakın bir şey kaçırma ağzından tamam mı bebeğim?"

 "tamam hayatım kırk oldu söylüyorsun söylemem hiçbir şey"

 "inşallah sevgilim inşallah Furkan'ın üstün ikna yetenekleri beni korkutuyor ne yapayım. "

"tamam sevgilim bende Meryem gelene kadar kahvaltı edeyim biraz da maillerine bakayım işler ile uğraşayım zaten 2 saat var bizim delinin gelmesine. anca işlerimi hallederim"

 yine iş demiştim azcık ucundan çıtlatmaya başlamalıydım sonuçta 

"Anladım sevgilim Furkan'da mesaj atmış geliyormuş 2 deli ile gazamız mübarek olsun madem"

kocaman bir kahkaha atmıştık beraber savaşa gidiyorduk sanki ama Furkan ve Meryem'inde savaştan farkı yoktu.

 "Olsun sevgil.im öpüyorum seni konuşuruz yine" 

"Tamam bir tanem konuşuruz." 

telefonu kapattım  ve rastgele bir şarkı açtım. oturduğum mutfak tezgahından kalkıp dolabın kapağını açtım.abimin aldıklarına göz gezdirdim. süt almıştı. ayrıca yumurta da almıştı. 

 "yumurtalı ekmek hem Meryem'de Onur'da bayılır yumurtalı ekmeğe"

 kendi kendime konuşup dolaptan yumurta ve sütü çıkardım. onlar biraz ısınırken bende eve genellikle almadığım ama abimin bana her geldiğinde ısrarla getirdiği somun ekmeği kesmeye başladım. bir yandan da Sertab Erener ile beraber Bu Gece son şarkısını söylüyordum.  ekmekleri kestikten sonra bıçağı durulayıp yerine geri koydum. telefonumu elime aldım. Cedi'ye söylemeden bu saçma iş birliğini değiştirebilir miydim acaba adamlar ile konuşup  telefondaki Head&Shoulders iletişim numarasına tıkladım. çaldı çaldı 3. çalışta Eren Bey'in sesini duydum. Eren Bey reklam ve iş birliği bölümünün müdürüydü.

 "günaydın Eren Bey bu saatte rahatsız ediyorum ama attığınız iş birliği maili için aradım sizi"

 kendi kendime içimden dua ediyordum.

 "tabi ki konuşabiliriz Dilan Hanım çok güzel bir iş birliği size gönderdiğimiz teklif"

 heh heh çok güzel gel sen bide bana sor

 "Tabi ki güzel bir iş birliği ama karşı taraftaki marka yüzü kesinleşti değil mi?"

 "Evet selin hanım yeni marka yüzümüz" 

hay sıçıyım ya of Allah'ım

 "Peki bizim reklam için farklı bir yüz bulma şansımız var mı?"

 Allah'ım ya Eren Bey beni öldürecek ya ben burada kendi kendime öleceğim.

"Dilan Hanım Selin hanım çoktan teklifi kabul etti. Siz neden reklam yüzünün değişimini istediniz?"

 Ay ay yani sana ne be adam 

"Cedi ve Selin hanım arasında bir gerginlik var o yüzden istedik marka yüzü değişimini Eren bey ben yine Cedi ile konuşup size dönüş yapacağım çok sağ olun yardımcı olduğunuz için" 

çok yardımcı oldun şakıttın resmen her yer yardım oldu.

 "Ne demek Dilan Hanım dönüşlerinizi bekliyorum" 

büyük ihtimal bir dönüş alamayacaksın ama bekle bakalım. 

"İyi günler Eren Bey"

 telefonu kapattım ve sinir ile tezgahın üzerine bıraktım. bir şey iyi gitse hayatımda olmazdı değil mi bir şey iyi gitse olmazdı yani. 

 Şarkımı geri açıp ekmekleri kızartmaya başladım. camları açmayı unutmuştum kafa mı kaldı ki ben nasıl söyleyeceğim Cedi'ye bunu bilmiyordum. en son Selin hakkında bir şey konuştuğumuzda bana çok kızmıştı. tekrar aynı şeyleri yaşamak istemem açıkçası. camlarımı açıp mutfağa geri döndüm. ekmeklerin tamamını kızarttığımda saat 11'e geliyordu. Ekmekleri masaya koydum ve odama gittim. Camı açıp Onur'a seslendim.

 "Onuuuuuuur! Onuuuuuur! Ay bir kere de duy da uyan be çocuk Onuuuur" sinirle perdesini açtı.

 "Bir uyut insanı be bir uyut be ne var nee?"

 "Kalk gel Yumurtalı Ekmek yaptım"

 "Hemen geliyoruuum" 

"Aç köpek seni"

 gülerek kapıya gittim ve otomata bastım masaya tabakları dizdim Meryem de gelirdi birazdan aman bale ki kahvaltı yapmadan çıkmış olsun o evden hemen Meryem'i aradım 

"Efendim bebeğim" 

sesi o kadar heyecanlı geliyordu ki

 "kuzum kahvaltı yapmadan çık bana gel yumurtalı ekmek yaptım"

 derin bir nefes aldığını duydum ardından bir yutkunuş 

"Benden önce Onur'a mı haber verdin apartmana giriyor şu an"

 gelmişti bile Meryem şimdi gör cümbüşü 

" Yok be canım aynı anda haber verdim" 

"öyle olsun bakalım hadi geldik biz aç kapıyı" 

telefonu suratına kapattım ve kapıyı açtım ikisine. 

"Hoşgeldiniiiiz" 

"hoş buldum ama bir daha Onur'a benden önce haber verirsen bozuşuruz." 

"Ay sende ne kıskandın be"

 başlamışlardı bile kavga etmeye. Meryem merak ile tuvalin başına gitti. 

"Gene ne sanat eserleri çıkacak sizden Dilan hanım" 

Onur kendini kahverengi deri koltuğuma salmıştı. 

"annemin doğum günü hediyesi şu resmi çizip boyayacağım inşallah" 

Meryem dudağını büzüp baktı bana

 "Çok güzel bir evlatsın sen"

 "sağ ol hadi soğutmadan gelin yiyelim hadi hadi" 

 hep beraber masaya oturduk. Onur bir yandan yemek yiyor bir yandan da nasıl evlenme teklif edeceğini anlatıyordu. ekmeğinden kocaman bir ısırık aldı

" oylo yopocoğom oşto" 

Meryem ve ben suratımızı ekşitmiştik aynı anda

 "sus önce ağzındaki bitsin" 

deyivermiştik beklemiyordu böyle bir çıkışı. eliyle dudaklarını kenetler gibi yaptı ve çayından bir yudum aldı. Meryem ağzındaki lokmayı bitirmiş konuşmaya başlamıştı

 "ay acaba Furkan beğenecek mi"

 Onur lokmasını yuttuğunu belli ederek

 "kızım o  kadar yer kapatmışsın Dilan şarkı söyleyecek diyorsun daha ne istesin bir sürü arkadaşını çağırmışsınız gayet güzel"

 elim ile Onur'u göstererek 

"Katılıyorum Furkan yerine olsam ağlardım mutluluktan" 

deyiverdim. Meryem diyorsun der gibi bir bakış attıktan sonra evet anlamında kafamı salladım. 

"Aaa ben bu gün vlog çekeceğim hatıra kalsın diye gelin beraber açalım videoyu"

ikisi de çok şaşırmışlardı alışık değillerdi benim vlog çekmeme. 

Hızlı adımlar ile odama gittim ve şarjı dolan kamerayı alıp masaya geri döndüm ve hemen kaydı başlattım

 "Selam arkadaşlar biliyorum benden vlog beklemezdiniz ama bu gün Furkan'ın doğum günü bir hatıra kalsın istiyorum hem de sizde bizimle olun istedim o yüzden bu vlog geliyor. Onur ve Meryem yanımda şimdi  kahvaltı yapıyoruz ardından biz Meryem ile kapattığımız mekanı düzenlemeye gideceğiz. o zaman daha sonra görüşürüz bizde bir yemek yiyelim gene geri geleceğiz şimdilik bay bay"

  Kamerayı kapatıp Onur ve Meryem'e döndüm.

 "Benim size bir şey danışmam lazım" 

Ne olduğunu öğrenmek için meraklı gözlerle bakıyorlardı suratıma. 

"Cedi'ye bir iş birliği geldi ve yanındaki partneri eski sevgilisi Selin"

 "NEE!"

 "Sen ciddi misin Dilan?" 

Onur'a göz devirerek baktım.

 "Ne yapacağımı bilmiyorum markanın reklam departmanı müdürü ile de görüştüm değiştirme şansları yokmuş Cedi'ye söylesem deliye dönecek Selin adını ağzıma aldırmıyor bana."

 Meryem üzülmüş gözler ile bakıyordu bana 

"Kızım sen çıkmaza girmişsin ama söylemek zorundasın anlaşıldığı gibi önemli bir iş birliği de galiba. sen gene bu  gün değil ama en yakın sürede küçük küçük anlat bence sonuç olarak bu işi sen yapmadın"

 aynen anlamında kafamı salladım. 

"Öyle yapıyım diyordum bende kendi kendime büyük ihtimal biraz kızacak bağıracak ama ona sormadan da bunu reddedemem önemli bir iş birliği yani en azından kendi iletişime geçip reddetsin"

 onur çayından bir yudum aldı ve konuşmaya başladı.

 "Yani sonuç olarak işin ucunda iyi para olan bir tekliftir bu en fazla 1 saatlik 1,5 saatlik çekim" umutsuzca bir bakış attım

"Bilmiyorum ya konuşacağım işte"

 telefonumun çalması ile irkildim saate baktım Cedi bu saatte aramazdı Furkan yanında olmalıydı. telefonu elime aldım ve bilinmeyen bir numaranın aradığını görünce şaşkınlık ile açtım telefonu. 

"Buyurun Dilan Demir ben"

 tanımadığım kadın sesi konuşmaya başladı. 

"Merhaba Dilan Cedi'nin kişisel asistanısın değil mi"

 la havle ne çıkacak acaba başımda az iş var zaten 

"Evet Cedi Osman'ın kişisel asistanı Dilan Demir ben ama sizi tanıyamadım?" 

küçük bir küçümseme sesi duydum sanki kızın ağzından

 "Selin ben Head&Shoulders'ın yeni reklam yüzü olan Selin"

 şok içinde kalmıştım ne hacet vardı beni aramana şimdi ay yüreğime inecek 

"Buyurun Selin Hanım "

 "Cedi'nin benimle arasının iyi olmadığını söylemişsin sabah Eren'e Cedi ile aramda benim bilmediğim bir sorun mu var acaba tatlım"

 O tatlımı alır. ne demek benim bilmediğim bir sorun çocuğu aldatmışsın bir de ne sorunu diyorsun yüzsüz yüzsüz 

"Cedi bunu söylememi istedi sorunu bende bilmiyorum üzgünüm bunda size yardımcı olamayacağım"

 ah yalan da söyledim oldu o artık kesin öldüm ben ya of Allah'ım 

"Tamamdır tatlım ben Cedi ile iletişime geçerim teşekkürler"

 Cidden sıçtım şu an 

"Aa şey pardon ama Cedi bey bu gün rahatsız edilmek istemediğini belirtti sabah üstüne basa basa siz arasanız da açacağını sanmıyorum"

 kurtardım sanki oldu gibi 

"Aaa ama beni açar  o ya arkadaşız sonuçta biz"

 ellerim ile yolarım seni vallahi parçalarım 

" Bence rahatsız etmemeniz daha iyi" 

yine küçümser bir ses çıkardı

 "Ah tatlım tamamdır kalanını hallederim bay" 

Telefonu resmen yüzüme kapattı. Çaresizce telefonu kulağımdan çektim. Elim ayağıma dolaşmıştı resmen sanki Cedi ile arasında hiçbir şey yokmuş gibi konuşuyordu. Birde küçümser gibi tatlım tatlım deyip duruyor sinir kız. Sorun şu an Selin'in benimle nasıl konuştuğu değil Cedi'nin bu iş birliğini duyunca gireceği durum asıl sorundu. Kulaklarım seslere tamamen kapanmıştı. sakince masadan kalkıp lavaboya gittim ve elimi yüzümü yıkadım kendime gelmem lazımdı bu gün olmazdı bu gün kimsenin morelini bozmaya hakkım yoktu. aynadan kendime baktım ne yapacağını bilmeyen çaresiz yüzüme baktım. kendime gelmeliydim. Derin bir nefes aldım ve hiçbir şey olmamış gibi davranarak mutfağa döndüm ve oturdum eski yerime. 

"kızım sen bizi delirtecek misin Onur ve Meryem'den Dilan'a hooo çekmiyor  her halde" 

Meryem Onur'un kolunu cimciriyordu

"dalga geçme dalga geçme"

"Gençler sakin Meryem çürüdü çocuğun kolu"

Meryem Onur'un kolunu bıraktı 

"dua et seni dövmüyorum söyle çabuk ne olduu"

ellerimi masaya koymuştum stresten masaya parmaklarım ile vurarak ritim tutuyordum

"Az önce arayan Cedi'nin eski sevgilisi Selin'di ve Cedi için neden aralarında kötü bir şey olduğunu söylediğimi sordu bende yalan söyledim duydunuz sizde o söylememi istedi dedim oda tamam ben onu arayıp soracağım tatlım sağ ol falan dedi duydunuz zaten durdurmaya çalıştım ama eğer Cedi'yi ararsa hem bana iş çıkacak hem de Cedi kötü etkilenecek dedim ya size ilk tanıştığımızda bir şarkı için kavga ettik" 

Yüzleri düşmüştü ne olacağını düşünüyordu ikisi de 

"Cedi'yi ara hemen"

Meryem'in hızlı çıkısı beni bir tık korkuttu

"şimdi mi ama şimdi ona Selin dersem daha sonra yaşanacak bir şeyi öne çekmiş olurum"

Onur elini şıklatarak beni gösteri

"Meryem Dilan haklı bu gününüzü mafetmeyin"

Meryem onaylarca kafasını salladı. çayımdan bir yudum daha aldım ve planımı anlatmaya başladım.

"Yarın söylerim böyle böyle diye yada yarını beklemem gece bitince söylerim ne olacaksa olur sonuç olarak uğraştım onun için benim de ulaşabildiğim yerler var adamı aradım konuştum durumu bildirdim. Bu şu an Selin'in sırf ortalık karıştırma isteği ben bu kızı Tweet te falan da görüyordum orada da hep işi ortalık karıştırmaktı"

Meryem kaşlarını çatmış 

"Ne bu kızın amacı Cedi'ye takıntılı bir eski sevgili yani resmen"

Sinir ile gözlerimi devirdim

"Madem Cedi'ye takıntılıydı niye aldattı Cedi'yi büyük ihtimal iş birliğini de medyaya geri dönmek ve prim kazanmak için kabul etti. fakültede böyle şeyleri anlatmışlardı iş birliklerini neye göre kabul eder insanlar diye. Bu da bu taktiklerden biri işte"

Gerçekten yaptığı bir taktikmiydi acaba. Ya gerçekten Cedi'ye takıntılı eski sevgilisi ise. Ne olacak nasıl bir durum içindeyim ne yapacağım hiçbir fikrim yoktu. Kolumdaki saate baktım saat 12'yi 10 geçiyordu.

"Meryem kalk bak 12'yi 10 geçiyor biraz daha gecikmiyelim"

Tamam der gibi kafasını sallayıp  ayağa kalktı Meryem tabakları beraber makineye dizdik ve hep beraber çıktık evden kıyafetlerimizi yanımıza almıştık Meryem ile zaten. Onur ile vedalaşıp Meryem'in arabasına bindik. 

"Meryem olan olayları en azından gece bitene kadar unutuyorsun tamam mı"

"Kuzum ne yapacaksın peki acaba Selin Cedi'yi aradı mı ?"

sinirli bir nefes verdim 

"Bilmiyorum anasını satıyım bilmiyorum tam diyorum ki ne kadar güzel mutlu oldum akşam beraber yemeğe çıktık Cedi ile o kadar güzel bir geceydi ki tam hayallerimde ki gibi resmen canlı müzik boğaz manzarası karşımda sevdiğim adam tam dedim işte tam bu benim hayalim karşımda sevdiğim adam olsun da her şeye razıyım dedim Bana bakarken ki gözleri bazen heyecandan ne diyeceğini unutması o kadar güzel ki dedim ya onunla beraber her şey tamam ama bana haram mutlu olmak haram yani."

"Deme öyle bebeğim. deme öyle bak akşama git böyle böyle de küçük bir çekim falan de ister oynasın ister oynamasın. ama sen söyle yani"

"Off söyleyeceğim başka ne yapabilirim ki işim bu benim."

"Evet doğru işin bu senin yani yapmak zorundasın"

"Neyse ne dedim ben bu konuyu kapatıyoruz hemen ben biraz da vlog çekeyim değil mi?"

meryem gülerek kafasını salladı. Kameramı çantamdan çıkardım ve yine kendimi konuşurken küçük bir kesit çektim. ardından yolu çekmesi için  camın kenarına kurdum kamerayı. 

"Eee Dilan sen böyle vlog falan çok çekmezdin kuzu nereden çıktı bakalım bu vlog"

küçük bir kıkırdama çıktı ağzımdan

"Hatıra için arada çekiyorum ve yayınlıyorum biliyorsun yine aynı yani"

"Kızım senin bir çocuğun olursa çok şanslı olacak baksana her şeyi kaydeden bir annesi var açıp açıp izler artık"

"Diyorsun"

"dedim gitti"

az bir zaman kalmıştı zaten müzik açtım bende muhabbet ederek mekana varmıştık.  arabadan indik adamlar bizi kapıda bekliyorlardı. 

"Merhaba Dilan ben akşam 4.5-5 gibi 3 yada 4 garson gelse bize yeterli olacaktır çok kalabalık değiliz zaten. bu arada çekim yapabilirim değil mi?"

adam kafasını onaylarca salladı.

"Tabiki yapabilirsiniz Dilan Hanım garsonlarımız saat 5'te burada olacaklar bu anahtar kafenin anahtarı çıkarken garsonlardan birine bırakabilirsiniz. iyi eğlenceler şimdiden"

"Çok sağ olun" anahtarı aldım ve Meryem ile içeri girdim. en kenara bütün mekanı çekebilecek yere kameramı kurdum.

"Selam şu an saat 1'e geliyor saat 5'te garsonlar 6 da da Cedi ile Furkan gelecek şimdi biz biraz buraları toplayacağız ve süsleyeceğiz arada gelir ne yaptığımızı anlatırım"

çantamı büfe'nin arkasına bıraktım. bütün istediğimiz süsler gelmişti. masaları kenarlara çektik ve ortaya büyük masayı koyduk Meryem ile.  o sıra kapıda sipariş ettiğimiz pastayı getiren kuryeyi gördük. ben gidiyorum anlamında elim ile Meryem'e işaret verdikten sonra kuryeden pastayı aldım. dikkatlice masaya koyduk pastayı ve kontrol etmek için kutusunu açtık 2 katlı büyük bir pasta siparişi vermiştik fıstıklı ve çikolatalı. Furkan Meryem'e bunu sevdiğini söylemiş laf açılınca. pastanın düzgün olduğunu görünce kutudan çıkardık ve dikkatlice arkadaki dolaba götürdüm pastayı. 

"Eee her şey hazır mı?"

Meryem'in sorusu ile sağıma soluma yukarı baktım. 

"Galiba evet aa konfetileri Kenan ben alırım demişti hatırlatayım mı?"

"Bir hatırlatsana ya iyi olur"

"Tamam bebeğim bak sen diğer yerlere şu sandalyeleri arkaya taşıyacağız. beni  bekle ama yalnız başlama"

"Tamam ara sen bende şu ikramlıkları kontrol edeyim"

"Tamam"

telefonumdan Kenan'ın numarasını buldum ve aramak için adının üstüne tıkladım. çok geçmeden açmıştı telefonu

"Efendim Dilan"

"Kenan rahatsız ediyorum ama konfetileri aldın değil mi?"

"Evet evet şimdi dükkandan çıktım hatta size doğru geliyoruz"

"Tamam görüşürüz o zaman"

"Lazım mı başka bir şey?"

"Yok lazım değil sağ ol"

"Tamam madem gelince görüşürüz"

"Görüşürüz"

telefonu kapattım ve Meryem'in yanına gittim. daha 2 saat vardı saat 5'e . 

"Dilan ikramlarda her şey tamam galiba ya"

tamam diyordu ama hala eksik düşünüyordu

"Gel şu sandalyeleri de taşıyalım sonra tavana süsleri asacağım masaya masa örtüsünü  sonra iyi ki doğdun yazısını falan bitecek her halde"

"Bitecek bitecek sonra da hazırlanırız zaten"

"Aynen hadi yürü şu sandalyeleri alalım hadi"

beraber sandalyeleri taşıdık arka tarafa bir tane bıraktık ben tavana süsleri asarken Meryem'de masaya örtüsünü serdi diğer süsleri taktı. her şey tamamdı.  

"Ee Meryem sen git hazırlan bende şuraları bir kere daha kontrol edeyim hem şimdi Kenanlar gelir hem onları beklemiş olurum ben"

"Tamam canım hemen hazırlanıp geliyorum"

Meryem arka giyinme odasına giderken bende tekrar gezindim kafede balonlar tamamdı masa tamam diğer süsler tamamdı zaten kafe de doğum günü olduğu için masaları falan süslü bırakmışı her şey tamamdı. o Sıra Kenan ve İlda gelmişlerdi.

"Hoşgeldiniz"

Önce İlda ile sonra da Kenan ile sarılıp selamlaştık. Kenan elindeki poşeti havaya kaldırdı 

"Buldum konfetilere aldım birkaç tane"

"Ay Keni sağ ol ya arattırdım sana da dimi?"

"Yok yok ilk girdiğim yerde buldum"

"Ay cidden çok sağ ol"

"Ne demek gayet güzel  olmuş burası"

"Olmuş dimi zaten çok büyük  bir yerde değil ya "

İlda da konuşmaya katıldı

"Gerçekten çok güzel olmuş"

"Sağ ol canım elbisene bayıldım"

"Çok teşekkür ederim Diğerleri ne zaman gelecek"

"Gelirler birazdan"

derken içeri Semih, Doğuş, Doğuşun kucağında küçük Austin ve Erica girmişlerdi.

"Hoşgeldiniz"

yine küçük bir selamlaşma merasimi ardından Meryem hazırlanmış bir şekilde içeri girdi. siyah mini bir elbise ve rugan siyah çivi topuklu ayakkabıları ile dikkat çekiyordu resmen. O içeridekiler ile selamlaşırken ben izin istedim ve  hazırlanmak için arkadaki küçük giyinme odasına gittim.  beyaz sifon yakasız gömleğimi giydim ve vizon rengi keten eteğimi de çantamdan çıkarıp giydim hemen. eteğime yakın renkteki topuklu ayakkabılarımı da giydim. hafifçe makyajımı yaptım saçlarımı da kafamdaki salık topuzdan kurtardım. ardından güzelce taradığım saçlarımı ileri geri atarak kabarttıktan sonra eşyalarım toplayı içeri geri döndüm. Herkes gelmişti zaten de saat altıya beş vardı.  Meryem'in yanına gittim.

"Ee saat 6 ya 5 var şimdi şöyle yapıyoruz ben Cedi'yi arayayım neredeler bakayım ona göre ışıkları hallederiz."  

"olur canım bir ara haber al da ona göre"

"Tamam canım"

telefonumdan Cedi'nin numarasını buldum ve aramak için üstüne tıkladım. ilk çalışta telefonu açmıştı 

"Geliyoruz canım çıkıyor musun yoksa"

"Evet bebeğim çıkıyorum şimdi ondan aradım"

"Tamam canım geldik bizde arabayı park ediyorum şimdi"

"Tamamdır o zaman görüşürüz içeride canım"

"Tamam tatlım"

telefonu kapattım ve hemen koşarak ışıkların yanına gittim 

"Arabayı park ediyorlarmış ışıkları kapatıyorum hemen"

herkes tamam diye konuşunca ışıkları söndürdüm. neredeyse bir bir buçuk dakika sonra içeriye girdiler ve o an ışıkları yakmam ile bağırışlar başlamıştı.

"İYİKİ DOĞDUN FURKAN İYİKİ DOĞDUN FURKAN İYİKİ DOĞDUN İYİKİ DOĞDUN İYİKİ DOĞDUN FURKAN"

Furkan şaşırmıştı hatta ağzı açık kalmıştı Cedi'ye döndü 

"Oğlum biz Dilan'ın sahnesine gelmedik mi?"

gülerek yanlarına gittim.

"Evet benim sahneme geldiniz bu gece burada size karşı sahne alacağım Ama önce senin doğum günü kutlayalım" 

Meryem içeriden pasta ile geldi 

"İyi ki doğdun sevgilim daha nice beraber mutlu sağlıklı senelerimiz olur inşallah hadi üfle pastanı dilek te tut ama"

Furkan sırıtarak gözlerini kapattı ve bir dilek diledi ardından pastasını üfledi Meryem pastayı masanın üstüne bıraktı ve pastayı kesmek için garsonlar pastayı içeri aldılar.

Furkan Meryem'in dudaklarına küçük bir öpücük hediye ederken sarıldılar birbirlerine o sıra içeride bir alkış koptu. Meryem hediyesini uzattı Furkan'a. Furkan merak ile hediyeyi açarken bir yandan da konuşuyordu.

"Ne gerek vardı bu kadar şeye sevgilim bir de hediye almışsın senin varlığın benim için bir hediye zaten"

Meryem Furkan'a sarıldı tekrar o sırada Furkan hediyesini açmıştı. Meryem Furkan'a çok güzel bir saat almıştı onlar birbirlerine teşekkür ederken bende hediyemi aldım ve Furkan'ın yanına gittim. 

"İyi ki doğdun madem tekrar doğum günün kutlu olsun buda benden ufak bir hediye"

"Ya ne gerek vardı çok sağ olun ya çok sevindim" 

Furkan hediyesini açarken Cedi'de yanıma gelmiş elini beline atmış Furkan'ın paketi açmasını bekliyordu. Furkan elindeki küçük paketi açtı ve içindeki kravat iğnesini inceledi.

"Yaa ben bunu alacaktım hatta fava atmış indirime gitmesini bekliyordum çok teşekkür ederim Dilan" 

"Ne demek nice mutlu senelere inşallah" 

"İnşallah"

Cedi elindeki kutuyu uzattı Furkan'a

"Doğum günün kutlu olsun kardeşim nice beraber seneler yaşayalım"

kocaman sarıldılar birbirlerine sırtlarını patpatlayarak ayrıldılar ve furkan elindeki paketi açmaya başladı Cedi'de Furkan'a çok güzel bir ayakkabı almıştı.

"Ya bana bakın siz iki sevgili benim bütün fava attıklarımı almayı falan mı planlıyorsunuz"

ellerimi havaya kaldırdım sanki teslim oluyor gibi

"Valla bana hiç bakma ben tesadüfen aldım"

beraber biraz daha şakalaştık. ondan sonra diğer gelenler de hediyelerini vermek için Furkan'ın yanına geldi biz de Cedi ile yandaki masaların birine gittik. garsonlar servis yapıyorlardı. Cedi'ye çevirdim kafamı gayet mutlu görünüyordu Selin onu aramamıştı galiba Allah'ım ne olur aramamış olsun bir kere de sorunsuz geçse olaylarım ne olur yani.

"Sevgilim iyi misin?

İrkilmiştim Cedi'nin sesini duyunca gene kendi kendime tüm kötü olayları düşünürken kaybetmiştim kendimi 

"İ-İyiyim sevgilim sen nasılsın?"

"İyi olduğuna emin misin bir sıkıntı var gibi sanki"

Anlamıştı bir şey olduğunu Allah kahretsin ya

"Sevgilim şimdi konuşmasak bak ne güzel herkes burada ben gayet iyiyim tamam mı siz ne yaptınız Furkan ile"

" Amaaaan koca gün kafamın etini yedi nerede olacakmış sahne hadi gidelim önceden de Dilan'ı görelim de deli etti beni"

"Deli çocuk ya"

"Sen ne söyleyeceksin bu gün şenlendirelim artık buraları senin sesin ile ne dersin"

"Olur derim Benim yakışıklı sevgilim senden istek parça isterdim ama Doğum günü çocuğumun istek parçasını almam lazım gidiyorum ben"

"İyi git bakalım"

Cedi'nin yanından ayrıldım ve ortadaki küçük sahneye çıktım elime mikrofonu aldım

"Eveet doğum günü çocuğu ve onun biricik kız arkadaşı var mı istediğiniz parça"

Furkan Meryem'e baktı kendi aralarında fısıldaşmaya başladılar şarkı seçmek için. En sonunda bir şarkı karar vermişlerdi

"Ee Dilan Hanım eski şarkıları ne kadar sevdiğimizi biliyorsunuz Bir Meyhaneci yapsan ya"

Meryem yoğun ısrarlar ile bu şarkıyı Furkan'a söyletmişti kesin emindim yani Meryem'in en sevdiği şarkılardan biridir çünkü bu şarkı

"E siz ne isterseniz o Ama bana eşlik edin"

kocaman bir alkış kopmuştu salonda gitarım elimde alkışın bitmesini  bekledim

"Meyhaneci, sarhoşum bu gece

Aşığım aşık çal bu gece

Tak etti canıma yalnız her gece

İçiyoruz yine bu gece

Meyhaneci, sarhoşum bu gece

Aşığım aşık çal bu gece

Tak etti canıma yalnız her gece

İçiyoruz yine bu gece"

Ben burayı söyledikten sonra Herkes bana eşlik etmeye başlamıştı. Şarkıyı söylüyorduk hep beraber bu ortam gerçekten biraz olsun rahatlatmıştı beni. ellerindeki kadehleri kaldırmış bağıra bağıra şarkı söylüyordu Cedi ve Furkan

"Meyhaneci sarhoşum bu gece

aşığım aşık çal bu gece

tak etti canıma yalnız her gece

içiyoruz yine   bu gece"

şarkı bitmişti bir alkış kopmuştu utanmıştım açıkçası sevgilimin neredeyse bütün arkadaşları buradaydı ve ben onların önünde şarkı söylüyordum. 

"Teşekkür ederim sıradaki şarkı benim için gelenek resmen her meyhaneci söyledikten sonra kesinlikle kumralım söylerim aksamaz bu o yüzden şimdi KUMRALIIM"

Furkan Cedi  Semih ve Kenan'ın ooo diye bağırdığını diğerlerinin de alkışladığını duydum 

"Hüzünler başıma vurdu yine

Sevginin çıkmaz yollarında senin dolaylarında

Sana dair hasretim yüzyıllardan kalma

aklımı kaçırıyorum bu cinnet akşamlarında"

yine şarkıyı bilenlerin eşliği ile nakaratı söylemeye başlamıştık.

"Orada her kiminleysen belki sevgilinleysen 

söyle kumralım için sızlamaz mı

Bilmem hatırlar mısın gözlerim ne renkti

söyle kumralım benim adım neydi

Orada her kiminleysen belki sevgilinleysen 

söyle kumralım için sızlamaz mı 

bilmem hatırlar mısın gözlerim ne renkti 

söyle kumralım benim adım neydii"

 o kadar eğleniyorduk ki şu an bunu açıklamaya kelime bile bulamıyordum.  Daha kaç tane şarkı söyledik beraber bilmiyorum ne kadar dans ettik bilmiyorum sadece bu anın hayallerim olduğunu biliyorum şu an burada olan herkesin ne kadar iyi kalpli olduklarını biliyorum 

Partinin sonlarına gelmiştik herkes teker teker dağılıyordu beb Austin ile oynarken Doğuş Cedu Furkan Kenan ve Semih muhabbet etmeye devam ediyordu. Austini kucağıma aldım cmve masanın yanına gittim Erica da Doğuşun yanında anlatılanları dinliyordu. Austin ile benim geldiğimi görünce gülümseyerek biraz yana ilerledi yanına gelmem için. Austin annesini görünce kollarını iki yana açtı annesine doğru. 

"Çok mu özledin anneyi git bakalım hadi"

Austini Erica'nin kollarına bıraktıktan sonra masadaki dolu kadehlerden birini alıp bir yudum aldım. Maçları anlatıyordu erkeklerde bizde biraz daha Erica ve Meryem ile sohbet ettik. Neredeyse 1 saat sonra sadece Furkan Meryem ben ve Cedi kalmıştık. 

"Ee doğum günü çocuğu tekrar kutlu olsun günün madem"

"Çok teşekkür ederim Dilan Meryem'e organize işlerinde yardım etmişsin gerçekten harika bir geceydi bizde şimdi sevgilim ile biraz daha dışarı da takılıp evlerimize gitmeyi planlıyoruz"

"Tamam madem anahtarı teslim ediyorum o zaman ben çıkarız sonra "

Bana onay verdiklerinde çantamdan anahtarı çıkardım ve garsonlara teslim ettim ardından cedi'nin yanına gittim Furkan ve meryem çıkmışlardı. 

"Ee sevgilim bizde gidelim mi?"

Cedini neşeli sesine aynı nesede cevap verdim 

"Gidelim bebeğim az sessiz bir yerlere gidelim

"Nereye isterseniz hanfendi "

Cedi ile mekandan çıktık ve arabaya doğru ilerledik. Arka bahçeye park ettiği arabasına bindikten sonra içimdeki sıkıntı gittikce artmaya başlamıştı.

"Dilan bebeğim sen iyi misin?Bir durgunsun bir şey olmuş sanki saklama benden güzelim anlat beraber çözelim beraber üstesinden gelelim"

Derin bir nefes aldım ve rahatlamak için nefesimi biraz tutup verdim

"Sana gelen bir iş teklifi"

Cedi şaşırmıştı. Kaşlarını çatmiş bakıyordu 

"Bebeğim buna mı bozdun morelini hoşuna gitmeyen bir şey ise reddederiz olur biter"

"Reddedebileceğimiz bir şey değil Cedi marka yüzü olduğun head&shoulderstan gelen bir teklif ve"

Kaşlarını çatılı cümlemin cevabını bekliyordu resmen konuşamıyordum bir şeyler batıyor boğazıma 

"Ve bebeğim ne olduğunu söyler misin?"

"Selin ile bir reklam filmi çekmenizi istiyorlar"

Selinin adını duyunca kasları hepten çakılmış

"Hayatta olmaz"

"Cedi adam ile konuştum ama kadın marka yüzü olmuş kız vaz geçmez yani reklam departmanının müdürü ile konuştum neden değişiklik istiyorsunuz dedi aradaki bir gerginlik yüzünden dedim gidip Selin midir nedir onunla konuşmuş beni aradı"

Cedi hepten kızmıştı 

"Seni mi aradı bir de seninle konuştu yani"

"Evet ve küçümser küçümser laflar söyledi "

Ellerini sertçe direksiyona vurdu. Biz tartışırken istediğim gibi sessiz sakin bir ormanlık alana gelmiştik. Sinirlenmiştim birdenbire. Sinirle indim arabadan temiz hava iyi gelirdi belki arabanı  kapısının kapandığını duydum Cedi'de inmişti arabadan. 

"Bak bebeğim bu işte yokum anla lütfen beni"

Cidden ne yapmam gerektiğini bilmiyorum 

"Bu reklamı reddedersen head&shouldersın yüzü de olamayacaksın Cedi kaç senedir bu iş için neler yaptın üzgünüm ana yanlış karar veriyorsun"

"Dilan bu adamı arar mısın bizim bu işi kabul etmediğimizi söyler misin?"

"Bu saatte mi? Sabah ararız"

"Ben bu işi yapmak istemiyorum Dilan kararım net ayrıca bunu senin de istemesen lazım ne bu beni bu işe ikna etme çabaları"

"Ne demek istiyorsun sen ben senin sevgilin olarak konuşmuyorum şu an senin asistanın olarak konuşuyorum ve benim işim seni geleceğini düşünmek eğer kaç senedir iş birliği yaptığın bu yeri bırakırsan olumsuz yorumlar ve dönüşler alacağımızı biliyorum ve bu yüzden sana ısrar ediyorum YOKSA SEVGİLİMİ ESKI SEVGİLİSİ İLE NEDEN IŞ BİRLİĞİ İÇİN ZORLAYAYIM Kİ ALLAH KAHRETSIN IŞIM BU BENIM DE İŞİM NE YA-"

Ben bağırırken dudaklarımda hissettiğim cedi'nin dudakları susmamak sebep oldu. Sustuğumu anlayınca kendini geri çekti Cedi

"Tamam sevgilim sonuç olarak 5 dakikada bile sürmeyecek bir reklam oynarım olur biter."

Bir şey diyemiyorum şok olmuştum benden bu çıkışı beklemiyordu her halde bende ondan bu yaptığı hareketi beklemiyordum  

"Ne yapıyorsun bana hiçbir fikrim yok ama aklımı gerçekten başımdan alıyorsun tam tamına aklımı başımdan alıyorsun"

"Sevdadandır Sevdadandır Sevdadandır dedi annem aldırma aldırma gel yanıma"

Bende eşlik ettim ona 

"Sevdadandır sevdadandır sevdadandır dedi annem aldırma aldırma gel yanima"

Sıkıca sarıldım ona birden kokusunu içime çektim niyeyse sanki bir daha yapamayacakmısım gibi. 

O gece biraz yıldızları izledik kayan yıldızlarda dilek tuttuk beraber sonra şarkılar söyledik gözlerimizin içine baka baka kalktık dans ettik ağaçların içinde tekrar sarıldık tekrar şarkı söyledik beni eve bıraktığında saat kaçtı hatırlamıyorum bile. Ama biliyorum ki ona sahip olduğum için çok şanslıyım teşekkür ederim kader affettim seni ve dünyayı. Eve girer girmez kendimi yatağıma saldım ve direkt kıyafetlerim ile beraber uyudum kafanı yastığa koyar koymaz.

Selam  Çiçeklerim gene yetiştirdim bölümü çok az geciktim ama olsundu. En azından daha geçen sene dediğim doğum günü bölümünü yazabildim inşallah beğenmişsinizdir Çiçeklerim sizi seviyorum yeni bölümde görüşürüz ;)

hemen kıyafetleri de ekliyim

Continue Reading

You'll Also Like

153K 16.2K 53
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
61.6K 3.1K 42
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?
55.1K 11.1K 29
kim taehyung, intiharın eşiğindeyken jeon jungkook ile tanışır. agust d - so far away
21K 1.2K 35
Jungkook; Dolabımın şifresini değiştirip üstüne bir de içini prezervatiflerle dolduran orospu çocuğu sendin değil mi? Jungkook hoşlandığı kıza çok ya...