Son Defa - Texting // boyxboy...

By haelosboy

65.3K 9.7K 4.3K

Omurilik kanseri olan Umut, katıldığı film topluluğunda tanıştığı Kerem'le birlikte hayata yeniden tutunmayı... More

1. Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41. Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm
47. Bölüm
48. Bölüm
49. Bölüm
50. Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
53. Bölüm
54. Bölüm
55. Bölüm
56. Bölüm
57. Bölüm
58. Bölüm
59. Bölüm
60. Bölüm

37. Bölüm

652 142 62
By haelosboy

Selam selam selam! Nasılsınız? Umarım çok iyisinizdir, Son Defa'nın okunması çok hızlı bir şekilde artıyor ve bunun için desteklerini esirgemeyen herkese teşekkür ederim!

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmazsanız sevinirim. İyi Okumalar!

.

.

.

09.22

Umut: günaydın

Kerem: Günaydın aşkım

Kerem: Neden GÜNNAAYYDIINNN değil de "günaydın" sadece

Umut: ne fark ediyor ki

Kerem: Senin için ediyor

Kerem: Seni tanıdığım için diyorum

Umut: öffFFFF beni bu kadar iyi tanıyor olman sinir bozucu.

Kerem: Ne oldu anlat hadi

Umut: yeni bir şey değil

Umut: iki gün sonra kemoterapim varmış

Umut: ona canım sıkkın

Kerem: Anladım

Kerem: Eskiden anlattığın şeyden mi korkuyorsun

Kerem: Yoksa yeni bir şeyler daha var mı

Umut: daha ne kadar korkabilirim ki

Umut: saçım dökülecek

Umut: tanıdığım herkes yabancı gözüyle bakacak

Kerem: Ben bakmayacağım

Umut: ama ben kendime yabancıymışım gibi bakacağım

Umut: aynalardan şimdi bile korkuyorum yakında mahvolduğumda olacağım kişiden ürktüğüm için

Umut: o şeye tamamen dönüştüğümde ne yapacağım?

Umut: kendimden tiksinmeye, nefret etmeye bahane arıyorum zaten

Umut: her şey mahvolacak, biliyorum

Umut: ve ben kahrolacağım

Kerem: Umut

Umut: aynalara bakmasam bile tir tir titreyeceğim çünkü kendime bakmayı bırak, bu bedende yaşadığımı hatırladıkça midem bulanacak

Umut: böyle bir şeye katlanabilir miyim bilmiyorum kerem

Umut: içinde yaşamaktan nefret ettiğim bir bedende yaşamak ne kadar doğru?

Umut: neden her şey elimin bir hareketiyle sona ermiyor ki

Kerem: Umut

Umut: sen yanımdayken bu hislerden kolaylıkla sıyrılıyorum, yalan söyleyemem

Umut: yanı başımda durduğunda bu iğrenç düşüncelerin hiçbiri aklımın ucundan bile geçmiyor

Umut: ama şu yalnız kaldığım anlar yok mu?

Umut: işte o anlarda kendi karanlığıma hapsoluyorum ben

Kerem: Umut

Umut: ne umut ne umut adımı mı ezberliyosun

Kerem: Bitti mi söyleyeceklerin

Umut: bitti galiba bilmiyorum

Kerem: Tamam şimdi beni dinlemek ister misin?

Umut: ister miyim?

Kerem: İstersin

Umut: dinleyeyim bari

Kerem: Konuyu senden ayırıp "bak ben de bunları yaşadım" şeyine getirmek için demiyorum

Kerem: Lütfen beni yanlış anlama

Kerem: Sadece sen farkında olsan da olmasan da, istesen de istemesen de ve kendini sevsen de sevmesen de benim her zaman, her şekilde, senin yanında olacağımı kanıtlamak için bir örnek vermek istiyorum

Umut: ver bakalım

Kerem: Annem kanserden öldü, biliyorsun

Kerem: Kemoterapisine başlamadan önce senin gibi böyle düşünceleri yoktu

Kerem: Tek derdi bir an önce iyileşmeye çalışıp hayatını devam ettirmekti

Kerem: Bunu kesinlikle "senin de yapman gereken bu sadece iyileşmeye bak boş ver nolcak<3" demek için söylemiyorum, sadece konuya nereden gireceğimi hesaplamaya çalışıyorum

Kerem: Kemoterapisi başladığında iki hafta içinde saçı dökülmeye başladı

Kerem: Ondan önce senin düşüncelerine sahip olmamış olsa bile ondan sonra yavaş yavaş o da edinmeye başladı

Kerem: Evdeki aynaları saklamamı istedi, kendi yansımasını görebileceği her şeyden kurtulmamı söyledi

Kerem: Yapmadım

Kerem: Bunun yerine tıraş makinemi alıp o bana bakarken ortalığı mahvederek kendi saçımı kazıdım

Kerem: Hayatında hiç bu kadar güldüğünü görmemiştim annemin

Umut: bu kadar özverili biri olman beni çok rahatsız ediyor

Kerem: İkimiz de saçsız kaldığımızda aynalara beraber bakmaya başladık

Kerem: Birlikte fotoğraflar çekildik

Kerem: Evin her odasına, mutfakla banyoya bile, o fotoğrafları astık

Kerem: Annem nereye giderse gitsin yalnız olmadığını görüyordu, o an evde olmasam bile benim orada olduğumu hatırlıyordu

Umut: ben de mi bunu yapmalıyım? her yere fotoğrafını asıp kendimi yalnız olmadığıma mı inandırmalıyım?

Kerem: Kendini inandırman gereken bir şey yok ki Umut

Kerem: Kendini inandırman demek var olmayan, gerçek olmayan bir şeye ikna olman demek

Kerem: Benim senden isteyebileceğim tek şey benim her zaman yanında olduğumu fark etmen

Umut: Kerem

Kerem: Efendim, Umut?

Umut: seni hak edecek ne yaptım

Kerem: Bir şey yapmana gerek yok ki

Kerem: Hak etmek diye bir şey de yok

Kerem: Birbirimizi sevdik

Kerem: Birbirimize sözler verdik

Kerem: Sözünden cayacak birine benziyor muyum?

Umut: teşekkür ederim

Kerem: Ne için?

Umut: fark eder mi?

Kerem: Etmez

Umut: saatlerdir zırladığım için elimi yüzümü yıkayacağım

Umut: sonra duşa girip kendime gelmeye çalışacağım

Umut: sonra annemi doktorumla konuşturup saçım ne zaman dökülürmüş onu sorduracağım

Kerem: Gelmemi istersen okulu ekip size gelebilirim

Umut: haftalardır ekiyorsun zaten

Umut: git okuluna

Umut: iyiyim beni merak etme

Kerem: Tamam aşkım

Kerem: Seni seviyorum

Umut: seni seviyorum kerem

Umut: öptüm

Kerem: Öpptüümm

Continue Reading

You'll Also Like

1.1M 41.9K 48
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Defne çocuk ruhlu biridir. Bir akşam canının sıkıntısı ile anonim bir uygul...
1M 13.7K 35
Aşık olduğu adamın evleneceğini öğrenen Mavi, çareyi en yakın kız arkadaşında bulur. Düğüne kısa bir süre kala acilen bir plan yapmaları gerekmektedi...
1.3M 51.2K 26
(18+ cinsellik ve şiddet içerir.) Başımızın üstünde ki elçilik binasının içinde bir ses yankılandı. "Şuandan itibaren; Onun tek bir saç teline zarar...
793K 46K 34
Kuru öksürükleri durmadı bir süre. Boğazının acısını ben hissetmiş gibi yüzümü buruşturdum. Hastalığı benden kaptığı için kendimi iki kat kötü hissed...