Bölüm 31; "Seni özlediğimden."

1.8K 154 88
                                    

Arkadaşlar eğer bir hatam varsa, ilk bölümün heyecanına maruz görün lütfen... O kadar özlemişim ki, kaos bile yazamadım. Normalde bilirsiniz, bu ficin her bölümü kaostu.

Jimin ve Yoongi'nin dosyaları yaktığı yerden devam ediyor fic, haberiniz olsun

Jimin ve Yoongi'nin dosyaları yaktığı yerden devam ediyor fic, haberiniz olsun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yanlıştık biz.

Belki de dünyanın bir araya getirebileceği en büyük yanlış Yoongi ve bendim ama inanın bana, bu eğer bir yanlışsa, hayatımda hiç böylesine güzel bir yanlış yapmamıştım. İlk başlarda asla böyle bir şey yapacağımı düşünmezdim ama Min Yoongi şu anda dizimde yatıyor, kucağıma sokularak uyuyordu. Baştaki düşman hallerimizden sonra bu konuma gelecek olmamız aklımın ucundan dahi geçmiyordu. Biliyordum, ne ben burada olmalıydım, ne de Yoongi ama her şeyi göze almış, bir araya gelmiştik yine.

Parmaklarımın arasında duran yeşil saçları okşarken Yoongi belime sarılmış, kafasını da karnıma yaslayıp gözlerini kapatmıştı. Bu eve iki ay sonra adımımı atalı yaklaşık beş saat oluyordu ve geldiğimizden beri uyuyordu Yoongi. Ben ise gözlerimi kırpamamıştım daha. Nedense garip hissediyordum kendimi. Uyumak istiyordum, biraz uyusam kendime gelirdim ki zaten Yoongi yokken uyku düzenimi yeterince bozmuştum.

Yoongi'nin belimde duran elleri sıkılaşırken kaşlarımı çatmıştım çünkü birden titremeye başlamıştı. "Yoongi." dedim sessizce. Kabus görüyor olmalıydı. "Uyan hadi."

Çaktırmamaya, ona belli etmemeye çalışmıştım ama bu hali beni endişelendirmişti. "Jimin." dedi parmakları sertçe bileğime tutunurken. Sesi öylesine garip çıkmıştı ki, bir anlığına rüyasında ne gördüğünü merak etmiştim. Hala uyanmamıştı ve nefes alış verişlerinin hızlandığını görebiliyordum. "Yoongi." diye tekrar ettim bileğimi saran parmaklarını geri çekmeye çalışırken. "Uyan, sorun yok."

Son kez "Jimin." diye mırıldanmış, belimde duran ellerini gevşetirken açmıştı gözlerini. Dehşet dolu bakışları bana çevrilirken ufak ellerimi yanaklarına yerleştirdim, terlemişti. Gerçekten çok terlemişti ve saç diplerinin ıslandığını görebiliyordum. Baş parmaklarım yanaklarını okşarken Yoongi de doğrulmuş, ellerini bileklerime yerleştirip avcumu öpmüştü bir kez. Tekrar kollarımın arasına girmesi beni biraz afallatsa da kafası boynuma gömülmüş, alnı omzuma yaslandıktan sonra usulca öpmüştü açıkta duran boynumu. Parmaklarım ensesini kapatan saçlarla oynarken tıpkı bir bebek gibi olduğunu düşünmüştüm.

Ne gördüğünü sormayı çok istesem de bu sorumu ona yönlendirmemiş, sadece sakin olmasını sağlamak için uğraşmıştım bunun ardından geçen dakikalarda. "Sen neden uyumuyorsun?" dedi birkaç dakikadır devam eden sessizliğimizi bozarak. "Rolleri değişmişiz, hm?"

"Sadece biraz huzursuz hissediyorum." diye mırıldandım sessizce. "Sen iyi misin?"

Başını boynumdan çekerken "hmhm" diye mırıldanmış, belimden tutarak kucağına çekmişti beni. "Uyuman gerek Jimin."

born to die | yoonmin✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin