"Ses Kaydı."

152 5 0
                                    

 Merhaba arkadaşlar, yeni bölümü elimden geldiğince uzun yazmaya çalıştım, okuduktan sonra lütfen yorum yapmayı unutmayın fikirleriniz benim için çok önemli.Multimedyada Demir'le konuşurken Sinem'in yüz hali var. İyi okumalar :)

Saat sabahın beşiydi ve ben bütün gün uyumamıştım. Annem gittiğinden beri günde 2-3 saat uyuyordum ve annem gideli yaklaşık 3 hafta olmuştu.Neden bu kadar kafama taktığımı da bilmiyordum kadın beni sevmediğini, istemediğini izah etmişti, hala nedir bu sevgi? Bence sevgi değil bu, öfke. Onun beni sevmediğini az çok biliyordum ama duymak, bildiğim halde beni çok üzmüştü. Okula da 3 gündür gitmiyordum, Demir dahil herkes aramıştı ama Mert’le deliler gibi eğlenmiştik,bu dönemde yanımda sadece Mert ve Asya vardı ve biz samimiyeti bayağa bir arttırmıştık her ikisiyle de ama Mert’le sanki biraz daha fazlaydı.

Okula gitmeme daha 3 saat vardı, hazırlanmama ise 2 saat. Günlerdir yattığım salon koltuğundan kalktım, yerdeki dondurma ve çikolata paketlerini eze eze mutfağa ilerledim. Dolabı açtığımda hiçbir yiyecek olmadığını gördüğümde ufak bir şaşkınlık yaşadım, sonra aklıma annemin olmadığı geldi ve tekrar başımdan aşağı sıcak sular döküldü, ama neyse ki üzüntüm ilk günkü gibi değildi, toparlamıştım. Belki de böylesi daha iyi olurdu diye düşündüm.

Bakkal bu saatte açık mıdır diye düşündüm, ve kafamdan evet cevabını alınca odama doğru koyuldum. Eşofmanlarımı giydikten sonra saçlarımı tepeden topladım. 1 aydır kuaföre gitmiyordum, bıyıklarımın maşallahı vardı yani, kaşlarımı konuşmak bile istemiyordum. Ayakkabılarımı giyip hemen çıktım, telefonumu almayı unutmuştum ama bakkala gidip gelene kadar beni kim arayacaktı ki.

Bakkalın önüne geldiğimde, dışarıdaki ekmeklerden bir tane aldım, dışarıdaki dondurma bölümünden de 3-4 tane dondurma aldım. Tam içeri ödeme yapmaya gidecekken içerden tanıdık bir ses geldi ve bu sesi hiç sevmiyordum çünkü bu Berke’ydi. İçerde uykulu gözlerle, dağınık saçlarla ödeme yapıyordu. Onun hali benimkinden beterdi. Keşke telefonumu alsaydım diye düşündüm, bir koşu eve de gidip gelemezdim. Aklıma hiçbir şey gelmiyordu, bunun kesinlikle fotoğrafını çekmem gerekiyordu hele de bana yaptıklarından sonra. Sağa sola bakınırken yanda bir tane 12 yaşlarından sevimli bir kız çocuğu gördüm, gazetelere bakıyordu. Kıza doğru yavaşça yaklaştım.

Gazetelere bakmaya başladım, kız çok ciddi bir iş yapıyormuşçasına gazetelere bakıyordu. Kıza iyice bakmaya başladım. O kadar tatlı bir kızdı ki, soracağım saçma sapan şeye hayır demeyeceğini tahmin ediyordum. Kıza iyice yaklaştım.

“Merhaba ben Sinem.”

Kız cevap bile vermemişti.

“Bak senden küçücük bir şey isteyeceğim, içerde ki abi bana çok kötü şeyler yaptı ve onun bu halini çekmem gerekiyor, telefonumu evde unutmuşum senden fotoğrafını çeksek ve bana atsak nasıl olur?”

Kız iyice düşündü ve sonunda gülümsedi.

“Sana ne yaptı ki?”

“Arkadaşlarımın gözü önünde beni rezil etti.”

“Karşılığında bir dondurma isterim hem de en büyüğünden.”

“Anlaştık.”

Kız birden içeri girdi, olanları kapının ordan izlemeyi tercih ettim. Küçük kız yavaş yavaş Berke’ye yaklaşmaya başladı ve kulağına bir şeyler söyledi ondan sonra Berke buraya doğru gelmeye başladı, şaka gibi kız beni ispiklemişti!

“Selam Sinem.”

Kapşonuma iyice gömülmüştüm, yüzümü saklıyordum.

“Kız kardeşime neden beni ispiklediğini sorabilir miyim?”

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 31, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Çünkü Canım Öyle IstediWhere stories live. Discover now