"Söz."

314 18 13
                                    

Merhaba arkadaşlar, olabildiğince uzun yazmaya çalıştım. İnşallah beğenirsiniz :)

Votelayıp, yorum yaparsanız çok sevinirim :) Multimedyada gif var.

Sonunda okul bitmişti ve eve gitme zamanı gelmişti. Ben yine yalnız yürüyecektim, belki de yalnız yürümem daha iyi olurdu Demir ve Mert konusunu iyice kafamda tartardım.

Okul kapısına vardığımda biri adımı söyledi ve bende arkamı döndüm.

"Konuşmalıyız."

"Ne anlatacaksın, Demir'le ikinizin de hikayesini duymak istemiyorum. İkinizle de arkadaş olmak istemiyorum."

Bunları söylememem gerekiyordu, ama kelimelerde bir anda dökülmüştü ağzımdan.

"Ciddi misin?"

"Sence Mert?"

"İyi, o zaman git, ama asla gerçekleri öğrenemeyceksin."

"Öğrenmek istemiyorum zaten, bazen bazı şeyleri bilmeden de hayat güzel, keşke tanışmasaydık, senle tanışmadan hayatım daha güzeldi."

"Keşke." dedi ve arkasını dönüp gitti. Bense gözlerim dolu bir şekilde arkasından baktım. Demir'i kaybettiğimde bu kadar üzülmemiştim. Çok kısa bir sürede tanımıştım onu, ama vazgeçemiyordum. Düşüncelerimle o kadar iç içeydim ki yanımda bir arabanın durduğunu fark etmemiştim. İçinden benim yaşlarımda bir erkek ve kız çıktı. Erkek çok çirkindi kızsa mükemmele yakındı güzelliği. Yanımdan geçerken çocuk bana çarptı ama özür falan dilemedi.

"Çok kibarsın."

"Yolumda durmasaydın sende."

"Ne diyosun sen be?!"

Cevap vermeden içeri girdi aslında arkasına bile bakmadı. Of umrumda da değil şuan.

Eve geldiğimde kapının açık olduğunu gördüm, o an çantam birden omzumdan düştü. Kapının önünde öylece duruyordum. İçeri de giremiyordum. Korkuyordum. İçeriden sesler geliyordu annemin sesiydi bu. Bu ses beni yeterince güçlendirmiştir içeri girme cesaretini kendimde buldum bir an ve içeri hızlıca girdim. İçerisi düzgündü her şey yerli yerindeydi. Sesler benim odamdan geliyordu. Odama doğru yavaşça yürümeye başladım bir an o kadar derin bir sessizlik oldu ki nefes alış verişlerimden beni bulabileceklerini düşündüm. İçeride ki adamın sesi tanıdıktı.

"Benimle geleceksin o kadar Deniz."

"Kızım var Ceyhun saçmalama."

"Ya benimle gelirsin ya da bu ilişki biter."

Ne diyodu bu adam? Benimle geleceksin derken?

"Seni seviyorum Deniz."

4 gün boyunca hiç bişey olmadı, annemle konuşmuyoruz, o günden beri konuşmuyorduk çünkü o adamla taşınmayı düşünüyormuş ve beni de götürmek istiyormuş. Bende hayır deyince "sana 1 hafta müddet istediğini yap" diyip gitti. Gitmek istemiyordum gerekirse tek kalırdım ama onunla gitmezdim. O Ceyhun denen adamı da babam olarak kabul etmezdim.

Kısacası hayatım berbat. Mert gitti, Demir'se Defne ile ama ben her zamanki gibi yalnızım. Kendi kendimeyim yine. Bugün Cuma ve saat 2. Herkes bu gece dışarı çıkacak kimileri sevgilileriyle kimileri dostlarıyla. Herkes kafayı bulacak.Bense yine yalnızım. Bu gibi anlarda onu daha da çok özlüyorum. Abim olmadan her şey çok zor. O benim dayanağımdı, abimin ölmesinin en büyük etkeni annem. Nefret ediyorum o kadından, hayatımdaki gereksizlerden biri ama nedense ondan ayrılamıyordum belki de yalnız olduğumdan ve tek yanımdaki insan o olduğundandır. Şuan da yanımda olması gerekirken o herifin yanında. Onu çok seviyormuş boş işler bunlar. Kimse birine aşık olamaz hatta aşk diye bir şey yok. Sadece fazla inanıp güvenmek var. Önce aşka inanan ben şuan inanmıyordum. Bunu Demir'den sonra daha iyi öğrendim. Onu sevdiğimi söyleyip duruyordum ama aslında ona aşık değildim, aynı şekilde Mert'e de sadece önemsenmek hoşuma gitmişti. Onların benim yaşamam için her şeyi yapabilecek olmaları beni onlara bağlamıştı, onlar bu kadar kolay koparken benim bu kadar zor ve acıtarak kopmamın nedeni buydu. Belki de çok önemsiyordum. Belki de birilerinin beni gece gündüz düşündüğünü bilmek hoşuma gidiyordur.

Çünkü Canım Öyle IstediWhere stories live. Discover now