Kimsin Sen? (Düzenleniyor.)

Ufak Bir Görevcik.

Arkadaşlar üzgünüm internetim gitti ve yazamadim. Hemen yazayım dedim ama biraz kısa oldu. En kısa sürede güzel ve heyecanlı bir yeni bölümle geleceğim. Yorumlarinizi eksik etmeyin hm? ^^

****Jiyeon Bakış Açısı****

Sabah daha alarmım çalmadan gözlerimi açtım öyle çok ağlamışımki gözlerimin altında torbalar olumustu. Ayaklarımı yataktan sarkıtıp terliklerimi giyerek banyoya ilerledim. Bugünü antrenman ve görevlerime odaklanarak geçirecegim. Bir duş aldıktan sonra eşofman takımımı giyerek pencereden aşağı baktım.

*Flashback *

Tanrım siz kafayımı yediniz?!" Dedi Jiyeon odasının penceresinden aşağıda kollarını bağlamış Şefe ve pek emin olmayan Myungsoo'ya bakarak. "O odadan çıkmak istiyorsan pencereden çıkacaksın ve antrenman saatine on beş dakika kaldı." Dedi şef içeri girerken. Jiyeon yalvaran gözlerle baksada hiçbir etkisi olmadığını anlayınca aldığı eğitimlere güvenmesi gerektiğini düşünerek camdan aşağı sarktı.

***Flashback sonu***

Gülerek kafamı iki yana sallayıp bilegimdeki ufak ize baktım ve camdan çıkıp tutunarak ayaklarımı aşağı salladım. Ayakkabımin altındaki demirleri duvara sabitleyip ellerimi bıraktım ve bu sefer vücudumu geri kivirarak şefin odasının önündeki pervaza tutundum tekrar ayaklarımı aşağı sarkıtıp sabitledim ardından geriye doğru takla atarak yere indim. Arkamdan duyduğum alkış sesiyle Myungsoo'ya döndüm ona hala kızgınım ama ondan uzak kalamıyorum. "Başlayalım mı şehirli tarzan? Ah tabi bayan olanı." Sırıtarak bana doğru atak yaptı..

******

Kendimi çimlerin üzerine bırakarak derin bir nefes alıp bıraktım. Myungsoo'da kendini yanıma attı ve gülerek bana baktı. "Formunu kaybetmissin güzelim." Kaşlarımı çatıp ona baktım. "Dedi. Beni tuş edemeyen kişi." İkimizde gülüp gökyüzüne baktık. "İlk denemeni hatırlıyor musun? Çalıların arasına düşüyordun." Gülerek kafamla onayladım. " Beni yakalayan bir kurtarıcım vardı.."

*Flashback**

Jiyeon şefin penceresinin pervazina tutunacagi zaman ayak bileği oradaki demire takılıp kesilmiş ve düşmeye başlamıştı. Myungsoo koşarak duvardan destek alıp biraz yükselmiş ve Jiyeon'u tutup dizlerinin üzerinde yere inmişti. Jiyeon'sa gözlerini açtığında Myungsoo ile göz göze gelince korkuyla ona sıkıca sarılmıştı.

**Flashback sonu***

Ayağa kalkan Myungsoo bana elini uzattığında elini tutarak kalktım. Camdan bize bakan şefe başımı eğerek selam verdim.

*Yazar Bakış Açısı**

Şef elindeki kahveyi masaya bırakıp Jiyeon'un taktiği vericilerle evi izlemeye başlamıştı. Jihoo'yu görünce elini yumruk yaptı. "İşini bitirmeme az kaldı. Onca yılın intikamını alacagim senden." Telefonuna gelen mesaj sesiyle gözlerini ekrandan ayırdı. Yeni bir görev için bilgi vardı. Jiyeon'u göndermek istemiyordu. Ama yapacak birşey yoktu kısa bir görevdi. Bilgileri Jiyeon'a aktarıp ekranı izlemeye devam etti. "Bir hafta daha bekleyebilirim."

Jiyeon ve Myungsoo eve girip birbirleriyle atışarak mutfağa geçmişlerdı. Jiyeon bilekliginin otmesiyle elindeki elmayı Myungsoo'ya atıp tek kaşını kaldırarak dikkatle inceledi ve ardından kendi saati ile meşgul olan Myungsoo'nun elinden olmasını alıp yukarı çıkmaya başladı. "Yarım saate hazır olurum."