16. BÖLÜM "Jongin'in Yeğenleri"

Start from the beginning
                                    

Kyungsoo Jongin'le salonda oynayan çocuklara gülümsedi.
"Üzgün olmana gerek yok noona. Ne zaman istersen bırakabilirsin."
Noona gülümsedi.
"Anlayışın için teşekkürler Kyungsoo. Şimdi gitmeliyim. Akşam onları alacağım."
"İyi günler noona." Kadın gülümsedi ve oradan ayrıldı.

Salona girdiğinde onu gören çocuklar "Ajusshi" diyerek üstüne atladılar. Kyungsoo'nun yüzü acıdan dolayı kırışsa da gülümsedi.
"Merhaba çocuklar."

Kyungsoo'nun yüz şeklinin değiştiğini gören Jongin endişelendi ve onlara ilerleyerek çocukları çekti.
"Sakin olun çocuklar. Ajusshi biraz hasta."

"Gerçekten mi ajusshi? Boynundaki morlukta hastalık yüzünden mi çıktı?"
Kyungsoo kızardı ve eliyle boynunu kapattı.
"Sanırım öyle." dedi gülümseyerek.

Rahee dayısını dürttü.
"Samchon, ajusshi'nin ateşi var. Ona hiç iyi bakmıyorsun. Onu bize verirsen daha iyi bakacağız."

Jongin somurttu.
"O benim."
Kyungsoo kahkaha attı.

"Ajusshi."
Kyungsoo aynı dayısına benzeyen Raeon'a baktı.
"Evet tatlım."
Raeon, üzerine giydiği tüylü hırkasının şapkasını başına geçirdi ve kulakları işaret etti.
"Baaak. Benim de kulaklarım var."
Kyungsoo, bu şirinliğe dudaklarını büzdü.
"Omoo, küçük ayıcığıma bak. Ben de giymek istiyorum. Bana verir misin?"
Raeon üzgünce başını eğdi.

"Bu sana çok küçük. Ama samchona söylersen sana büyük bir tane alacaktır."
Kyungsoo eğilip Raeon'un yanaklarını öpünce, Rahee atlayıp onunda istediğini söyledi.
"Ben de istiyorum ama~"
Kyungsoo göz devirip onun yanağından öpeceği sırada Jongin başını çevirdi ve dudaklarını öptü. Kyungsoo kızarırken, Jongin ve çocuklar kıkırdıyordu.

"Çocuklar yemek yediniz mi?"
İkisi başını salladı.
"Jelibon ister misiniz?"
Çocuklar "Evet!" diyerek zıpladı. Kyungsoo onlara bir şeyler hazırlamak için mutfağa gitti.

"Noona, ajusshinin yürüyüşü çok komik."
Rahee, Raeon'un dediğine kıkırdadı.
"Aynı penguenler gibi. Biz de öyle yürüyelim mi?"
Raeon, hemen ona katıldı.

"Hey, siz ikiniz. Fısır fısır ne konuşuyorsunuz."
Çocuklar kıkırdadı ve "Hiç..." diyerek kısaca bir açıklama yaptılar. İkisi de kalkıp etrafta garip garip yürüyünce Jongin'in dikkatini çekti.
"Bu nedir?" diye sorunca Rahee cevap verdi.
"Ajusshinin taklidini yapıyoruz."
"Biz bir pengueniz." diye cevap verdi Raeon.

Jongin kahkaha attı. İşte o zaman Kyungsoo'nun bir penguen gibi hareket ettiğini fark etti.
"Siz çizgi film açacağım. Uslu uslu oturun."
Çocuklar hemen koltuğa oturdu ve başlarını salladılar. Jongin, açtığı çizgi film açtıktan soran Kyungsoo'nun yanına gitti.

"Ne yapıyorsun bebeğim." dedi Kyungsoo'nun beline sarılarak.
"Çocuklar için atıştırmalık bir şeyler yapıyorum. Ve kollarını çek. Çocuklar görecek."
"Kendini yorma lütfen." Ardından sırıttı.
"Endişelenme. Şu an çizgi film izliyorlar."
Kendini ona bastırınca Kyungsoo yaptığı işi durdurdu.
"Hem görseler bile sorun değil. Öpüşmemizi gördüler değil mi?" diye fısıltıyla devam etti.

Kyungsoo, daha fazla tehlikeli bir hal almaması için Jongin'i itekledi.
"Yaramaz kuşuna sahip çık."
Jongin kıkırdadı ve geri çekildi.

"Yardıma ihtiyacın var mı?" Kyungsoo başını salladı.
"Sadece çocukların yanına git." Jongin emrine uyup sessizce ayrıldı oradan. Kyungsoo ise derin bir iç çekti ve kuşuna baktı.
"Sabretmelisin. Geceye daha çok var."

Çocuklar ve Jongin, Kyungsoo'nun hazırladığı krepleri yerken çizgi film izliyordu. Kyungsoo ise yatak odasına gitmiş kirlileri topluyordu. Yatağa yeni çarşafı serince işi bitmişti.

GOLDEN PUPPYWhere stories live. Discover now