•Bu çocuk her şeyiyle güzel•

351 49 4
                                    


bölüm 18

"Bu çocuk her şeyiyle güzel.."


Büyük bir tehlike altındalardı. Birbirinden daha acımasız iki azrail iş birliği yapıyorsa bu büyük acılara, büyük kayıplar neden olurdu. Ne yapmaları gerekiyordu ya da yaptıkları plana sadık kalmaları mı gerekiyordu bilmiyorlardı. Gelecek gibi akıllarındaki şeyler de belirsizdi.

Bildikleri tek şey bir an önce herkesin güvende olup olmadığını öğrenmekti. Bu yüzden hiç beklemeden bir geçit açmışlardı Seok Jin'lerin evine. Geçitten  geçtikleri andan tanıdık kapının önünde bulmuşlardı kendilerini. Fakat korktukları başına gelmişti. Büyük kahverengi kapı dahil camlar bile ağzına kadar açıktı.

İkiside korkuyla hiç beklemeden kendilerini içeriye attıklarında etrafın duman altında olduğunu gördüler.

"SEOK JİN! NAMJOON! NERDESİNİZ?!"

Taehyung her yerde ikisini ararken etraftaki duman onun öksürmesini sağlıyordu. Öksürükleri arasında bütün odaları ararken, Yoongi büyü yaparak etraftaki dumanı bir top haline getirerek dışarıya bırakmıştı. Şimdi en azından etrafı görebiliyorlardı.

"SESİMİ DUYUYOR MUSUNUZ!"

"Taehyung?"

Taehyung tanıdık sesle koşarak mutfağa gitti ve tavanın üstündeki ateşi söndürmeye çalışan Youngjae ile bir kap suyu ateşin üstüne döken Namjoon, onun şaşkınlıkla kalakalmasını sağladı.

"Neler oluyor burada?"

Demişti Yoongi, Taehyung gibi kapı pervazında öylece olanları anlamaya çalışırken. Youngjae ve Namjoon ateşin sönmesi ile birbirlerine bakmış, ardından dayanamayıp olayın saçmalığına gülmeye başlamışlardı.

"Hey, neden gülüyosunuz şimdi?"

"Taehyung, aklın varsa Seok Jin'e asla kahvaltı hazırlatma."

Namjoon'un kahkahalarının arasında konuşurken bu iki insanın gülmesi azraillerin sinirini bozmaya başlamıştı. Taehyung, derin bir nefes aldı ve yüzündeki düz ifadeyle Namjoon'a yaklaştı.

"Namjoon, Seok Jin nerde?"

Namjoon, Taehyung'un yüzündeki ciddi ifadeyi görünce gülümsemesi anında sönmüştü. Kötü bir şey olduğu aşikardı ve şimdi o da endişenlemeye başlamıştı.

"Neler oluyor Taehyung? Kötü bir şey-"

"Sana Seok Jin nerde dedim!"

Taehyung'un adeta kükremesiyle Namjoon ve Youngjae yerinde sıçramıştı. Korkunçtu.. Taehyung şu an o kadar korkunç gözüküyordu ki azrail olmasına rağmen Yoongi bile korkmuştu ister istemez.

Yoongi, sakinleşmesi için elini Taehyung'un koluna koyduğunda Taehyung'un sert bir şekilde eline vurmasıyla öfkesinden o da nasibini almıştı.

"Biriniz cevap verin artık! SEOK JİN NERDE!"

"Neden bağırıyosunuz? Sesiniz kapının önünden duyuluyor."

Seok Jin'in sesi duyulmasıyla herkes kafasını ona çevirmişti. Saçları karışmış, gözleri kızarmış ve üstü başı dağılmış bir şekilde öylece duruyordu salonun ortasında.

"Nerdeydin Seok Jin? Seni çok merak ettik."

Demişti Yoongi onun yanına gidip bir yerine zarar gelmediğine bakarken.

"Parkta oturdum sadece biraz. Çok da geç kalmadım ki neden bu kadar-"

Taehyung'un ona birden sıkıca sarılmasıyla sözü kesilmişti. Bütün gün bu adam için ağlamıştı ve şimdi birden sarılmasıyla tekrar ağlayacakmış gibi hissediyordu. Kolları iki yanında sarkarken ona sarılıp sarılmamak konusunda tereddütteydi.

I Will Protect You▪TaeJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin