BÖLÜM • 36

En başından başla
                                    

"Ne oldu? Ne istiyorsun?",

Kapıdaki kişiyi göremiyordum ama tahmin etmesi zor değildi çalışanlardan biri gelmiş olmalıydı. Yattığım yerden toparlanıp sırtımı yatak başlığını dayadım.

"Be-ben özür dilerim, Su hanım gelmişti, haber vereyim dedim.",

Aras kaşlarını çattığında ben de kaşlarımı çatmıştım. Su'yun burada ne işi vardı?

"Tamam geliyorum birazdan.",

Çalışanın uzaklaşan ayak seslerini duyduğumda Aras kapıyı kapattı. Sinirli bakışlarımı Aras'a çevirip bir şey açıklamasını bekliyordum.

Aras'tan beklediğim açıklama gelmeyince ben konuştum,

"Ne diye gelmiş? Hayır annen baban da yok! Ne istiyor?",

Aras üzerindeki gömeliğini çıkarıp dolaptan polo yaka tişörtlerinden birini giyerken konuştu,

"Annemlerim seyahatte olduğunu bilmiyordur, ben gidip bakayım, çok oturmaz zaten. Sen dinlenmene bak.",

Dediğinde daha çok kaşlarımı çatmıştım. Beni istemiyor muydu? Aras yüzüme bile bakmadan odadan çıktığında yataktan kalktım. Bu böyle olmayacaktı, Su'yun ağzının payını alması lazımdı artık.

Hemen dolaptan bir tane elbise çıkartıp giydim. Üzerimdeki pijamalarla aşağıya inemezdim, hem de Su'yun yanına..

Çıplak ayaklarımla yavaşça merdivenleri indim. Dışarıdaki yağmurun sesini duyabiliyordum. Kış artık kendini belli ediyordu. Allahtan ev soğuk değildi.

Geniş koridordan geçip salonun kapısına doğru yürüdüğümde Aras'ın sesini duymuştum,

"Söylemeyeceksin Su! Sen karışmayacaksın! Vakti geldiğinde ben açıklayacağım, sen İnci'den uzak duracaksın!",

"İnci'nin bir yalanın içerisinde olmasına nasıl razısın? Yaptığın şeyi duysa ne olacağını biliyorsun değil mi?",

"Su! O çeneni kapat!",

"İnci!",

Su adımı söylediğinde Aras'ın bakışları bana dönmüştü,

"Neyi duyarsam?",

Dediğimde karşımdaki ikilinin yüzlerindeki endişeyi görmüştüm. Demek ki Su da bu gizli sırrı biliyordu.

"Ben gitsem iyi olacak.",

Su, salonun kapısından çıkmak için yanımdan geçtiği sırada kolunu tuttum.

"Neyi duyarsam!",

Ses tonumu biraz daha yükselttiğimde Su bana korkuyla bakıyordu, üzerimdeki bakışları Aras'a çevirdiğinde içten içe yardım et çığlıkları atıyor gibiydi.

"Bunu Aras söylese daha iyi olur.",

Su elimdeki kolunu kurtarıp salondan çıktığında kasıklarımda bir sancı daha hissettim.

Sancı yüzünden iki büklüm olup inlediğimde Aras yanıma gelip endişeli bir halde konuşuyordu,

"İnci! Güzelim iyi misin?",

CEVHERİ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin