CEVHERİ (+18)

BÖLÜM • 32

Ege hoca beni beklemeden aracına binip uzaklaştığında adımları daha fazla hızlandırdım. Aras gülümseyerek bana bakıyordu.

"Ne konuşuyordunuz?",

"Sana da merhaba İnci.",

Aras'ın imasına göz devirip kaşlarımı çattım. Bir halt yediği o kadar belliydi ki yüzündeki muzip sırıtışı görebiliyordum. Konuştukları her ne ise bu konuşmada kazanan Aras olmuştu belli ki.

"Senin işin gücün yok mu haftanın her günü beni almaya geliyorsun.",

"Benim işim de gücüm de sensin.",

Dediğimde gülümseyerek arabaya bindim. Aras'ta kapıyı açıp bindiğinde kemerimi takıp konuştum,

"Ne konuştuğunuzu söyleyecek misin?",

"Bir şey konuşmadık. Havadan sudan.",

Hiç inanmamıştım. Ama daha fazla diretmedim. Diretsemde söylemeyeceği belliydi.

• • •

Aras'la malikaneye geldiğimizde Aslı evden çıkmıştı. Sanırım ilk önce Koray ile bulaşacaktı. Bizde hemen odaya çıktık.
Evin sessizliği şüpheli olsada üzerinde durmadım. Bir yerlere girmişlerdi belkide.

"Ben duşa gireceğim. Ondan sonra çıkarız.",

"Tamamdır.",

"İstersen sen de bana eşlik et.",

Aras dudaklarını boynuma bastırdığında kıkırdadım. Hiç mi bıkmazdı bir insan?

"Başka bir zaman, geç kalmayalım.",

Dediğimde bir kaç öpücük kondurup odadaki lavaboya girdi. Aras kapıyı kapatma gereği duymadığı için suyun sesini net bir şekilde duyabiliyordum.

Yatağın üzerine oturup telefonumu elime aldım. Uzun zamandır Instagrama girmiyordum. Vaktimin olmaması dışında boş vakitlerimde de başka şeylerle uğraştığım için Instagram, sürekli baktığım bir şey değildi.

Anasayfama hemen takip ettiğim iki üç kişinin postları düşmüştü. Postların sahiplerinin çoğu kızlardı.