Bölüm 38

268 20 0
                                    


Bir süre daha oturduk. Amirimle neler yapabileceğimizi tartıştık bu arada gözümü Narinden alamıyordum.

Tek parça triko elbisesi gözleri gibi yeşildi. Kızıl saçlarını tepesinde toplamış güzel yüzü ortaya çıkmıştı. 

Şu anda önümde bir tuval olsa leonardo'nun Mona Lisa ya  yaptığı gibi, Narini nakşederdim.

Resim yapmayı, hatta çöp adam çizmeyi bile beceremeyen bana, aşk neler yaptırıyor!

Aşk mı dedim! Aşk nereden çıktı, fazlaca hoşlanma desem .. Hadi be kimi kandırıyorum düpedüz bu kıza aşığım!

"Cesur oğlum kahve içer misin?"

Vildan yenge önümde durmuş ve yüzüme eğilmişti. Narinden gözlerim gidince fark ettim. 

"Pardon bir şey mi söylemiştiniz?"

"O hoo, bir şey mi! Oğlum yengen on dakikadır sana seslemiyor, ama sen narin narin dalmışsın kıza."

Hep birlikte gülmeye başladıklarında bozuldum, en çokta Narine, ne gülüyor ki, seviyorum ne var bunda gülünecek!

"Bozulma hemen öyle tatlı dalmıştın ki, ne düşünüyordun böyle derin derin?"

"Seni Narin seni. Başın derde girecek diye ölesiye korkuyorum. Tamam mı? Ben kaçtım pazartesi görüşürüz."

"İyi madem güle güle ben biraz daha oturup giderim."

"Sen gelmiyor musun?"

"Ben kaçtım dedin. Beni yanında istemediğini belli ettin başına dert olmayayım."

"Narin saçmalama, ben ne dediğimi ne yaptığımı biliyor muyum!"

"Kızım haklı seni görünce fara tutulmuş tavşan gibi ne yapacağını sapıtıyor. Üzme Cesuru."

Güldü, gülüşünü severim senin. İlk defa bana trip atıyordu. Birlikte kalktık.

Karlar biraz erimişti. Saçlarını beresinin içine soktu atkısını doladı.

"Hava çok soğuk değil, üşümezsen biraz yürüyelim mi?"

"Cesur, seni özledim, bana sıkıca sarılırsan yürürüz. "

Dediğini yaptım. Sessizce yürüdük. Onun sıcaklığı ve kokusu birlikte yürümek, ne büyük mutluluk.

                                                            NARİN(CADI)

Yaklaşık yirmi gündür Cesuru görmüyorum. Bir akşam patron geldiğinde Alev ablayı çağırıp odasında uzun bir süre kaldılar. Garson çocuklardan birisi ,

"Patron bu gece alev topu gibi aman arkadaşlar yamuk bir şey olmasın hırsını bizden alır sonra." diye hepimizi uyardı.

Bu arada bura da ve diğer mekanlar da da çalışanların çoğu uzaktan yakından akraba oluyormuş. Kızlar Gülbahçe'nin dediği gibi o mahallenin kızları. 

Erkeklerde ya amca ve dayı çocuğu. Çoğu işinden memnun. 

"Kızım, dışarıda olsak kesin bizi harcarlardı. Hiç olmazsa burada Alev abla, patron bize sahip çıkıyor. "

"Alev abla patronun sevgilisi mi?" Hepsi birden kahkaha attı.

"Yok be kızım ablası! Tabi uzatmalısı. Sen ilk geldiğinde kesin seni de uyarmıştır uzak dur diye. Bakma öyle sert olduğuna, aslında altın gibi kalbi var. İşi sıkı tutmasa hepimiz cıvıtırız."

CADININ AŞKI ( Tamamlandı) (Yetişkin içerik)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin