2.Bölüm:Antreman

8.1K 370 289
                                    

Fotoğraflar sadece bulundukları hâl için var. Kızımız esmer güzeli çünkü dkdşaöaşaöqş

*

2.Bölüm:Antreman
"Daha fazla antreman yapmalısın asker."

Daha fazla ayakta beklersem mal olduğumu düşünmeye başlayacaklar.

bence çoktan başladılar.

Hemen olduğum yerde dikilmeyi kesip kendimi tekli koltuğa doğru attım. Elime telefonumu aldım ve kurcalıyormuş gibi yaptım.

Eğer biri çaylar nerede derse, çayları ben yaptım, canınız çok istiyorsa kalkın alın derdim. Aynen, çok mantıklıydı bu.

Telefonumun boş ekranında sağ sol yaparken Damla'nın görüntülü aramasıyla kendime geldim ve bir saniye düşünürken telefonu daha fazla bekletmeden açtım. Telefonu açar açmaz ona 'sessiz ol yanımda birileri var.' bakışını attım.

Anlamış gibi başını aşağı yukarı salladığında, "Evde misin?" diye sordum.

"Hayır."diye cevap verdi.

Sinirlenmemeye çalışarak nefesimi bıraktım. Söylesene nerede olduğunu ey aklını sevdiğim.

"Peki, neredesin?" dedim sakince.

Oldukça masum çıkan sesi ile konuştu. "Kızarsın dersem." Kaşlarım çatıldı. Ağzımı açmış bir şey söyleyecekken, konuştu.

"Berk'in yanındayım." Kaşlarım sinirden çatılmış bir şekilde ayağa kalktım ve karşımda oturmuş sinema izler gibi beni izleyenlere sırtımı döndüm.

Konuşmasına devam etmesine izin vermeyerek sözünü kestim. "Ne işin var senin onun yanında?" diye sinirlerime hakim olamayarak. Berk kelimesini duyunca sinir katsayılarım en üst seviyelere ulaşıyordu.

Konuşmama devam etmeme izin vermeden o da benim sözümü kesti.

"Haberi yok, benimde yoktu, yemin ederim. Yani burada olduğundan, olduğunu bilmiyordum. Yani ben bir derneğe üye oldum. Geldim ve bir baktım karşımda konuşma yapıyor. Ben de şok oldum, zaten çıkacağım şimdi ama.."

Dudaklarını birbirine bastırdı. Emin olamayarak konuştu. "Gitsem mi yanına?"

"Gerçekten beni bunu sormak için mi aradın, Damla? Sen salak mısın? Çık hemen oradan. Derhal."

"Tamam, kızma! Of, tamam çıkıyorum. Ama sanki bir görse miydi beni, bence benim bu halimi görse iyi olurdu. Pişman olu--"

"Damla çık." dedim emir vererek.

"Tamam." dedi bozulmuş surat ifadesiyle. Oturduğu yerden kalktı ve yürümeye başladı. Ardından telefon yüzüme kapandı.

Daha fazla burada kalmak istemediğim ve birazda sıkıldığım için odadan çıkıp kendi odama doğru ilerledim. Telefona bakmak pek ilgi çekici gelmediğinden yanımda getirmiş olduğum iki kitaba göz gezdirdim. İkisini de daha önce okumuş ve çok sevmiştim fakat yeniden yanıma getirmiştim çünkü yeniden okumak istiyordum. Bu kitaplar, Siyah Lale ve Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kitapları idi.

"Sana, beni hiç tanımayan sana."

Aklıma gelen alıntı ile kitabı elime alarak arkama yaslandım ve kitabı yeniden okumaya başladım. Yarım saat kadar kitap okuduktan sonra kapımı çalmadan içeri giren Giray'a kitabımın altından ters bir bakış attım. Alışkanlık haline getirmişti iyice. Kapı çalmak diye bir adet vardı. Adetten önce ben onun üstüydüm yahu!

Sevgili Komutanım (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now