sakura: yok bişi!!

aiki: cidden bir günde arıza çıkarmasan olmayacak dimi sakura?

sakura: sanane bundan!! karışma sen her şeye

aiki: karışırım efendim!! senin sürekli arıza çıkarmandan rahatsız oluyorum!!

sakura: seni tutan yok! rahatsızsan çekip gidebilirsin!!

aiki: sen çekip gitsene! niye ben gidiyor muşum?!

sakura: ahh, pardon. doğru ya sen sasuke-kun için buradaydın dimi? ne çabuk unutmuşum

aiki: beni kıskandığın ortada sakura! tabi başka mazeret bulamadın!

sakura: ben senin neyini kıskanacağım be?! kendini bir şey sanma hemen!

aiki: sanan sensin zaten ben değilim!!

sakura: seni gebertmeme az kaldı farkındasın değil mi?!

aiki: hıı, çok gebertirsin! inanıyorum ben sana!

sakura: göstereceğim sana ben!

kotetsu: tamam!! kesin tartışmayı! sakura, artık mikuranın sözünden çıkmanı istemiyorum! o yüzden şimdi usluca bildiğin her şeyi anlat!

sakura: anlatmayacağım!!

akira: sakura!

sakura: gelmeyin üstüme!!

???: acaba ben mi anlatsam?

sesin geldiği yönde koruki-san vardı.

sakura: koruki-san...!

koruki: hadi bir anlaşma yapalım. sen mi anlatırsın ben mi anlatayım?

sakura: s-sen nerden biliyorsun ki? o zaman burda değildin bile

koruki: kim bilir? belkide kuşlar söylemiştir

sakura: *telaşlanarak* lütfen söyleme!

koruki: hımm... küçük bir saldırıya uğradı bayan ejder

sakura: heyy!! duymuyo musun beni? lütfen söyleme yaa!

koruki: kim olduğunu bilmediğin o tuhaf hisler veren adamın sana attığı kunailerden ikisi karnına saplandı. tabi kunailerin uçlarında zehir vardı. yani şuan vücudunda zehir var. ve sen hiçbir şey anlatmayarak seni yaralayan o kişiye yardım etmiş oldun

sakura: z-zehir mi? ç-çıkarın o zaman

koruki: nasıl bir zehir bilmiyoruz. çıkar mı çıkmaz mı bilemem. bunu araştırmakta epey vakit alır. yarı ölü sayılıyorsun şuan

sakura: ...

koruki: antrenman yapmak istemeni anlıyorum. o herif üstünde korkunç bir his bıraktı çünkü. ha birde mesaj bırakmıştı demi? tehdit etmişti seni

sakura: e-evet

akira: zehir demek. bu işi bana bırakın

kotetsu: nasıl yapıcaksın?

aiki: gözünün kenarındaki yeşil dövme sayesinde tabiki de

akira: söylenenlere göre kazuma klanındakilerin gözlerinin kenarındaki yeşil dövmele zehir vb. şeyleri çıkartmak için işe yarayan bir şeymiş. dövmenin üstünde bilinmeyen bir chakra varmış. bu chakra zehiri emerek onu normal chakraya dönüştürüyor

sakura: a-acele etde yap şunu o zaman

akira: t-tamam

akiranın elinde yeşil bir chakra gibi bir şey oldu. tıpkı benim medikal gücüm gibi. elini yaralarımın olduğu yere koydu. içimde farklı şeyler hissetmeye başladım. sanki bir şeyler akiranın elini koyduğu yere gidiyormuş gibiydi. zehir olduğu belliydi. akiraya baktığımda sanki acı çekiyormuş gibiydi.

sakura: hey, akira! iyi misin?

akira: i-iyiyim. zehir ne kadar kuvvetliyse artık. vücudumda yüklü miktarda chakra hissediyorum

sakura: özür dilerim az önce bağırdığım için

akira: sorun değil. bende üzgünüm

kotetsu: bitti mi?

akira: evet

akira elini çekti. kendimi rahatlamış hissediyordum. az önceki o bitkinlik biranda yok oldu. derin bir nefes aldım.

sakura: çok teşekkür ederim akira

akira: önemli değil

mikura: bir daha bana böyle şeyleri anlatmamazlık yaparsan kelleni uçururum haberin olsun

sakura: tamam. özür dilerim

yuuki: şükürler olsun!

koruki: bırakın şimdi bunu! o herifin kim olduğunu bilmiyoruz

sasuke: amacı belli değil mi? 

koruki: tabiki de belli! mikotoko GA'nın peşinde

sakura: mikura, antrenmanları hızlandıralım!

mikura: tamam. bu gün dinlen. yarın senle tüm gün antrenman yapıcaz. aslında düşmanlarınla karşı karşıya gelene kadar hergün aralıksız antrenman yapacağız

sakura: tamam!

                                                                                          ***

ZEO'DAN:

oramonai'ye geri geldim. bana verilen emri iyi bir şekilde yerine getirmiştim. şimdi yapmam gereken tek şey leydimize haber vermekti. kapıyı açıp içeriye girdik. yer üstünde terk edilmiş büyük bir sarayda kalıyorduk hepimiz. kraliyet odasına gittim. leydimiz herzamanki gibi kara taht'da oturuyordu. 

???: eee, görevini yerine getirebildin mi zeo? zor değildi sonuçta. altı üstü bir tehdit

zeo: görevimi yerine getirdim leydim. kendileri bayağı korktu. vücuduna zehir de saldım

???: onunla çabucak savaşmak isityorum ama sınırları zorlayacağım. burnu sürtsün biraz. önüne daha çok engel çıkacak

zeo: ...

???: onun hakkında bildiğin ve öğrendiğin her şeyi anlat bana zeo

zeo: sürekli arıza çıkarıyor. aiki kazuma ile iyi geçinemiyor. sasuke uchiha'ya aşık. yuuki denen bir ufaklığıda çok seviyor. akira kazumada değerli kendisi için

???: sasuke uchihaya aşık. aiki kazuma ile iyi geçinemiyor

zeo: anladığım kadarıyla aiki kazumayla sasuke konusunda yarışıyor

???: biliyor musun zeo? mükemmel şeyler geldi aklıma. herbirini uygulamayı sabırsızlıkla bekliyorum

zeo: bundan sonraki planınız ne leydim? ne yapmayı düşünüyorsunuz?

???: ben zaten hergün onunla konuşuyorum

zeo: ?

???: pembiş çok inatçı ve can sıkıcı biri

zeo: ...

???: hadi zeo, onlarla oyun oynayalım

zeo: pekala leydim

???: o zaman önce yuuki denen kızdan başlayalım. bakalım yuuki pembiş için ne kadar değerli?

işim bitince leydimizin yanından ayrılıp diğerlerinin yanına gittim. her biri sakura haruno ile karşılaşmak için sabırsızlanıyor. özelliklede nami.

nami: bir an önce sakura haruno ile dövüşmek istiyorum

zeo: leydimizin planları var. biraz daha bekleyeceksin nami

nami: öff! o kızı paramparça etmek istiyorum anlıyorsun değil mi beni zeo?

zeo: hıhı

nami bir sadist. neler yapabileceğini hiçkimse bilmiyor. terasa çıkıp dışarıya bakmaya başladım. sakura haruno ile dövüşmek eylenceli olucak doğrusu. 

Sakura gaiden ❀ Sakura HarunoΌπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα