19|o gün siyah güllerle oraya gömdüm.

25.5K 2.4K 882
                                    

Merhabalar, internetsiz yazıyorum elektrikler kesildiği için umarım wattpad bölümü kaydeder😭🥺

Sınır: 70 oy 300 yorum (Fazla mı oldu🥺)

_________________________________________

Taehyung

Asansörde karşımda Jeongguk'u görünce kafamı eğdim ve yana geçtim. Jeongguk da benim gibi yapıp içeriye girdi. Sonra da konuşmaya başladı. "Taehyung, köpeğinin veterineri Jimin hyung da senin köpeğin seni istiyormuş. Jimin hyung, bugün gelsin alsın dedi. Ben de seni arıyordum." diye mırıldandı kısık sesle. Ben de onun yüzünü ve özelllikle burnunu inceliyordum. Hiç kanamış gibi gözükmüyordu bu burun!

"Bana da Seokjin hyung, senin acil de burnunun kanadığını söyledi. Ben de seni aramak için çık- hasiktir!" dedim ve ara katta durmuş olan asansörün düğmelerine basmaya çalıştım. Şansımıza asansör bozulmuştu! Bir de bu başımıza gelmişti şimdi. "Bir dakika ama şimdi ikimizde birbirimizi aramak için çıktıysak ve ortak bir yerde buluşup kapalı alanda kaldıysak-" dedi ve bana döndü. Kaşlarımı kaldırıp indirdim ve konuşmaya başladım.

"Tabii ki bizimkilerin planı! Başka kim olabilir ki? Çocuk gibiler resmen." diye mırıldanıp kendimi asansörün zeminine bıraktım. Jeongguk da bana bakıp ofladı ve o da kendi tarafına oturup iyice küçüldü. "Acaba kaç saat bekletecekler bizi burada, bir tahminin var mı?" dedi kafası eğik bir şekilde Jeongguk. Ona baktım ve güzelliğini düşünmeye başladım elimde olmadan. Eskiden de çaresiz olduğu zamanlarda dudak büker, bacaklarını kendine çekerek bir yerde ufalırdı. O hâline dalıp gitmemek o kadar zordu ki, kafayı yiyecekmiş gibi hissetmeden edemiyordum.

"Ne bakıyorsun öyle dik dik Taehyung? Ailene mi saydırdım, Tanrı aşkına?" diye mırıldandı büzülü dudaklarıyla. Dediğiyle kendime gelip başımı iki yana salladım. "Hayır, dalmışım. Ayrıca bakamaz mıyım sana?" dedim.

O da kaşlarını çatıp konuşmaya başladı. "Tabii ki de bakamazsın! Sorduğu soruya bak, resmen bir şerefsizle aynı asansördeyim!" diye bağırdı neredeyse. Ayaklarından birini bana doğru uzatıp bana tekme atmaya çalıştı ve yapamayınca da ayağıya kalkıp eliyle koluma vurdu. Sonra ise eski yerine tekrar gidip ufaldı. Onun bu hâline gülüp kolumu ovdum. "Hiç değişmemişsin, biliyor musun? Hâlâ altı yıl önceki aynı Jeongguk'sun. Beni okuldan kovmaya kalkışmıştın, hala inanamıyorum." dedim ve ona baktım. Onunda yüzünde minik bir tebessüm oluştu ve benim baktığımı fark edince kaşlarını çatıp yüzündeki tebessümü sildi.

"Sana hiç aynı diyemeyeceğim, sen gittikçe şerefsizleşiyorsun. Yakında odanın kapısındaki 'Başhekim Uzman Profesör Doktor Kim Taehyung' yerine 'Şerefsizlikte Mastır yapmış Başhekim Uzman Profesör Doktor Kim Taehyung' yazdıracağım. En azından insanlar doğru bilgi almış olur. Altı yıl önce saftın azıcık da olsa, şimdi haline bak. Saflığın azıcığını bulamazsın kanında, şerefsizlik testi yapsak test eror verir şerefsizliğinden. Şu hale bak, senin yüzünden benim de şerefsizliğim artacak. Şerefsizlik bulaşıcı çünkü!" diye konuştu nefes almadan, gözlerim onun konuşmasıyla kocaman açılırken kahkaha attım kaldığımız bu minik asansörde. Gerçekten hiç değişmemişti, hep aynı Jeongguk'du. Umutluydu, neşe saçardı ama sadece sevdiklerineydi bunlar. Birini sevmesi zaman alırdı ama sevince tam severdi. Asla bırakmak istemezdi onu. Eğer o giderse de yıkılırdı, kaldıramazdınız onu. Bu yüzden hayatına sayılı kişi alırdı.

"Bence eskiden şerefsiz değildim, haksızlık ediyorsun bana!" dedim tebessümle ona bakarken. O da bana değil dudaklarımdaki minik tebessüme bakıyordu. İç çekti o tebessümü görünce, kafasını eğdi. Parmaklarıyla oynamaya başladı önce, sonra ise dudaklarını ıslattı ve konuşmaya başladı.

Ex-husband| taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin