Pardon Öğretmenim

• 19. Bölüm •

Medyadaki kiiiiimdi yaaahu?

27K olmuşuuuz siz varya sizzzzz cansınız ❤️

Sabah gözlerimi açtığımda yüzümü yalayan tofitayı biraz sevip kalktım. Lavaboya girip işlerimi hallettikten sonra okul eteğimi ve üzerine beyaz bir büstiyer giyip siyah fermuarlı ceketi giydim. Hafif bir makyaj yapıp parlatıcı sürdüm. Saçlarımı açık bırakıp siyahtan sıkıldığımı fark ettim. Sarı saçlarımı özlemiştim. Cuma günü boyatsam fena olmazdı aslında.

Aşağıya inip uyuyan batuşun yanına geçtim. Kolundan dürtüp "uyan batuşş" kıpırdandı. Gözlerini kırpıştırdı tekrar tekrar dürttüm "okula geç kalacağız! Hadi uyan ki sen böyle okulada gelemezsin hadiii"

"5 dakika daha ece kuşum"

"Ya hayır! Hadi kalk valla geç kalacağız"

Sızlanıp doğruldu. Yüzünü ovup buruşturdu. "Seni bırakıp eve geçeyim okula gelesim yok"

"O zaman ben taksiyle giderim. Sende eve git"

"Yüzümü yıkayayım beraber çıkarız" diyip kalktı. "Gerek yok sen hemen eve geç ben taksiyle giderim"

"He ece he" diyip banyoya ilerledi. Güldüm. Koltuğa oturup bekledim.

•

Okula gelince gülümseyip baktım "teşekkür ederim"

"Ben teşekkür ederim yanımda olduğun için" diyip gülümseyince kaşımı çattım "sen benim dostumsun her zaman yanında olacağım"

Uzanıp sarılınca bende sarıldım. Gözlerimin dolduğunu es geçersek şu an mutluydum çünkü iyi hissediyordu.

"Hadiii gittim ben derse geç kalacağım"

"Tamam cadı" ayrıldık arabadan inince karşılaştığım kahvelerle yutkundum. Elindeki sigarasını yere atıp yaslandığı arabasından bir hışımla kalkıp ilerlemeye başladı. Hızla yanına doğru ilerledim. "Bekle" dedim. Durmayıp yürümeye devam etti.

"Hocam" diye yüksek sesle bağırdım. Durup arkasına döndü soğuk bakışlarıyla yüzüme bakıp "bekleyin" diyip yanına ilerledim. Tam karşısına geçip "teşekkür ettiği için sarıldı" dedim.

"O orospu çocuğunun arabasının evinin önünde ne işi vardı?" Diye tıslayarak sorunca bir anlık yanlış anlamasından dolayı korkarak yüzüne baktım.

"Sarhoştu evine bırakamadım"

"Burası konuşmamız gereken bir yer değil" diyip arkasını dönüp merdivenlerden çıkmaya başladı. Arkasından ilerledim. Aşağı kata indik giyinme odasına girip kapıyı kapatıp kilitledi.

Kapıya yaslanıp ne diyeceğini bekledim. Elini cebine koyup karşımda durdu. "Sarhoş bir herifle gece yarısı ne bok yedin"

"Sarhoş bir herif değil arkadaşım kabullensen anlayacaksın"

"Kabullenmek mi?" Diye tıslayıp elini kapıya yaslayıp yüzüme eğildi "ne için yanında seni istedi"

"Dostu olduğum için"

"Başka dostu yok muydu?"

"Beni çağırdı Burak! Niye bunu abartıyorsun! Ben senin platoniğinle yemek yemene tepki gösteriyormuyum?"

"Baş başa olmadığımız için gösteremezsin"

"İstesem ona da gösteririm"

"Bu son uyarım ece. O çocuk bir daha senin yakınında olup sana temas ederse onun belasını sikerim"