8.BÖLÜM

14.9K 395 105
                                    

Bir süre buralarda olamayacağım maalesef arkadaşlar bu yüzden bölümü hızlı bir şekilde yazıp vote sınırının dolamsını beklemeden atmaya çalıştım.

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum :))

Herkese keyifli okumalar dilerim.

..................

Beni rahatlatan nadir şeylerden biriydi kitap okumak.

Severdim okumayı
Nasıl sevilmezdiki? hiç bilmediğimiz bir kültüre, coğrafyaya,insanlara alıp götürürdü bizleri.

Okuyarak dünyamızı, tarihimizi ve kendimizi keşfederdik.

Sayfalar arasında kaybolup gitmeyi severdim.

Ne demişti Roosevelt
"Kitaplar soğuk ama, güvenilir dostlardır.

Doğruydu. Sesiz bir dostu kitap.

Konağın terasında ki rahat sedirde oturmuş, sıcak çikolatanın damağımda bıraktığı enfes tadla Khaled Hosseini nin eserini okuyordum.

Bin Muhteşem Güneşi ikinci okuyuşumda bu. Buna değerdi açıkçası.

Fakat bu defa ki okuyuşum çok farklıydı.
Kendimi bulmuştum sayfalarda yazan satırlarda. Aslında tüm kadınları...

Okuduğum sayfada dikkatimi çeken cümlenin altını yanımdaki kalemle çizdim.

"Meryem bu kadar çok kadının nasıl olup da aynı bahtsızlığa düştüğünü, hepsinin de nasıl böylesine berbat erkeklerle evlenebildiğini merak etti. Yoksa bu, evli kadınlara özgü kendisinin bilmediği bir oyun, pirinç ıslamak ya da hamur yormak gibi, gündelik bir ritüel miydi? "

Elimde ki kalemi önümdeki masaya bırakıp düşündüm. Yanlız olmadığımı. Benim gibi bir çok kadın vardı,olmalıydı ki kitaplara bile konu olmuştu.

Ancak her erkek aynı degildi hepsini aynı kefeye koymak ne yanlıştı...

Tıpkı babam ,ağabeyim ve belkide onlar gibi milyonlarca erkek vardı.

Berbat erkek olduğu gibi berbat kadın da yok muydu?
Vardı elbet...

Yaşadıklarım ve kitaptaki konu aklıma yengemin bir sözünü getirmişti . _"Evlilik kumar gibidir kızım. Ya kazanırsın ya kaybedersin."

Ne kadar da doğruydu değil mi?

Ve devam ettim okumaya. Saniyeler dakikaları, dakikalar saatleri kovaladı.

Sayfalar su gibi akıyordu. Her satır farklı duygular uyandırıyordu.

Ve bitti.

Acı çeken iki kadın. Kendini Leyla için feda eden koca yürekli Meryem.

Ahh ne yürek burkan bir hikaye...

Biten kitabı kapatıp masaya bıraktım.

Kehribar rengi gözlerimi batmakta olan güneşin kızılığına çevirdim. Esen tatlı rüzgar açık olan saçlarımı uçuştururken kapatım gözlerimi bir süre.

Hissetmeye çalıştım rüzgarı. Kulaklarıma bıraktığı tatlı sesi işittim.

Daldım batan güneşe ,taaki ufukta tamamen kaybolan dek...

Daldım batan güneşe ,taaki ufukta tamamen kaybolan dek

اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.
SILAحيث تعيش القصص. اكتشف الآن