İzanami Misakil BÖLÜM 6 : Geri Dönüş

46 4 5
                                    

"GERİ DÖNÜŞ"

Vay canına! Bu kadar önemli suçluların olduğunu bir yakuza örgütü
beni arıyor, rüşvet teklif ediyor ve kaçırmaya çalışıyor! Çok havalıyım, yani muhteşem ve çok istenilen biri olmasaydım niye bunlar başıma gelsin ki?? Tamam saçmalamayı bırakmalıyım. Belgelerin elimden gitme korkusuyla onları kollarımdan daha güvenli olan evrak çantasına koydum. Endişeyle asfaltta baygın yatan adama baktım. Sanki ben önemli bir şey bulduğumdan uyanacakmış gibi geldi. Hani hep böyle olur ya, tam ihtiyacın olduğu şeyi bulmuşken ellerinden kayıp gider...Daldığım saçma düşüncelerden başımı kaldırıp şoföre odaklandım. Adamın en az bir 10 dakka baygın kalması lazımdı, yani bilimsel olarak 10 dakikadan önce uyanmaması lazım.(Kendi kendime uydurduğum bilimsel gerçekler#1) Yine de işi sağlama alarak gaza basmayı tercih ettim. Ah! Nasıl unuttum burasının neresi olduğunu bilmiyordum. Siyah çantayı yeniden açtım. Hızlıca telefonuma uzanıp onu aldım. Bir nedenden ona kavuşmak beni sevindirdi. Aslında telefon bağımlısı falan değildim ama... Neyse ne navigasyonu kendimi evimden sonra en güvende hissettiğim yere ayarladım. Telefonumu karşıma koyup çantayı da yan koltuğa attım.
Navigasyonun her zamanki o sinir bozucu sesi duyuldu. İlk başta U dönüşü yapmamı söyledi. Bu geniş taşlı yolda hiç zorlanmadan dediğini yaptım. O sinirlerime dokunan ses tekrar konuştu:
-100 metre sonra sağa dönün.
*. *. *
Navigasyonun sesleriyle yaklaşık 10-15 dakka yol aldım.
O evin olduğu mahalleye gelene dek içimde hep bir sıkıntıyla sürdüm. Sebepsiz yere kalp atışlarım hızlanıyor sürekli arkamı kontrol ediyordum. Gerçi kalp atışlarımın hızlanması paranoyaklığımdan da olmayabilirdi, sonuçta gittiğim yer Ethan'ın eviydi. Sonunda karanlık bir sokağa girdim ve tek katlı modern bir evin önüne park ettim. Aslında buraya gelmeden önce Ethan'la beraber kalmak için bir otel odası tutmuştuk. İkimiz Amerika'da bir tatil geçirecektik... Ama tam gelmeden önce kavga ettik ve bu öncekilerinden biraz daha büyüktü. Bu yüzden de rezervasyonu iptal ettirdik. Sonradan ikimiz de ayrı evler tuttuk (Ne? Hayatınızda hiç mi zengin görmediniz?!). Kavgamızdan beri hiç görüşmedik. Bu ihtimali hiç düşünmemiştim ama... Beni eve alır herhalde değil mi? Ne var yani onu birkaç boş şey için suçlamışsam?? Bunu her zaman yapardım artık alışmış olması lazımdı! Her türlü içimde bir parça pişmanlık hissi vardı. Ama sadece bir parça... Siyah çantayı alarak yeni arabam edindiğim taksiden indim. Bu düşünceler içindeyken kesik acımı unutmuştum. Şimdi o yara kendini yeniden hissettirmeye başlamıştı... Derin bir nefes alarak kapıyı çaldım. Nedenini bilmiyorum ama kalbim hızlıca atmaya başladı. Belki de onu yeniden görecek olmak beni heyecanlandırıyordu. Yanaklarıma vurarak bu düşünceden vazgeçmeye çalıştım"Hayır! Ona hala kızgınım bir kere!"
Böyle kendi kendime konuşurken kapı açıldı,ve benim kalbim yine yerinden çıkacakmış gibi oldu. Her şeyi görmezden gelmeye çalışarak-mesela kesik omzumu ve dağınık saçlarımı- hiçbir şey yokmuş gibi gülümsedim:
-Merhaba!
Beni görmenin şaşkınlığıyla kaşarları havaya kalktı sonra çattı.
-İza? Seni görmeyi beklemiyordum...
Gözlerimi kısarak işaret parmağımı ona doğruttum.
-Ha?Yoksa başka birini mi bekliyordun?Benim dışında kim gelebi-
Yo, hayır beni 1 haftada aldatamazsın! 1 hafta yeni birini bulmak için çok kısa bir süre değil mi?!
Ah! Ne diyorum ben böyle? Her zamanki onun yanında olmanın verdiği heyecandan olan aptallığın tutmuştu. Aslında böyle davranmamın sebebi biraz da onu kaybetme korkusuydu.
-Hayır, tabii ki başka birini beklemiyordum.
Sonra kızararak ekledi:
-Sadece bana kızgın olduğunu düşünüyordum...
Bunu söylerken eliyle boynunu ovalıyordu,bu da onun gerginken yaptığı bir hareketti. Bir an ben de nedensizce utanarak yere baktım.
Ayıp mı etmiştim? Öyle olsa bile umrumda değildi. Yine kaşlarını çattı ve aramızdaki rahatsız edici sessizliği bozdu.
-Taksiyle mi geldin?
Dalmış olan ben kafamı yukarı kaldırarak geçerli bir cevap düşündüm.
-Ne? Ah, şey ben aslında buraya...
Tek kaşını kaldırdı.
-Evet??
-Eee...
Bir cevap bulamayan ben bakışlarımı başka yöne çevirdim. Bu şekilde zaman kazanabileceğimi düşünüyordum.

Adaletin Kanlı  DavasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin