LEAVYAN

3.1K 1.2K 866
                                    


☆☆☆

Koridorların birinde, birbiri ardına dizilmiş tonozların hemen altında, gecenin huzurunu kaçıran gri sakallı bir büyücü dolaşıyordu. Adımları hayli uzun ve bir o kadar da sessizdi. Ardındaki pelerin duvar deliklerine iliştirilmiş meşale ateşlerini titretecek kıvamda dalgalanıyordu. Soğuk granitlerin bittiği yerde yükselen demir kapının hemen üzerine oturtulmuş dikenli ejderha başı, hoşgörüden hayli uzak, misafirperver olduğu ise katiyen söylenemeyen itici bakışlarıyla demir bir halka taşıyordu en gerideki dişlerinin azda olsa önünde açılmış oval çukurda. Büyücünün yerinde başkası olsaydı muhtemelen o halkaya dokunmadan önce uzun süre düşünür, belki de yolunu değiştirip kırılmış tahta köprülerin uzandığı sarp ve kayalık dağ yolundan geçmeyi yeğlerdi. Zira karanlık tüm ışıkları yutmuştu.

Büyücü halkayı tuttu ve vargücüyle kendine doğru çekti. Üst üste binmiş mazgallardan sızan ay ışığının düştüğü yılankavi merdivenler sanki büyücüye yol gösterirmiş gibi birer birer ışıldamaya başlamıştı. Artık gitmek istediği yerde, kulenin en tepesindeydi Leavyan. Ağır adımlarla demir korumalıklara yaklaştı ve yavaşça kukuletasını indirip köpüklü dalgaların kırbaçladığı Andelia'yı izlemeye koyuldu.

Soğuktu. Havada kesif is kokusu vardı. Gökyüzü yıldızlarla doluydu, saçtıkları ışıltılar benek benekti. Büyücünün aldığı her nefes bıraktığı anda gri bir buluta dönüşüyordu. Kuzey rüzgârlarının sürüklediği iki tombul bulut, dağların üzerinde gezinen dolunayı gizlediğinde, tepesindeki yıldızlarda akşam perileri gibi yanıp sönmeye başlamıştı.

Andelia'nın bir diğer büyücüsü Boldwa, kardeşi Balean'ı kendisine teslim ettiğinde tam da şuan durduğu noktada duruyordu büyücü. Balean ölmüştü. Ve artık gelmeyecekti. Ne kadar beklerse beklesin bu böyleydi. Belkide dolunayın gölgesine sığınmış, bir yıldız olup kızıl ve kehribar rengi ışığıyla Leavyan'a yol göstermek için son hazırlıklarını yapıyordu. Eğer böyle ise, geride bıraktığı rünlü hançer, kolsuz tunik ve el yazısıyla yazdığı kabarık kitaptan çok daha değerli bir hazine olurdu kendisi için. Çünkü hançer paslı, tunik kanlı, kitap ise beş para etmezdi.

Sözü geçen kitap hayli kalındı; parçalanmış sayfaları sapsarıydı, içi ıvır zıvırlarla doluydu. Tıpkı bir labirent gibi ya da parçalarının pek çoğu eksik bir yapboz. Öyle bile olsa kardeşine aitti. Atmamıştı. Andelia'nın yakınlarında bir mağarada asa yapmakla uğraşan Lafaidel adındaki büyücü kendisine uzatılan bu kitabı memnuniyetle kabul edip çoktan arşivine eklemişti bile.

Sessizlik acı bir çığlıkla son buldu. Büyücünün hemen solundaki taretin köşesinden uzanan kalın takoza konmuş kuzgundan gelmişti bu ses. Şimdi ise kıpırdamadan duruyor tüylerini kabartıyordu. Büyücü bir müddet o yöne baktı lakin pek bir şey göremedi. Omuz silkip önüne döndü. Ay ışığının altında, gri ipleri örümcek ağları gibi parıldayan asma köprüleri izledikten hemen sonra kapıya yöneldi.

Ve bir çığlık daha...

Leavyan kıpırdayamıyordu, olduğu yere mıhlanmıştı. Hiçlikten doğan rüzgâr, kuleleri birbirlerine bağlayan asma köprüleri sallayıp kulağının dibinde ıslıklar çalıyor, uçları sararmış damarlı yapraklar dört yana savrularak rüzgâr nereye isterse o yöne doğru uçuşuyorlardı. Leavyan dudaklarını terk eden tek bir sözle hepsini yaktı. Büyülü bir sözdü bu. Sarıyı kızıla, kızılı ise siyaha dönüştüren bir söz. Ve ardından onu gördü. Karanlığın en gerisinden göğe doğru yükselen renkli kristali... Küre'yi.

Işıltısı paha biçilemezdi. Anseus'un 156. doğum gününde ateşlenen maytap ve fişekler kadar göz alıcı değildi belki ama kendine has cazibesi içine çekiyor, yutuyor, büyülüyordu. Sanki yanı başında gibiydi, ağzını terk eden beyaz dumanın son kıvrımında, elini uzatsa dokunacağı o ince noktada. Ne yazıkki bu büyü çok kısa sürmüştü. Zira gözünü yanlış zamanda kapatsaydı olup biten ne varsa kaçırabilirdi. Bir yıldızın kaydığını düşünmek istiyordu, lakin bu düşünce ikna olmasına yetmedi. Başını sallayıp dudak büktü. Çünkü gördüğü şey kesinlikle bir yıldız değildi.

KÜRE   (TAMAMLANDI)Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ